Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]

Recommended Posts

Kadını idealleştiren, aradığını onda bulacağını zanneden erkek (kaldı ki bu hisse sahip olanların sayısı çok azdır,beklide bu durum hakikate varmanın bir adım öncesidir.)… Mevzumuz bu olur da, bir türlü dönüp kadının haline bakmayız.Ya erkeği idealleştiren kadın?

Bence kadınların bir kısmı bu dertten muzdarip. Tabi bu idealleştirmeyi fark edip, bunu dert olarak görmeyenler az değil.Bir de ne farkındalığın ne de sıkıntının semtlerine uğramadığı kadınlar var.

Erkeği idealleştiren kadın nasıl olur? Bu, olmayacak zamanda ve mekanda boyanan, açılan,konuşması, yazması, hareketleri ve edasıyla beğenilmeyi hedefleyen kadındır. Buna, zahirde Allah’ın sınırının dışına çıkmayan kadın da dahildir. Zahirden kastım; şeriatın görünürdeki kısmını halletmiş olmaktır. Ya şeriatın derin halkası olan fikir, kalp, mana boyutunda bu işi halletmiş olmak? Ne çetin bir imtihan…

Bu imtihan; kişinin şeriatın zahirini halletmiş olup olmamasına,zekası ve algılayış derinliği gibi kısmen kendisinin elinde olmayan özelliklere ,kalbinin hakikate olan meyline,basiretine,aklıma gelmeyen ve daha keşfedemediğim birçok amillere bağlı olarak değişir.Değişir çünkü kişi adedince değişik imtihanlar vardır. Zor veya kolay değil,değişik imtihanlar…Zira herkesin imtihanı kendisine göre zordur. Allah Adil-i Mutlaktır…

Bu yazıdaki kişi ve kurumlar tamamen hayal ürünüdür.(Bu cümlenin muhteşem kurtarıcılık ve aynı zamanda imalar yumağı oluş kabiliyetine hayranım…)

Bir yerini örterken başka bir yeri örtmeyi haksızlık gören başörtülü kadının pisikolojisini, kendinde gördüğü eksiklik depresyon sebebi olan –tabi bu kadar ileri boyutta olmayabilir- kadının pisikolojisini, koca yahut sevgili bulmak, hiç olmadı kendine hayranca bakan biri(leri)ni bulmak fikri beyninin birçok yerine hükmetmiş veya hükmettirilmiş kadının pisikolojisini, başka açıdan bakarsak erkek çocuk doğurmanın yegane ideali olduğu kadının pisikolojisini ne ile tevil edebiliriz? Aslında bu açıklamaları yaparak bu idealleştirmeyi sınırladığımın farkındayım. Çünkü bu idealleştirmeye karşı en çetin savaşı veren kadın, bu işi fikirde, kalpte, manada halletme aşamasına geçen kadındır… Fakat onun farkındalığı da savaşı da gizlidir, bunu anlatılabilir bulmuyorum.

Bir kadın da var ki o, aradığını, bir türlü elde edemediği tamlığı, ikilemde kaldığında hakikat olana duyduğu özlemi erkekte bulacağını zanneden kadındır -gerçi bu yukarıda çizdiğim bazı kadın tiplerinde de olabilir-.Fakat idealleştirdiği neticede insandır ve ona istediğini vermekten yoksundur.

Erkek ve kadın aradığını ancak alemlerin Rabbinde bulacaktır… Bunu fark edemeyen insan daima üzülecek, istediğini ya elde edemediğinden derin kederlere düşecek yahut elde edip aradığını onda bulamadığından kendini boşlukta hissedecektir. Zalim ve cahil insan…

Share this post


Link to post
Share on other sites

"Tesettür, erkeği kadından koruyan bir emir olmaktan çok kadının kişiliğini öne çıkaran bir onurdur.Karşıt cinslerin kişilikleri üzerinden ilişki geliştirmeleri için konulmuş ilahi bir sınırdır."

Share this post


Link to post
Share on other sites

"Tesettür, erkeği kadından koruyan bir emir olmaktan çok kadının kişiliğini öne çıkaran bir onurdur.Karşıt cinslerin kişilikleri üzerinden ilişki geliştirmeleri için konulmuş ilahi bir sınırdır."

