Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
yunuscoskun

Ayasofya Camiisi İbadete Açılsın Artık... Mektup Kampanyası

Recommended Posts

SEVGİLİ KARDEŞLERİM MALUMUNUZ ÜZERE AYA SOFYA CAMİİMİZ CUMHURİYETİN İLANIYLA BERABER MÜZE OLMUŞTUR. İSLAM ALEMİNİN BU KANAYAN YARASINI BİR ÇOK KARDEŞİMİZ HER GÜN GÖRMEKTE İÇLERİ CIZ ETMEKTEDİR. ARTIK SABRIM TAŞTI DİYEBİLİRİM. BİRAZ DAHA ADIM ATMAZSAM ORTA YERİMDEM İKİYE AYRILACAĞIM SAYIN SİTE YETKİLİLERİMİZİNDE ONAY VERECEĞİ ORTAK BİR MEKTUBU HERKES BİLGİSAYARINDAN ÇIKTI ALIP BAŞBAKANLIK VE CUMHURBAŞKANLIĞINA GÖNDERSİNLER. BİR ŞEY DEĞİŞİRMİ DEMEYELİM. BUNU BAŞLANGIÇ SAYALIM. İSLAM ALEMİ BUNA TEPKİ VERMEYECEKSE NEYE TEPKİ VERSİN. ORTAK BİR HAREKETLE DAHA SONRA YENİ KAMPANYALARLA BUNU GÜNDEME GETİRMELİYİZ. EĞER KİMSE DESTEK OLMAZSA BEN TEK BAŞIMA BUNU YAPMA NİYETİNDEYİM. ÜSTADIN ÖĞRENCİSİ OLDUĞUMUZU ÜSTÜNE BASA BASA İLETMELİYİZ BU MEKTUPLARDA HERKES BİLMELİ... ÜSTADIN ÖĞRENCİLERİ BU ÜLKEDE BAZI ŞEYLERE TEPKİLERİNİ KOYMAKTA....

 

SİZ SEVGİLİ KARDEŞLERİMDEN ÖRNEK MEKTUPLAR BEKLEMEKTEYİM. SAYGILARIMLA

Share this post


Link to post
Share on other sites

Tam hatırlamıyorum, devletin bir kurumu veya bir topluluk danıştaya dilekçe veriyordu yahut ayasofya müzelikten çıksın diye mahkeme açılıyordu. Tam olarak hatırladığım, şu an için Ayasofya camiinin kanunen ibadete açılmayacağı... E kapatmak olur mu? Mustafa Kemal onu müzeye çevirdi (!) İçimizde her daim kanayan bu yara inşallah bir gün dinecek.

 

Yunus Coşkun, onlar Ayasofya'nın ibadete açılması gerektiğini bilmiyorlar mı? Onlar isteseler bile şartlar el veriyor mu?

 

AYASOFYA

 

Ürperdi hayâlim, bu nasıl korkulu rüya?..

Şaştım, neyi temsil ediyorsun. Ayasofya?..

 

Çöller gibi ıssız, ne hazin ülke muhitin,

Yâd el gibi, yurdunda garib olmalı mıydın?..

 

Beşyüz senelik bezmine ermekti ümidim,

Çöller gibi ıssız, seni ben görmeli miydim?..

 

Bayram, Ramazan, Cum’a, mübârek gecelerde,

Avize değil, mum bile yanmaz mı içerde?..

 

Gâşyolmuş İbâdetlere hayrandı felekler..

Tekbirine ses verdi, asırlarca melekler..

 

Coşmaz mı denizler gibi, yâdındaki âlem?..

Göklerde melekler, tutuyor hep sana mâtem..

 

Yâdında bin üçyüz senelik menkıbeler var.

Her menkıbe, hicrânına mâtem tutar, ağlar!.

 

Beş yüz sene âlem, seni tehdid ediyorken,

Devler gibi düşmanlara, meydan okudun sen!..

 

Târihimin ömründe, gönüller dolu güldün,

Çılgınca esen, bir acı rüzgârla döküldün!..

 

Paslanmada! Altın yazılar, âh! O eserler.

Kabrinde kan ağlar, bunu gördükçe (Kazasker)..

 

Fâtihleri ağlatmada, hâlin, Ulu Mâbed..

Yâdın, kanar imânlı gönüllerde müebbed!…

 

Gamlı renklerle örülmüş, ne hâzin çerçevesin,

Bir yıkık türbe mi, virâne misin, yoksa nesin?

 

Bak, hayâlimdeki âlem, geliyor vecde yine,

Gözlerim daldı; sütunlarla (Fetih Âyeti) ne!..

 

Muhteşem âbidesin: Dinimin ulviyetine,

Remz idin, beş asır ecdâdımızın şevketine!…

 

Aldı senden beş asır, azmine kuvvet kaleler..

