Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]

hafakan

Editor
  • Content Count

    1,184
  • Joined

  • Last visited

  • Days Won

    47

Posts posted by hafakan


  1. sevgili nfk hemfikir sayılırız bi nevi ,(Yaser arafata deyinmekbile istemiyorum.onun hesabını rabbimiz elbetki görüyordur)

    aslında, şu kocaman bir gerçekki kurunun yanında yaş herzaman yanıyor!. sonuç itibariyle orada ölenlerde bizim kardeşlerimiz. ama ben bu işin ılımla, el-fetihin taraflı ve tavizkar tutumuyla falan olcağına inanmıyorum. iş artık zıvanadan çıkmış. bunlarınki heralde koltuk sevdasından başka birşey olmasa gerek diye düşünüyorum(el-fethi kastediyorum)....

    gavur gavurlugunu yapıyor, biz müslümanlar ölece bakıyoruz, karanlığa küfrediyoruz..........

     

    ALLAHIN LANETLEDİĞİ BİR TOPLULUK HİÇ MÜSLÜMANLA İŞBİRLİĞİ YAPARMI. KALDIKİ ADAMLARIN DERDİ BELLİ+ FİLİSTİNDE SAFLAR BELLİ!. HERSEY ORTADA.

    SONUŞ İTİBARİYLE ,SEHADETE SEVDALILARI YOLLARINDAN SAPMIŞ DEĞİL. EBU MAZEN VE İTLERİDE SİYONİSTLERİN EKMEĞİNE YAĞ SÜRMEKTELER. nfk arkadaşım niyetin güzel ama ahir zamanda oluk oluk müslüman kanı akıtılacagını Allah rasulü(s.a.v) söylüyor.

     

    ''1400e bir yıl var yaklaştı zamanımız, bu asırda gelirmi dersin kahramanımız''


  2. ümmet görmüyormuya Allah askına,işbirlikçi fitnecilerin yaptığı şerefsizlikleri. birtarafta siyonist köpeklere dost olma çabası içinde olan münafıklar , bir taraftada müslüman filistini şerefli ve özgür kılmak için yapılan mücadelenin başında HAMAS.

     

    filistinin esareti hamasın destansı mücadelesiyle olcaktır inşallah

     

    KARDEŞLERİM UNUTMAYIN ŞEYH AHMED YASİNİ, UNUTMAYIN RANTİSSİYİ, VE NİCE KUTLU ŞEHİDLERİ.

     

    ALLAHIN RAHMET ELİ HAMASLI MÜCAHİDLERİN ÜZERİNDE OLMASI DUASIYLA.


  3. KAİNATIN EFENDİSİ BUYURMADIMI'' FİTNE ETEŞİ YAKILMIŞTIR VE KIYAMETE DEK SÜRECEKTİR''

     

    AMA, ALLAHU TEALA ELBETTEKİ NURUNU TAMAMLAYACAKTIR. DUALARIMIZ İSLAM SANCAĞINI (SARSILMADAN İNŞALLAH)GÖĞÜSLEME CESARETİNDE OLAN HAMASLI MÜCAHİD KARDEŞLERİMİZLE OLSUN

     

    YA MUNTAKİM ALLAH..........................


  4. Gazze'de Zafer Helvası Dağıtılıyor

     

    15 Haziran 2007 - 12:46:33

    Gazze Şeridi sabahın ilk saatlerinden itibaren işgalin ilk günlerinden beri görülmemiş bir sakinliği, huzuru yaşadı. Gazze uzun bir dönemdir bir yandan Siyonistlerin bir yandan da fitnecilerin saldırılarının hedefi olmuştu.

     

    Gazze’liler bugün sabah sokaklara güven içinde çıktılar. Artık sokaklarda ne barikatlar ne de silahlı fitneciler var. Gazze’nin fitnecilerden kurtuluşunun anısına Gazze’li çocuklar, sokaklarda helva dağıttılar.

     

     

    ****

     

    Fitnecilerin Son Karargahı da Düştü

     

    15 Haziran 2007 - 01:44:38

    Münteda olarak bilinen fitnecilerin Gazze'deki son karargahı da İzzeddin el-Kassam mücahidlerinin operasyonu sonucu perşembe akşamı düştü. Abbas'a bağlı olan bu karargah, kaçırılan Hamas'lıların şehid ve işkence edildiği mekan idi.