 

 

İlişki geliştirmeden kasıt nedir? Ayrıca bu sözün kaynağını merak ettim?

Share this post


Link to post
Share on other sites

Konuyla tastamam ilgili olmasa da, ben de birkac gozlemimi paylasmak isterim. Malumunuz Allah (cc) bir emir buyurdugunda bunda mutlaka hikmetler vardir. Tesetturde de durum farkli degil bildigimiz uzere. Gozlemledigim kadariyla tesettur ya da tesetturlu olmak evlilikleri daha uzun omurlu hale getirmekte. Soyle ki:

 

Erkek fitratinda bir kadini sahiplenmek, korumak, koruyup gozetmek duygusu var. Kadinda ise birisi tarafindan sahiplenilmek, sahip cikilmak, korunup gozetilmek duygusu var. Iste bu yuzden kiz cocuklari babalarina daha duskun olurlar. Yine ayni sebepten bayanlar eslerinin ya da esleri olacak kimsenin kendilerinden daha bilgili, daha zeki, daha vs vs olmasini arzu ederler.

 

Hal boyleyken, bir adam esinin ya da esi olacak kimsenin kendisine ihtiyaci olmasini ister. Hatta kendisine ihtiyaci olundugunu hissetmek ister. Bitti mi ? Bitmedi (:

 

Erkek esinin gozunde tabiri caizse VIP (very important person (!) ) olmak ister. Dolayisiyle erkek esinin guzelliklerini hickimseyle paylasmak istemez. Fitraten istemez. Ne kadar libos olsa da icten ice, cok derinlerde: taa bilinc altinda istemez. Iste bu noktada bizi Yaratan(-ki ne de guzel yaratmistir-), guzelliklerin ya da bizim fitratimizdaki bu duyguya muhatap olan ziynetlerin neler oldugunu bizden iyi bildigi icin tesetturun sinirlari da Kur'an'da bildirildigi gibi olmus, yani demek ki bu isin siniri oyleymis.

 

Simdi aksi durumda ne olur ? Yani, mesela bi kadin vucudunu teshir eden bi kiyafet giydi ve toplum icine cikti. Erkek icin bu durum, bi kase dondurmanin onune oturmus cocugun dondurmasindan gelip gecenlerin birer parmak alip yemesi gibi bisey oluyo. Hoop, noluyo ya ? der bilincalti ve erkekte bu durum iki tip reaksiyona sebep verir. 1- asiri kiskanma ki erkekte bu esinin konustugu her yaratiga karsi bir kiskanclik duygusu ve hesap sorma durumu olarak kendini gosterir. 2-ben bu dondurmayi istemiyom artik !! psikokoljisidir ki, erkek, madem bu kadin icin ben yeterince VIP degilim, madem tek sahibi, tek koruyucusu olamiyorum, o halde ben bu oyunu bozarim der ama bu da yine bilincalti duzeyde olusur ve gelisir. Sonuc olarak erkek kadini bilmedigi, ayirt edemedigi, anlayamadigi ve tanimlayamadigi nedenlerden dolayi daha az sevmeye, ona daha az ilgi gostermeye baslar.

 

Iki durum da evliliklerin sona ermesi icin yeterli olur genelde. Basit, coook basit bi onlemle bu cok onemli arizalar giderilebilecekken ne yazik ki cogu evlilik kulaklarimizin onunde yitip gitmektedir (valla su ana kadar sadece duydum, henuz goremedim).

 

Yukarida bir psikolog edasiyla ahkam kestim mi? Evet, ne de guzel kestim, pek de guzel kestim, cok da guzel kestim. Ya yalan mi ama ?

  • Like 1

Share this post


Link to post
Share on other sites

nefrazdenin değerlendirmesi doğru olmuş bana göre. Allahu Teala yarattığı kulunu en iyi tanıyan olması hasebiyle bizim fıtratımıza uygun, dünya ve ahiret saadetine götürecek kuralları koymuş yaşamamız için nefrazde de belirtmiş yazısında. Lakin günümüz toplumu kuru akıl ve bön mantık üzerine kurulu olduğundan kadınlar tutturmuş bir eşitlik teranesi. yaratan böyle yaratmış, erkeğin ayrı kadının ayrı özellikleri var hem fiziksel hem manevi olarak. müslümana düşen seve seve, isteye isteye, canu gönülden bu hükümleri tatbik etmek olmalıdır. bizim vazifemiz kulluk olduğuna göre bizden istenileni, istenilen şekliyle yapmak kendi menfaatimizi olacaktır...