Yine hep, aynı tehassüsle yücelmiş kuleler..

 

Nerde: Yandıkça, Süreyyâlara dehşet vererek,

Coşan âvizelerinden yayılan: Binbir renk!..

 

Çan sesinden, seni kurtarmış ezanlar nerde?..

Hani bülbül gibi Kur’ân okuyanlar nerde?

 

O ezanlar, bütün İslâm’a şerefler verdi,

Sanki her pencere, lâhuta bakan gözlerdi!..

 

O ilâhî yüce sesler, yine gelmez mi dile?

Şimdi artık, işitilmez mi, sönük nağme bile?

 

Şimdi Cennet, sana sermez mi yeşil gölgesini?..

Şimdi hûriler, işitmez mi ilâhî sesini?..

 

Nice bin hâtıra, gönlümde coşup canlanıyor..

O ne parlak görünüş! Sanki hayâlim yanıyor!

 

Hutbeler çağlamaz olmuş, şu yeşil minberden,

Gamlı bir gölge yayılmakta bugün, her yerden!

 

Gizli bir âh ile artık yanar ağlar mı için?..

Nice bin derdile kalbin doludur çünki senin!

 

Hangi eller, sana akşamları, zinci vuruyor?

Yüce feryâdını, kimler boğuyor, susturuyor?..

 

Sen, ne âlemleri gördün, ne ömürler sürdün..

Batı dünyasına dehşet saçıyorken daha dün.

 

Gizli kurşunla, habersizce vuruldun mu bugün?..

Dönmeler, dans ederek yapmada karşında düğün’…

 

Dehre meydan okuyan, koskoca tarih, nerde?’..

Ülkeler fetheden erler, yüce (Fâtih) nerde?..

 

Seni Tevhide kavuşturmanın aşkıyla yanan,

O şehir orduların, döktüğü seller gibi kan,

 

Heder olmuş mu desem? Ah! Dilim varmaz ki,

Bugün onlar bile, mâtem tutuyorlar. Belki!

 

Bugün ağlattın eminim, ölüler âlemini,

Kerbelâ tutsa gerektir yeniden mâtemini!..

 

Tek ziyâretçin olan gün de yol almış gidiyor,

Muhteşem kubbeni, zulmette nasıl terkediyor?’..

 

Cemiyetlerden uzak; çölde mezâr olsaydın,

Orda billâhi, mezarlar bile senden aydın!..

 

Çöllerin, Ay-Güneş, en hisli ziyâretçisidir,

Hilkâtin Arşa çıkan zikrini her an işitir!

 

Şu perişan denizin inlemesinden duyulan!

Hıçkırıklarla boğulmuş, tutuşan bir hicran!..

 

Çağıdır ağlamanın, ey Ulu Mâbed, ağla!..

İntikam aldı firenkler, seni ağlatmakla!..

 

Dostun ağlarken, o bir yanda da düşman gülsün,

Kanamıştır yeniden kalbi, hazin (Endülüs)’ün!..

 

Bu elim fâcia, billâhi, yürekler acısı,

Müslüman Türkün evet şimdi bu en kanlı yası!..

 

Ey derin fâcia, manzumeye sen sığmazsın,

Tutuşup yanmada kalbim, seni târih yazsın!..

 

Ali Ulvi Kurucu

Share this post


Link to post
Share on other sites

madem biliyorlar yapacaklar bu ülke insanın sorunları çözülsün canımız yanıyor artık çözülsün....

Share this post


Link to post
Share on other sites

milyona yakın imza toplandı...sonuç?biraz daha gerçekçi olun sayın yunuscoşkun,dediğiniz mesele öyle mektupla olacak iş değil..siz kendi üzerinize düşeni yapmış olursunuz o başka fakat uygun ortam daha oluşmadı..yönetimin başındakilerin birçoğuda açılmasını istiyor emin olun fakat mesele büyük mesele..Türkiyedeyiz...hukuk devletinde olduğumuzu sanmayınız...

Share this post


Link to post
Share on other sites

olsun değişmesin karınca misali en azından tarafımız belli olur.... tarafını belli etmek isteyen var mı ? o zaman yazalım mektubumuzu

Share this post


Link to post
Share on other sites
olsun değişmesin karınca misali en azından tarafımız belli olur.... tarafını belli etmek isteyen var mı ? o zaman yazalım mektubumuzu

 

 

heyecanınıza müşterekiz ama mektup yollayarak anca havanızı alırsınız....o caminin kilitlerini büyük doğu gençliği açacak.vesselam...

