Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
Kureyşi

Mahmud Efendi Hazretlerinin üstünlüğü

Recommended Posts

Bir gün Sultanahmet Camii baş imam hatibi Gönenli Mehmed Efendi Hazretleri-kaddasallahu sırruhuma-, acele ile İsmailağa Camii'ne geldi. Henüz camiide imamette bulunan Mahmud Efendi Hazretleri -kaddasallahu sırruhuma-; şimdi kendi işareti ile camiide imamlıkta bulunan Selahaddin Hoca ile beraberlerdi. 

 

Gönenli Efendi Hazretleri-kaddasallahu sırruhuma- içeri girince; Mahmud Efendi Hazretleri-kaddasallahu sırruhuma- ayağa kalkarak yerini bırakmak istedi. Lakin Gönenlli Mehmed EFendi-kaddasallahu sırruhuma- oturmayarak hemen söze girdi.

 

"Bugün rüyamda mahşeri gördüm. Herkes oradaydı. İçimden acaba Mahmud Efendi Hazretleri -kaddasallahu sırruhuma- neredeler diye geçirdim. Bir ses; yukarı bakmamı söyledi. Bİr baktım ki siz orada tek başınasınız. Yine içimden; niye acaba tek başına yukarıda dedim. Yİne aynı ses; herkes fetvaya göre hareket ederdi, oysaki Efendi hazretleri şüpheliden çok korkardı ve kaçardı. buyurdu."

 

Şüpheliden kaçmanın herkese nasip olmayacağını büyüklerden öğrendik. Bir müridi de; Süfyan-ı Servi Hazretlerini -kaddasallahu sırruhuma- rüyasında uçarken gördü. Bu makama nasıl çıktığını sorduğunda, Rabbimin her emrinden sakındım. Bunda cevaz vardır denen hususlarda bile kaçtım. buyurdu..

  • Like 1

Share this post


Link to post
Share on other sites

VERA

Takvâ, sakınma, korunma, günahtan hassasiyetle kaçma ve korkma, haramlar bir tarafa, şüpheli olan şeylerden, mâlâyânî ve boş şeylerden uzak kalma. Vera', kısaca "dînî hükümlere riayette titizlik" manasına gelir.

Vera', hayırlı ve övgüye değer amellere sarılıp, geçici dünya hevesi peşinde koşmayı terketmeyi gerektirir. Yine vera', emredilen ve nehyedilen bütün dinî hükümleri teferruatı ve incelikleriyle tatbik etmeyi gerektirir. Bunun gereği olarak, ağızdan giren ve çıkanın Allah ve Rasûlünün sevdiği şeyler olmasına dikkat etmek, günaha düşmekten ve harama bulaşmaktan kaçınmak için şüpheli şeylerden uzak durmak, zerre kadar da olsa kimsenin hakkını üzerine geçirmemek vera'dır. Hz. Ebû Bekir (r.a), "Bir nevi harama düşeriz korkusuyla yetmiş çeşit helâli terkey-ledik" sözüyle vera' örneği sergilemiştir.

Gereksiz şeyleri terketmek demek olan "mâlâyânî"yi terketmek de vera' cümlesindedir. Zaten Hz. Peygamber (s.a.s) bir hadîsinde, kişinin lüzumsuz şeyleri terketmesinin o kişinin İslâmî güzelliği gereği, bir başka deyişle İslâmî iyi anlayıp uyguladığının delili olduğunu söylemiştir (Tirmizî, Zühd, 11; İbn Mâce, Fiten, 12).

Haramda vera' (kaçınmak) dindarlıktır. Lakin bunun da dereceleri vardır. Gazâlî vera'nın dört derecesi olduğunu söyler:

1- Haram olan şeylerden kaçınmak,

2- Şüpheli şeylere karşı korunmak (ki bu salihlerin vera'ıdır);

3- Harama sebep olması ihtimalini düşünerek helalî terketmek (ki bu muttakilerin vera'ıdır).

4- Her ne kadar kendini harama düşürmeyecekse de, Allah'a yakınlığının artmayacak şekilde ömrünün bir kısmının boşa geçeceği korkusundan dolayı, bütün mevcudiyetiyle Allah'a teveccüh edip, Allah'ın dışında her şeyden yüz çevirmek (ki bu da sıddıkların vera'ıdır) (Gazali, İhya, I, 25, II, 95). Vera'nın en düşük seviyesi Allah'ın nehyettiklerinden sakınmak, en yüksek seviyesi de Allah'ı zikirden alıkoyacak her şeyden kaçınmaktır. Şurasını belirtmekte yarar vardır ki sûfiler, mübah olmadığı konusunda en küçük şüphe bulunan hususlardan da haramdan kaçınır gibi kaçınırlar; şüpheli şeylere girmenin kendilerini harama sürükleyeceğinden endişe ederler. Ayrıca helal ve mübah olduğu kesinlikle bilinen şeylerin ihtiyaç ve zaruret miktarından fazla olan kısmını da terkederler. Bu konudaki fikir ve davranışları herkes için değil kendileri gibi olmak isteyenler için örnektir. Yoksa Allah'ın helâl kıldığı şeyleri, mubahları haram kılmak hiçbir kimsenin haddi değildir ve tehlikelidir.

