ibrikçi

#anladımki Önemli olan başarısızlıktan sonra yaptıklarımızmış...

93.
Ey insan, “bana bakın, benim güzelliğime bakın!” diye iddia eden kadınlara olan tutkundan kurtul.
Sonra seyret senden uzaklaştığını doğumunun karmasının*

Şeyh MR Bawa Muhayeddin (KADDESALLAHU SIRRUH)'dan altn sözler

Yanlış olmasın Çümle bu şekilde...

'Ey insan, bakın bana ben nekar güzelim diyen kadından kurtul ' demiş Bawa Muhiddin kuddise sirruh. Bu kendini bilme konusunda önemli bir adım olarak burada dursun.

Allah , bizi kovanları sırrıma bağışlasın.

Bir türkü:

Mızıka çalınır düğün mü sandın

Al yeşil bayrağı gelin mi sandın

Yemene gideni gelir mi sandın

Alo yemendir gülü çemendir giden gelmiyor acep nedendir.

Tabi iş sadece nöbet tutmakla olmaz. Öyle olsa koşar gider hepimiz tutarız. Öyle nöbet tutacaksınki Komutan Razı olacak senden ...

Her işin bir inceliği var...

Aziz kardeşlerim Biz Cundullah ordumuza yine ceri bakmaya devam edelim... Şimdi hemen saldırmayınız şucu bucu diye Hele bir dinleyin. Varısa yamuk işimiz vurun kellemizi...

Övünmek gibi olmasın benim babam öz be öz Fatih Sultan Mehmed Han Hazretlerinin Askeridir. Sonradan çıktı bidattir demeyiniz. İzah edeyim. Babam Askerde İstanbul'da Fatih Sultan Mehmed Han Hazretleri'nin Emaneti Savaş Aleti Topunun Başında Devlet tarafından yazılı imzalı Görev verilmiş ve 3-5 (yanılmıyorsam) nöbeti tutmuştur. Dış mihraklar bu gün o nöbeti kaldırmış...

Benim bildiğim Bir tane cundullah vardır Oda Fatih Sultan Mehmed Hanın Ordusudur. Övülmüş tek tek alnından öpülmüş Allah cümlemize nasip eylesin...

Kara Fakırı götürün Çatışmanın olduğu yere helikopterle atın ben de ibrikçisi olarak yanında atın. Eğer o savaş meydanı gül bahçesine dönmez ise na şu bıyıklarım itin bilmem neresinde bitsin...

#evlilikbence ben bilmem şeyhim bilir...

Piri Sultan Hoca Ahmed Yesevi den biraz öğüt alalım...

#Evlilikbence verilen bir sözdür ve sıkıca tutulan bir söz . Söz. bir kuyuda tutulan ip gibidir .

işte o ipi tutma idraki nurla olur.

Allah'ın ipine sım sıkı sarılmak lazım . .

bu işi kendine dert ve mesele yaparsan ciddi bir şekilde tutmaya odaklanırsın. cevrende dönenen türlü tehlikeler hep vardır.bu tehlikeler ile baş etmeye güç yetiremezsin zaten. yetirirsen de işte o tuttuğun ip ile yeter. kılıç alıp sağa sola sallaman belki üzerine gelen tehlikeye etkili bir hamle gibi görünse de esasen batışını hızlandırır. tutmanın ne olduğunu bilseydik... tutmanın sayısız faydaları vardır. bekar oroç tutar . evli sözünü tutar ikisini de tutmak ayakta tutar. yani tabi her tutmak hayırlı değil Allah için tutmak hayırlıdır.

Aziz kardeşlerim bir sevgi var onu hissediyorsunuz elinizle tutamayız. aklımızla tutarız ellerinin içi gider ama el tutmayacak denmiş... Gerçi tutan eller vardır. sevgiyi tutan eller vardır. Allah dostlarının elleri tutar sevgiyi. Arslan pençesi gibi tutar kaçamaz sevgi... böyle aşıklama bişeler yazdık yine Allah affetsin

Aziz kardeşlerim bir dakika ...
karnede iki kırık var. 2 sanedir belimizi bükse de küllü boş değildir aşka düşenler...

Bu da bizim karne
Ne yapayım ben nere gidim nasıl edeyim
Burada bir nur görebilen var mı?
İşte böyle bidatler de nursuz başarısız...
Sanırım Bayır Bucak Türkmenlerine katılıcam bu gidişle
Bizi ancak orası paklar...

Aziz kardeşlerim aklıma bir fikir geldi .