Share this post


Link to post
Share on other sites

öyle düsünüyorum ki Yunus bey'de mektup ile olmayacağını bilir. Fakat tarafımızı belli etmemiz lazım Tabiki mektup,imza çözüm değil.Bir başlangıc olabilir belki.

hiç bir hareketi kücümsememeliyiz.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Bismillahirrahmanirrahim ;

AyaSofya ibadete açılsın çok güzel bir öneri zati bu içimizde kanayan bir yaradır. daha önceleri çok imza kampanyaları v.s hatta bir ara "agd" site bile açmıştı ayasofya ibadete açılsın diye yalnız emin olun bu halkın tepkisiyle v.s olcak bir durum değil şuan için. ülkemizde örneğin bir "etö" davası var. bu dava sonuçlandığında, tabi eğer sonuçlandırırsalar ozaman otomatikman çoğu şeyin düzeldiğini göreceğiz inşallah.

 

 

Çok severim bu şiiride ..

 

AyaSofya

 

Hani minarelerinden göklere yükselen,

Ta maveradan gelen ezanlar?...

Hani o ilahi devir, ilahi nizamlar?...

 

Ayasofya ses vermiyor,

Ayasofya bir hoş,

Ayasofya bomboş!...

 

Hani nerede?

Şu muhteşem minberde,

Binlerce erin baş koyduğu şu temiz yerde,

Şimdi hangi kirli ayaklar dolaşıyor?...

 

Ayasofya! Ayasofya!...Seni bu hale koyan kim?

Seni çırılçıplak soyan kim?!...

 

Hani nerede?

Gönüllerden kubbelere,

Kubbelerden gönüllere

Gürül gürül akan Kur`an sesleri?...

Kur`an sesleri dindirilmiş,

Müslümanlar sindirilmiş!...

Allah-Muhammed-Hülafa-i raşidinin

İsimleri kubbelerden yerlere indirilmiş!...

 

Fethin, Fatih`in mabedinden kitab-ı mübini,

Bu ulu dini kaldıran kim?

Dinimize, imanımıza saldıran kim?

Mabedimin göğsüne uzanan namahrem eli,

Kimin elidir?!...

Söyle Ayasofya, söyle.

Seni puthane yapan hangi delidir?!...

 

Elleri kurusun, dilleri kurusun!

Ayasofya! Ayasofya! Seni bu hale koyan kim?

Seni çırılçıplak soyan kim?!...

 

Ayasofya,

Ey muhteşem mabet;

Gel etme,

Bizi terketme!...

Bizler, Fatih`in torunları, yakında putları devirip,

Yine seni camiye çevireceğiz...

 

Dindaşlarımızla,

Kanlı göz yaşlarımızla,

Abdest alarak secdelere kapanacağız,

Tekbir ve tehlil sadalarıboş kubbelerini yeniden dolduracak

İkinci bir fetih olacak,

Ezanlar bu fethin ilanını,

Ozanlar destanını yazacaklar...

 

Putperest Roma`ya yeni bir mezar kazacaklar, sessiz ve öksüz minarelerinden yükselen ezan sesleri fezaları yeniden inletecek! Şerefelerin yine Allah`ın ve O`nun sevgili peygamberi Hz. Muhammed`in aşkına, şerefine ışıl ışıl yanacak; bütün cihan Fatih Sultan Mehmed Han dirildi sanacak!...

Bu olacak Ayasofya,

Bu muhakkak olacak...

İkinci bir fetih, yine bir ba`sü ba`delmevt...

Bugünler belki yarın, belki yarından da yakındır,

Ayasofya, belki yarından da yakın!...

 

Osman Yüksel Serdengeçti

Share this post


Link to post
Share on other sites
heyecanınıza müşterekiz ama mektup yollayarak anca havanızı alırsınız....o caminin kilitlerini büyük doğu gençliği açacak.vesselam...

 

hamd olsun küçükde olsa bende bir büyük doğu genciyim ben baştanda söylediğim gibi kimse olmasa bile ben tek başıma başkana ve cumhur başkanına mektubumu yollayacağım bu camii kapalıyken sen ne yaptın dendiğinde ya etrafımda kimse olmaz dedi bende hiç bir şey yapmadım.... mı diyeceğim efendimiz (sav)'e

bir kötülük görürseniz onu elinizle düzeltin , gücünüz yetmezse dilinizle düzeltin , bunada gücünüz yetmezse kalbinizle buğz edin bu imanın en düşük halidir.... hadis-i şerif

 

başka sözü olan yoksa ben artık mektubumla başbaşa kalmak isterim ben kimseyi zorlamıyorum yazın diye unutmayın her koyun kendi bacağından asılır ama cemiyete karşı hükümlülüğünü yerine getiremeyen fert sadece bencil olarak nefsiyle iştigal eder ve başkada bir derdi yoktur....