Vera' ile zühd arasındaki fark, vera' şüpheli şeyleri, zühd ise ihtiyaç fazlasını terketmektir. Vera'yı takva kargılığı alanlar olsa da vera', takvanın ileri bir merhalesidir. Vera'nın sevabı ve neticesi, âhirette hesabın hafif olmasını sağlar.

İbrahim EMİROĞLU

Share this post


Link to post
Share on other sites
Bir gün Sultanahmet Camii baş imam hatibi Gönenli Mehmed Efendi Hazretleri-kaddasallahu sırruhuma-, acele ile İsmailağa Camii'ne geldi. Henüz camiide imamette bulunan Mahmud Efendi Hazretleri -kaddasallahu sırruhuma-; şimdi kendi işareti ile camiide imamlıkta bulunan Selahaddin Hoca ile beraberlerdi. 

 

Gönenli Efendi Hazretleri-kaddasallahu sırruhuma- içeri girince; Mahmud Efendi Hazretleri-kaddasallahu sırruhuma- ayağa kalkarak yerini bırakmak istedi. Lakin Gönenlli Mehmed EFendi-kaddasallahu sırruhuma- oturmayarak hemen söze girdi.

 

"Bugün rüyamda mahşeri gördüm. Herkes oradaydı. İçimden acaba Mahmud Efendi Hazretleri -kaddasallahu sırruhuma- neredeler diye geçirdim. Bir ses; yukarı bakmamı söyledi. Bİr baktım ki siz orada tek başınasınız. Yine içimden; niye acaba tek başına yukarıda dedim. Yİne aynı ses; herkes fetvaya göre hareket ederdi, oysaki Efendi hazretleri şüpheliden çok korkardı ve kaçardı. buyurdu."

 

Şüpheliden kaçmanın herkese nasip olmayacağını büyüklerden öğrendik. Bir müridi de; Süfyan-ı Servi Hazretlerini -kaddasallahu sırruhuma- rüyasında uçarken gördü. Bu makama nasıl çıktığını sorduğunda, Rabbimin her emrinden sakındım. Bunda cevaz vardır denen hususlarda bile kaçtım. buyurdu..

Rabbim himmetlerini bizlere nasıp etsın.. ve layıkıyla mürid olabilmeyi.

  • Like 1

Share this post


Link to post
Share on other sites

Efendi hazretleri bir gün namaza duracakları sırada cübbe istediler. Lakin üzerinde zaten cübbesi vardı. Getirilen cübbeyi de üstlerine giyip namazlarını eda ettiler. Namaz bitiminde meraklı gözlere bakarak:

 

 

 

 

"Namaza duracağım sırada; nefsim sıcaktan bunaldı ve cübbemi çıkarmamı istedi. Bende bu muameleyi yaptım." buyurdular..

 

 

 

 

Allah dostları o kişilerdir ki; nefslerinin istedikleri tavizleri ona eziyet ederek Rabblerine sığınırlar..

 

 

 

 

Rabbim şefaatlerinden mahrum eylemesin...amin.

  • Like 2

Share this post


Link to post
Share on other sites

Halid b. Ahmed Hazretleri der ki :İnsanlar 4 kısımdır,

1. Bilir ve bildiğini de bilir. Bu kişi âlimdir. Ona tabi olunuz.

2. Bilir, fakat bildiğini bilmez. Böyle bir kimse uykudadır; onu uyandırınız.

3. Bilmez ve fakat bilmediğini de bilir. Böyle bir kişi irşada muhtaçtır. Onu irşad ediniz.

4. Bilmez, fakat bilmediğini de bilmez. Böyle bir adam kara cahildir. Ondan kaçınız'.

Mahmud Efendi Hazretleri hem murşid hemde alim olarak tüm erdemli vasıfları bünyesinde barındıran yüce bir şahsiyettir.

İlim iki çeşittir: Dil ile söylenen ilim. Bu ilim, Allah'ın mahlukatı üzerindeki delili sayılmaktadır.2Kalpte olan ilimdir ki kişiye yararı olacak ilim de budur.Hamd-u senalar olsun halkedene ki üstadımızda iki vasıfta mevcuttur..

  • Like 1

Share this post


Link to post
Share on other sites

Enbüyük keramet İSTİKAMET der efendi hazretleri.

adamın hem içini kalaylar hem dışını . büyüklüğünü söyle böyle saymak gereksiz bence

ayrıca adamın giydiği donu dahi değiştirmeye muktedir emsalsiz EVLİYA.

Allah hayırla uzun ömür versin

Share this post


Link to post
Share on other sites

Mahmud Efendi(ks) başların tacıdır.Onun Ehl-i sünnete bağlılığı ve müdafaası zaten gönüllerimizde onu apayrı bir yere koyuyor.Allah belki nasip eder etmez müridi olmayı,dizinin dibine oturmayı ama(...)onunla aynı havayı solmak aynı devlette yaşamak da bir şereftir.Allahû Teala ukbada da aynı havayı solmayı aynı devlette yaşamayı nasip etsin.Amin

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...