Dervish 47 Report post Posted May 11, 2007 Anneler günü çok pahalı :) Quote Share this post Link to post Share on other sites
nedamet.. 14 Report post Posted May 11, 2007 ''Böylece annelerimize olan sevgi borcumuzu ödeyelim'' hadi be ordan.. hakkı ödenir mi onların?.. çok konuşmasın jarvis.. her gün benim annemin günü.. :) Quote Share this post Link to post Share on other sites
Ü.Y 9 Report post Posted May 11, 2007 annelerimize ne alacağız şimdi?? bu konuda fikir alışverişine ihtiyacım var:) Quote Share this post Link to post Share on other sites
hz.insan 0 Report post Posted May 12, 2007 anneler günü (diğer bilmem ne günleri gibi), kapitalizm'in insanlığa olan bir tuzağı, sekülerleşmek cân sıkıcı. Quote Share this post Link to post Share on other sites
panturk 15 Report post Posted September 23, 2010 Bataklığı Kurutma çözüm Değil.. kaldıki hızla çölleşen tarım alanları bir tarafa.. arka planda sofrasındaki pilavlık(!) pirinci bile calrose ( kalifornia gülü) adı altında dışarıdan ithal edip.. avuç dolusu milli serveti çarçurumuz bir yana.. şu zavallı toplum.. elindeki mevcut doğal çeltik üretim alanlarının köküne.. kibritlik.. yıllık ortalama 30 ton su emim kapasitesine sahip.. okaliptus ağacı dikmekle.. kendisinin.. istikbalinin.. ülke geleceğinin.. altına dinamit sokmakla kalmıyor.. bu alanlarda istihdam edebileceği nüfusu köy kahveleri.. kent çay ocaklarında veresiye içeceği birbardak çaya.. açlığa sefaletede mahkum edip.. ayriyeten örtülü ödenekten.. okaliptus ithali için dış mihraka.. tüyü bitmez yetim hakkını toka edip..dış sermayeye uşşaklık ediyor.. peki çözüm ne.. sivrisineği tek tek yakalamakmı.. ne elaaaka.. kel alaka.. bu gün karadenize bir palta sapı kar düşsede hamsi bizim oralara turistik gezi düzenlese beklentisine odaklı balıkcı taifesi.. kıytırık teknesinin çatısına kondurduğu sonar sistemleri uydu antenleri sayesinde.. karasularımızı ihlal eden ilk kafilenin yerini tesbit edebilmekte.. cibinlik ayarında trol göz açıklığı kapasitesine sahip ağları ile.. - gideyim karşıda doğurayım şeker.. evladım çifte vatandaş olsun.. diye yola çıkmış balığın havyarı bile ağ içi iç edebilmekte..iken niçin tek tek yakalıyalım ki.. sorun mevcut teknolociye kıvrak Türk zekası ve bilgisinin ilave edebileceği düzeneği kurmakta.. '' pervaneyim ateşine.. oduna yanmaya geldim'' diyebilecek kadar da duygusal bir canlı olan sivrisinek sürülerinin.. köy evlerimiz yazlıklarımız giriş kapısı.. bahçeye seyyar uzatma kablolarla bağladığımız sarı ampullerin ışıkında muhteşem şeb-i aruzlarına. .. ilave edeceğimiz küçükbir elektirik motorunun dairesel dönüşü esnası.. ampule odaklı sivrileri.. yine dairesel çelik tele sarılı cibinlik ile kolayca dikilebilir hazırlanabilir kapan sistemi ile sürüler halinde beşer onar elli yüzer avlamakla kalmamalı.. orkinos çipura üretim çiftliklerine.. frigo frik kasalı tırlarla.. protein değeri yüksek taze yem sağlanmalı.. sen kazan ülke kazansın.. .. nerdesin ey sevgili.. görsen halimi.. dersin ki.. gönlü hazansın.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
panturk 15 Report post Posted September 23, 2010 Beşerin Böylede Dalaleti Var.. şol Kağıdı Sanır Helanın Duvar.. önce bir tasvir et.. ferdi betimle.. çıksın al dudağı.. kar gibi dişler.. sonra ver coşkuyu tempo ritimle salya sümük ile olmaz bu işler şiirde olsun hep giriş gelişme akıllı yazarken birden delişme yalandan ağlamak sakın alışma salya sümük ile olmaz bu işler.. sonuç kısmı misal suratı astın gereksiz sızlanma olmasın kastın ayağı geri çek üstüne bastın salya sümük ile olmaz bu işler.. edebi satıhın ey kara leke hiç kabul edermi akli meleke kalemi kert tutup yüklen bileke salya sümük ile olmaz bu işler arada yerine göre ağlarsın o vakit zirvesi yüce dağlarsın adab-ı sanata katkı sağlarsın salya sümük ile olmaz bu işler tam tersi müstehzi gülme sırıtma hoşmu bol kahkaha işve kırıtma hayııır doğru değiiil.. yalnız unutma salya sümük ile olmaz bu işler bu işler parlatır adam kalaylar miskinler taburu tembel alaylar insan en azından çeker halaylar salya sümük ile olmaz bu işler musiki başların eski musibet rabbim sen cennetten ezgi nasip et kulağı tırmalar hayli sesi bet salya sümük ile olmaz bu işler şair coşkun çağlar karalar bağlar şehit evladına yas tutup ağlar yalnızca canana yakılan yağlar salya sümük ile olmaz bu işler küçücük çocuklar çökmüş avurdu misket bombaları yaktı kavurdu buna değinme.. öl.. el der.. gavurdu salya sümük ile olmaz bu işler bu işin çok tadı kaçıyor beyler nerde şu kaz ördek şipşirin köyler mide bulandırır mendebur şeyler salya sümük ile olmaz bu işler bu işler adamın derviş hırkası imanla başla sen gelir arkası özveri ve sabır şaşırt herkesi salya sümük ile olmaz bu işler maişet başımda bitmedik belam bu konu yokmu hiç iki çift kelam görümcene çok çok ederim selam salya sümük ile olmaz bu işler canhıraş feryadın bağrım deliyor sanmıştım bahçede kuzu meliyor sadaka veresim filan geliyor salya sümük ile olmaz bu işler marifet kirmanla ipi eğirmen taşıma su ile dönmez değirmen bükülen bir dana gibi böğürmen salya sümük ile olmaz bu işler edebi ibre dip seviye vurur düşmesi eserin gurur duy gurur yarınlar bakarsın membaın kurur salya sümük ile olmaz bu işler bu işler adamı şişler bilesin yazıktır gam yükü tasa çilesin bazı bir neşelen bazı gülesin salya sümük ile olmaz bu işler acıyı çekmeden çekmişcesine okuru kandırma kekmişcesine kedisin sanki süt dökmüşcesine salya sümük ile olmaz bu işler ''kor gibi yanarım hep için için sevgilim sen beni terkettin niçin'' takriben bir milyon tekrardan kaçın salya sümük ile olmaz bu işler geçmişte böylemi yazmış aşıklar insan az vezinli pilav kaşıklar gözlerin kıpkızıl yansın ışıklar salya sümük ile olmaz bu işler ''ah yanıyorum yar ben ölüyorum sen sebeb uykumu hep bölüyorum'' inan ki bunlara çok gülüyorum salya sümük ile olmaz bu işler üstün bil leyladan haki vatanı arkadaş incitme sakın atanı safahat okuyup '' Akif'i '' tanı salya sümük ile olmaz bu işler yasın tut Sutüven Mustafa seyit günümüz varmıdır böylesi beyit esasen cehlini eyleme teyit salya sümük ile olmaz bu işler şair var çok derin çentik atıyor '' yiğidim aslanım burda yatıyor'' burnunu çekme pek göze batıyor salya sümük ile olmaz bu işler bu işler adamın alim aynası essin meltemin yok yelken maynası öyle fokurdayıp boyna salma su salya sümük ile olmaz bu işler bu işler çeker dar adam astırır kesilir dil amma sanma ıstırır yastığa ko başı uyku bastırır salya sümük ile olmaz bu işler ustalık alamet saçı kırlama ağırdan giderken birden fırlama estetik kaygı yok yalnız zırlama salya sümük ile olmaz bu işler beşerin böylede dalaleti var şol kağıdı sanır helanın duvar genzini temizle okyanus civar salya sümük ile olmaz bu işler oğlum siz var ya siz zurnasınız lan sırım gibi adam gezemez kızlan kıza hiç muz alma sadece sızlan salya sümük ile olmaz bu işler essah şiir gibi övgü beklemiş utanmamış birde mahlas eklemiş yüreği sıkışıp kalbi teklemiş salya sümük ile olmaz bu işler bu işler adamın geçer boyunu keçiden ayırır koçu koyunu şu canın çeksede aşık oyunu salya sümük ile olmaz bu işler gözünden yaş sicim gibi boşalır vidanjör sahibi yağlı iş alır insan bir yıkanır banyo duş alır salya sümük ile olmaz bu işler kelime dağarcık olmalı dolu bazı ver elini abantı bolu akıtıp ıslama hep sağı solu salya sümük ile olmaz bu işler kurala sadık ol örneğin misal uzun bir heceyi cümleden kes al manzum kıl okunsun yazdığın masal salya sümük ile olmaz bu işler bu işler narindir bıkmasın kari hicranına hesap açacak cari hitabet ve teknik bilgiden ari salya sümük ile olmaz bu işler manzume gölgesi yeseydin azık misal bir aruzu sanırsın kazık harcanan vaktine zamana yazık salya sümük ile olmaz bu işler şu senin aşk filmi layık oskara yanmışsın çöllerde hemi kaskara soytarı nefsine esir maskara salya sümük ile olmaz bu işler aşık desek azdır ''Veyseldir'' ustan coşkun ve lirikce yazılır destan burunlar içinde yetişmez bostan salya sümük ile olmaz bu işler ismi olsa bile hiciv taşlama nezaket içermez söze başlama damlasın yahni yap yensin haşlama salya sümük ile olmaz bu işler bu işler adamı terletir efe teşrif et kadehe içek şerefe göksuyun akması türü hurafe salya sümük ile olmaz bu işler konuda ustaysa bilip hilesin kağıdı gül eder şair dilesin buruştur mendil yap burnu silesin salya sümük ile olmaz bu işler yüreğin sıkışmış gözler deremi getirir ince dert yani veremi ihmal etme oku bol şiir emi salya sümük ile olmaz bu işler eleştirir gelip kimi kıt akıl doğaldır burnundan o almakta kıl arada nükte yap cinaslı takıl salya sümük ile olmaz bu işler mızrabın vurmasın kıvranır sazım şiiri sevdiren ustamdı '' Nazım'' kim gördün hayrına söylemen lazım salya sümük ile olmaz bu işler muhalif giyeyim dersen fesimi ürperir tenlerin her yel esimi kimdir bir öğrenin '' Seyyit Nesimi'' salya sümük ile olmaz bu işler şiir sevmek ise suçları masum kariyi kendine eyleme hasım yükselsin nidası bir nesli asım salya sümük ile olmaz bu işler sevinin der idi zindan azılı sararken üstadım ''Necip Fazıl'ı'' fecrinde lümpenlik mührü kazılı salya sümük ile olmaz bu işler bu işler adamı ebed ezelim muzaffer kılar kalk bahrin gezelim o mühür gözlere yazık güzelim salya sümük ile olmaz bu işler mecliste değilsen sağlam dil eri sucuk ve salamla doldur kileri zaten çok komiksin gitme ileri salya sümük ile olmaz bu işler mecrasına aksın önünden çekil çoğul değil meczup belkide tekil muhtevadan uzak yalnızca şekil salya sümük ile olmaz bu işler malumun yok hece aruzlu vezin musluğa benziyor dinmeyen gözün sadece kasavet sadece hüzün salya sümük ile olmaz bu işler katiyen bırakma edebi arı bala çevir sözü bir tür ol arı cirosu geçsede milyon doları salya sümük ile olmaz bu işler konuda kalemi kırıp bilekten bazı dem vur vişne kiraz çilekten ağlayıp bahsetme tüyle telekten salya sümük ile olmaz bu işler meydanı bırakma kurda çakala şairlik bakmaz pek akça sakala mısrada hoş sada ahenk yakala salya sümük ile olmaz bu işler teslimim yerine der isen pesim malesef anlamaz cühela kesim şiirden vazgeç yap istersen resim salya sümük ile olmaz bu işler üç beş çürük elma içi boş ceviz kitap basış için veriyor taviz yoksa cümle alem biliyor hafız salya sümük ile olmaz bu işler bu işler adamın pensesi baylar sıkışır vidası gevşemez yaylar temizce yıkanın münasıp aylar salya sümük ile olmaz bu işler okur var bayağı sinir hastalı mecbursun ayağa geçir postalı bıçaklar çekilir hemi sustalı salya sümük ile olmaz bu işler esaslı tema seç hiç mahcup etmez sahi be düz yazı neyine yetmez malum horoz bile makamsız ötmez salya sümük ile olmaz bu işler altta yemek ister isen kayısı üstün hece kadar olsun sayısı doğanın görgüsüz yaban ayısı salya sümük ile olmaz bu işler gevşemiş contası burnu şıplarsın hep kurbağa yutmuş gibi zıplarsın sen daha geriden çok nal toplarsın salya sümük ile olmaz bu işler sentaksa mugayyir girilsin cenge hesap ve ölçüyle kurulur denge halası amcalar dayısı yenge salya sümük ile olmaz bu işler sütlaç rengi bulut denli gamlarsın azıcık sıkılsan şimdi damlarsın bu kadar ağlama sonra hamlarsın salya sümük ile olmaz bu işler ''vurdu dert sineme vurdu göğsüme ağlarım bakıp mevt yani eksime'' yanlış anlar millet çıkma taksime salya sümük ile olmaz bu işler yazarken kim dedi iyice ıkın dayatma zorlama dolmuyor çıkın sizden bir ricam var tabuyu yıkın salya sümük ile olmaz bu işler özgürce seç konu çarkı felekten bahset bazı şeytan bazı melekten nihayet her sözü geçir elekten salya sümük ile olmaz bu işler sözcük ardı olmak lazım hafiye üstüste gelmesi yetmez kafiye evladım mükremin kızım nafiye salya sümük ile olmaz bu işler mümkünse bir defa yürütüp fikir soruna parmak bas desinler şükür gayesiz sanatın içine tükür salya sümük ile olmaz bu işler bize deme hafız hicrin nehrini kürekle içmişiz aşkın zehrini gezdik kahrın bini aşkın şehrini salya sümük ile olmaz bu işler her zaman tenkide sınmaz hiç elim sun kızım al kızıl arzum içelim bugün gel bir beyaz sayfa açalım salya sümük ile olmaz bu işler yüce dağın başı bazı sislenir ve zengin anlatım yazı süslenir usül bil pek soylu hisler beslenir salya sümük ile olmaz bu işler arana karinle bunca koma set eli omzuna at onla temas et bütünü martaval çokca hamaset salya sümük ile olmaz bu işler işte şu kalemin değilse oynak yine son bir ümit burnun su kaynak ey nesli tükenmiş maut kel aynak salya sümük ile olmaz bu işler temaşa imbiği zihnini damıt korkarım boynuna geçecek hamut