Share this post


Link to post
Share on other sites
hamd olsun küçükde olsa bende bir büyük doğu genciyim ben baştanda söylediğim gibi kimse olmasa bile ben tek başıma başkana ve cumhur başkanına mektubumu yollayacağım bu camii kapalıyken sen ne yaptın dendiğinde ya etrafımda kimse olmaz dedi bende hiç bir şey yapmadım.... mı diyeceğim efendimiz (sav)'e

bir kötülük görürseniz onu elinizle düzeltin , gücünüz yetmezse dilinizle düzeltin , bunada gücünüz yetmezse kalbinizle buğz edin bu imanın en düşük halidir.... hadis-i şerif

 

başka sözü olan yoksa ben artık mektubumla başbaşa kalmak isterim ben kimseyi zorlamıyorum yazın diye unutmayın her koyun kendi bacağından asılır ama cemiyete karşı hükümlülüğünü yerine getiremeyen fert sadece bencil olarak nefsiyle iştigal eder ve başkada bir derdi yoktur....

 

değerli gönüldostum mektubunu yazınca burada paylaşırmısın? biliyorum birşey olmayacağını lakin bu mektubu bende göndereceğim .

Share this post


Link to post
Share on other sites
hamd olsun küçükde olsa bende bir büyük doğu genciyim ben baştanda söylediğim gibi kimse olmasa bile ben tek başıma başkana ve cumhur başkanına mektubumu yollayacağım bu camii kapalıyken sen ne yaptın dendiğinde ya etrafımda kimse olmaz dedi bende hiç bir şey yapmadım.... mı diyeceğim efendimiz (sav)'e

bir kötülük görürseniz onu elinizle düzeltin , gücünüz yetmezse dilinizle düzeltin , bunada gücünüz yetmezse kalbinizle buğz edin bu imanın en düşük halidir.... hadis-i şerif

 

başka sözü olan yoksa ben artık mektubumla başbaşa kalmak isterim ben kimseyi zorlamıyorum yazın diye unutmayın her koyun kendi bacağından asılır ama cemiyete karşı hükümlülüğünü yerine getiremeyen fert sadece bencil olarak nefsiyle iştigal eder ve başkada bir derdi yoktur....

 

Yunus kardeşim,

 

Görüyorum ki içindeki potansiyeli aksiyona dönüştürmek istiyorsun. Birşeyler yapmak istediğini söylüyorsun ama yol ve yöntem tam olarak "kanı deli" diye tabir edilebilecek cinsten. Belki benim 5-6 yıl önceki halim de böyleydi :)

 

Mesele ne yazık ki idrak ettiğinden çok daha büyük.

 

Ayasofya en nihayetinde bir binadır. Maksat beton ve tuğladan yapılmış o binanın, içerisinde ibadet edilebilmesi için açılmasıysa eğer, bu çok ucuz bi dava olurdu bence.

 

Bence Ayasofya daha çok bir semboldür. Dolayısıyla evet, Ayasofya büyük bir meseledir ama asıl mesele kalplerdeki Ayasofya'ları açtırabilmekte.

 

Ve bunun için öyle mektup yazmaya, "safını belli etmeye" gerek yok. Şu an ne yapıyorsak yaptığımızı en güzel şekilde yaparsak (okulsa en iyi notlar sende olmalı. mühendis isen en kalifiye mühendis olmalısın), manevi donanımızı ihmal etmezsek, kelimelerle değil "hal"imizle insanlara birşeyler anlatabilmiş, ve muhtemelen o kilit altındaki gönüllere ulaşabilmiş oluruz. Yani öyle bir müslüman olmalıyız ki gören "ne güzel insan!" desin.

 

Bence insanların seni hem şimdi hem ileride ciddiye almalarını, kalbinin ve hevesinin kırılmamasını istiyorsan içindeki potansiyeli kullanmanın başka yollarını dene. Sen inşaallah ileride güzel işlere vesile olacaksın

Share this post


Link to post
Share on other sites
hamd olsun küçükde olsa bende bir büyük doğu genciyim ben baştanda söylediğim gibi kimse olmasa bile ben tek başıma başkana ve cumhur başkanına mektubumu yollayacağım bu camii kapalıyken sen ne yaptın dendiğinde ya etrafımda kimse olmaz dedi bende hiç bir şey yapmadım.... mı diyeceğim efendimiz (sav)'e

bir kötülük görürseniz onu elinizle düzeltin , gücünüz yetmezse dilinizle düzeltin , bunada gücünüz yetmezse kalbinizle buğz edin bu imanın en düşük halidir.... hadis-i şerif

 

başka sözü olan yoksa ben artık mektubumla başbaşa kalmak isterim ben kimseyi zorlamıyorum yazın diye unutmayın her koyun kendi bacağından asılır ama cemiyete karşı hükümlülüğünü yerine getiremeyen fert sadece bencil olarak nefsiyle iştigal eder ve başkada bir derdi yoktur....

