Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]

vecd_

Üye
  • Content Count

    303
  • Joined

  • Last visited

  • Days Won

    25

Posts posted by vecd_


  1. YAKARIŞ...

    Ya Rab hemişe lutfunu kıl reh-nüma bana

    Gösterme ol tariki ki yetmez sana bana

     

    Kat' eyle aşinalığım andan ki gayrdır

    Ancak öz aşinaların et aşina bana

     

    Bir yerde sabit et kadem-i i'tibarımı

    Ancak öz aşinaların et aşina bana

     

    Yok bende bir amel sana şayeste ah eğer

    A'malime göre vere adlin ceza bana

     

    Havf ü hatada muztaribim var ümid kim

    Lutfun vere beşaret-i afv-i ata bana

     

    Ben bilmezem bana gereğin sen Hakim'sin

    Men' eyle verme her ne gerekmez sana bana

     

    Habs-i hevada koyma Fuzuli-sıfat esir

    Ya Rab hidayet eyle tarik-i fena bana

     

     

    Fuzuli

     

     

    GAZELİN AÇIKLAMASI

    Tanrım! Lütfunu rehber kıl daima bana ve sakın sana ulaşmayan yolu bana gösterme!

    Senden başka her şeyden dostluğumu kes benim; yalnızca kendi sevdiklerini sevdir bana! (Yalnız sana dost olan kişileri benim için dost kıl, sana dost olmayanlardan yolumu ayır.)

    İtibar ayağımı öyle bir yerde sabitle ki, orada yalnızca dinin yol göstericisine (Hz. Muhammed'e) uyulsun, sadece onun yolundan gidilsin.

    Yazık ki sana layık bir amelim yok benim. Eğer adaletin beni amelime göre cezalandıracak olursa benim vay halime!..

    Hata ve buna bağlı korkular içinde kıvranıp duruyorum. Umarım, lütfun bana hatalarımın bağışlandığı müjdesini verir (yoksa halim haraptır.)

    Ben bana tam olarak neyin gerektiğini bilemem.Hakim (her şeyi bilen Allah) sensin; bana gerekmeyeni bana verme!

    Beni Fuzuli gibi heva (hevesler, istekler, ihtiraslar veya dünya ilgileri)

    içinde hapis bırakma! Tanrım! Bana fena (Senin aşkında yok olma) yolunda kurtuluş nasip eyle (veya bu kötü gidişime bir hidayet nasip et!)


  2. EL ÇEK İLACIMDAN TABİP!..

     

    Aşiyan-i mürg-i dil zülf-i perişanındadır

    Kanda olsam ey peri gönlüm senin yanındadır

     

    Aşk derdiyle hoşem el çek ilacımdan tabib

    Kılma derman kim helakim zehri dermanındadır

     

    Çekme damen naz edip üftadelerden vehm kıl

    Göklere açılmasın eller ki damanındadır

     

    Bes ki hicranındadır hasiyyet-i kat'-i hayat

    Ol hayat ehline hayranem ki hicranındadır

     

    Ey Fuzuli şem'-veş mutlak açılmaz yanmadan

    Tablar kim sünbül rişte-i canındadır

     

    Fuzuli

     

     

     

    GAZELİN AÇIKLAMASI

     

    Gönül kuşum dağınık saçların arasında yuva kurdu ey sevgili!.. Artı nerde olursam olayım veya iki elim kanda da olsa gönlüm senin yanındadır.

     

    Aşk derdiyle başım pek hoş benim ey tabib, bırak bana ilaç vermeyi. Bana derman vermeye ki, senin dermenın beni helak edecek zehrin ta kendisidir.

     

    Ey sevgili naz edip düşkün aşıklardan eteğini çekme. Eteğine yapışan ellerin (sen eteğini çevirince) göklere açılmasından (dua eder gibi) sakın!..

     

    Senin ayrılığında, hayatı sona erdirme özelliği gizlidir, ayrılığın ölüm demektir. Senden ayrı düşüp de hala yaşayanlara hayranım.

     

    Ey Fuzuli! Sevgilini saçının büklümü sen can ipliğine bağlıdır. Sen mum gibi yanmadan o büklümler açılıvermez.


  3. Dünyanın gözünden Türkler!

     

    Dünyada iki bilinmeyen vardır. Biri kutuplar, diğeri Türkler.

     

    Albert Sorel

     

    Kılıcı insafsız bir beceriyle kullanan Türk'ün eli, yendiği insanların yarasını sarmakta da ustadır.

     

    Lord Byron

     

    Türkler kahramadırlar, dostlarına zarar vermezler. Yüce Türk milleti tuttuğu

    eli bırakmaz, sözünden dönmez, iyi ve kötü günlerde dostundan ayrılmaz. Böyle bir ulusla el ele vermek yeryüzünde her zorluğu yenmek için sonsuz bir güç ve yetenek kazanmak demektir.