siyasi konular kalarak samut salya sümük ile olmaz bu işler ne vermiş şimdiye kadar elite sayısı binlerce nerde kalite yal gibi görünür damlayan ite salya sümük ile olmaz bu işler bu işler adamı ediyor kamil hıyarlık ithamı en büyük amil bütünü balgamsı salgıdan mamül salya sümük ile olmaz bu işler her yeri sarıyor ağır bir koku dikkat et çıkmasın kağnının oku titreme nöbeti ağlama şoku salya sümük ile olmaz bu işler edipsen el mercek gezinip il il doğadan sabırla topla bol delil koyun gibi bakma hiç melül melül salya sümük ile olmaz bu işler lütfen ana fikir ekle satıra mum dikip bez bağla türbe yatıra aklından zoru var gelir hatıra salya sümük ile olmaz bu işler ''aşkınla yanıyor yüreğim özüm ağladım sevgilim kavruldu gözüm'' gidin araştırın bir başka çözüm salya sümük ile olmaz bu işler şiir kimi şair önüne konur en başın ilk bir kaç heceden tanır yanaşma ya sarhoş ya sübyan sanır salya sümük ile olmaz bu işler sabahın dönerim süngerin avdan karasevdam engin masmavi lavdan ve mahmur.. haber ver.. toprağın tavdan salya sümük ile olmaz bu işler bozma şu milletin huzur felahı giydirir başına huni külahı hak meclisi susmak mümin silahı salya sümük ile olmaz bu işler dünyada en güçlü silah nifaktır çirkin ses avlanma tuzaktır faktır sanmam ki kargalar kuştan ufaktır salya sümük ile olmaz bu işler sözcükle kurduğu turşudan mesul her şair mutlaka bilmeli usül şiire başlarken almalı gusül salya sümük ile olmaz bu işler ''sevgilim yay gibi saçın pürçeği sapan olup avlar kışın serçeyi'' şaka bir tarafa işin gerçeği salya sümük ile olmaz bu işler kalgırlar kahveden açtığın an tel şiir yazmaya yurt aydını entel kardeşim gidinde örünüz dantel salya sümük ile olmaz bu işler seyyar araba al süt mısır haşla sizin mahallede git köpek taşla evlenip yeni bir hayata başla salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işler adamın canını sıkar ilhamı bekle dur vıcığın çıkar insan bir kalkarda yüzünü yıkar salya sümük ile olmaz bu işler en şöhretli lafın hazanı solma zeytinyağlı güzel giderdi dolma hülyası kapılma bir şair olma salya sümük ile olmaz bu işler halbuki mevzuat sade ve yalın devamlı sızlanma ağartmaz alın mesnevi yazın tam kırk asır kalın salya sümük ile olmaz bu işler bu işin piri var birgün toslama limon ile yapar gözü ıslama çiftleşen tosbağlar gibi tıslama salya sümük ile olmaz bu işler kesilir ağaçlar azalır rızık harcanır mürekkep kağıda yazık harbiden ağlamak hep vızık vızık salya sümük ile olmaz bu işler yaraşır naatın bekliyor Mehmet ikbal ecdadına okunur rahmet şimdi şu burnunu boşalt bi zahmet salya sümük ile olmaz bu işler koş bir dar kalıp sığ meskunu aşam en iyi bahşişi sağlıklı yaşam abesle iştigal eyleme paşam salya sümük ile olmaz bu işler her şair vasati bildimi kafi en az dörtyüz kadar lisanı hafi kalan boşluğu tez edin telafi salya sümük ile olmaz bu işler ''bu saatler serpilir gülüşün bir avuç su gibi'' demişti düşün içte tebessüme hep kin güdüşün salya sümük ile olmaz bu işler bu işler adama yapsın güfteyi para kazandırır yersin bifteği çok zeki birisin çaktın köfteyi salya sümük ile olmaz bu işler zırlarsın elleri bağrına kosun ilahi devrilsin boyunla posun şutaya yazıver ey oğlum tosun salya sümük ile olmaz bu işler daim yolu düşer diken çalıya yüz verme liye işer halıya sarkmasın dil atıp bari yalıya salya sümük ile olmaz bu işler söyle boynu bükük şair nasıl ol başı dik tut biraz soylu asil ol haydi işin sırra sende vasıl ol salya sümük ile olmaz bu işler şiirde okuru edip modife fazlaca yüklenme kuru redife sesin ise olsun sanki kadife salya sümük ile olmaz bu işler ezberden sümbülü gülü yasemen bulutlar yakamoz mavi asuman uzatma mevzuyu kısa kes hemen salya sümük ile olmaz bu işler genel kültürünü geliştir arttır bilki şubat sonu gelen ay marttır beşikten mezara eğitim şarttır salya sümük ile olmaz bu işler dışarda başkaca ilgin sisemi bi bakın yağmurmu yoksa çisemi nasıl kondurayım şimdi busemi salya sümük ile olmaz bu işler şnorkel bağla yap derine dalış önce bir kalemi tutmaya alış hiç mola verme koş dersine çalış salya sümük ile olmaz bu işler bu işler adamı elden ayaktan düşürmez mesutsun halka kıyaktan müstesna yok vezin mahrum uyaktan salya sümük ile olmaz bu işler yeis dışı imiş fitratın tersi aklı sıra verir ictihat dersi behey uyuz keçi almayım mersi salya sümük ile olmaz bu işler ne zaman eylesem zatını seyran düşmüş tansiyonun iç tuzlu ayran şairsin tamamda ben sana hayran salya sümük ile olmaz bu işler bilmem şairliğin buldu kaç ayı her bünye kaldırmaz kelle paçayı şöyle bir hınkırıp düzelt façayı salya sümük ile olmaz bu işler yayığa yoğurdu koymadan demek istedin üstünün kaymağı yemek ustaya saygı duy kutsaldır emek salya sümük ile olmaz bu işler gençlikte yardımı ile natalya harmanda sapları yapardım balya ni zabıvay durug slyozı kaplya salya sümük ile olmaz bu işler evi duvar rengi soluk ve gri sanırsın bedevi çöldeki negri oh yes sööör.. bay du veeey.. nat iz fayn soo kri.. salya sümük ile olmaz bu işler muzipce gülmezmi hiç hüsnü aynın yasakmı ettiler kaynanan kaynın ih doyçın şprehın varum zu vaynın salya sümük ile olmaz bu işler.. nasılda benziyor şair gazele nihayet bekliyor seni mozole sui dö ple ruuuj.. setun nozole salya sümük ile olmaz bu işler.. hülasa hangi dil der isen deyin yüz kere söyledik almadı beyin nafile deneme serbesi neyin salya sümük ile olmaz bu işler.. yaz akşam mapusa erken inerli Sabahattin Ali denli hünerli yoksa mütemadi sarkıp sünerli salya sümük ile olmaz bu işler.. hüznünü sunduğun manda malağın peşinde koşarken şişer dalağın testi taşı malum dolar yalağın salya sümük ile olmaz bu işler.. isabet kaydettir hedef dardına sahip çık boks maçı mutlak gardına teneke bağlarlar yoksa ardına salya sümük ile olmaz bu işler.. sanki bir rüyadır şu bizim diyar buz gibi sular iç dudağın buyar şu surat adamı günaha koyar salya sümük ile olmaz bu işler bir sorsan ehli her haltı bilenci alırsın sonra bak ahı ilenci duygular sömürür modern dilenci salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işler adamın alnını paklar ilmini bilirse halis uyaklar sökmüyor şu bize kokmuş ayaklar salya sümük ile olmaz bu işler.. on bin var sevinci neşesi hazı keşke adam gibi bir tane yazı yanmasın arada çevirin kazı salya sümük ile olmaz bu işler.. ağlayın kardeşim ağlayın gitsin katledin tez çabuk gözümden yitsin can çekmesin şiir işkence bitsin salya sümük ile olmaz bu işler.. yanıldım bakarsın tutar bu modül en çok ağlıyana verilir ödül ve fakat alaka hem kel hem fodul salya sümük ile olmaz bu işler.. ''düşümde görmeyim o yarin kaşı değirmen döndürür gözümün yaşı höst.. daha neler.. yok devenin başı salya sümük ile olmaz bu işler.. madem iyi idi edebiyatın düşün bir niye yok dairen katın kelem yetiştirin ıspanak satın salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işte maşakkat ejderha başlı sofralar kurma zor ekmeği aşlı anlarsın ya nazmın yolları taşlı salya sümük ile olmaz bu işler şair hep oturmaz serin su bulak zavallı eşşeğe olmalı ulak harname yazıver kesilse kulak salya sümük ile olmaz bu işler.. yaz günü güneşi çıplak el tutan böyle saçma sapan yazmaya utan kış günü dokun gel belirli rotan salya sümük ile olmaz bu işler.. pupa yelken geçer koyları çünkü kolayına kaçar toyları nerdedir destanı tuna boyları salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işler adamın başı döndürür gece ne uyur ne mumu söndürür sümsük aptal salak hayli bön durur salya sümük ile olmaz bu işler.. şu burnu sümkürüp biraz rahatla zırlama bağdaşmaz edebiyatla taş bağla boynuna köprüden atla salya sümük ile olmaz bu işler.. ve dinleti takdim aşkı nefesler hamam oğlanları buğulu sesler isede boşalan keseyi besler salya sümük ile olmaz bu işler.. bir kişinin aptal salak olması suç değil dert sebeb benzin solması velakin sayfanın feryat dolması salya sümük ile olmaz bu işler.. ''feleğin silleyi bende yemiştim değnek vurdu manda sanki çemiştim'' eee sonra... şiştinmi.. sana demiştim salya sümük ile olmaz bu işler.. gezinme elinde sade mendille milleti aydınlat mumu kandille icraata gelince dolaşan dille salya sümük ile olmaz bu işler.. mazlum hakkı yensin hazırdır koron çalınır kemençe tepilir horon nükteye yabancı embesil moron salya sümük ile olmaz bu işler.. mazur görüp makbul sayılmaz cehli mezrandan merkebi defeyle dehli yani sen bu işin değilsin ehli salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işler şöyle bir sandıkta eskin kılından incedir kılınçtan keskin sükun güzel şey et kendini teskin salya sümük ile olmaz bu işler.. sözcüğü kolundan tut kaldır dansa aldırmasın okur bu dünya yansa zerafet işini bırakma şansa salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işte yapma der aşarsın çitler paçana sarılır itoğluitler sağlık olsun dili kim nasıl kitler salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işler adamın terzi makası sözün açılmamış olsun yakası biç kaftanın müzmin hicran vakası salya sümük ile olmaz bu işler.. ağzıyın dadını bileydin eğer burnuyun içinde en leziz değer bazının mideye dokunur meğer salya sümük ile olmaz bu işler.. merhumun sesinden çalan son arya bülbülmüsün kafir ya ki kanarya? insan şu kendini şair sanar ya salya sümük ile olmaz bu işler.. feyz al bazı gönle düşen cemreden çalab çalab suyu akan emreden iç dışın neces men eder ümreden salya sümük ile olmaz bu işler.. var sayki halları gamsız kaygusuz ''uyu nenni balam kalma uykusuz'' bir ''Hıfzı'' olamaz ruhsuz duygusuz salya sümük ile olmaz bu işler.. şiiri şan şöhret mihrabı yapma birde yağcı yalak mikrobu kapma hak yolu dururken batıla sapma salya sümük ile olmaz bu işler.. şair ki dil olan ahrazı lal yan insan bir altıma koyar sandalyan uzanıp çek ulan gibisin dalyan salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işte mesela yok iken tavuk yumurta yapmana yetmiyor kavuk birazda keramet istiyor lavuk salya sümük ile olmaz bu işler.. negatif enerji saçıp yayarsın toplumsal gerçekten kaçıp kayarsın acaba altınsın sen kaç ayarsın salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işler adamın gerer cildini bazı resmin süsler alman Bild'ini efendim ne kadar bütün ol dini salya sümük ile olmaz bu işler.. klişe sözlerin öylesi yaygın hiç edebiyata yokmudur saygın ağlamaktan şişmiş gözlerin baygın salya sümük ile olmaz bu işler.. saçmalık yazarsın üslubu küstah belki bin var mevla vermesin iştah sizin hepinizin gelsin feriştah salya sümük ile olmaz bu işler.. ''yar kalbim kor haala değme erirsin o gonca dudağı kime verirsin'' hadi len ikile anca varırsın salya sümük ile olmaz bu işler.. sizinde bu işte büyük vebal var ey forum admini giy kara şalvar höykürüp durmasın maymuna yalvar salya sümük ile olmaz bu işler.. ''sevgilim dudağın eşmidir balla'' hey yavrum maşşallah az daha salla ızdırap çekme lan git atı nalla salya sümük ile olmaz bu işler.. bu iş olurmu hiç siz den hocalar fakülte bitirmiş bilge kocalar insan burnu aksa birden bocalar salya sümük ile olmaz bu işler.. han duvarları film gibi canlanır gözünde ''Çamlıbel'' namu şanlanır işte sanat neymiş elbet anlanır salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işe talipsen sen rehber iste ağlama duvarı varmış kudüste yakında çıkmasın ismin budiste salya sümük ile olmaz bu işler.. terketmiş leylaya kolay kızması çalışıp alsaydın burnun hızması seni gidi çakma şair bozması salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işler perdesi karagöz oynun uzar hızır paşa elinde boynun medarın iptida kupkuru koynun salya sümük ile olmaz bu işler.. bingöl yaylaları mavi dumanlar cezbeder ''Kamu'yu'' aylı zamanlar salt kuru hüzünden medet umanlar salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işler adamın ismi andırır aydınlatır türben mumu yandırır hayır olur diyen kendin kandırır salya sümük ile olmaz bu işler.. innü cins denince vurur yabayı hak gözeri eler ince kabayı cesaret örnek al Azmi babayı salya sümük ile olmaz bu işler.. gugıl var bir şiir formu bulama hamdolsun galiba oldun yalama başka alternatif hayli bol ama salya sümük ile olmaz bu işler.. kızgın taze tav demir dövünce zevk alır kuşkusuz insan sevince yaz bir şiir sebeb olsun övünce bu işte belkizar kehribar rengi şairin yaldızla süslenir sengi şu senin yaptığın varmıdır dengi salya sümük ile olmaz bu işler.. muzaffer çıkarsın pınar kurnadan suyunu içen her telli turnadan ne diye anlamaz acep bir nadan salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işler adamın torna