 

 

 

arkadaşlar tarfımızı belli etmek de ne demek bizim tarafımız da safımız da belli.ben avrupa birliği sevdasında olupta zinanın serbest olması için parmak kaldıranlara mektup falan göndermem.gün gelecek o caminin kapısı bir daha kapanmamak üzere açılacak ve bunu evet bunu büyük doğunun mukadesatçı türk gençleri bizzat yapacaktır.yaptıklarıyla davaya ihanet edenler değil.sizin gönderdiğiniz mektupla onların sadece islami güdülerini gıdıklayacak daha da ötesine geçemeyeceksiniz...sevgili arkadaşlar akparti hükümetinde o camiyi açacak yüreği aksiyonu göremedik.bu gidişlede göremiyecez...yolunuz açık olsun.Allah yar ve yardımcınız olsun...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Hadiseye bizzat şahid olan birinden dinlemiştim:

 

Rahmetli Serdengeçti, zamanında Maraş’a konferansa gider. Dinleyiciler, Serdengeçti’den Ayasofya şiirini okumasını isterler. Serdengeçti bu sefer bu şiiri okumayacağını söyler. Herkes sükût-u hayale uğramıştır. Yaptığı konferanslarında hep bu muazzam şiirini okuyan Serdengeçti şimdi neden okumak istemiyordu?.. Sebebini merak ederler. Serdengeçti der ki:

 

Şu anda Ayasofya ibadete açılsa, sizler Ayasofya ibadete açıldı, her şey çözüldü zannederek aylaklığa devam edeceksiniz. Ayasofya bu milletin sorunlarının sadece binde biridir. Ama insanımız zannediyor ki, Ayasofya açıldı mı bütün meseleler kendiliğinden çözülecek. Hayır, Müslümanlar çalışmadığı, gayret etmediği, yan gelip yattığı müddetçe Ayasofya açılsa dahi bu millet kurtulamaz. O yüzden, Ayasofya’nın en çok açılmasını isteyenlerden biri olan ben, şu an itibariyle Ayasofya’nın açılmasını istemiyorum, istemiyorum ki sizler bu dava uğrunda çile çekesiniz, bu yolda yürüme zahmetine katlanasınız.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Ayasofya'yı dolduracak ruh bulamadıktan sonra; sembol ve kavram açısından ''açılsın'' demenin hiç bir önemi yoktur. Aynı eksende bir şeyler yazacaktım ki, Reyhan kardeş merhum Serdengeçti'nin bir anısını aktarmış buraya.

 

Açılsın, açıldı diyelim Ayasofya. Ya sonra? Ezanlar okunacak, abdestler alınacak ve bizler yığın yığın koşacağız namaz kılmak için ve kılacağızda. Daha sonra, sıradan bir cemaat-cami ilişkisinden başka bir şey olmayacaktır eminim.

 

Evet, bizler Ayasofya'nın ruh ve tarih kapılarını açmak için gereken aşkı, şevki ve gayreti göstermediğimiz müddetçe açılmasın Ayasofya.

 

Onların oluşumu, bunların cemaati, şunların partisi vs. v.s gibi ihtilaf ve tehlike kokan eylemlerin (haşa) ve söylemlerin içinde bulundukça açılmasın Ayasofya.

 

Nurettin Topçu'nun deyimiyle:

 

''Bize, bir fetih lazım; lakin bu fetih manevi bir fetih olacak/olmalı''

Share this post


Link to post
Share on other sites

Tevâfuk...

 

Dün dernekten çıktık...

Saat 22 suları...

Hemen vakfın önündeki yolun kenarında bir çöp kutusu...

Ağzına kadar dolmuş...

Kapıdan çıkıp birkaç adım attıktan sonra çöp ve kutusu tam karşımızda olur...

Dün de bir kaç adım attım ve gayri ihtiyari gözüm ilişti...

Çöp kutusu taşmış, aşağıya, yol üzerine çöpe atılmış kitaplar ve ağzına kadar dolu olan çöp kutusunun en üstünde bir kitap: Ayasofya Camii...

Hâli ile dikkatimi çekti ve ismin cezbesine kapılarak kitabı gördüğüm gibi aldım...

Eve dönünce ne var ne yok diye biraz göz attım...

Girişinde Ayasofya'nın tarihi, önemine dair geniş bilgiler var...