Share this post


Link to post
Share on other sites

İslam aleminin birçok şeye ihtiyacı var. Bana göre en önemlilerinden biri:kadın alimdir. Hayatını, herşeyini Kur'an ilmine adamış, bunu ideallerin ideali edinmiş, yiğit, dahi, anlayışı engin bir kadındır o. Tıpkı Hazreti Aişe gibi... Kafanızda biri canlanmasın,çünkü o, ezberden konuşmaz, taassupla ve duyduklarıyla, etkisinde kaldıklarıyla değil, okuduğuyla, fehmettiğiyle,kıyasladığıyla, kafasında olaya dahil olmayan tek hücre bırakmayacak şekilde araştırmasıyla ve daha mühimi dosdoğru kalbiyle hüküm verir...

 

Tesettür mevzusunda merkeze kadını koymaktan yanayım ben. Çünkü bazı kadınlar evlenmez, bazı kadınlar evli kalmaz, bazı kadınların erkek kardeşi yoktur, bazı kadınların babası ölmüştür. Bu yüzden tesettürü "temelde" kadının eşine bağlılığını sağlayan şey, evlilikleri kurtaran şey, namus simgesi olarak görmek eksik bir bakıştır. Tesettür kadına emredildiğinden, Rabbimizin bundan en büyük muradı yine kadındır. Bu yüzden İslamda tesettür kadının hürriyetinin simgesidir. Kadın evvela kendi onuru için örtünür.

 

Müslim kadının hususiyle zamanımızda erkekten bir farkı vardır: Dünyanın neresine giderse gitsin İslami kimliğiyle ön pilandadır, yani o İslamı bayraklaştırır, yani kendisine bakıldığında anında neye mensup olduğu bilinir. Ne gurur verici, maşallah...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Kadını idealleştiren, aradığını onda bulacağını zanneden erkek (kaldı ki bu hisse sahip olanların sayısı çok azdır,beklide bu durum hakikate varmanın bir adım öncesidir.)… Mevzumuz bu olur da, bir türlü dönüp kadının haline bakmayız.Ya erkeği idealleştiren kadın?

Bence kadınların bir kısmı bu dertten muzdarip. Tabi bu idealleştirmeyi fark edip, bunu dert olarak görmeyenler az değil.Bir de ne farkındalığın ne de sıkıntının semtlerine uğramadığı kadınlar var.

Erkeği idealleştiren kadın nasıl olur? Bu, olmayacak zamanda ve mekanda boyanan, açılan,konuşması, yazması, hareketleri ve edasıyla beğenilmeyi hedefleyen kadındır. Buna, zahirde Allah’ın sınırının dışına çıkmayan kadın da dahildir. Zahirden kastım; şeriatın görünürdeki kısmını halletmiş olmaktır. Ya şeriatın derin halkası olan fikir, kalp, mana boyutunda bu işi halletmiş olmak? Ne çetin bir imtihan…

Bu imtihan; kişinin şeriatın zahirini halletmiş olup olmamasına,zekası ve algılayış derinliği gibi kısmen kendisinin elinde olmayan özelliklere ,kalbinin hakikate olan meyline,basiretine,aklıma gelmeyen ve daha keşfedemediğim birçok amillere bağlı olarak değişir.Değişir çünkü kişi adedince değişik imtihanlar vardır. Zor veya kolay değil,değişik imtihanlar…Zira herkesin imtihanı kendisine göre zordur. Allah Adil-i Mutlaktır…

Bu yazıdaki kişi ve kurumlar tamamen hayal ürünüdür.(Bu cümlenin muhteşem kurtarıcılık ve aynı zamanda imalar yumağı oluş kabiliyetine hayranım…)