     

     

     

    ****

     

     

    'Fitnenin Sesi' Susuturuldu

     

    14 Haziran 2007 - 21:12:33

    Filistin'in Sesi radyosunun Gazze kentindeki binası, Hamas güçleri tarafından ateşe verildi.

     

    Verilen bilgiye göre, radyo binası, Hamas'a bağlı El Kassam Tugayları'nca ele geçirildikten sonra ateşe verildi.

     

    Filistin'in Sesi radyosu, Devlet Başkanı Mahmud Abbas'a bağlılığıyla biliniyor.

     

     

    (Kudüs Yolu)


  5. Boşver 128

    Hayat bir gemi

    Yürüt onu göreyim seni

    Boşver 128

    Boşveriyor ya

    Aldırma reis

    Reis aldırmıyor ya

     

    ***

    Hiç karartmadım umudu

    Hiç bulandırmadım onuru

    Öyle dimdik durdum ortada

    İşte burada ulan işte burada

     

    eline sağlık gençkurt .şiirin tamamı çok güzel. Amaben bu mısraların söyleyiş tarzına bayılıyorum.( buarada ibrahim sadri 128 derken ne yi kastediyor acaba billen bi arkadaşım varmı)


  6. Ben geçen yıllarda çekilen Üstad Belgeseli dışında onun hayatını konu alan bir görüntülü yapımın olduğunu bilmiyorum. Ne gördüm ne işittim... Bilen bir arkadaşımız varsa ve bizi aydınlatırsa sevinirim. Ama olduğunu sanmıyorum.

     

    Benimde bildiğim kadarıyla yok.

    Fakat ben üstad belgeselinide hiç beğenmedim, üstadı küçük bir daire içinde ele almışlar. buna tepki olarak görüşlerimi

    büyük doğuya ve özellikle mehmet kısaküreğe hitaben bir mail yollamıştım. onlarda eleştirimden dolayı bana teşekkür edip cd yi tekrar izlememi tavsiye etmişlerdi!!!

    ilgili kişilere kızgınlığım herdaim sürmektedir

    vesselam.


  7. ....Necip Fazıl, başka bir medeniyet çerçevesine alınmak istenen ve kasabın, eti kemikten

    sıyırdığı gibi İslâmiyet’ten sıyrılmak istenen Türk Milleti’nin bütün tarihi, kültürel değerlerini yok etmek için, değerlerinin azgın bir nehire atıldığı ve hiç kimsenin bir şey yapamadığı zamanda, hayatını verme pahasına bu azgın sulara atlamış ve Türk Milleti’ne ait bütün İslâmî değerleri kurtararak, “al evladım bunlar senin! Sen bunlara sahip olmazsan yok olacaksın” diyerek, hem bu kültür değerlerini hem de kendisini kurtarmış, yiğit, deha çapında bir insandı.

     

     

    ALLAH RAZI OLSUN GÜZEL SÖYLEMİŞLER


  8. hafakan kardeşimiz yanlış anlamazsa bir düzültme yapmak istiyorum

     

    sen, aya ayak basan kıçı motorlu kaçık!

    elindeyse eline ayağınla bas da çık!

     

    tekrar özür dilerim ama konu üstad ve onun şiirleri olunca elimde olmadan çok dikkatli oluyorum

     

    rica ederim . dogrusu sizin yazdığınız gibi. Asıl ben teşekkür ederim. yanlışımı düzelttiniz


  9. Martılar niçin denizler üzerinde uçar? hiç düşündünüzmü?

    Bakın anlatıyım...

     

    Bundan yüzyıllar önce deniz aşırı, çok güzel bir ülke varmış. Tabi her masalda olduğu gibi bu öyküde'de o ülkenin bir kıralı ve tabi ki birde prensesi varmış.

     

    Prenses dünyalar güzeli bir kızmış. Kıralın emri ile hergün prenses dolaşmak için saray muhafızları ile birlikte sarayın dışına çıktığında ona bakmak yasakmış. Halk onun dolaşmaya çıktığı ilan edildiğinde eğilir ve gözlerini kapatır, ya da evlerine kaçışırmış. Ona görmenin bedeli ölümle cezalandırılırmış.