tezgahı hızla lafı bağla gahı çöz gahı hep nazik hamle yap söz girizgahı salya sümük ile olmaz bu işler.. zaar yeni çıkmış kepcuk akımı üçgen matah diyor içi yakımı yemeyin lan bizi dingil takımı salya sümük ile olmaz bu işler.. sözcüğü üstüste yığıp öbekler akıl vü izandan mahrum şebekler bari çık orta yer gel at göbekler salya sümük ile olmaz bu işler.. siz sebeb ayağa şiir düştüde kumarbaz okuyor poker piştide git mektebe ispat edip rüştüde salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işler adamın diktirir heykel saçsızsanda kimse demez bu bay kel henüz yol yakınmış vazgeçip cay gel salya sümük ile olmaz bu işler.. terazi şaküle almadır özü işkembeden salma rasgele sözü malesef sönmeyen yüreğin közü salya sümük ile olmaz bu işler.. dışardan bir konuk gelse ülkeye kovsun polis sizi çırpıp silkeye insan dikkat eder etik ilkeye salya sümük ile olmaz bu işler.. şıllık kiriş kırmış durum vaziyet yalvarıp durma hiç nerde meziyet müstehak kendine etme eziyet salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işler peşinde telef olursun gafil gezme şaşkın birgün ölürsün belagat ehli ol çünkü bilirsin salya sümük ile olmaz bu işler.. şu öksüz yavrunun nerdedir kepek kapıdan o şuhu def edip tepek incinir ''Nefi'nin'' ruhu a köpek salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işler kolunda altın bilezik yalnız cebreyleme güldende nazik başa taş yemiş kaz misal iç ezik salya sümük ile olmaz bu işler.. farklı tarz yeni tür bilmem nelisi dondurma yedirmiş Orhan Veli'si burnunu çekme be gavur delisi salya sümük ile olmaz bu işler.. vermeli sizlerin başa keseri millet bir görmeli gerçek eseri şairler yazarlar hızlı ve seri salya sümük ile olmaz bu işler.. güneşin som altın ışıklar döker bir şafak vaktinde ufuktan söker ham yeşil domates az daha köker salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işte her şeyi bırak bir yana sümüğü katma pek gönül deryana molla kasım gece girer üryana salya sümük ile olmaz bu işler.. la sizin hepiniz bigün toplaşın gidiniz bakırköy gülüp hoplaşın kaynayın yımırta misal loplaşın salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işler adamın ilk süt mayası kim şöyle yumuşak kim taş kayası mayasın alan der vardır hayası ''salya sümük ile olmaz bu işler..'' Erzurum dağları yeşil aldadır ''Aslı'' hain yardır ''Adam'' daldadır sebebsiz ağlayan kendin aldadır salya sümük ile olmaz bu işler.. bu iş hem yüz karan hemi yüz akı yazarken görmeli insan uzakı kışın üşüme pek giyin kazakı salya sümük ile olmaz bu işler.. boş ahırın hani ineğin boğan nerdedir doğanın şahini doğan doğramışca soğan insanı boğan salya sümük ile olmaz bu işler.. şiirim sayısı şahsım unuttu ''baban bir leylekti yavrum'' çok tuttu bazı yem at balık zokayı yuttu salya sümük ile olmaz bu işler.. akışkan dil seç coş hoş tersi sövmen sesi büzüşesi palyanço şovmen yoksa boş iş pis fos şu şahsın övmen salya sümük ile olmaz bu işler.. sizleri kaldırmak lazım müzeye yahut en iyisi bindir füzeye yallah güney taraf gelme kuzeye salya sümük ile olmaz bu işler.. güzel ablam mantı suyunu süzen baklavası ceviz içinde yüzen birazda şiire gösterin özen salya sümük ile olmaz bu işler.. bakın arkadaşlar şu akan yaşla şair olunmuyor göz ile kaşla kulhüyü bitirip elhama başla salya sümük ile olmaz bu işler.. bu dergah bağdaşta hasır yaygusuz Dadaloğlu Itri Dertli Kaygusuz bin yıllık mirasa böyle saygısız salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işte hep pembe değil tablolar ihmal sebeb açık bakır kablolar bir çiçek solmasın abi ablalar salya sümük ile olmaz bu işler.. duy sesi ''Fikret'in'' çaldığı neyin seçimde yanlışa vermişsen reyin yeyin efendim de kafa baş beyin salya sümük ile olmaz bu işler.. şiir aşıkıyız sözüne eriz milleti komayın yerine keriz ikiyüz kez yetmez bin kere deriz salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işler adamın müşfik elleri dokunuşu titrer gönül telleri o gül tende essin sahyun yelleri salya sümük ile olmaz bu işler.. bu işler adamı tırlatır hacı bazı yine uğra başımın tacı insana gerçekler gelsede acı salya sümük ile olmaz bu işler.. ikiyüz kıtayı geçmesin şuur bulanıp okurun şiirden soğur bunu başarmadın git hamur yoğur salya sümük ile olmaz bu işler.. sözüme gücenme ses sen ol sakın yolun takibine bir ışık yakın örneğin varmı hiç sağ sola bakın salya sümük ile olmaz bu işler.. siz her zaman gelin fakire verin kulakları.. eren postu yüz serin dostum yok inan dünyada yerin salya sümük ile olmaz bu işler.. şimdi git yurduna yararlı insan olmaya çalış hep.. maşrapa sunsan doldurur.. işmidir? .. ummanı yunsan? .. salya sümük ile olmaz bu işler.. mazide eyledin çeşmimi ihsar her an ağlamaya ey peri ruhsar şairliğe yine olmadık mazhar.. aaah amaaaan aman.. yaaar.. karanlık gecemüüün ışığu sendüüün.. aaaah.. yıldızlarda kayaaar durmaz yerüündeee.. solar güzellüğüüün kalmaz teniiinde.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
mitajanı 103 Report post Posted September 23, 2010 Kralın dönüşü. Hasretinden kılavyeler eskittik panturk. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Butimar 39 Report post Posted September 23, 2010 Yarısını okuyabildim eğer yerimi hatırlarsam yarın devam edeceğim sanırım.Çok kısa olmuş ama yazsaydınız daha!...:) Quote Share this post Link to post Share on other sites
pembegül 5 Report post Posted September 24, 2010 Maşallahın var pantürk kardeş. Manas destanının pabucunu dama attırcakmışsın ki frekanslar karışvermiş. :) Fena da olmamış hani. Şiiri bitirelim derkeeeennnnnnnnn, son nefesimde bir yudum su vermeye gelemezmüsünnnnnnn, gelemezmüsünnn.... Quote Share this post Link to post Share on other sites
panturk 15 Report post Posted October 4, 2010 şair Bekler Beleş Tirit.. Okur Gelip Eleştirir.. şair bekler beleş tirit millet gelip eleştirir burnun dipler atar cirit yumrukları birleştirir hacmi çıkar iki kata sözün varsa küçük hata işin biter ata ata gözlerini körleştirir ne vermiş ki neyi umar haksız yere vurur şamar suyu akar ince damar insan biraz gürleştirir şiirde bir çıksan ava neymiş yok tencere tava yazın zaten sıcak hava üste yorgan bürleştirir uzun diye kimi bölüm eder sana türlü zulüm belki geç gelirdi ölüm ama bunlar erleştirir bırak görsün var ne hali deseniz bu zatı ali anlamaz sorup meali alınların terleştirir müşterek hınçlı pençeler kaba dokur ince eler pek sert şiddetli darbeler art ardına yerleştirir yazsanda şiir hasını başa geçirir tasını hızla açar ful asını maça papaz perleştirir baş ucuna koysan kupa içsin diye sığır sıpa musluğuna vurup tıpa hayır işin şerleştirir ne çözerler dolaşığı ne yıkarlar bulaşığı tek faydası bir aşığı ustalaşıp pirleştirir fakirem hazır cefaya sadıkam ahde vefaya şairi takma kafaya tecrübeler zerleştirir.. ......................... yollar.. vicdanı olsa insanı bir cennete falan yollar bilakis makus ekseni muhanete dalan yollar sevda başa taçlığımda susuzluğum açlığımda yok cebimde harçlığımda gençliğimi çalan yollar ne bütünü hicri vü zar ne bağın tüm gülü sızar yaşadıkca uzar uzar namı diğer yılan yollar ayağını sürüdükce bitmez ömrün çürüdükce sen ileri yürüdükce gerilerde kalan yolllar kimi evli kimi sözlü sıla gibi yeşil özlü eşekleri üzüm gözlü sırtlarında palan yollar üstünde viran yıkıntın yürekte bitmez sıkıntın çamur sıçratır birikintin içli içli nalan yollar adamın kendini bala asması kolaymı dala iki külek unu kala gurbet ele salan yollar sorulur kurunca sini bazı ahlak bazı dini acıların geçer bini ücretini alan yollar türlü sanat icrasına en uzak yer ücrasına akar suyun mecrasına seni mecbur kılan yollar ay kararmış ışık sönük başın yerde bakış donuk yönü muallaka dönük şöhretini bulan yollar gün sıcak gece serince içte hicranı derince fecrine göğüs gerince çakıl taşı talan yollar can yoldaşı arar şahsın bir nefeste tam bin ahsın önlerimde sessiz mahsun efsanesi yalan yollar durgunlukla çıkar harbe uzanır şarkına garbe sizinde işiniz zor be yokmudur bir sılan yollar.. .................... önce kalite kapı bekle kışın buz ile karda et kemik fiyatın bulur fahiş it üşenme yürü git yanına varda hele bir dokun sen tam bin ah işit iş itlaf etmekle bitse bunları yağından yapardık saf sabunları kalan kısmı edip kedi maması kurtulurdun ama işin aması cinayet sayıyor hayvan hakları alır saçın siyah yeri akları tazminat ödetip cereme keser kalmaz cebinde ki paradan eser keseri kapıncak geçir başlara kafayı bula bir alay yaşlara ayyaşlara kalmış uyku hab ile ulan devlet değil sanki kabile abiler ablalar bir hayvan kadar hakkın yokmu insan ömrünü adar yarım kilo kıyma yahut az ete talim et ay boyu üç beş gazete okuma kal cahil iskele dahil gezeme denizde körfezi sahil misakı millinin dışında kalıp yeme kaşar peynir bir kaç kalıp laçkalık akar el attığın yerden üst geçite varmaz ve bariyerden fırlar adamcağız tez çıkar yola asfalt zemin olur ona karyola kazırlar yeterki biraz tarif et ispartula maket bıçak marifet toplarlar pek titiz o naaşını malesef alamaz son maaşını aşınır bu yolda millet aşınır evinde oturmaz birgün taşınır imkanın var ise müsait hal et yedir vatandaşa getir ithal et haleti ruhiye çabuk ol arttır günlük protein tüketim şarttır al gıdanı bırakma çakala ite alaimi sema önce kalite.. ....................... yaptırdım grafik kapak tasarım.. yaptırdım grafik kapak tasarım bitmesin adamı gidip asarım işinin pek ehli değil galiba patates baskısı bende basarım a yarim! ben para minübüse ne verecem.. muhtaçken sıcak busene eğer kitap çıkmaz ise bu sene sigorta ödesin bütün hasarım elinden ne gelir böyleyse yazı ümitle getirdik baharı yazı altüstü az manzum eser ve yazı işmidir bir kağıt bobine sarım bu işte ben yandım sizde yanmayın hafızamda patlar bak bir an mayın ali gündüzün ad ismi anmayın midesi bulanıp şimdi kusarım bassın matbaadan iç rahat ıra gelecek nesile kalsın hatıra yüklesin yeter ha kamyon ha tıra ağzı kapatırım gayrı susarım.. ..................... belkizar.. tartılır hayatın yıllar darasın alır kalır yer yer şakakların tel tel karasında yaldızlar sineye kirpiğin mızrağı saplı kaplar bir an derin ızdırabı arasında iğne ile çuvaldızlar.. ey dizleri dibi.. karanlık bir gece gibi çöktüğüm üzerine güneşi yıldızları.. ve tas tas mehtabı döktüğüm.. düğümlerin çözme bekler tecrit odaklar izbeliklerimde mazbut ve müthiş fettan dudaklar nadir sürgünlerim mahrum şirin bölgeleri serin gölgeleri kaçtığım ücretlerinde.. felaket ince belli pembe gülleri mor menevşeleri saçtığım sürmanşetlerine ah her sabah mihrabların en ibret temkinli taşır aşırı rahşan taçlıları nazlı mizaçlıları seçtiğim açtığı mezatlarda vermesi mübah en pahalı rayiç değeri biçtiğim ve gözlerinde kalecik karası içtiğim sevgili şavkısan alevlerin vurur yüreğim demir hal kızar ve hatıran sıcaklığı senden bana kalan belkizar.. ................................ hayatta hiç alma sakın tımarhane için bilet traş bile beleş bakın ücreti yok sabun cilet sınava dek iyi kötü çok çalışıp düzelt notu önüne koymalı otu çünkü yemez asla fil et seçimler bir altın sahan ilkin serçe sonra şahan vaad et bal pekmez tahan haydi yirmi belde il et pantolon giymesek bizler seni biri mutlak izler demiş ki '' sis aşkı gizler'' eski yunan şair Milet öyle düşünüp taşına fikir arama boşuna mermi kaçmasın başına oynar iken rusla rulet papuca çaktır nalçayı fayda yok sürme salçayı dört yerden kırmış kalçayı pistin üstü düşüp balet bi baksın çağır hocayı ateşler sarmış bacayı terket gül gibi kocayı ocağı batası nalet termosu müslim ustada denemiş pek çok hastada dedesinin prostata iyi geliyormuş alet der ahlak kuralı ve din zamanı değil halvetin dağları afyon bolvadin bol yeşil fidanı dal et başından bugünle ati eksilmez açlık illeti ithal et verip milleti mesut kıl bahtiyar hal et ıssız adalarda hacı yalnızlık biberden acı ziyan etme tek ağacı bineceğin kadar sal et harareti kesmez buzu yemiş isen yağlı kuzu vücudundan çıkart tuzu en ucuz fiyata mal et fakirin kapar yarayı git bul arayı arayı sen ne çok yücelt parayı ne değerin düşür pul et kavga döğüş olsun ırak arasında kalfa çırak ne oğlunu yetim bırak yahut karısını dul et koma mazlumların ahı üysek yer kur karargahı hasmın olsa cihan şahı esir al kapında kul et görünürsün her an bana bürünsen bile türbana mangal yapak bu kurbana zalım beni yakıp kül et çek düğmeyi sök yakanın sanma yok arka çıkanın güzel sana yan bakanın yol saçını bütün kel et evleriniz önü arsa kalk gidek gel senle karsa yar kaçmaya gönlün varsa çık penceren bana el et.. ah aman aman vaay.. .................... aşkından muzdarip kırık kalp isem başımı koymaya dizde istemez şahsıma yetiyor yırtık elbisem astarı oldumu yüzde istemez bilmem ki ne zaman kesilir hızım yalnızlık içimde bitmedik sızım bir özür dilesen çokmudur kızım insanı üzmeyi bizde istemez doğru çalışkanım çevir bantını bazı bir hatırla okul antını eğriden sağlama kazanç rantını ben dünden razıyım düzde istemez meyletme hayatta güzel fıstıka kor komaz uyursun başı yastıka el yordam bulsaydık biraz mastika yüzde on astigmat gözde istemez kırptır ki berbere vararak kakül duvara çarparak sapmasın şakül saçmalama yeter geneli makul akıllı uslu bir sözde istemez bu para kalmadı miras ebenden satardım yontarak çıra Seben'den paketten alma şu son dalı benden yanmasın cigaram közde istemez sadıklık belası sözüne aktim fakirdim ömrümde yarı çıplaktım hepsi iki metre bir ecel vaktim masraftan kısılmış bezde istemez tarumar hal misal arının petek isimsiz gömsünler sarp dağın etek ruhuma halk küfür etmesinde tek silinsin ardımda izde kalmasın.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