Ondan da önce fethi müjdeleyen hadis-i şerif ve bir dua: "Dünya durdukça, benim bu câmim câmi olarak kalacaktır. Onu câmilikten çıkaranlar Allah'ın, meleklerin ve insanların lânetine uğrasınlar. Onlar hiçbir zaman hafiflemeyen bir azap içinde bulunsunlar. Yüzlerine bakan ve kendilerine şefaat eden hiçbir kimse bulunmasın"

 

Fatih Sultan Mehmed Han

 

Kitap'ın düştüğü durum rûhu ile ne kadar mânidar...

Ne yazık!...

Ümid ederiz ki; II. Mehmed'in ardından II. Fatih'in doğumu ve fethi yakındır...

Gariblerin kavuşup, sevineceği günler inşaallah yakındır...

 

Garibim Ayasofya...

Share this post


Link to post
Share on other sites
Ayasofya'yı dolduracak ruh bulamadıktan sonra; sembol ve kavram açısından ''açılsın'' demenin hiç bir önemi yoktur. Aynı eksende bir şeyler yazacaktım ki, Reyhan kardeş merhum Serdengeçti'nin bir anısını aktarmış buraya.

 

Açılsın, açıldı diyelim Ayasofya. Ya sonra? Ezanlar okunacak, abdestler alınacak ve bizler yığın yığın koşacağız namaz kılmak için ve kılacağızda. Daha sonra, sıradan bir cemaat-cami ilişkisinden başka bir şey olmayacaktır eminim.

 

Evet, bizler Ayasofya'nın ruh ve tarih kapılarını açmak için gereken aşkı, şevki ve gayreti göstermediğimiz müddetçe açılmasın Ayasofya.

 

Onların oluşumu, bunların cemaati, şunların partisi vs. v.s gibi ihtilaf ve tehlike kokan eylemlerin (haşa) ve söylemlerin içinde bulundukça açılmasın Ayasofya.

 

Nurettin Topçu'nun deyimiyle:

 

''Bize, bir fetih lazım; lakin bu fetih manevi bir fetih olacak/olmalı''

 

 

siz ayasofyayının önemini malesef anlayamamışsınız.kapanan sadece bir ibadethane değil.neyse söz uzadımı menzilinden sapar.dediğiniz gibi olsun.serdengeçti üstadın dediğine katılmamak mümkün değil.ancak bunca çektiğimiz ruhi işkence yeter noktasına getirdi.biz yolumuza heyecanlı Türk genciyle devam ederiz ve o camiyi tekbirlerle milyonlarla açarız ve siz hala açıldı da ne oldu masalını söylemeye devam edersiniz.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Siteye yeni gelmiş ve hala misafir hükmünde olan bir arkadaşın, yazdığı can sıkıcı ve alakasız yoruma cevap yazmak istemiyorum. Üstelik, beni Ayasofya'nın manasını anlamayan, masal okumaya devam eden ve heyecansız olarak nitelemesine rağmen.

 

Ah Ayasofya ah(!) Ne manayı anlayabileceğiz, ne sabır taşın çatlayacak bu gidişle.

Share this post


Link to post
Share on other sites

sevgili kardeşlerim burada çeşitli yollardan bu işin olmayacağı yada zor olacağını söylüyorsunuz.... sormak isterim biz neredeyiz üstadın sitsinde.... pekala üstad ayasofya hitabesinde neler diyor bunu idrak ediip aksiyon için neler yapıyoruz hiç... bi arkadaşımız ((Ayasofya'yı dolduracak ruh bulamadıktan sonra; sembol ve kavram açısından ''açılsın'' demenin hiç bir önemi yoktur.)) gibi sözler sarf etmiş. peki bende meşhur iskilipli atıf hocanın bi savunmasından bir örnekle cevap vermek istiyorum....

hakim iskilipli atıf hocaya - hoca başındakide (sarığı göstererek) şapkada bez parçası bunu çıkartıp bunu giysen ne olur ki ?

iskilipli atıf hoca çok güzel bir cevapla - arkadanızdaki bayrakta bez parçası ingiliz bayrağıda bez parçası bunu çıkartıp ingiliz bayrağını taksanız ne olur ?

 

 

ayasofyayı böyle sıradan bir olay gibi gören arkadaşları esefle kınar ve bunları hatırlatırım.... ayasofya taştan bir bina doğru ama kabede taştan bir bina binalar değildir önemli olan onlara yüklenen değer.... dünyanın en önemli binası kabe-i muazzama istanbulun en önemli binası ayasofya.... bence bitmiştir başka sözüm yok...

