Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
Suffiyun

Çorum'da Tasavvuf'u Tartışmışlar.

Recommended Posts

'Ne Kuran'da, ne de Sünnet'te Tasavvuf diye bir kavrama rastlamak mümkün değilken, Tasavvuf sanki İslam'ın bir parçasıymış gibi insanlara sunulmaya başlandı. Çok sonraları Hint, İran ve Yunan kültürü ile ve tercümelerle beraber tasavvuf kültürü oluşmuştur.'

 

:) gülsek mi ağlasak mı.. Kuran ve sünnete fihrist gibi bakan mezhepsiz reformistlerden çok şey beklemiyoruz elbet ama..

 

Habere yapılan bir yorum :

 

'Pazar günü yapılan bu konferansta inşallah salonda bulunan herkes Tasavvuf ve İslam ayrımını gereği gibi anlamışlardır.Yüzyıllardır uyutulan(anlatılan)tasavvufun İslamın özü olduğu masalını umarım salonda bulunan insanlar gerçeği tüm çıplaklığı ile görmüşlerdir.(Gerçi hala dinleyenler içinde bile uyanamayanlar olabilir.)İnsanlar nedense dinliyorlar gerçeği görüyorlar ama yinede dediğim dedik diyebiliyorlar.Ama ben insanlarımızı garipsemiyorum.Çünkü az bir zaman değil nerden bakarsan 11.asırdır İslam alemi Tasavvufu İslamın özü diye kanıksamışlar.Şimdi gerçeği(bize göre)duysalar bile eski birikimlerini hemen bir köşeye atmak gerçekten çok zor bir şeydir.Ama inşallah zamanla Tasavvuf belesından bu millet(ümmet)kurtulacaktır.Allahın izniyle bu gerçekleşecektir..'

 

Hasbinallah..

 

http://haksozhaber.net/news_detail.php?id=5889

 

Allah hidâyet versin. Ne diyelim..

Share this post


Link to post
Share on other sites

Bu insanları anlayamıyorum.

 

Olaylara zahiri planda yaklaşıyorlar ya bu insanlar, bakın, şimdi şöyle bir misal anlatır mı bunları, acaba?..

 

Desem ki, 'Bu işte onun parmağı var!'

Derler ki, 'hani nerede?'

 

Hadiseleri zahiri planda değerlendirdikleri için söz konusu işte gerçekten o şahsa ait bir parmak ararlar... Bilmezler ki, bu cümle mecazi anlam taşır ve zahirinden ziyade bir batını vardır bu cümlenin.

 

Kimisi sadece işin zahiriyle ilgili, kimisi de batınıyla... İkisi de hata...

İslamın zahirinden en ufak bir taviz vermeden, işin ruhunu batınında aramak... Doğrusu bu olasa gerek...

 

İmam Gazali:

''Akla göre parmakta çıkan bir yaranın parmakta tedavisi gerekirse, tabib başka yerden tedavisini emreder ki, akıl bunu asla kabul etmez. Çünkü damarların, bedendeki köklerini, dallarını, dolaştıkları ve toplandıkları yerleri bilmez. Ahiret yolunda şeri'at'ın sünnet ve adabının inceliklerinde ve insanların, bilmesiyle mükellef oldukları inançlarında da öyle latif incelikler var ki, bunları şümuliyle anlamak, aklın kuvvet ve ihatası dışında kalır.''

 

Yine İmam Gazali:

''Tefsir kitaplarının anlayamadıkları, büyük müfessirlerin bilemedikleri Kur'an'ın nice ince manaları var ki onlar, zikr ve fikir ile uğraşan kalblere doğar.''

 

Selam ve dua ile...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Tasavvuf, İslam'ın bir parçası olduğu halde onu İslam'dan ayrı bir şeymiş gibi göstermeye çalışanlar, propagandalarının semeresini alıyorlar. İnsanların itikadının bozulmasına sebep oluyorlar. Çok yazık, bu derneğin de güya İslamî bir kimliği var. Doğru yolun sapık kollarına ait bir görüşü savunmak o kola ister istemez bağlı olmaktır.