panturk 15 Report post Posted October 4, 2010 Unutama.. ne çıkar ki.. vurma himar.. kolanını.. unut.. ama oturduğun evin imar planını unutama.. önemli bir görev sayıp haber verme.. büyük ayıp evden kaçan kızın kayıp ilanını unutama yuvarlansa senle aram deme sakın benim param elin malı sana haram kılanını unutama kanıt ister belgelerin yat dibine gölgelerin çalılıklı bölgelerin yılanını unutama sana iyi gelir hapı ve ekmek yediğin kapı dairenin yarı çapı alanını unutama sıkı tembih etti halan ver yemini çözüp palan arpa buğday yulaf filan falanını unutama trafikte yayasını safra böbrek kayasını göle yoğurt mayasını çalanını unutama vardı kaymak reçel balda limon satılırdı halde ağız için fena halda sulanını unutama barut doldur fişeğinini hiç paylaşma döşeğini çayırlara eşeğini salanını unutama gelen ağam giden paşam seni gördüm geldi neşem bu asrın büyük muhteşem yalanını unutama boş ver saat geçlerini yine yaptır meçlerini senin için saçlarını yolanını unutama yıkma girip tiriplerin yuvasını gariplerin boynu dar eyler iplerin bol anını unutama geri durma yap ezanı Allah verecek cezanı bu gözyaşı şu fizanı bulanını unutama kenarında sınır setim kor alevle yanar etim boynu bükük öksüz yetim kalanını unutama görülmedik alametle var yoluna selametle kavukları kerametle dolanını unutama mazinin külleri sıcak nam salmışız köşe bucak deste ayak karakucak dalanını unutama kente göçün fermanları nerde şimdi harmanları seçim sonu ormanları talanını unutama kapalı tut keneye tülün besle kümesinde sülün susuz hal vazoda gülün solanını unutama laf sözüm yabana atma dert üstüne derdi katma en çok ayşe satı fatma nalanını unutama yokluğun tadında biber deme yeyip ölde geber uğruna bu ömrü heber olanını unutama.. yaaar.. ..................... memleketim.. sarmal halde bakır bobin kafi gelmiyor tanıma memleketim hemoglobin kadar işlemiş kanıma aşkta belki bu son radde o potaysa bende hadde eroin benzeri madde kadar işlemiş kanıma sende ben kadar sek halk ol yapma bana sakın el kol dörtyüzelli pıromil alkol kadar işlemiş kanıma ler lar gibi çoğul eki mavi deniz yeri gökü sanki ayrık otu kökü kadar işlemiş kanıma asker iken günlük rutin dağlarında giydim potin memleketim bir nikotin kadar işlemiş kanıma sana su çek bana sade doldurda ver içek bade alın yazı ecel vade kadar işlemiş kanıma yapsak akademik terfin yetmez yirmidokuz harfin yemişçesi sanki morfin kadar işlemiş kanıma mineral sularda soda deniz ortasında ada istambulda bebek moda kadar işlemiş kanıma aşk böyle bir duygu demek sevgi ister imiş emek akşam vakti yenen yemek kadar işlemiş kanıma alışverişte fişler bir elmaya saplı dişler mapusta tadılan şişler kadar işlemiş kanıma... ................. kimi şair yüz karası rakı meyi çekip yazar sabah ikindi arası yatar uyur şekip yazar şekip arkadaş hatırı karalar üç beş satırı gayrı kaldır şu katırı gelir sivil ekip yazar yakar içi cayır cayır şiirinden gelmez hayır gerçek şair dağı bayır keklik gibi sekip yazar içer bayramı seyranı ayılsın al ver ayranı koyu arapça hayranı izlemeyi takip yazar yok şiir dokunur dişe kim okur verse beleşe internette forum köşe peşe yalak takıp yazar uzan vara yeşil çayır paylaşma tarlanı ayır kırk yılda bir yapar hayır hep başına kakıp yazar işi şarap rakıcılık yada koyun bakıcılık dilinde yok akıcılık çivi gibi çakıp yazar çek pazara bulup ip ya kuzey taraf bilir libya hayyamdan birebir kopya aynısına bakıp yazar fayda sağlasa odunu adam ederdi kadını ragıp ağamın adını bile bile sakıp yazar giyer bornozu kuşanır börtü böceğe döşenir ikinci kıta üşenir az dişini sıkıp yazar şair ol yeni fırkadan diyormuş şaşman markadan öyle konuşmaz arkadan erkek adam çıkıp yazar para kazanmaksa niyet kötü mala düşük fiyat ufak ufak edebiyat kalesini yıkıp yazar bulandırır bu midemi neden gerekmez idamı cinnet geçirtip adamı mapus dama tıkıp yazar ayak alt sayesi bizzat şiirin şerefi izzet ara bul dil tadı lezzet kezzabı zift akıp yazar kulaktan duymuş mecnunu cim çıkmaz yarsan karnını olur olmaza burnunu yerli yersiz sokup yazar meydanda kıvranır açın bu diyor sevgilim saçın yanaşman kenara kaçın keçi gibi kokup yazar özelini dışa vurur yokki haysiyeti gurur köpek gibi ürer durur ciğerini söküp yazar malum olur kemin huyu yürü zaten yakın kuyu içilmiyor çamur suyu yarısını döküp yazar iki gözü arar bönü görür isen çevir yönü biraz kağıt bulsa önü manda sığır çöküp yazar yazardım az daha kıyar cacıklık böylesi hıyar ah olmasa hasretin yaaaar şu belimi büküp yazar.. .......... odaya çek perde geceye hazır yalnızlık bu sana hasmı kimbilir içinin bir yerde rükuya nazır hüzün mü sevinç mi yasmı kimbilir tünedin akşamdan utlu itaplı girme hiç yatağa iğneler saplı masanın üzeri gazete kaplı şu sade odana süsmü kimbilir son sayfa en güzel yeridir bence mutlaka gönlünü vermeli gence adeta kor gibi dudağı ince ecnebi romen mi rus mu kimbilir kalmamış bir şeyler merhum pederden az olur daimi gelir giderden bu yürek kabardı derdi kederden kadere dargın mı küs mü kimbilir hak yoksul kılmasın bir birey ferdi bitirmek mümkünmü acep roberti yüzünü saran bu korkunç ürperti kaygı mı duygu mu his mi kimbilir yeter ki olmasın dili dolaşık sazının telini inletir aşık mutfakta üstüste yığın bulaşık bilinmez temiz mi pis mi kimbilir gece müthiş ilham verir şaire arş-ı ala yıldız ay vesaire ufomudur yoksa uçan daire gökteki yabancı cismi kimbilir oduna yok para kar tipi boran günler var düzelmez sobayla aran borunun kenarı simsiyah duran dumanın karası ismi kimbilir açlıktan faresi çekmiştir cartı yahut zengin konak dayadı sırtı öyleyse döşeme altı tıkırtı gaipten duyulan ses mi kimbilir akşamlar yalnızlık hüznü çöküyor gurbet elin kahrı beli büküyor uzakta bir bulut yağmur döküyor yüce dağın başı sis mi kimbilir benimde gözlerim oldular oluk yaş ermiş kemale yok çocuk çoluk merdiven çıkışta kabarır soluk akciğer gardaşım kis mi kimbilir fakir panım derdi eyledin pazar şairin feriştah olsan ne yazar sahipsiz kullara mahsus bir mezar kabrin yoksa taşı ismi kimbilir.. .............. yıl sonu gelirdi karneler kötü ilkokul ikiden sonra atıldım ülkede noksandı şair milleti böylece kervana bende katıldım bülbülüyem ben bu bahçede cem'in türküler çığırdım kendinden emin şerefim üstüne ederim yemin ne kalemim sattım nede satıldım yelken açmışsamda barışa sulh'e haksızlığa daim alırım cephe zulmu alkışlamam olmasın şüphe zalime karşı hep kaşı çatıldım mecnun misal çöle umut bağlayan olmadım leylanın ardı ağlayan hak vergisi tatlı dille çağlayan edebi bağlamda farklı sitildim laf söz açılmasın gelenek töre konuşur şabalak ağzıyla yöre şair değilmişim kimine göre horlanıp toplumun dışa itildim şairler kafiye ile pişirir uyaksız bir şiir kafa şişirir üşütme halinde ateş düşürür ağrı kesici hap sanki fitildim şairim şiirimi yazarım elle nadiren çıkıyor anlamaz kelle kullandığım duru akıcı dille su gibi içilip hızla yutuldum dört yüz kadar ürün değmesin nazar çekemez kitleden işittim azar eleştirse bile yahu ne yazar bir kumar oynayıp sayki yütüldüm nokta varken gerek duymam virgüle aşk beni döndürdü bir avuç küle mümkün değil imiş anlamak bile ela gözlerine nasıl tutuldum.. yaaar.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
En Son Osmanlı 44 Report post Posted October 7, 2010 Yüreğinize sağlık... Çok etkilendim.. Tşk. Quote Share this post Link to post Share on other sites
panturk 15 Report post Posted October 7, 2010 Yüreğinize sağlık... Çok etkilendim.. Tşk. rica ederim ne demek lafımı olur.. beni de duygulandırdınız.. kimse gece gündüz ismin anarak seni benim kadar sever olamaz bağrı alev alev harlı yanarak seni benim kadar sever olamaz yanar itfaiye çağırmam yine bu gidiş ben dede sen ise nine dişini şefkatle kaplıyan mine seni benim kadar sever olamaz gerçeklerin masal olduğu gün ki karıştılar hayal düşlere dün ki leyla peşinde ki mecnunu çünki seni benim kadar sever olamaz ihanet görmesin ezel ve ebet geçirir hep sinir krizi nöbet nayır nolamaz der bu kartal tibet seni benim kadar sever olamaz görmez böyle sevda insan arasa masayı kurmalı akşam terasa zeytin yağa aşık iş bu pırasa seni benim kadar sever olamaz zor eskir sen mümkün mertebe aban çift dikiş olmasın çorabın taban kardeşlerin amcan annenle baban seni benim kadar sever olamaz günümüzde derdi aşık mahsuni göstermelik çok şey yapay ve suni şişesine sevgi besliyen huni seni benim kadar sever olamaz sarayda tahtına kurulu hünkar saltanat kaybından ne kadar korkar halkını sevsede etmezim inkar seni benim kadar sever olamaz nede sesi varmış vay anam vay bee bir gün anırtısın almalı teybe semere sevdalı eşşeğin heybe seni benim kadar sever olamaz kütükten geçilmez haldeymiş bura yükleyip atmalı kamyona tıra aşk ile sobada tutuşan çıra seni benim kadar sever olamaz ayakta durmamı sağlıyorlar hep aldığım ilaçlar şurup ile hap delice dairesine bağlı çap seni benim kadar sever olamaz himaye gayesi mermi kor tanka gözünde kuşudur zümrüdü anka ev sahiplik yapar paraya banka seni benim kadar sever olamaz fakir panam yoktur okumla sadak baktığım koçların kimisi badak bıçak altı teslim kubanlık adak seni benim kadar sever olamaz.. ..................... benim bu sevdadan bağrım yanıktır aşkların en vahim elimiyim ben ağlarım yukarda mevla tanıktır boz bulanık akar selimiyim ben amansız aşkına tutuldum önce üşüttüm sonrası giyerek ince zengine varman hoş değildi bence fakirsem baş kafa kelimiyim ben memur sanıp gören evimi yıkmaz gıravat bağladım ümüğü sıkmaz hüsnü cemalin yar aklımdan çıkmaz aşıkmıyım yoksa delimiyim ben penceren önünde sayıca nice isterdim sormalar sana bilmece insaf eyleyip cam açmadın gece seher vakti eser yelimiyim ben yoksul kalır sanma sağ sola bakın şimdiden eve halk ediyor akın piyasaya çıkmam bir hayli yakın saç bakım kremi jelimiyim ben son kriz şehirle kenti köyledi geçen gün çorbamı melih söyledi nihayet bu sevda şair eyledi inleyen şu sazın telimiyim ben inlemek iş ise bende inliyom bütün gün arabesk müzik dinliyom sonucu inanki bende bilmiyom mevkice evliya velimiyim ben.. ....................... sulukule.. hayat rengi sanma sade beyazdır bazı gün sıcaksa bazı ayazdır yazdır şimdiden sen Müge'n Ceyda'nı mektep yap her sokak köyün meydanı muhtacız bireyden mesul ukule utanç abidendir bir sulukule balık gibi kayıp evleri kayıp etmeniz.. dozerle yıkmanız ayıp sayı bağlamında madem ondular nasıl beşe iner gecekondular Jökont'u hatırla bu hanım satır başa yemiş türü hal anımsatır satır başı burda açıp parantez Vinci'yi dava et varsa paran tez ezgin kadın yüzü Mona lisa'ya vermiş usta tezat ressam İsa'ya bizim isa tamam röprödiksiyon çalışır taklitçi ama diksiyon var herifte bir dil.. bağlar adamı orası karamı yoksa adamı bilmeden natürmort resim alırsın çizdiği tiplere hayran kalırsın ezgin değil mesut hep şen çingene mançuryadan.. capon.. moldav çin.. gene.. .. bir romanya taraf.. mutlu insanlar yüz ifadesi net entel cins anlar bizde ki karamsar mutsuzdur neden ızdırap içinde döner turneden medeni toplumlar bir kara şopar deseler bunlara kıyamet kopar hıyanet bilmeden cennet vatana sahip çıkıp cama taşlar atana haddini bildirir bir yüz akındır sana kardeşinden bile yakındır ya kındır bıçakı gayrı taşımaz ya bıçak der.. ''- kanlı yaşım az dökülmedi..sanmam bu beni taşır..'' meskenin mapus dam git cüzdan aşır fikrine saplı bu muzdarip