Share this post


Link to post
Share on other sites
sevgili kardeşlerim burada çeşitli yollardan bu işin olmayacağı yada zor olacağını söylüyorsunuz.... sormak isterim biz neredeyiz üstadın sitsinde.... pekala üstad ayasofya hitabesinde neler diyor bunu idrak ediip aksiyon için neler yapıyoruz hiç... bi arkadaşımız ((Ayasofya'yı dolduracak ruh bulamadıktan sonra; sembol ve kavram açısından ''açılsın'' demenin hiç bir önemi yoktur.)) gibi sözler sarf etmiş. peki bende meşhur iskilipli atıf hocanın bi savunmasından bir örnekle cevap vermek istiyorum....

hakim iskilipli atıf hocaya - hoca başındakide (sarığı göstererek) şapkada bez parçası bunu çıkartıp bunu giysen ne olur ki ?

iskilipli atıf hoca çok güzel bir cevapla - arkadanızdaki bayrakta bez parçası ingiliz bayrağıda bez parçası bunu çıkartıp ingiliz bayrağını taksanız ne olur ?

 

 

ayasofyayı böyle sıradan bir olay gibi gören arkadaşları esefle kınar ve bunları hatırlatırım.... ayasofya taştan bir bina doğru ama kabede taştan bir bina binalar değildir önemli olan onlara yüklenen değer.... dünyanın en önemli binası kabe-i muazzama istanbulun en önemli binası ayasofya.... bence bitmiştir başka sözüm yok...

 

 

güzel kardeşim bizde aynı şeyleri söyledik ancak onlar başka telden çalıyorlar....bir de bana misafir hükmünde demiş sanki kendileri bir zamanlar misafir değilmiş gibi...bu konu hakkında benim son sözüm: ayasofya cami islam ruhunun çatıda binbir kiltle saklanmış bir sandık gibi kiltlendiği bastırıldığı bir simgedir....o sandığı açacak aksiyon aynı zamanda Türke manevi ruhunu üfleyecek ve bu vesileyle belki de beklenen fatihler doğacaktır.Benim duruşum düşüncem budur ayasofyayla ilgili....Vesselam..

Share this post


Link to post
Share on other sites
sevgili kardeşlerim burada çeşitli yollardan bu işin olmayacağı yada zor olacağını söylüyorsunuz.... sormak isterim biz neredeyiz üstadın sitsinde.... pekala üstad ayasofya hitabesinde neler diyor bunu idrak ediip aksiyon için neler yapıyoruz hiç... bi arkadaşımız ((Ayasofya'yı dolduracak ruh bulamadıktan sonra; sembol ve kavram açısından ''açılsın'' demenin hiç bir önemi yoktur.)) gibi sözler sarf etmiş. peki bende meşhur iskilipli atıf hocanın bi savunmasından bir örnekle cevap vermek istiyorum....

hakim iskilipli atıf hocaya - hoca başındakide (sarığı göstererek) şapkada bez parçası bunu çıkartıp bunu giysen ne olur ki ?

iskilipli atıf hoca çok güzel bir cevapla - arkadanızdaki bayrakta bez parçası ingiliz bayrağıda bez parçası bunu çıkartıp ingiliz bayrağını taksanız ne olur ?

 

 

ayasofyayı böyle sıradan bir olay gibi gören arkadaşları esefle kınar ve bunları hatırlatırım.... ayasofya taştan bir bina doğru ama kabede taştan bir bina binalar değildir önemli olan onlara yüklenen değer.... dünyanın en önemli binası kabe-i muazzama istanbulun en önemli binası ayasofya.... bence bitmiştir başka sözüm yok...

 

Ya gülsem mi ağlasam mı.. Ne alakası var şimdi İskilipli Atıf Hoca'nın o lafıyla burdaki insanların söylediklerinin? Yani gerçekten çok üzülüyorum ya siz okuduklarınızı bu şekilde mi anlıyorsunuz? Hayata bu vizyonla mı bakıyorsunuz? Yoksa sırf lafı koyayım karizma olsun diye mi böyle cümleler kullanıyorsunuz?

 

Ne yaparsanız yapın ya, yeter ki İslam'a, davaya zarar vermeyin ne diyeyim.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Mustafa Kemal yaptı, etti diye bilinen pek çok işi ismet inönü yapmıştır.

Halifeliktete ismet

Anayasadan İslam'ı çıkaranda ismet

muhtemelen ayasofyada ismet

 

Milletler Cemiyetine sen çağır gelirim diyen Yüce Türk, ikram olsun diye yunan kancığına cami sunmaz!!!

Share this post


Link to post
Share on other sites

Yazmayacaktım aslında, çünkü değeri kalmıyor söylenenlerin ve dile getirilenlerin. Fakat kapris, kompleks ve ben bu lafın altında kalmam arkadaş atağını görünce yazayım bari dedim.