     

    Comenius (Çek Bilgini)

     

     

     

    Türk'ün şevkat ve insaniyet duygusunu inkar mümkün değildir. Bu duygu insanı

    atalete sevkedip sefaleti artırmakla beraber, teşkilatı düzensiz bir toplumun bir derdine tek çare demektir. Türk ırkının soyluluğunu gösteren diğer duygular, yani en küçük iyiliklere karşı besledikleri minnet ve şükran duygusu, ölmüşlere karşı besledikleri minnet ve şükran duygusu, ölmüşlere

    karşı besledikleri minnet ve şükran duygusu ... büyük bir nezaketle yapılan konukseverlik adeti ve hayvanlara saygı alışkanlığı gibi faziletlerin inkarı da mümkün değildir.

     

    Edmondo De AMICIS

     

    Türkçeyi öğrenmek benim için büyük bir mutluluk oldu. Çünkü Türk'ü anlamak için kendisiyle mutlaka tercümansız konuşmalıdır. Tercüman, ışığı örten zevksiz bir perde oluyor.

     

    Gelland (Fransız Bilgini)

     

     

     

    Türklerin yalnız sonsuz bir cesareti değil, iradeleri sersemleştiren bir sihirbaz zekası vardır. İşte Türk, bu zekasıyla zafer kazanır, uygarlıklar yaratır ve insanlık dünyasında en şerefli hizmeti başarır. Zaten Avrupa'nın yarısını yüzyıllarca boyunduruk altına almak başka türlü mümkün olamazdı.

     

    Çarnayev (Rus Komutan)

     

     

     

    Silahlı milletin en canlı örneği Türklerdir. Bu diyar köylüsünün orak, katibinin kalem ve hatta kadınlarının etek tutuşunda silaha sarılmış bir pençe kıvraklığı vardır. Türk ata biner gibi oturur, keşfe yollanan asker gibi uyanık yürür.

     

    Moltke

     

     

     

    Artık Türklerle savaşmam. Onlar çok cesur ve iyi insanlar.

     

    Andreas Phitiades

     

     

     

    "Türk gibi ölüme gülerek bakan bir eri başka hiçbir ulusta bulamazsınız. Yalnız ona iyi bir komutan gerektir. "

     

    Mulman

     

     

     

    Türkler muhakkak ki, Avrupa tarihinin ve yakın Asya tarihinin bildiği en halis efendi millettir.

     

    Kayzerling


  4. Sen Şemsten önce de namazını kılar, ibadetini yapar mıydın...?

    -Yapardım..

    -Ondan önce de etrafındakilere iyilik etmeye çalışmaz mıydın?

    -Çalışırdım..

    -Peki öyleyse değişen ne?

    ... ... -Şems gelmeden önce üşüdüğüm zaman ısınırdım.. Şems geldikten sonra dünya da bir müslüman dahi üşüyorsa, ısınmaya hakkım olmadığını öğrendim

    Şems’i tanımadan önce ben, acıkınca bir kap çorba içer, doyardım. Üşüyünce de ocağıma iki odun atıp ısınırdım, Fakat şimdi,dünyanın bütün çorbalarını

    içsem doyamam…Çünkü, biliyorum ki dünyada açlar var. Dünyanın bütün

    odunları yansa ocağımda, artık beni ısıtmıyor.

    Zira biliyorum ki yeryüzünde üşüyenler var.


  5. Geri sayim sen dogdugunda basladi

    eger 9 canli bile olsaydin

    8 kez kacabilirdin ölümden,

    bil ki 7 duvele sultan dahi olsan

    yerin 6 mekan olacak sana...

    En fazla 5 metre kumas goturebileceksin,

    kapatacaksin 4 acsanda gozlerini bu

    3gunluk fani dunyada

    Azraile 2 kat olup yalvarsanda nafile ecel geldiginde,

    1 gun oleceksin,iste o an hersey

    (0) dan baslayacak CùNKù öLüM BiR YOK OLUS DEGiL YENiDEN DOGUSTUR


  6. eylün sonu

    Günler kısaldı. Kanlıca'nın ihtiyarları

    Bir bir hatırlamakta geçen sonbalarları.

     

    Yalnız bu semti sevmek için ömrümüz kısa...

    Yazlar yavaşça bitmese, günler kısalmasa...

     

    İçtik bu nadir içki'yi yıllarca kanmadık...

    Bir böyle zevke tek bir ömür yetmiyor, yazık!

     

    Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor;

    Lakin vatandan ayrılışın ıztırabı zor.

     

    Hiç dönmemek ölüm gecesinden bu sahile,

    Bitmez bir özleyiştir, ölümden beter bile.

    Yahya Kemal BEYATLI


  7. Bir Eşi Olmalı İnsanın!!!

     

    Bakarken yüreğinin kabardığı,

    Gözlerinden gözlerine yüreğinin aktığı...

    Aşık olduğu bir eşi olmalı!

    Sabah gözlerini açtığında,

    yanında olduğunu görüp,

    Şükürler etmeli Yaradana.

    Koklamalı saçlarını Uyuyan eşine şefkatle bakıp,

    Usulca dokunmalı yüzüne,

     

    Bir eşi olmalı insanın!!!

     

    Varlığını hissedebilmek için.

    Parmakları titremeli, incitirim korkusuyla.

    Sürekli çağlayan bir pınar olmalı gönlü...

    Kramplar girmeli midesine,

    Onsuzluk aklına geldikçe!

    • Like 1
×
×
  • Create New...