garip fırlar.. korkusu yok giyotin dar ip dar sokak keser ön kıstırır seni iner keser sapı hızla enseni öper.. anma yıkım lafını bile affını rica et git özür dile aidat ödemek dahi zorlanır yazık toplu konut daim horlanır korlanır sanma bu ateşin mutat yanacak tez var az daha odun at iade et yine eski katını mutlu kıl erkeği ile kadını adını ezberden bir soluk ile rahmetle anacak o sulukule.. ..................... oooy sevmişem seni kış uykuları ayının avuçlar gevdiği gibi içinde saf temiz soylu duygular tenha bir mağara sevdiği gibi gezerdim hep iyi giyim kuşamlı sevgilim ben senle olsam nişanlı tarihte bir devlet o anlı şanlı osmanlının tuğra sevdiği gibi yapması komuyor kişide sabrı sanki suda açan çiçektir ebru meleklerin iyi insanın kabri garketmeyi nura sevdiği gibi oooy sevmişem seni.. titrek bir elin aktarmak türküsü şu nazlı gelin gayesi üstünde gezerken telin bağlama ud cura sevdiği gibi sevdan verir bana tarifsiz eza anlatmaya sözcük yetmiyor keza vazife aşkı bir polisin ceza kesmek kamyon tıra sevdiği gibi şeklen kaşlarında keman yayının esiri olmuşum selvi boyunun yurdum yaylaları keçi koyunun yayılmayı kıra sevdiği gibi oooy sevmişem seni şahidim Allah adana halkına denirmiş fellah gözüm senden başka görmüyor vallah yahudinin para sevdiği gibi uzmanıca aşka dair sanatın gönlümde sürüyor tüm saltanatın yarışa meraklı bir rahvan atın en çok açık ara sevdiği gibi oooy sevmişem seni.. el kah hap kah ip her daim intihar fikrine sahip pazarları vaaz veren bir rahip ve hubların kara sevdiği gibi kiminin yönetim gider ağrına savcı hüküm özet yazar bağrına onun inandığı dava uğruna çekilmeyi dara sevdiği gibi oooy sevmişem seni.. insan neslinin sevmesi öyküsü kerem aslının ve çok zaman ayrı bir sivaslının yıldızeli zara sevdiği gibi üzeri uzanmak kadar karların soğutmak amaçlı halkın zarları iş bilmez mıymıntı iktidarların yastık altı lira sevdiği gibi etkisi yapıyor eda tavırın filmini izlemek ömer kavurun patates tutkunu alman gavurun soğuk bir tas bira sevdiği gibi oooy sevmişem seni.. altı avaze seni sevmek içi bal dolu vaze gönlün yurdum bağı sıkılmış taze üzüm suyu şıra sevdiği gibi meşesi bol olur bizim özlerin ocağın üstünde duran közlerin cigara sevdası yanan gözlerin yüklenmeyi kora sevdiği gibi oooy sevmişem seni yemin ve ant'ın gölgesi.. yolunda giderim kant'ın ormancı kadrinin peşinde rant'ın yontulacak çıra sevdiği gibi doğal hayat içre yaban kazların aşk ile beklenen bahar yazların karadeniz taraf bizim lazların tepinmeyi hora sevdiği gibi kalbimde bu sevda benziyor lava harında kızarır patates tava av telaşı kurdun bir sisli hava tipi ile bora sevdiği gibi oooy sevmişem seni.. ol buna emin özlemle hep seni aradım demin ismin yazma ister kurşun kalemin okullarda sıra sevdiği gibi.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
fatmaberra 0 Report post Posted October 8, 2010 rica ederim ne demek lafımı olur.. beni de duygulandırdınız.. kimse gece gündüz ismin anarak seni benim kadar sever olamaz bağrı alev alev harlı yanarak seni benim kadar sever olamaz yanar itfaiye çağırmam yine bu gidiş ben dede sen ise nine dişini şefkatle kaplıyan mine seni benim kadar sever olamaz gerçeklerin masal olduğu gün ki karıştılar hayal düşlere dün ki leyla peşinde ki mecnunu çünki seni benim kadar sever olamaz ihanet görmesin ezel ve ebet geçirir hep sinir krizi nöbet nayır nolamaz der bu kartal tibet seni benim kadar sever olamaz görmez böyle sevda insan arasa masayı kurmalı akşam terasa zeytin yağa aşık iş bu pırasa seni benim kadar sever olamaz zor eskir sen mümkün mertebe aban çift dikiş olmasın çorabın taban kardeşlerin amcan annenle baban seni benim kadar sever olamaz günümüzde derdi aşık mahsuni göstermelik çok şey yapay ve suni şişesine sevgi besliyen huni seni benim kadar sever olamaz sarayda tahtına kurulu hünkar saltanat kaybından ne kadar korkar halkını sevsede etmezim inkar seni benim kadar sever olamaz nede sesi varmış vay anam vay bee bir gün anırtısın almalı teybe semere sevdalı eşşeğin heybe seni benim kadar sever olamaz kütükten geçilmez haldeymiş bura yükleyip atmalı kamyona tıra aşk ile sobada tutuşan çıra seni benim kadar sever olamaz ayakta durmamı sağlıyorlar hep aldığım ilaçlar şurup ile hap delice dairesine bağlı çap seni benim kadar sever olamaz himaye gayesi mermi kor tanka gözünde kuşudur zümrüdü anka ev sahiplik yapar paraya banka seni benim kadar sever olamaz fakir panam yoktur okumla sadak baktığım koçların kimisi badak bıçak altı teslim kubanlık adak seni benim kadar sever olamaz.. ..................... benim bu sevdadan bağrım yanıktır aşkların en vahim elimiyim ben ağlarım yukarda mevla tanıktır boz bulanık akar selimiyim ben amansız aşkına tutuldum önce üşüttüm sonrası giyerek ince zengine varman hoş değildi bence fakirsem baş kafa kelimiyim ben memur sanıp gören evimi yıkmaz gıravat bağladım ümüğü sıkmaz hüsnü cemalin yar aklımdan çıkmaz aşıkmıyım yoksa delimiyim ben penceren önünde sayıca nice isterdim sormalar sana bilmece insaf eyleyip cam açmadın gece seher vakti eser yelimiyim ben yoksul kalır sanma sağ sola bakın şimdiden eve halk ediyor akın piyasaya çıkmam bir hayli yakın saç bakım kremi jelimiyim ben son kriz şehirle kenti köyledi geçen gün çorbamı melih söyledi nihayet bu sevda şair eyledi inleyen şu sazın telimiyim ben inlemek iş ise bende inliyom bütün gün arabesk müzik dinliyom sonucu inanki bende bilmiyom mevkice evliya velimiyim ben.. ....................... sulukule.. hayat rengi sanma sade beyazdır bazı gün sıcaksa bazı ayazdır yazdır şimdiden sen Müge'n Ceyda'nı mektep yap her sokak köyün meydanı muhtacız bireyden mesul ukule utanç abidendir bir sulukule balık gibi kayıp evleri kayıp etmeniz.. dozerle yıkmanız ayıp sayı bağlamında madem ondular nasıl beşe iner gecekondular Jökont'u hatırla bu hanım satır başa yemiş türü hal anımsatır satır başı burda açıp parantez Vinci'yi dava et varsa paran tez ezgin kadın yüzü Mona lisa'ya vermiş usta tezat ressam İsa'ya bizim isa tamam röprödiksiyon çalışır taklitçi ama diksiyon var herifte bir dil.. bağlar adamı orası karamı yoksa adamı bilmeden natürmort resim alırsın çizdiği tiplere hayran kalırsın ezgin değil mesut hep şen çingene mançuryadan.. capon.. moldav çin.. gene.. .. bir romanya taraf.. mutlu insanlar yüz ifadesi net entel cins anlar bizde ki karamsar mutsuzdur neden ızdırap içinde döner turneden medeni toplumlar bir kara şopar deseler bunlara kıyamet kopar hıyanet bilmeden cennet vatana sahip çıkıp cama taşlar atana haddini bildirir bir yüz akındır sana kardeşinden bile yakındır ya kındır bıçakı gayrı taşımaz ya bıçak der.. ''- kanlı yaşım az dökülmedi..sanmam bu beni taşır..'' meskenin mapus dam git cüzdan aşır fikrine saplı bu muzdarip garip fırlar.. korkusu yok giyotin dar ip dar sokak keser ön kıstırır seni iner keser sapı hızla enseni öper.. anma yıkım lafını bile affını rica et git özür dile aidat ödemek dahi zorlanır yazık toplu konut daim horlanır korlanır sanma bu ateşin mutat yanacak tez var az daha odun at iade et yine eski katını mutlu kıl erkeği ile kadını adını ezberden bir soluk ile rahmetle anacak o sulukule.. ..................... oooy sevmişem seni kış uykuları ayının avuçlar gevdiği gibi içinde saf temiz soylu duygular tenha bir mağara sevdiği gibi gezerdim hep iyi giyim kuşamlı sevgilim ben senle olsam nişanlı tarihte bir devlet o anlı şanlı osmanlının tuğra sevdiği gibi yapması komuyor kişide sabrı sanki suda açan çiçektir ebru meleklerin iyi insanın kabri garketmeyi nura sevdiği gibi oooy sevmişem seni.. titrek bir elin aktarmak türküsü şu nazlı gelin gayesi üstünde gezerken telin bağlama ud cura sevdiği gibi sevdan verir bana tarifsiz eza anlatmaya sözcük yetmiyor keza vazife aşkı bir polisin ceza kesmek kamyon tıra sevdiği gibi şeklen kaşlarında keman yayının esiri olmuşum selvi boyunun yurdum yaylaları keçi koyunun yayılmayı kıra sevdiği gibi oooy sevmişem seni şahidim Allah adana halkına denirmiş fellah gözüm senden başka görmüyor vallah yahudinin para sevdiği gibi uzmanıca aşka dair sanatın gönlümde sürüyor tüm saltanatın yarışa meraklı bir rahvan atın en çok açık ara sevdiği gibi oooy sevmişem seni.. el kah hap kah ip her daim intihar fikrine sahip pazarları vaaz veren bir rahip ve hubların kara sevdiği gibi kiminin yönetim gider ağrına savcı hüküm özet yazar bağrına onun inandığı dava uğruna çekilmeyi dara sevdiği gibi oooy sevmişem seni.. insan neslinin sevmesi öyküsü kerem aslının ve çok zaman ayrı bir sivaslının yıldızeli zara sevdiği gibi üzeri uzanmak kadar karların soğutmak amaçlı halkın zarları iş bilmez mıymıntı iktidarların yastık altı lira sevdiği gibi etkisi yapıyor eda tavırın filmini izlemek ömer kavurun patates tutkunu alman gavurun soğuk bir tas bira sevdiği gibi oooy sevmişem seni.. altı avaze seni sevmek içi bal dolu vaze gönlün yurdum bağı sıkılmış taze üzüm suyu şıra sevdiği gibi meşesi bol olur bizim özlerin ocağın üstünde duran közlerin cigara sevdası yanan gözlerin yüklenmeyi kora sevdiği gibi oooy sevmişem seni yemin ve ant'ın gölgesi.. yolunda giderim kant'ın ormancı kadrinin peşinde rant'ın yontulacak çıra sevdiği gibi doğal hayat içre yaban kazların aşk ile beklenen bahar yazların karadeniz taraf bizim lazların tepinmeyi hora sevdiği gibi kalbimde bu sevda benziyor lava harında kızarır patates tava av telaşı kurdun bir sisli hava tipi ile bora sevdiği gibi oooy sevmişem seni.. ol buna emin özlemle hep seni aradım demin ismin yazma ister kurşun kalemin okullarda sıra sevdiği gibi.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
panturk 15 Report post Posted October 12, 2010 Nesli!.. Deden.. Ceddin Baban.. akşam evde yedin pür neşe palamut beyne kan gitsin kalk bir ara amut ekolojik dengen değilmidir bozuk yengenle git şimdi dik meşe palamut eşerek çukurun mümkün gündüz dikin düz paralel gidin inişleri dik in! vadi ve kalyonu atma pantolonu iğne al yanına yırtık yeri dikin sen dinle tek korken vururken yamanı erozyon mağduru bir hali yamanı şu çıplak bağrında dal ağaç özlemi gözlemle tırmanış yokuş yamanı ah aman çıplak hal dağ ovamız yayla böyle kel değil kız arkadaşın Ayla ağla sen zavallı şu vatana ağla hatta mahur beste yap çal keman yayla ay akşamdan ışıktır filan demekle olmaz bu iş git dik ağaç her dem ekle emekle sürün tek imar et ormanın nesil desin bunu dikmiş ced emekle nesli! deden ceddin baban daim yaban hayatı korurdu rahmet ile hep an onların mirası şu ormanlar sağlıyor anadut dirgen sap tırmık ahşap yaban ya banane deme borcunu ödeme gerekir ceryan ver haydi gel modeme ve gugılda ara sıklık kirli hava sebeb olur imiş ciğerde ödeme madem durum kötü bu eski adet devam etsin dal dik seksen doksan adet mutlu ol dağ bayır hep gök yemyeşil kal ve temiz nefes al ne büyük saadet.. ............................ yok hemşerim yok şiir miirle gerilen tel misal düzelmez alem bilicen biraz bu işin kitabı hakiki çikita muz almaz alem kızarır yüzlerin başında elek kazara aşağı salmıyor felek fakirin lokmaya uzanır bilek soğan ekmek ile tuz almaz alem alkışlar şaire onlayn anında gençliğin ateşi kaynar kanında ecik çikolata versen yanında fiskiyi sek içer buz almaz alem ucuz değil fiyat yapıldı zam ya şiirde çıkar az bezelye bamya boşuna verilmez fiziki kimya felsefe mantığı baz almaz alem şaşalı reklamlar sergiler sucuk esasen giymeye yok iken gocuk sancılar içinde kıvranır çocuk sırtını sıvazlar gaz almaz alem bu alem yuvarlak olmuş abi be muhteşem ivmeler müthiş cazibe bazı bir görünmek lazım tabibe öksürük hapından az almaz alem mısralar peşinde ömrün ki ahir kendini yorma pek gardaşım tahir pencere temizlik olmalı mahir kirlenir camından toz almaz alem manav vijdanına bırakma gafı çürük sebze en ön doldurmaz safı caz yapmayıp kısa kesmeli lafı suskunluk elzemdir söz almaz alem elemle şairi melodi verir kebab olur yürek mum gibi erir mananın ummanı farkına varır derine dalma pek göz almaz alem a zalim doldur ver bade içekte olması var idi şimdi göçekte ışık parlar gece ateş böcekte her yanan ocaktan köz almaz alem kızarmış bağra bas gülü güldeni sağlama yap tekrar topla eldeni ziyaret ederek şehir beldeni fakirin mahalden kız almaz alem yav uşak! tüm silmiş geçen gün lavuk forumdan yazımı yok başın kavuk karşılık mutlaka gelecek tavuk çıkarsız yolmaya kaz almaz alem en fazla bulacak iki tankeri gözyaşın sileyim getir süngeri kaldırman abestir bükmeli geri dik duran kafadan haz almaz alem elinden bırakıp mızrabı ozan sen bana hep pekmez ver kazan kazan her zaman makbulmüş kış ile hazan mevsimden pek bahar yaz almaz alem.. ..................... alınlar bulanır soğuk terlere heybeler aşağı ağdığı zaman köprüden geçerken birden yerlere eşeğin kuyruğu değdiği zaman sığınak yerleri uzakta ara bu sıra gömülür kızaklar kara geçmiyor aslında senle makara ahbabın ahir gün dediği zaman olsanda hasımın kalede bender böyle musakkaya raslanır ender makedon padişah büyük iskender yoğurtlu kebablar yediği zaman veceteryan kesim doldur göbeği derdine görmüyor garip bebeği hayvan sever kisve iti köpeği detercan sabunla yuduğu zaman askerlik türü bir vazife celp et dışında vatandaş takmıyor devlet köftenin hesabı ödenir elbet masaya yumruğu koduğu zaman tiridi şifadır her karnı aça muhtaçtır kavurma bir demir saca içeri girilir pencere baca hışımla kapıdan koğduğu zaman verme nasibini evladı ayal kasaptan paranın üstünü say al rosto biftek yemek olacak hayal sofrana mart karı yağdığı zaman malesef ülkenin durumu kötü pantulu ayakta tutuyor ütü çanağa koyarlar bir parça sütü keçiyi koyunu sağdığı zaman cızbızın peşinde ey mecnun aşık üstü sucuk misal ıslakız yaşık gider ayak alın son bir kaç kaşık hacmi işkembeye sığdığı zaman hislenir göz görse kıyma listemi okuma arzusu doyma istemi pişirmek gerekir ahçı rüstemi üstüste külbastı yığdığı zaman.. .................. güzel otursam masana baskıcımı hürcümüsün ağırlık duygu asena yahut pınar kürcümüsün aslın kafkas ırkı ise başlık yeter bir kaç kese siman benzemez herkese hani çerkes gürcümüsün akşam er gel et dilcisi hem yıkayıp hem silcisi feminizmin temsilcisi veya yeni türcümüsün bak çantandan yürütmüşüm selpakla göz kurutmuşum sahi sormak unutmuşum operatör turcumusun halka açık kimi günde sohbet dinler başı önde itikadın hangi yönde süleymancı nurcumusun geçen gün kapıdan koğdun beni dert kedere boğdun acep ocak ayda doğdun yoksa oğlak burcumusun seni giyerek fötürü alsam kabala götürü zevzek komşundan ötürü gizli tutar sırcımısın arada yapar empatin mazi istikbali atin varmı mefkure sempatin misal haluk kırcımısın ince giyse saçı yolup soğuktan bet benzi solup kedi kadar munis olup şöyle sıcak yercimisin desem ki bir papyon takam iliklesem gömlek yakam mevki babı yüksek makam başvurulur mercimisin başı kavak yellerinde maşuku kan göllerinde ipi hazır ellerinde celladımsın darcımısın bana olur geniş arsan bağrına basarak sarsan hakmıdır başkaya varsan sen kötünün harcımısın.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
panturk 15 Report post Posted October 14, 2010 şiiri Aç Sayfa Beyaz.. Adam Gibi Bir Tane Yaz.. caddesi sokağı sakin kasaba köye benzese buda bizden derdik lakin nesebe soya benzese bizden.. tuz döker.. buzuma halt çıkar.. altı kazıma *hınzır tutardım kuzuma *ağızı maya benzese edebi hayanla taşı içi adam olan başı adamı geç gözü kaşı beygire taya benzese yokluk koparır fırtına sırtı daya en sertine nefsin benzemez mertine baş altın kaya benzese bahçasının otu biçmem cahil ile köprü geçmem bal olsun suyunu içmem dereye çaya benzese hiç tartmadan dağıt hayrı zengini fakire ayrı bu dünyadan geçtik gayrı ahreti paya benzese ülke değil sanki iren düz ovada tutmaz fren hızlandırır idik tren döşenen raya benzese hakkı arama özümde durmaz olursam sözümde beş para etmez gözümde güneşe aya benzese '' bu gelsin refaha erdin her gün sütle börek yerdin'' belki - adam haklı.. derdin verdiği oya benzese çık balkona geçip holü özler şimdi kazlı gölü seker kurşun yirmi ölü düğüne toya benzese şiiri aç sayfa beyaz adam gibi bir tane yaz bahar gelmez rüzgar ayaz buz tutmuş suya benzese alma bazı gem azıya derhal çevir düz yazıya göz al uzaya uzaya ampülü duya benzese bu gün eder tütün otlak yarın verme kaşın patlak nasıl dost der yarık çatlak depremin faya benzese kitabın yok horoz ötmez üçyüz sayfa neme yetmez beni böyle mağdur etmez karekter huya benzese benzer firaun *Haman'a sarılır dine imana sığınırdık bir limana körfeze koya benzese para sayıp çatal kaşık torpil ile oldu aşık kazara az sızar ışık *Gündüz'e güya benzese yakışmamış *köçek çengi siyahmıdır bunun dengi dudak olur kiraz rengi yüzünün boya benzese biz bu elden gider olduk kalanlara selam olsun öldüğüme gam yemezdim ok ile yaya benzese bana de ki.. '' gel yiğidim gezek senle muğla didim'' saçlarını okşar idim gerçeğe rüya benzese.. aaah amaaan aman.. yaaar.. *hınzır: domuz * ağız: ilk emdirilen süt.. maya.. *Haman: firaunun yardımcısı.. piramitin imarında rol almış kimse.. *Gündüz: soyadı ile tezat kimse.. *köçek: kadın kıyafeti giyerek oynayan erkek dansöz.. dip not:(antoloji kitabı yapıp sizin şiirleri yayınlayıp sizi şair olarak tanıtacağım.. yazın aşk şiiri verin parayı yayınlıyayım diyerek çıkar karşılığında menfaat karşılığında.. bu insanlara söz vermesine rağmen sözünde durmadığı gibi.. geçmiş zamanda sözünde dursa bile.. sözümona hazırladığı.. antoloji içindekilere.. şiir diyebilmesi için .. insanın kör kütük.. çok cahil olması gerekir.. karalamar nedeni ile.. antoloji denilen kitabın.. ciddi aklı başında insanlarca.. tarihe damga vurmuş.. ozanlarımızın aşıklarımız şairlerimizin eserlerinden derlenen bir çalışma olmasına duyulan özlem ile.. yeni kalemlerin.. genç kalemler antolojisi adı altı.. son zamanlarda meydan güreşine çıkmış.. nice yağız bahadır içre.. başa başaltıya döğüşmüşlerin.. kispetini kuşanıp vıcık vıcık yağlanmışların.. emek çaba sarfedip geleceğe bir şey bırakabilecek niteliklilerinin elekten geçirilip.. süzme yoğurda değer verme amacı ile.. kaleme alınmış.. bir çalışmadır.. ................................ bir şairi suskun millet.. adamı ediyor illet.. dur bu tavrın zulüm deme namluları ölüm kusar çünki göster gülümseme sen susarsan hepsi susar bırakır kalıcı hasar kimini darına asar eşkıya köyünü basar sen susarsan hepsi susar simsarı taciri varsa satılır vatanın arsa haykırıp dönüşme parsa sen susarsan hepsi susar sağol itip eli tersin niye tenkü mersi densin? tepki vereceği sensin sen susarsan hepsi susar sırtı yerde derde pesi ağlaması vermez esi hıçkırıp boğulur sesi sen susarsan hepsi susar it'si posteri asarsa gayrı kuyruğa basarsa dört yanın alevi sarsa sen susarsan hepsi susar toplumun ağız dili sen badı sabası yelisen kalemi tutar elisen sen susarsan hepsi susar kapsama alanı dışı kalma sen ey şair kişi yok kömürü karı kışı sen susarsan hepsi susar bir şairi suskun millet adamı ediyor illet şunu ona iyi bellet sen susarsan hepsi susar sevdası sinede taşkın belki yazdı bini aşkın sende olma öyle şaşkın sen susarsan hepsi susar yalnız aşka kalem tahsis çoğu şahsiyetsiz ruhsuz dili varsa dahi mahsus sen susarsan hepsi susar şeytanı lain melanet sükutun kötü alamet belagatı var selamet sen susarsan hepsi susar kazanova gavur mister dava adam emek ister yürü ense tıraş göster sen susarsan hepsi susar ........................... kulaklar kepçede gözlerin şaşı gel hele şöyle bir başımı kaşı içimde kızıl kor yanar ateş var yaşlara buluyor kirpiği kaşı aşkların şehridir meşhur aşkabat akşam yatar iken ilaç iç hap at sıkı giyin aman enseyi kapat yazlara benzemez havanın kışı demem nasihate kulağı tıka is bağlamışına deterjan sıka ne kadar özenle yıkarsan yıka yinede kirlidir tavanın dışı su başında sakin uyurken kunduz kimi gece biner kimisi gündüz boynuna nispeten olsada dümdüz hilkaten eğridir devenin başı bayramı seyranı eve uğrama insanın gidiyor inan ağrına ekmeği içine iri doğrama boğaza duruyor tarhana aşı uzak durmak lazım ayşe fatmadan yanına kimseyi filan katmadan toprağa uzanıp şöyle yatmadan nedense sarmıyor bedeni huşu verildi yine söz ucuz vaatler gün boyu yaşandı sıcak saatler vücut şifa bulur hayli rahatlar mümkünse soğukla almalı duşu sana karşı ise çok mütecaviz dolaştır elinde pankartla döviz dallarda oyuyor fındıkla ceviz mütevazi sanma kargayı kuşu tavşan olsa dahi askerde lavcı gözünü kırpmadan vururmuş avcı idam talep etsin isterse savcı haklı ise dönmez davadan kişi cahil cühelası kızı okutmaz dünya yalan söyle yinede yutmaz azap verir yatak uykuda tutmaz çekmeyi unutma kablonun fişi çöp tenekesini arayıp bulki çevreyi koru hep kardeşim hulki belediye ceza yazacak belki mümkünse eve dek tutmalı çişi kafada cin peri falan atlıyor içinde kalırsa insan çatlıyor yanardağ infilak edip patlıyor volkanla iniyor evrenin şişi güven duymuş isen eğer sesine çıplak gezsen bile kimin nesine osmanlının hayran imiş fesine görmeden geçmeyin fransa nişi suları sal gitsin açıp vanayı sayende işliyor ağır sanayi koysalar yerine keriz enayi sabır göstererek sıkmalı dişi dikkat et elini sakın kestirme pide yanı güzel gider pastırma parmağı ardına değin bastırma nerdeyse çıkacak kavunun leşi bazı kayın peder yapar şoförlük nasırdan muzdarip ayakta terlik fotoğraf yaşatır geçici körlük gözünü alınca parlak flaşı kiracıyı hani zenginden sayıp bu para istenmez ne kadar ayıp hamal milletine minnet etmeyip yükle bir kamyona evini taşı indirmez yukarı vurmanız jopla altına bir şey ko yahutta hopla mandalı gevşetip iplerden topla farketmez çamaşır ıslağı yaşı biliyorsa gelsin çağır imamı yaşmıdır kurumu şengül hamamı okumak gerekmez şiir tamamı fırfır döndürürmüş insanın başı.. sessizliğin çığlıklarında dinliyorum martıları.. yakamozlar dağıtamaz kadar.. ..hüzün dolmuştum ..ben sizin gözlerinize.. ..esir olmuştum hicran içerisinden.. derya.. boşalan oluk ..martılar tamamlar.. kesilse.. ..dalganın soluk.. saf saf dolu.. her merhale.. .. kalabalık içre.. yalnızlık asıl.. vurur ayın şavkı.. ve hale.. ..ardarda feryat kanar.. kayalarda mutaassıl.. sevmiştim hemde nasıl.. bağlanmıştım.. selvi boylu Nihal'e.. .. ve günahın almak olmasın.. belki ayrılıklar düşürdü.. beni bu hale.. yıllar bozuk para misali.. harcadı gerçeği.. ..günyüzü.. tabak gibi ortada.. mecal bab verir.. sancılar.. kalıcı hasar.. .. ağırlık ekseri.. kaportada.. migrensi baskılar.. zorlar.. şahdamarı .. bitmez badiren.. enfarktüs hep yakanda.. kurtulma ihtimali.. ender nadiren.. yokluğun sebeb mi bilmem bu.. .. göğsüme.. saplanan ağrı.. kaplıca tedavisi mi gerekli.. yoksa.. .. rüzgarlara mı açmalı bağrı... sağlıklı bilgi noksanlığın.. cüsse andırır.. doksanlığı.. beraberi getirmesi muhtemel.. ihtiyaç anı.. .. yer ile yeksanlığı.. gün olur şahım.. devri devranda.. sığınak arayışlar.. karabatal misal.. dalınan bataklar.. akşam gece yarıları.. yarı ölü hal.. gövde atılan yataklar.. günlük çarpı atışların.. hanesi dolmayan şafak.. kara bulutlar gibi kaplar ilerini.. ..ufkunla afak fakrü zaruretin.. malum.. engerek başları.. yolun sapağı çay tabağı işlevi gören tek.. evde ki eski tencere kapağı.. kepeğe karşı şampuan yokluğu.. .. kaldım hamamsız şakaklarıma aklar indi böyle zamansız.. sensizliğin çığlıklarında dinliyorum martıları.. parmak hesabı topluyorum eksi ile artıları.. mutlaka yirmi lira kadar yükleme.. isterdim kartı.. ekim ayı geçti.. belki.. şubatı martı.. martılar ağlasınlar benim halime.. .. sebebim sensin vefasız.. ölsem.. gelme.. .. mezar mahallime.. seher yeli okşasın zatımın.. mermer lahiti.. ..senden başkayı sevsem bile.. ..istemem olma.. nikah şahiti.. ....................... Quote Share this post Link to post Share on other sites