    Günlerden bir gün yine prenses dolaşmak için çıktığında... Fakir bir köylü delikanlı iradesini yenememiş ve yavaşça başını kaldırıp prensese bakmış ve başını kaldıran fakir delikanlı ile prenses o anda göz göze gelmişler...

    Tabi ki... tahmin edeceğiniz gibi fakir delikanlı prensese inanılmaz bir aşkla tutulmuş. Prensesinde o derin bakışlarının boş olmadığını düşünen fakir delikanlı günlerce uyuyamamış ve ölümü bile göze almak pahasına, prensesi bir kere daha görmek için uğraşmış durmuş. Bu arada fakir delikanlıya da tutulan güzel prenses onun zarar görmemesi için günlerce kendini saraya kapatmış.

     

    Sonunda dayanamayan fakir delikanlı her şeyi göze alarak gizlice sarayın bahçe duvarına tırmanmış ve prenses ile bir kere daha göz göze gelmişler. Fakir delikanlı hemen duvardan atlamış ve prensesle konuşacağı anda saray muhafızlarına yakalanmış. Kralın karşısına götürülen delikanlı nasıl olsa ölümle cezalandırılacağını bildiğinden krala prensese duyduğu aşkını anlatmış. Kral ölüm emrini vereceği anda prensesin yalvarışlarına dayanamayarakl fakir delikanlıya başka bir ceza vermeyi kabullenmiş.

    (İŞTE HİKAYEMİZ DE ZATEN BURADA BAŞLIYOR.)

     

    Hemen bir gemi hazırlattıran kral gidilebilecek en uzaktaki adaya bir fener yaptırmış ve fakir delikanlıyıda o adada yanlız yaşamaya mahkum etmiş...

     

    Aradan bir kaç ay geçmesine rağmen prensesi unutamayan fakir delikanlı prensese olan aşkını kağıtlara dökmüş ve martılara anlatmaya başlamış... Artık bütün martılar fakir delikanlının prensese olan aşkından haberdarmış. Sonunda martılar bile fakir delikanlıyı anlamış ve yazdığı mektupları prensese götürmeye başlamışlar... ve zamanla prensesin de yazmış olduğu mektupları fakir delikanlıya götüren martılar aracılığı ile aşkları iyice büyümüş; taki... bir sabah sarayın bahçesinde kahvaltı yaparken prensesin odasının penceresine ağzında bir mektupla konan martıyı kralın görmesine dek.

     

    Tabi korkulduğu gibi olmamış... Ağlayarak kızına sarılan kral, hayvanların bile bu aşkı anlarken kendisinin anlayamadığı için kendisinden utandığını söyleyerek prensese hemen bir gemi göndertip fakir delikanlıyı getirtip kendisi ile evlendireceğini söylemiş.

     

    Buna çok mutlu olan prenses hemen fakir delikanlıya bir mektup yazmış ve olanları anlatmış. Tabi bu arada mektubu götürmek için bekleyen martıyada her şeyi anlatarak bütün martıları düğünlerine çağırmış. Buna çok sevinen martı mektubu bir an önce ıssız adaya götürmek için yola çıkmış. Tam yolu yarılamışken yanından geçen bir kaç martı arkadaşına haber verip hepsinin düğüne davetli olduğunu söylemek için gagasını açtığında mektubun düştüğünü farketmiş. Ve mektubu tüm martılar hep birlikte aramaya başlamışlar... fakat bir türlü bulamamışlar. Bu arada prensesten mektup alamayan fakir delikanlı, yazmış olduğu mektupları göndermek için birtek martı bile bulamamış... Biraz ilerisinde uçuyorlar fakat yanına gitmiyorlar ve mektubu arıyorlarmış... Prensesin kendisini unuttuğunu yahut istemediğini sanan fakir delikanlı martıların onun için gelmediğini düşünerek, fenerden kendisini kayaların üzerine atarak intihar etmiş. Ve malesef kralın gemisi adaya vardığında fakir delikanlının soğuk bedeni ile karşılaşmışlar...

     

    İşte o gün bugündür, her şeyi düzeltmek için denizler üzerinde uçan martılar o mektubu ararlar. O mektubu bularak o inanılmaz sevgiyi ve herşeyi geri getiriceklerini sanırlar ve bu yüzden de hep denizler üzerinde uçarlar.

     

     

    HARİKA Bİ ÖYKÜ BENCE. PAYLAŞMAK İSTEDİM

×
×
  • Create New...