 

İdrak etmekte, çözümü söylemekte/belirtmekte ve farklı düşünmekte zorlanmanın resmidir bunlar. Sloganların ve sembollerin kutsandığı, tekrarlanan vurgu ve sözlerin taçlandırıldığı, basit ve ucuz bir muhalefet yapmanın anlamlı kılındığı ve sözlerin ''sadece söz'' olarak söylendiği bir durumdur, benim yazdıklarıma verilen cevaplar.

 

Karşındaki insanı masal anlatmak ve Ayasofya'nın manası bilmemekle itham etmekle başlayan, Ayasofya hakkında bildiği ve bilmek istediği tek şey ''Ayasofya açılsın'' nidası olan, Ayasofya'nın içini dolduracak ruhi olgunluğa erişemeden, sembollerin ve kavramların bir anlamı yoktur cümlesiyle, merhum İskilip'linin savunmasından bir pasaj vermek arasındaki fersah fersah alakasızlığın ''ciddi bir örnek'' olarak algılandığı tartış(ama)maya dönüşmüş bu konu.

 

Sonra ise; beni (benim gibi düşünenleri) esefle kınayacak kadar keskinleşmiş, Yunus arkadaşımız.

 

Şunuda belirteyim, çünkü benim konuşmaktan ve yazmaktan zevk aldığım Türkçe'mi bu kadar basitleştirmenin ve hafife almanın bir gerekçesi olamaz.

 

Harfler eksik, sözler yarım, cümleler birbirine geçmiş ve hiç bir anlam bütünlüğü olmayan yorumlar görüyorum karşımda. Hatta göremiyorum, çünkü anlatılmak istenenle, yazılanlar (!) arasında uyumdan eser yok.

 

En azından buna dikkat edin ve hassasiyet gösterin kardeşim. Tamam, Ayasofya'nın ruhunu/özünü/manasını yutmuş ve kavramış olabilirsiniz, buna diyecek (!) sözümüz olmasada.

 

Unutmadan, ne güzel demiş arkadaşımızın birisi: En iyi notları alalım, iyi mühendis olalım, müslümanları görenler ne güzel insanlar bunlar demelidir diye. Aslında esas olan ve mevcut durumu özetleyen bir gerçektir bu, olması gereken yani.

 

İlaveten: Ayasofya, 1935 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla müzeye dönüştürülmüştür A.Rahman kardeşim.

Share this post


Link to post
Share on other sites

haksızlığımı ahmaklığımı kabul edip kenara çekiliyorum meydan isteyenin olsun ben ilk başlığıda attığımda yanımda olun , yanımda olun diye haykırmadım kimseye.... anlıyorum ki mektuba destek yok... ben kendimi sorumlu hissediyorum... mükkemmel müslüman değilim buradaki bazı arkadaşlar gibi... bu garip müslüman boşda olsa çabam üstadın sözünle hareketle o mektubu yazacağım ve üstadın ayasofya hitabesini ekleyerek yazacağım inşallah....

Share this post


Link to post
Share on other sites

Ne ahmak, ne de haksızsın Yunus kardeşim. Mesele başka bir şey burada, yani hak-haksızlık gibi bir ayrım değil. Senin niyetinden, teşebbüsünden ve gayretinden şüphemiz yok. Nasıl olabilir ki?

 

Burada mükemmel insanda yok, mükemmel müslümanda. Bunu iddia eden de yoktur sanırım. Herkes fikrini, eleştirisini, tespitini, önerisini sunar ve söyler. Bu, birilerine üstünlük sağlama aracı ve amacı olmaz, olamaz.

 

Benim bu konuya yazdığım (aynı düşüncedeki diğer arkadaşların yazılarınıda) ilk mesajı tekrar okursan, sanırım biraz daha anlaşılır olacak tartışma. Orada bir karşı duruş, tipik ve klasik bir muhalefet ya da konuyu açılma sebebinin dışına çıkarmak gibi ''hezeyan'' yok.

 

Diğerlerini yazmanın sebebini zaten izah ettim. Olayı, kişiler üzerinden konuşmamak ve kişileri itham etmemek lazım.

 

İşte bütün mesele bu; başıda bu, sonuda bu. Kendini suçlayacak ya da yanlış yaptım hissine kapılacağın bir durum yok.

 

Eyvallah.

Share this post


Link to post
Share on other sites

ayasofyayı dolduracak ruh var.3-5 kişide bile olsa var.o zaman açılmalıdır.3-5 kişi cemiyete göre az nasıl doldurabilir diyecek kimse yoktur.açılmalıdır açılmak zorundadır.ama bu iş mektupla olmaz eğer türkiyenin sorunları mektuplarla çözülseydi iki mektup yollardık ne başörtüsü yasağı olurdu,ne katsayı engeli."türkiye islam devletidir " sözünü anayasaya eklerdik.ama burası türkiye.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...