Bu konuyu bir de şu şekilde anlatayım size ; Burası benim tarlam burada çiçek yetiştiriyorum

Ah aziz kardeşlerim bizi kovmasında kimleri kovsunlar dergahtan... İşler kesat, aşıklık desen battı balık yan gider. Ne biliyim böyle alengerli işler...

Düşündüm de bidat konusunu en baştan tekrar teferruatıyla incelememiz gerekiyor. Çalışmaya Kendini bilmekle başlıalım. Teferruatlı ilmi çalışma deyince aklıma İmam Gazali Hazretleri geliyor kendisi de kitabinda kendini bilmekle başlamış.
İşte İmam gazali k.s diyor anatomik olarak zahir ve batın yönlerimiz var . Biri beden biri ruh nefs kısaca kalp. Kalp, organ değil Ruh ve nefis anlamında kullanılıyor.

Burada cevher ruh. İnsanın özünde . Yani şöyle düşünün ; Kainat , dünya (beden), İnsan (ruh). Yani koskoca kainatta insanı bulmak gerek. İşin komik tarafı biz zaten insanız . Fıtraten insan doğduk. Hani derlerya İslam fıtratı üzere nur topu gibi doğduk... Biz insanı nere de kaybettik de arıyoruz...
Kendimizi bilmek ... "Bilmekte" karıştırdık. Şimdi konu da karışmaya başladı en iyisi mi ben kitabı biraz daha okuyum gelir devam ederiz. Yine en baştan alırız gerekirse.

Şimdi benim efendim sultanım, ruhi revanım, fikrimin ince gülü, aziz kardeşlerim ! Bizim amacımız burada muhabbettir sohbettir. Biz sohbet muhabbet dervişiyiz. Bidatler almış yürümüş , millet sürekli şikayet sürekli şikayette...

Yani bu meseleye daldık daha çıkamıyoruz da ... Diyecek bişe de kalmadı Fatih Sultan Mehmed Han Hazretleri örneği meseleyi bıcak gibi kesip attı.

Bir gün aşkı tarif ediyorduk dergahta . Aşıklama olarak...
Bişe yazmıştım az aklımda;

.....................

.......................(bura unutulmuş)

Sessiz sessiz " gel! " deydi

Kestirmeydi Haliç'ti Aşk

İbrikçi
Bizim bir hocamız vardı Beni dergahtan kovan hocam kadar iyi olmasın :)
Der di ki ; "bana en az sorun getiren öğrencim en iyi öğrencimdir."

Eee şimdi biz baştan ayağı zırıltıyı koparmışız...
Şimdi diyorum ki ; her işte bir hayır vardır. Meseleye bir de şöyle bakalım (sonuçta asrısaadette olan her şeyi bilemeyiz mesela Ebi Hureyre radyallahu anh tam bir sır küpüdür.) Şimdi diğeceğim şu ki aziz kardeşlerim bir iş ettik baktık o işte nur yok o zaman onun bidat olduğunu anlaya biliriz.

Baktık ki nur var işte o zaman turnayı gözünden öptük vesselam.

Hiç turna vurulur mu mübarek hayvan ...
Ava giden avlanır meselesi de var. Onun için büyükler bu yolun çok tehlikelerle dolu olduğunu söylemiş ve uyarmıştır. Kestirmeden gitmek gerek ama işte kestirme de "gel" diyecek.

Bir Beyit;
Biz harabat ehliyiz kâşanemiz viranedir
Sâlik-i pîr-i mugânız tekkemiz meyhanedir
Pirimiz var arımız yok bu melâmet-hânede
Ta'n-ı âlemden ne gam gamhânmız peymânedir

Bayburtlu Celali Baba

Demişsin celali sevda ne gerek

Sinem mecnun oldu leyla diyerek

Bayburtlu celali baba

Aziz kardeşlerim, Suyun kullanılmasında da bir çok yanlışlık vardır. Abdest suyu lağıma karışmaması gerekiyor. Abdest suyu şifalıdır , bereketlidir.

Kesinlikle abdest suyunun lağıma karışmaması gerekiyor.