Bir yerini örterken başka bir yeri örtmeyi haksızlık gören başörtülü kadının pisikolojisini, kendinde gördüğü eksiklik depresyon sebebi olan –tabi bu kadar ileri boyutta olmayabilir- kadının pisikolojisini, koca yahut sevgili bulmak, hiç olmadı kendine hayranca bakan biri(leri)ni bulmak fikri beyninin birçok yerine hükmetmiş veya hükmettirilmiş kadının pisikolojisini, başka açıdan bakarsak erkek çocuk doğurmanın yegane ideali olduğu kadının pisikolojisini ne ile tevil edebiliriz? Aslında bu açıklamaları yaparak bu idealleştirmeyi sınırladığımın farkındayım. Çünkü bu idealleştirmeye karşı en çetin savaşı veren kadın, bu işi fikirde, kalpte, manada halletme aşamasına geçen kadındır… Fakat onun farkındalığı da savaşı da gizlidir, bunu anlatılabilir bulmuyorum.

Bir kadın da var ki o, aradığını, bir türlü elde edemediği tamlığı, ikilemde kaldığında hakikat olana duyduğu özlemi erkekte bulacağını zanneden kadındır -gerçi bu yukarıda çizdiğim bazı kadın tiplerinde de olabilir-.Fakat idealleştirdiği neticede insandır ve ona istediğini vermekten yoksundur.

Erkek ve kadın aradığını ancak alemlerin Rabbinde bulacaktır… Bunu fark edemeyen insan daima üzülecek, istediğini ya elde edemediğinden derin kederlere düşecek yahut elde edip aradığını onda bulamadığından kendini boşlukta hissedecektir. Zalim ve cahil insan…

Share this post


Link to post
Share on other sites

Böyle biraz, şey, ımm ne bileyim dolaylı tümleci, belirtili nesnesi, yüklemi ve de ettirgeni biraz fazla birbirine girmiş gibi. Vermeye çalıştığın temayı anladım yine de. Bu bendeki beceriden mi kaynaklandı dersin? ;) Neyse takılmayayım da demek istediğim afili cümleye geleyim.

 

Evet kadın tekmil edici unsurdur, bunu islamiyetin ta kökünde abide şahsiyetler ile bildik, inandık. Yalnız günümüzde bu cinsten kadınların soyunun tükendiğini iddia ediyorum. Çoğunu sürü gibi belirli sosyal ağlardan toplayınız, adres açık oldu değil mi? Yok yat gezisinde cüzdanımı kaybettim, yok yatağımın altından köpek tasması çıktı, yok sarmayı kırmızı mercimek ile yapabilme istidadına sahibim evet evlenebilirim gibi dimağını, yetisini, ve hatta paspayeliğini resmen pazara süren, kendisinin tacirliğini yapan bir nesil kadın, /ya bu kelimeyi bu denli harcamayı sevmiyorum ama alemin mihenk taşıyız ne yaparsın../ türedi. Gördüğüm yerde boyalı saçlarını boğazlarına dolamak lazım ya neyse, sahi kaç yıl yerim acep? Tesettürlüsünün aşağı kalır yanı mı var? Utanıyorum. Ve ne yazık ki kadını bu hale getirem de ekleyen ve de takip eden karşıt cinsler. Bir popülarite yarışı mı başlıyor artık nedir, ben hiç anlayamadım ki..

 

Neyse cümlem şu idi dostlar;

 

Bugünün iffetli geçinen kadını namusunu Meselina gibilerine borçludur! Durum bu denli vahim.. Ehveni şer vaziyeti. Sanmayın ki şahsıma özerk bir devlet kuruyorum, Afrika hariç değil!

 

Rabbim yakinen aklımızı başımıza almamızı nasip etsin.. Bizim Hz. Fatımalara

Hz.Aişelere ihtiyacımız var.. Ama bunun için de birilerinin Alileşmesi, Ömerleşmesi lazım!

Share this post


Link to post
Share on other sites

 

Rabbim yakinen aklımızı başımıza almamızı nasip etsin.. Bizim Hz. Fatımalara

Hz.Aişelere ihtiyacımız var.. Ama bunun için de birilerinin Alileşmesi, Ömerleşmesi lazım!

 

 

Aynen...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...

×
×
  • Create New...