 

Üstad'ın Batı Tefekkürü ve İslam Tasavvufu eserinde, tasavvufa dair hatalı bakışların maddelendiği şahene bir tespit vardır. İlgili kısmı buraya iktibas edelim ve bunların hangi maddeye dahil olduklarını bedahatle görelim:

 

 

 

 

"Tasavvuf mevzuunda dıştan ve satıh üstü beş türlü anlayış ve görüş tespit edebiliriz:

 

Birincisi, bu işe akıl ermez bir keyfiyet, "evliyalık" diye bakanların basit anlayışı... Bu anlayış bir "merveyyö - fevkalâdelik" tespitinden ileriye geçemez ve hiçbir tarif ve izaha yaklaşamaz. Avam görüşü... Giderler; türbe kapılarına ve mezar parmaklıklarına çaput bağlarlar... Evliya bildikleri şahısların da önünde diz çökerler ve başka birşey bilmezler... Halbuki bu hareketlerin çoğu Şeriat ölçüsüyle yasaktır. Bağlandığı şahsın harikalar yaptığını kabul eden, fakat bu mevzuda hiçbir şey bilmeyen kaba bir teslimiyet...

 

İkinci görüş, İslâmda yarı aydınların anlayışı... Bu zümre "Ledün ilmi - İç âlem bilgisi, İlâhî marifet" ve daha bir sürü yafta, klişe ve lügat... Sadece, içinden incisi düşmüş istiridye kabukları gibi kelimeler... Çilesi çekilmemiş ıstılahlar...

 

Üçüncü görüş, İslâmî ruha yanaşmayanların tavrı... Bunlar tasavvufun dine sonradan ekleme bir müessise olduğu ve akıllarınca Şeriatın haşîn ölçülerini yumuşatmak ve tadlandırmak için getirildiği iddiasındadırlar.

 

Dördüncü anlayış, Batı kültürüne birazcık ulaşmış nasipsiz tiplere göre... Tasavvufun, İskenderiyye mektebi (Neo - plâtonizm)den devşirme olduğu ve yine, kuru gördükleri İslâmiyete renk ve hava getirmek için benimsendiği hayali... Küfür görüşlerinin güya daha kültürlüsü...

 

Beşincisi ise, din içinden tasavvufu red davranışı... İslâmiyet ve Şeriati güya müdafaa... Tamamiyle şeytanî bir teselli içinde, tasavvufu şeriat dışı, hattâ şeriate aykırı kabul eden bunlar, "İbn-i Teymiye" çırakları olarak tasavvufu belirtirler... Onu kanun ve ölçü dışı bir "bid'at", yani uydurma yenilik sayarlar...

Share this post


Link to post
Share on other sites

iki zihniyet; câhilâne ve iblisâne...

hangisini karşımıza alırsak alalım arzu ettiğimiz neticeye varmamız zor... nerede ise imkansız...

cahil zâten bilmiyor ve bilmeyecek ve boyun eğmeyecek... çabalar nafile...

şeytan ise zâten biliyor... işi gücü ortalığı bulandırmak... doğru olanı bilene: "Gel bak doğrusu bu!..." demenin âlemi yok...

biz kendi işimize (içimize) bakalım...

işin dışına, kabuğuna bakanlar bir vakit daha baksınlar bakalım...

sonumuz hayrola...

Share this post


Link to post
Share on other sites

"Batı tefekkürü Ve İslam Tasavvufu" eserinde üstad her türlü hain kutubun saldırı kılıfından bahsediyor. İnsan tarihe bakınca rahatlıyor çünkü bu saldırıların hiçbiri yeni değil hep varmış. Ama Allahın izniyle tasavvuf hep var olmuş. Nasıl olmasın ki ne zaman batın yok olur o zaman tasavvufta yok olur.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Bunlarınki beşinci görüşe uyuyor :) Belki bu dernek de Teymiyyecidir... Bu konuda (derneğin bağlı olduğu itikadî yol) bilgisi olan arkadaşlar bizleri aydınlatırlarsa sevinirim.

Share this post


Link to post
Share on other sites
Bunlarınki beşinci görüşe uyuyor :) Belki bu dernek de Teymiyyecidir... Bu konuda (derneğin bağlı olduğu itikadî yol) bilgisi olan arkadaşlar bizleri aydınlatırlarsa sevinirim.

 

Teymiyeciliklerinin yanı sıra, şeriatici, abduhçu, efganici, el bennacı bunlar. Ne kadar reformist yaklaşım var, hepsini fikir bünyelerinde toplamışlar.

 

Bilhassa bu dernekler üzerinde çok anlatım yapmaya çalışıyorum muhtelif forumlarda. Özgür-der,ilkav,tokad,mazlum-der,furkan vakfı v.s

 

Bunların tümü tasavvufu red,reformist önderleri kabul etmektedirler.

Bu işin dini boyutu,

Dünyevi boyutunda da türklüğe sekülerizm karşıtlığı penceresinden kürtçülük yaparak vurmaya çalışıyorlar.

İran milliyetçisidirler, müslüman türkün inancına 'milli din' derler.

Şia nedir ?

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...