Aziz kardeşlerim olay etraflıca düşününce iyice batak haline geliyor Allah muhafaza. Şimdi 10 kilometre uzaktaki adama "haydi gel" diyorsun zengin atlar arabasına gider fakir ne yapacak "buyur sen gel" diyecek ne yapacak? Yani fakire yalan söyleme durumu oluyor...
Zaten dikkat ederseniz din sanki zenginlerin yaşayabileceği bir şekle sokuluyor bu bidatlerle. Arkadaş de demiş "camiye çorapsız gelme" yazmışlar...
Adam fakir ... Şimdi fakir olduğunu kabul etmez çünkü zekat vermek zorunda kalır.
Demin camideydim yanımdaki ihtiyar adamın çorabı yoktu. Belliki kimsesiz sahipsiz biri. Ne oldu şimdi ?
Allah'ın en sevdiklerine gelme diyeceksin Allahın evine...
Beş vakit Allahın sevdiği biçarelere yalan söyleyeceksin bağıra bağıra...
Unutulan sünnete , katledilen sünnete mi ağlayalım , dinlemeyen anlamayana mı ağlayalım, kimsesizliğimize mi ağlayalım. Büyük kyamet alameti buyur...

Bu durumda gel sen Allah olda gazabetme... (olamıyorsun değil mi olamazsın olamayız.) Allah affediyor nasıl affediyor bilemiyoruz. Kendiliğinden affediyor. koskoca dini ne hale getirdiler ...

Bizde günah yok mu ? Hani deveye sormuşlar neren eğri... Bir gün Karsta yatıyorum Sabah ezanı okundu kalktım oturdum dinledim. Hayatımda hiç sabah namazına camiye gitmemişim.
Kalktım oturdum tabi düşünüyorum . Keşke diyorum erken kalksaydım giderdim. Sonra yattım
2. defa ezan okundu , bir daha kalktım tabi yine düşünüyorum , Keşke demin gideydim neyse yattım
3. kes ezanı muhammedi okundu mu ? tekrar kalktım içim ürperdi dedim, Allahım tekrar okunursa geç kalsam da gidecem .
4. kez okundu kalktım gittim...
Bunlar masal değil. Garip imamın müezzini bile yok bir başına camıde...

Ya Allah deyip okuyor. Olmadı yine okuyor... Getirecek oraya takmış kafayı...

Tevbe haşa hani fare diyor ya "o kedi buraya gelecek..."

Her şeyin En doğrusunu bilen Allah'tır Övülmeye layık olan Allah'dır Onun resulu Muhammed Mustafa sallallahu aleyhi ve sellem efendimize Binlerce salat ve selam olsun.

Aziz kardeşlerim , Bir bidat daha var bir sünneti yok etmiş durumda...

Ezanı Muhammedinin hapörlörden okunması. Bu bal gibi bir bidat ve yok ettiği sünnete bakalım.
Eskiden camiden ezanın duyulduğu yerden camiye gitmek mecburdu. Hatta resulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimizin Ezanın duyulduğu yerden kör bir sahabenin gerekirse ip bağlıyarak gitmek zorunda olduğunu söylediğini duydum. Şimdi Ezan yaklaşık 10 kilometreden duyuluyor ve gitmek isteyenin bile gidemeyeceği bir haldedir.
Camilerin boş kalmasının sebebi de bu yok edilen sünnet olduğunu sanıyorum.
Çünkü eğer bu sünnet unutturulmasaydı ev alacak kişiler cami yanında alacaksa buna çok dikkat edecekti. Cami yanında bulunan evlerin taliplisi borcunu bilecekti.
Üstadın bir sözü var ; "Cumaya giden cemaat sabah namazına gittiğinde ..."

Bakın aziz kardeşlerim çok ciddi bir konu bu...
Şimdi benim evim camiye yakın ama bende öğrenilmiş bir pervasızlık var. Yani çok uzaktan ezanı duymuş gidemeyeceğim mazeretiyle yatmış uyumuşum ve bu durumu öğrenmişim, öğretmişler bize...
Halbuki kör dahi olsa mümin ip bağlayarak selatını duyduğu camiye gitmesi gerekiyordu. İşin aslı buydu ne yazıkki bu gün Bir bidat yüzünden ne hale geldik...

Aziz kardeşlerim problemi buluyor çözümünü vermiyor gibi olmayalım bir nasuh tövbesi buldum Hacı Osman Efendinin sohbetlerinde . Mübarek diyor ki, "Allahım kuvvet sendedir sen beni affedersen niye affettiğini söylemene gerek yok. Kimseye açıklama yapmak zorunda değilsin. Kuvvet senindir."

Dua tam bu kelimeler olmaya bilir ama mantığı böyle

Gördüm vücûd ilinde Kur’ân okur dilinde
Tıfl-i ma‘nî dersini bildügüm midür hatâ!.

ÜMMİ SİNAN DİVANI

Tıfl-i ma‘nî: mânâlar çocuğu