Ara Nesillere Dikkat!

[Cihandar 85]

Üstadın tabiriyle Kanuni döneminde başladı bozulma. Ardından çığ gibi büyüdü. Abdulhamid siyasi olarak frenlemeye çalıştıysa da tahrip artık büyüktü ve nihayet Cumhuriyet devrinde dinsiz, kitapsız, Allah'sız adamların elinde zirveye ulaştı ve artık bozulma olarak değil normalleşme olarak algılanmaya başlandı. Önceden hasta olduğumuzu biliyorduk ya da birileri bildiriyordu bize. Artık ne bildirenimiz var ne bildirileni idrak edebilenimiz.

 

Fakat Cumhuriyet devrimleri ve ardından yaşananlar yeni bir nesil üretti. Ne olduğu belli olmayan, arada kalmış, fikirsiz, kimliksiz, kişiliksiz, (çok afedersiniz) piç bir nesil. Ve bu nesil bugünler de yine çok meydanda, kendini kabullendirme çabası içerisinde. Elbet bu durumun siyasi, sosyal, kültürel, teknolojik vs nedenleri var. Bunları inkar etmemekle birlikte kabul etmemiz de mümkün değil!

 

Beni asıl huzursuz eden, bu yazıyı yazdıran bu neslin özellikleri. En başta şekilci ve maddeci bir oluşum. Yoo yoo hayır, kominist, sosyalist, ateist zihniyetten bahsetmiyorum. Bunlar zaten biliniyor ve afişe olmuş durumda. Benim neslim, bayanlar da; başı kapalı, pantolon-convers giyen, azıcık makyajı olan, görücü usulü evliliğe mutlak surette karşı, sosyal bir hayat sahibi, balayına Venedik'e giden,(hiç olmadı Antalya), Başı açık üni okumaktan ve başı açık çalışmaktan imtina etmeyen, napalım devir böyle akımının öncülerinden olan, Yılmaz Özdil'de okurum, Abdurrahman Dilipak'da diyebilen, yaaee insan çok yönlü olmalı, sağdan da okumalı soldan da cıvıklığına çok şükür ulaşmış olan bir nesildir...En tehlikeli türdür. Kesinlikle uzak durulmalıdır.

 

Lütfen kardeşlerim, siz bunlardan olmayın...Siz cahil ama mümin ve mümine kalın...

[Horanta 39]

Hani demişti ya Üstad: "Gazete okuma oranının yüksek olmadığı bir ülkede yaşıyoruz.İyi ki yüksek değil.Yoksa bu Bab-ı Ali medyası müslümanları iğdiş edecek!"

 

Üstad bir anlamda kötü bür huya, cehalete, umursamazlığa sevinmişti.

 

Kocakarı imanı biraz da bu mevzuyu ilgilendirir.