panturk 15 Report post Posted October 14, 2010 mandalina kabuğuna ismini yazdım uğruna harcanıp bir ömür bitti düşündüm sonrada kendime kızdım bu aptal eyleme beni kim itti birazcık kafadan zorummu varki neden bir hekime görünmüyorum yattığım karyola öylesi darki yorgana tam anlam bürünmüyorum umarsız davranış korkarım birgün katma değer ile dönecek bana nasıl kalbi tehdit ediyor hergün kahvaltıda yenen margarin sana insanın canını bunlar sıkıyor yorgun ayaklarım akşam şişmekte çaresiz bir başım kendim yıkarım kurulamak yine bana düşmekte mektebin içleri talebe dolu benim sevdiceğim yokmu içinde müdür yardımcısı kapının kolu değişecek diyor şu son seçimde zindan gibi gece yanan ışıklar aynada gördüğüm bu solgun yüzüm çökerim sofraya pilav kaşıklar yanında bulunur en fazla üzüm hüzün ve yalnızlık makus kadermi ermiyor hiç aklım benim bu işe gavur parası üç kuruş edermi yanılıp aldığım şu şarap şişe saçlara vakitsiz düşen aklarım sürsem biraz boya kararır belki dirensin eczacı kesin haklarım boğaza dolasam çelik bir telki kimbilir nerdesin şimdi şu saat atmosfer basıncı ile eş değer atmakta artarak nabız kat be kat tansiyon tehdidi sorun bir diğer rasyonel gerçeklik yıkıyor beni yoksa kolay bilmem boyun eğmeyi mahşere dek bekler bu kalbim seni elimde olsalar koltuk değneği yine bir akşamın hüznü var bende yine yaralarım kabuk bağladı sana gül topladım dikeni tende çıkarana değin anam ağladı duman kaçtı göze tüten cigaram retinayı mutlak kızıla boyar sensiz bu geceler şu bana haram sensizlik adamı mezara koyar yoruldum sevdamın peşinde artık tık nefes olmuşum böyle koşmaktan ayağa giydiğim papuçta yırtık başladı dağ tepe gezip aşmaktan kaşların yay gibi kirpiğin oktur işte avlamışım seni demekte derdim dermanına bulunmaz doktur sürekli diyorlar şimdi yemekte nektarına muhtaç arı misali dolanmakla çevren geçti bir ömür dudakların öyle elit şaşaalı adeta diyorlar gel beni sömür rüyalarım seninle süslenir inan üstelik istemez bir uydu anten ne güzel sit kom yok ekrana konan ne sabun reklamı ne bebepanten en derin yerinde böyle uykular sende beni söyle görürmüsün yaaar içimde tarifsiz hisler duygular mevsim kış üşür el saçlarımda kaaar.. ....................... fırsatı kaçırma istemesemde bana bu mesajı salmayın türksel yüz kontür parası yokki kesemde böylesi ısrarcı olmayın türksel bu ayın kampanya için şampanya milesten kazanın tatili dünya son zaman kaldırmaz inanın bünye üstüme bu kadar gelmeyin türksel yolundan çevirip şansını dönder kumbara yazarak acilen gönder onbeş kontür neki yangının sönder anımsatıp bağrı delmeyin türksel no taşı baskısı yapın kankaya kurada ev çıkar hemi çankaya kefilsiz kredi yazıl pankaya mütemadi aklı çelmeyin türksel kırk kontür bayramda cepler meledi ister isen sende hadi alo di müşteri hizmetten zırt pırt melodi olur olmaz zaman çalmayın türksel büyük ödül sana çıkacak kesin bu mesaj altında evete basın af buyur kazanma istemezmisin fazlada derine dalmayın türksel kurbağa sesleri bol vırak vırak içinde bir hayat stresten ırak dendi onu kendi haline bırak arzuma lakayıt kalmayın türksel ........................................... akraba öpme tür gelenek vardı elleri dudakla sular bayramlar şimdilerde grip korkusu sardı bakarsın mikroba bular bayramlar bayramlar sağlardı maddi dengeni öp harçlık al ihmal etme yengeni üst başım gıcırdı giyerdim yeni beni hülyalara salar bayramlar geçmişte kaldılar çoğu meziyet bir yere ulaşıp gitme eziyet güngüne ararım eski vaziyet gözlerim maziye dalar bayramlar nerde eski bayram eski ayranlar köylük yer yapardık türlü seyranlar şişkince cüzdana olsan hayranlar dillerin dondurma yalar bayramlar ne oldu bilmemki bizim ülkeye kendine gelirse hafif silkeye ne eben kalaylı bakır helkeye bol kaymak bir yoğurt çalar bayramlar gösteri yapmayıp sihirbaz hilmin yoksul giydirmeye yetmiyor ilmin ağlayıp sonuna bakmadım filmin bilmem kimi mutlu kılar bayramlar en çok şekeri al sağlar kariyer dikkat kilitlidir şimdi bariyer koymayıp ev sahip lokum orta yer kapıyı açmaya yılar bayramlar ulu tanrım bana dayanma güç ver kabak alabilsek yapardık mücver hadi gel nistersen bunları boşver içlerin sevinçle dolar bayramlar ağlama.. bırakıp burun çekmeyi hüzüne vurmayı bilin tekmeyi ümit yine fakir aşı ekmeği taşıma.. gül yüzün solar bayramlar.. elek fiyatı sat karşı nalbura pantolon dönmüşse bile kalbura bulup buluşturur adam malbora cigara uc uca ular bayramda sıksada hayatın bazı pensesi berberden çıkmalı başı ensesi içinde gençliğin o çoşkun sesi koparır zinciri yular bayramlar kimse kolay yapmaz öyle jubile adam aşkı ile gezer el ele aşırı karamsar şairi bile yine mutluluklar diler bayramlar.. ah aaman aman vaay.. ................ ne giysek diye pek düşünme zira duygulanıp yürek hise kesersin işsizin tekisin evinse kira biraz fiyonk ile süse kesersin ekonomi bozuk yok iken urban devamlı hep sorun olmasın türban kırmışsın gönlünü önümüz kurban bir dilim baklava küse kesersin görmemiş sofrası misafir olma bir süre sonra yüz başlıyor solma getirir bol acı biberli dolma mecburen laf sözü kısa kesersin kor yanar yüreği sönecek aşık akıtıp gözyaşı dök kaşık kaşık çevreye ey ateş verilmez ışık gaz lamba şişesi ise kesersin hasardan şiddetle kaçının paşa basmayın uçurum kenarı taşa görünmez kazalar gelecek başa düşersin aşağı yasa kesersin ayağa gelmiş top hem yüzde doksan kesinkes gol olur kaleye soksan olmasın elinde testere noksan sandalye tabure masa kesersin kovalar gelini deli halise yaşlı hem değilki çağında lise topallar gerçekte acıdın ise dedene bastonu asa kesersin en son yakalandın oynarken bezik hapisten çıkmışın içerin ezik mesleğin kolunda altın bilezik oksijen kaynakla kasa kesersin yüzlerin andırır alen delonu su bulma çıkmasın kıtır balonu belkide sen dahil kurar koloni büyük bir umutla nasa kesersin yılda bir olsada görün berbere ustura hasretle sakala ere altına gaste ser kan akar yere olmazsa bir hamam tasa kesersin çalışsın kaderin tığ ile şişler adamı un gibi öğütür dişler bütün gün oynanır gereksiz işler bakarsın bilekten musa kesersin bülente benzeyip bozma neşeyi tadilat yapma zor dönme köşeyi kristian dior boşalt şişeyi bol parfüm kokusu mise kesersin planla porogram ince ayar et arife gün gerek türbe ziyaret salhane önleri kasap kıyar et üst başı kirliğe pise kesersin üşürüm grip dert bu beni er yer üysek kesimler kar yağıyor yer yer her daim merakım celbediyor yar lebime ne zaman buse kesersin.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
panturk 15 Report post Posted October 16, 2010 Yar Ucuna O Yaman.. Ayak Geldimi Tamam.. yar ucuna ooo y aman ayak geldimi tamam dost elinden bir aman ben kendimi tutamam dost girerse arama tuz basardı yarama gayrı burda arama ben kendimi tutamam külli hüznü biriken bağında bülbül iken o gül olsa ben diken ben kendimi tutamam tüm yamalı hırkanda dost olacak arkanda böyle bozuk erkanda ben kendimi tutamam kritik öyle an ki tanımaz seni kanki şu zaman ahir sanki ben kendimi tutamam kartının dolar limit boğaza durur simit dost yoksa son bir ümit ben kendimi tutamam ahbab o senin kendi sorunun olur dendi böylemi dostun bendi ben kendimi tutamam dost ahdin eski sabık yaralar bağlar kabuk ver eli haydi çabuk ben kendimi tutamam.. .............................. öküz.. kağnı yükü boynun üste birikir saplanıp toprağa çakılmaz öküz alemi taşıyan boynuz gerekir her vakit ayakta yıkılmaz öküz sanmam ki merkeplik sadece anır onu eşi dostu etraf hep tanır zeka geriliği filan saptanır yalnızlık çekipte sıkılmaz öküz çıkarıp bahçeden aklını çelem dayak yerse sonu hüzünle elem mektep değil derdi turp ile kelem bir bilen yanına sokulmaz öküz öylesi adapte olup rolüne güneş gün tutulur yağmur doluna çevirme başını sapar yoluna sebebsiz imbalı kakılmaz öküz herkesi almıyor olsanda aşık yazık medeniyet denilen beşik düğmesi varsada kapının eşik ahırda ışığı yakılmaz öküz yemi verilmeyip kıştan eveli düz ova güdülür düdük kavalı en az şu biz kadar mağdur zavallı yaz boyu yüzüne bakılmaz öküz alışmış kapıdan mümkünmü hicret bir ölçek arpası asgari ücret ineğin teklifi etsede güç ret gece hayatına takılmaz öküz tarlayı sürmesi işinde mahir bundan gayrı eti yenilir tahir gün sonu dinlenir meskeni ahır dışında mapusa tıkılmaz öküz çağ yiyip tüketti dostun atını demiryola kurdu ahır çatını mübarek ne mümkün görmek zatını diziler izleriz bıkılmaz öküz hazin hazin seyret diır may frend zamandan kazanmak en yeni trend modernite denen grift labirent bir hızlı trensiz çıkılmaz öküz.. ...................... Millet beni hepten şiiri cepten mesaj yollu alıp yazdı sanıyor iftira hiç kopya çekmedim webten Feto bey şahsımı zaten tanıyor ben tabii burada anmak istemem cemaat bağlantım türü ithamı meğer ulaşmadım ciğer pis demem sabırla beklerim gelen ilhamı filhakika şiir şu her dakika insanın yazdığı bir olgu değil başardın kurbanı kesip akika kağıdın önünde saygıyla eğil meyletme sözlükle kolaya kaçım zihninde birikmiş cümleyi kullan tiviiğden başlasın radyasyon saçım mecusi misali üstüne çullan müneccim edası takın yüzüne uzmanından dinle bu kasım ayı enflasyon rakamı borcu hazine günlük hayattan seç konu temayı konut edindirme yardımı adı altında sadaka kime yetmekte? türlü laçka dizi dolmuş miadı kuşkusuz insanı verem etmekte demet akalınla tarkan izleme sonucu sevinçle göğe hoplarım bunlardan çıkıyor iyi malzeme yokluğu şüphesiz hep nal toplarım iltimas geçmem hiç iktidar parti kimseye olmadım asla borozan başlıca eseri leylek ve martı sevdiğim yazardır yine firuzan marifet dilerim dünya ahiret nazar etme çalış seninde olsun tüm herkes yesin pak temiz tahir et hafızan açılsın beyne kan dolsun ne kadar küçümser olsanda beni emek çaba sarfı şair yapıyor bir yandan temizle puttan kabeni bir yandan kul batıl yola sapıyor azabı çekersin kabirde bile çizgisi ayrılma adalet hakkın yanılıp salma pek uyku hab ile koyverme bünyeye bıkkınlık sakkın inandın davana sadık olmalı erdemin bağrında her dem saplı ok emsali görülmez biber dolmalı sofralar herkesin bulma hali yok hamaset mutlaka uzak durulsun takdir edersiniz koymam avluya yabancı sermaye tezgah kurulsun dokunmuş bürünmem bornoz havluya müsade ediniz kırk yılın başı temaşa tarza ben kaşığı salsın oynamam kimsenin ekmeği aşı duygusal alanlar ehline kalsın arada kazara yazdımsa bile buram buram sevda kokan şiiri pişmanım çekmedim bir daha çile dökünce vatandaş gözyaşı iri aşikar kalemim yine zirvede rakibin papucu dama atarım kalemim değişmem dünya servete aç kalıp ne sattım nede satarım.. esasen tutucan bunu sapından mürekkep deryası içre yüzülsün dükkanı açık ko hergün kapından aydınlanır için ışık süzülsün öksüz yavrunun hak benden sorulur nafaka vererek baksın babası benden gayrı mutlak manen yorulur filmi mutlu sona bağla çabası mecal kalmaz dizde gece yarısı odama usulca sızan bir ayla harbiden sevmişim saçın sarısı kalırım elimde keman ve yayla çalarım martılar cılız seslimi bazı vurur saat altı buçuğu ruhum kabul etmez asla teslimi herkes bilir aslım köylü çocuğu öyle cepten mepten gelmiyor hacı bilakis cebimden para çıkmakta okura verirken şurup ilacı internet masrafı beni yıkmakta bunları başlara kakma arzusu gaye sarılmadım asla kaleme lakin sizde gezip mersin tarsusu fesatlık yaymayın cümle aleme vebali boynuna.. desem.. -müfteri zatımı uyurken filanmı gördün? düşürmem elimden kalem defteri şiir kim baktı der.. - sen nasıl ördün? velhasıl emeğim çaba ortada aort damarını yarmışım habib bacağı sığdırmam kısa şortada mümkünse serin tut demişti tabib.. iştahın var ise acılı kebab sıklıkla satılır şehri adana karartma ilerden sol tarafa sap yaptım evin duvar yeni badana nihavent makamı kimi besteler benimde ilgimi çekmiyor sanma uzunlu kısalı bazı desteler başağa kesmeli sapına kanma inakı felsefe mantıkta ara muktedir isen ki idraki kaldır saldırma kolaydır tenha mağrada iğneyi mukimem halk bağrı daldır ağrıtır başını ne halt yemeye yüzme bilmediğin kavağa çıktın? ben seni essahtan balık sanmıştım inkisar en başta tabuyu yıktın uyuyan tencere en güzel bakla saklama vasfına sahiptir inan yıkılır nihayet atarsa takla bir süre ayakta kalsada binan edebin ardında mana gizlidir aleni dürüstlük en ön planda sinsice düşmanlık derin izlidir çehren kalmaz badem yağlı cilanda rücu olmam o gül hüsnü anına seyir bağlamında dalmaya geldim mehtabın bakarım meşru yanına başüstüm var ise almaya geldim.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
panturk 15 Report post Posted October 19, 2010 Zamane çocuğu Bunlar Azizim.. ne vardı dünyaya erken gelecek engel olan yok ya diye fırlanır sonra aklın başa geliyor ancak iş işten geçerek saçın kırlanır bizim zamanımız ne sıcak aşın ne altı ıslasan silinir yaşın şimdiler şampuan yıkanıp başın günlük ılık memba suyla durlanır kurularken rastla kepek izine vitamin desteği döner özüne ve balık yağı fer gelip gözüne bakımlıdır yüzü sanki nurlanır hayır kıskandığım filan yok yahu nihayet bu çocuk değil ya ahu fakat kızdığım şey akşam sabahı hava aldırılıp bahçe turlanır öğlen abur cubur gıdayı sakla kansızlık anemi geliyor akla beş yaşından evvel yedirme bakla tuvalet yapmakta falan zorlanır zamane çocuğu bunlar azizim azıcık pekmez ver bir cıngıl üzüm malümun kaşarın zor olur hazım yarım yağlı peynir yahut lorlanır elektirik para çıksa canında sıcak ayar açık olsun fanında rahatsız olmasın çocuk yanında yorgunsan bakarsın gece horlanır vicdansız adamın elinden aman sen nasıl babasın yokmudur iman bebenin ciğere kaçacak duman niçin cigaranın ateş korlanır bebe değil ulan sanki evliya çekil bir önünden çıksın avluya azıcık terledi sarıp havluya üşürmü acaba fikri parlanır sen içerde büyüt karınla göbek dışarda göğermiş zavallı bebek nasılda değişmiş şimdinin köpek acili ara bir şekli hırlanır hastanenin ağır gelir fatura git götür bebeyi türbe yatıra zatüre geliyor en çok hatıra soğukta üşütüp yüzü morlanır ''senin suçun diye bağırır eşe gel yavrum sırtına çekeyim şişe bulursam gireyim bende bir işe şu herif utanır belki arlanır'' -bulursan iş selam söyle patrona memleket muhtaç bir iyi nötrona güvenme geçici ufak kadrona sepetler bakarsın yarın zırlanır hınzır velet yetmez üstelik karın işsizlik bir taraf karanlık yarın efendim gayrı siz farkına varın ağarır saçların böyle karlanır.. .............................. uzanan el gider hoşa katresi yaş sileceksin kazma ile koşa koşa dağı taşı deleceksin sağlıklı ve uzun yaşa baltaları vurma taşa engelleri aşa aşa üstesinden geleceksin sakın deme tövbe haşa böyle tarak böyle başa kimler tetik kimler maşa tetkik edip bileceksin karnın açtır gece kaçta döner giderdi lavaçta yemekteyiz hep revaçta eti ince dileceksin kirletip atmasın şişe saat çeyrek kala beşe umman deniz derya köşe derin dibe dalacaksın içerin hep sevinç neşe bulduğun yer meşe döşe şairler benzer güneşe bazı yalnız kalacaksın atılmışca kor ataşa her akşam evde nataşa deki git kocanı boşa kadın aklı çeleceksin komşun ile münakaşa at başına kürek maşa yola gelir paşa paşa türlü ürün alacaksın geçit vermez hiç keleşe her şey değil pek beleşe duyan koşsun dosta eşe acil haber salacaksın akşam eve gündüz işe aşk ateşi pişe pişe kafa beynin şişe şişe sen bu sazı çalacaksın.. ................................ eleştir şair şevki kalmasada adın ak düşkünüm damak zevki gel toplayak madımak adımı atıp ürkek kürsüye çıkma hatip sözün yok yiğit erkek otur desinler katip binlerce sen misali eleştirme talibi zor hedefe visali kim çıkıyor galibi öyle leyleğin lak lak kıvamı yerme aşık aksi hali yağ şak şak çok gelir yarım kaşık imkanın nispetinde sonuna kadar oku yarı yol kispetinde yayılır ağır koku şikara gider iken sen sakın olma şikar kötü hal batar diken iyi okşar aşikar şaraptan ırak durup ayık başla eleştir gir sıraya ilk gurup saygın isme beleştir gariban o şaire kafa göz birden dalma kalem var yok daire onu elinden alma kendine bir bak şöyle ne yaptın ulu orta başarın varmı söyle mesela bir yumurta yumuşak olur kabuk belki iç çift sarıdır çünkü çıkarır çabuk derdi buğday darıdır hadi şimdi eleştir şu zavallı pilici kimi yergiler eştir saplamakla kılıcı makul bir gerekçedir acıkmış karınları doyurmak erekçedir düşünmez yarınları anında şıpın işi yalapşap yazılmakta belki son çırpınışı mezarı kazılmakta kul kendi mezarını kazar ses duyulmazmı ruhuna el fatiha imama uyulmazmı bu yüzden fazlada incitme acemiyi git yat uyu uykular olsun hep gecen iyi.. ............. ''bir şiir kitabı bastırdım'' desen hemen kaşlarını çatar kitapçı istemezse ısrar yollu denesen tiksinerek bakış atar kitapçı - mmm.. arka kapağın var bandrolü tamam ''anam korsan malı ben semte komam'' ön sayfa ismi gör girmişce hamam ıslar alnına ter katar kitapçı içimden '' lan oğlum değilsin koyun hayat dediğin bir dram tür oyun'' melül melül bakıp bükersin boyun azıcık zokayı yutar kitapçı arkanda dayın var otur bol masa şiir yazmazdım iç hicran dolmasa dağıtım ağım yok zatın olmasa kim benim elimden tutar kitapçı -hemşerim bu beni çarpsın ki şu nan vallahi siftahsız kapattım dünaan yoksa almazmıyım gitseydi inan satmaz ayağına yatar kitapçı ''abey maliyeti nasıl öderim satılmaz eş dosta sonra ne derim üstümden alıver biraz kederim'' sanki iflas eder batar kitapçı arabesk tarzında çalarım teyip içini okumaz başını eyip gitmezsen zabıta çağrırım deyip acımaz adamı satar kitapçı ensesi dibi el kazıkla bitsek bozulmuş bu dünya azıcık itsek bilmem başı alıp nereye gitsek gecikmiş trenim rötar kitapçı.. hele içlerinde biri vardı acıyarak yüzüme baktı - tamam edebiyat şiirsiz düşünülemez ama edebiyatın şiir dalı gitmiyor.. yazık buna harcayacağın emeğe.. git edebinle roman türü neyin bi şey yaz.. herkesin babayı neyi sorgula.. baba ve hiç de.. git iktidara cemaate hatta millete sataş.. gerekirse söv say.. o zaman sana yardımcı olurdum.. peynir ekmek gibi gider dedi.. ama.. şiir okunmuyor satılmıyormuş.. atarım biladerin bodruma yaksınlar zobada sıcak kış geçer.. oda bir hayır bence.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
panturk 15 Report post Posted October 23, 2010 Kim Demiş Iş Yok Memlekette.. Kim demiş iş yok memlekette var hem bissürü tonla yeter ki eğleşme çette çimento çek kar betonla temeli at kat daire benzer yön varmı şaire idrak et git aynaya bak dişin dökük başın kabak tabak gibi ortadasın sorunu kaportadasın tadasın hayatın acı biber tarafını hacı bacım olsun dünya ahret edemezsin şahsen ah ret kadın kötü şiir yazar ama yüz değmesin nazar insan kalbi küt küt atar kitap en az yüz bin satar sen görmeden kabus uyu felek kurar hep pusuyu su yukarı akar şöyle bir örneği varmı söyle öyle nam salmamış adam kitabını hangi madam sorarım kor ki rafına sığınıp yüksek afına kafın arkası belki var mutlu balıklı bir livar ne vardı şair olacak keşke yağlı kaz yolacak baz istasyona müsait müstakil tüm sana ait sakin gecekondu evin tekin bir yer buldun sevin sevmez patroytu sükutu sever sakinlik sükutu şiir yazarken kes sesin ki korkmasın gelsin esin sinesi nar çıkaranı yakıp acı cigaranı hiç uc uca ulamazsın kati suret bulamazsın tam kafana göre işi ne vardı ki olsan dişi dolu iş hem maaşı bol gerer patron kanadı kol diye estetike meyil verme meseleye eyil değil ceryana tak fişi şimdi sana göre işi hemen nasıl uydurayım gel kasaptan koydurayım yarım poşet kuşbaşı et al ve yarın işbaşı et var başına otur masa şayet kimse oturmasa burdan evrakı takip et malum belirsiz akibet sen tibete yolluyorsun sağı solu kolluyorsun kimse yoksa yak sigara yazıl sekreter nigara vecd ile kalp bazı tekler çift çift uçar kelebekler bekler iken maaş bodro telgraf ''pardon dolu kadro'' patron beni sepetledi bir ay evi hep etledi nakit sıkıntısı tabi karnın açsa ısıt abi gel vereyim sana bıçak çoğu kokmuş hava sıcak.. ufak yer bizim kasaba hayrına verdim kasaba kalan eti ben nitekim köfte yaptım eylül ekim buda senin kısmetinmiş şimdi sağır ismet inmiş alt kat komşum melahata oda geçsin telsim hata sim hata mesajı verir hali görsen için erir bakan yok azizim bakan ancak manzaraya bakan çin malı ve bozuk çoğu gagalıyor uzak doğu tuzaklara düşmeyelim el yağında pişmeyelim hayalimde elde olta atmak galatada volta sonra avrupası balkan kalkan satmalıyız kalkan kim alır deme balığı mutlak çıkar bir alığı devri değil bula al kan elde kılıç ile kalkan çilek al kan yapar diye salla gitsin müşteriye eriğe taban fiyatı bin lira yaz az fiy atı besiye tava getiren bizi işsizlik bitiren biti ren geyiğe sar kaç yerli ete kanal ark aç baktı ren geyikte oyun sana bükecektir boyun geçmişde bir deli dana paniği sardı badana içine buladı eti sersem avrupa milleti et mahrumu köşe bucak sonra bize açtı kucak bütçe makarna süzgeci sattık uyuz üç beş keçi gelmedi bunun arkası olmadık dünya markası anavatanı ankara tiftik cinsi coni kara kıta afrikası dahil satar çin fildişi sahil angora adı altında yıllık elli bin altında yine senden faiz alır senin hanım mahrum kalır yüzük kolyesi bilezik demese bile bil ezik içi zavallı kadının hükmü kalmadı kadının hangi hakim bilir halden herif gelir iken halden yarım okka hamsi almaz denize bir olta salmaz ezberlemiş devlet bize ya iş versin yahut vize yahu devletine omuz ata ata bazı domuz iki seksen uzatıyor kokmuşuna tuz atıyor devlet.. sen.. suyu serp akan.. altı yıkansın her bakan.. kadayıfı şöhret yapmış uygun yerden alacaksın iş yok iş yok deyip durma işi kendin bulacaksın dört yanı iş ülke cennet takılma başında sen net sayenizde şair oldum geçti tehlikesi cinnet iyisinden buldum sana işi.. çalış dön insana nene gerek şiir filan bastırman gerekir ilan el eteği öpeceksin henüz taze körpeceksin yol yakın iken dönmeli içe ümit serpeceksin.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
En Son Osmanlı 44 Report post Posted October 24, 2010 Kim demiş bu memlekette emekler boşa gidiyor diye!! Dayısı olana tüm kapılar açık en kibarından.... Teşekkürler!!! Quote Share this post Link to post Share on other sites
panturk 15 Report post Posted October 25, 2010 Kafayı Taktı Türbana.. kıvırıp dudağı lebi tuhafca baktı urbana bütün okulu mektebi kafayı taktı türbana biri baş eğmez kafire biri mezbaa tür zifire verilecek iki fire girer iken bu kurbana şu diploması yırtılır okumaz ise kurtulur aşir gün elbet tartılır bilir baş örtüm ar bana ömür biter ilim asıl lazım müslümana vasıl olamadı acep nasıl bu dünya sanki dar bana didar-ı hür tanım sari inancın gereği ari? hayrına tutuver bari porojektörü far bana marif yolu kaya çakıl giyin peruk ile takıl mütemadi verir akıl malum çariçe çar bana içeri salma kıl maşa karış saçı ile kaşa dolaş geri yine başa döner tarhana çorbana müneccim kadın felaket öz hemcins hakkı helak et yanaş madalya plaket koyam filesi torbana yılda mahsus bir defaya çıkak seninle sefaya türbanı takmam kafaya şu sensizliği kor bana.. aah aman aman yaaar.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
panturk 15 Report post Posted October 27, 2010 Kan Damlasın Kaleminden.. Ne kadar çok bıçak sokarsa soksun aşık sarmaşık gülü gibi bol ürün alır arınır şiir salınsa kepçe kaşık irisi üste gelir altta kötüsü kalır ışık olur kavra ve silk ilhamın yakası manyaklık günümüz münferit vakası kısa kesilmeli söz vurmasın makası laf kalabalık kafa ütüsü kalır aşıklar.. civarı köyceğizle fethiye aşırıya kaçmadan yazmalı methiye unutma.. şiiri miras bırak atiye düşsede uçak kara kutusu kalır ocakın yerine der ise şubat ayı başa kakar okur ufak naif hatayı atıverin gerekirse üç beş kıtayı temizlenir yumuşağı katısı kalır musibet.. alkışı ve şakşakı.. yalaka yapıyor şairi..nadir var alaka edebiyat ile.. yatır altı falaka yıkılır duvarı.. tek.. çatısı kalır.. kan damlasın kaleminden.. alem anlasın şair ne imiş.. bilsin!..var admin banlasın esirgeme sözü farzet atletin donlasın çıplak adamın ne doğu ne batısı kalır ısıtma aynı konuyu hem seve seve bazı gün zürafa ver bazı gün deve başarır isen yazılır sizin eve döşek serer okur gece yatısı kalır aşıkın olacak mutlak udu itabı edebi düşürme bil hitabı mükemmel güzel şiir doldur kitabı daha sonra satışı satısı kalır.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
panturk 15 Report post Posted October 31, 2010 Anguslar.. bunlar avustralya görmüş bi toplum sanmam yerli gibi kakar anguslar herhangi otoyol karşıya geçsin kırmızı ışığa bakar anguslar yerlisi tükendi devletim aydı Allah razı olsun dört yana yaydı kaza görüntüsü mobese kaydı zannetmem burnunu sokar anguslar sarıda hazrolup yeşili bekler yaşlıya öncelik ne şüphe şekler araç arızalı kalkıp itekler geri dörtlüleri yakar anguslar bana sorma '' - nerde şoför maralı?'' kalp kriz geçirmiş bahtı karalı baktı ki bu garip ağır yaralı ambülansa sinyal çakar anguslar karşıdan işaret alındı dolu acilen kavranır vitesin kolu yaralı ile tut hastane yolu vakit kaybetmeden çıkar anguslar yağmurda giymişsen kürkünü samur medeni yoğrulmuş bunların hamur sanma yerli gibi sıçratır çamur müstesna azıcık sakar anguslar yetişme gayesi hızlı sürülsün trafik polisten duvar örülsün önemli olan tek işin görülsün yirmi otuz kağıt sıkar anguslar insanlık namına menfaat ari yoğun bakım oda aldırır seri yarın taburcu pak bulmalı bari gider koltukları yıkar anguslar bizim yerli sığır harbiden cahal sokulma yanına mezbaha mahal mahiyet yayına kralla şah al bu yönden sahibi vakar anguslar severek versede leziz hoş eti tatmaya alışkın değil vahşeti kazara görmesin kimi dehşeti muhtemel sokağa akar anguslar eksilmesin mirim sofranda tuzun karşıya rahat geç oğlunla kızın ne halkı yerlere uzatır uzun ne sivri boynuzu takar anguslar gurbet el içleri olsada ezik çalmazlar yüksek ses arabesk müzik hilkat taşırsada çok güçlü fizik maçoluğa kulak tıkar anguslar göğsünde mangal tür bir yürek yatar ne acemi kasap önüne katar ne maçı kutlayıp mermiler atar yahut halkı eyler şikar anguslar der isen ne için bayramın zehir sebebi özlenen dağ ova nehir yutuyor hayvanı bu büyük şehir sonunda besiden bıkar anguslar kurban günu mısmıl denir ha buna muhtaç değil elin kile sabuna ecik kekik ekle pişme kabına etleri gül gibi kokar anguslar Quote Share this post Link to post Share on other sites
En Son Osmanlı 44 Report post Posted October 31, 2010 Yüreğinize sağlık hocam. Şiirleriniz etkileyici.. Quote Share this post Link to post Share on other sites