vecd_ 166 Report post Posted November 25, 2011 Geri sayim sen dogdugunda basladi eger 9 canli bile olsaydin 8 kez kacabilirdin ölümden, bil ki 7 duvele sultan dahi olsan yerin 6 mekan olacak sana... En fazla 5 metre kumas goturebileceksin, kapatacaksin 4 acsanda gozlerini bu 3gunluk fani dunyada Azraile 2 kat olup yalvarsanda nafile ecel geldiginde, 1 gun oleceksin,iste o an hersey (0) dan baslayacak CùNKù öLüM BiR YOK OLUS DEGiL YENiDEN DOGUSTUR Quote Share this post Link to post Share on other sites
Demet Keskin 27 Report post Posted November 25, 2011 İskoçya'da yoksul mu yoksul bir çift yaşardı. Fleming'di adı. Günlerden bir gün tarlada çalışırken bir çığlık duydu. Hemen sesin geldiği yere koştu. Bir de baktı ki beline kadar bataklığa batmış bir çocuk, kurtulmak için çırpınıp duruyor. Çocukcağız bir yandan da avazı çıktığı kadar bağırıyordu. Çiftçi çocuğu bataklıktan çıkardı ve acili bir ölümden kurtardı. Ertesi gün Fleming'in evinin önüne gelen gösterişli arabadan şık giyimli bir aristokrat indi. Çiftçinin kurtardığı çocuğun babası olarak tanıttı kendini. ‘‘Oğlumu kurtardınız, size bunun karşılığını vermek istiyorum’’ dedi. yoksul ve onurlu Fleming ‘‘Kabul edemem!’’ diyerek ödülü geri çevirdi. Tam bu sırada kapıdan çiftçinin küçük oğlu göründü. ‘‘Bu senin oğlun mu?’’ diye sordu aristokrat. Çiftçi gururla ‘‘Evet!’’ dedi. Aristokrat devam etti: ‘‘Gel seninle bir anlaşma yapalım. Oğlunu bana ver iyi bir eğitim almasını sağlayayım. Eğer karakteri babasına benziyorsa ilerde gurur duyacağın bir kişi olur. ‘‘ Bu konuşmalar sonunda Fleming'in oğlu aristokratın desteğinde eğitim gördü. Aradan yıllar geçti. Çiftçi Fleming'in oğlu Londra'daki St. Mari's Hospital Tip Fakültesi'nden mezun oldu ve tüm dünyaya adini penisilini bulan Sir Alexander Fleming olarak duyurdu. Bir süre sonra aristokratin oğlu zatürreye yakalandı. Onu ne mi kurtardı? Penisilin! Aristokratin adi: Lord Randolp Churchill. Oglunun adi: Sir Winston Churchill. Kurtaran doktor: Çiftçinin oglu Sir Alexander Fleming. Paraya gereksiniminiz yokmuş gibi çalışın. Hiç acı çekmemiş gibi sevin. Hiçbir şey beklemeden verin. Karşılığı nasıl olsa gelecektir... Quote Share this post Link to post Share on other sites
Demet Keskin 27 Report post Posted November 25, 2011 Çok eskiden köyün birin de bir yaşlı evliya ve fukara oğlu yaşarmış bu köyün hemen karşısın da da çok ama çok yüksek bir de dağ varmış ve bu dağın tam tepesin de için de bir yılan bulunan bir kuyu var imiş ne zaman bu yaşlı evliyanın başı derde girse bu yılanın yanına gider ve yılan da ona bir altın lira verirmiş gel zaman git zaman artık yaşlı adam oraya çıkamaz hale gelmiş ve bir gün oğlunu yanına çağırmış ve demiş ki bak oğlum o dağın tepesin de bir kuyu var oraya git kuyudan bir yılan çıkacak benim oğlum olduğunu söyle ve sana vereceği emaneti al ve bana getir demiş oğlu da tamam baba deyip koyulmuş yola kuyunun başına gelince yılan çıkmış oğlan anlatmış her şeyi yılan da uyuya inmiş ve bir altın vererek bunu babana götür demiş oğlan da için den söyle düşünmüş eğer ben bu yılanı öldürürsem kuyudaki bütün altınları alır ve çok zengin olurum demiş ve yerden aldığı bir taşı yılana fırlatmış taş yılanın kuyruğuna gelmiş ve can havliyle oğlanı ısırmış derken epey zaman sonra oğlan zehirlenerek ölmüş adam iyileşmiş ve doğru yılanın yanına gitmiş her şeyden haberi olan adam başlamış yılana anlatmaya işte öyleydi böyleydi o cahildi falan filan demeye ve demiş ki gel tekrar eskisi gibi dost olalım. yılan şöyle cevap vermiş "yooooookkkkkk olmazzzzzzzzz bende bu kuyruk acısı sende de bu evlat acısı varken biz artık dost olamayız"... Quote Share this post Link to post Share on other sites
vecd_ 166 Report post Posted November 25, 2011 Sen Şemsten önce de namazını kılar, ibadetini yapar mıydın...? -Yapardım.. -Ondan önce de etrafındakilere iyilik etmeye çalışmaz mıydın? -Çalışırdım.. -Peki öyleyse değişen ne? ... ... -Şems gelmeden önce üşüdüğüm zaman ısınırdım.. Şems geldikten sonra dünya da bir müslüman dahi üşüyorsa, ısınmaya hakkım olmadığını öğrendim Şems’i tanımadan önce ben, acıkınca bir kap çorba içer, doyardım. Üşüyünce de ocağıma iki odun atıp ısınırdım, Fakat şimdi,dünyanın bütün çorbalarını içsem doyamam…Çünkü, biliyorum ki dünyada açlar var. Dünyanın bütün odunları yansa ocağımda, artık beni ısıtmıyor. Zira biliyorum ki yeryüzünde üşüyenler var. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Demet Keskin 27 Report post Posted November 25, 2011 Adam,bir haftanın yorgunluğundan sonra Pazar sabahı kalktığında bütün haftanın yorgunluğunu çıkarmak için eline gazetesini aldı ve bütün gün miskinlik yapıp evde oturacağını düşündü. Tam bunları düşünürken oğlu koşarak geldi ve sinemaya ne zaman gideceklerini sordu. Baba oğluna söz vermişti bu hafta sonu sinemaya götürecekti ama hiç dışarıya çıkmak istemediğinden bir bahane uydurması gerekiyordu. Sonra gazetenin promosyon olarak dağıttığı dünya haritası gözüne ilişti. Önce dünya haritasını küçük parçalara ayırdı ve oğluna eğer bu haritayı düzeltebilirsen seni sinemaya götüreceğim dedi sonra düşündü: -Ohh be kurtuldum en iyi coğrafya profesörünü bile getirsen bu haritayı akşama kadar düzeltemez. Aradan on dakika geçtikten sonra oğlu babasının yanına koşarak geldi ve “baba haritayı düzelttim,artık sinemaya gidebiliriz”dedi. Adam önce inanamadı ve görmek istedi. Gördüğünde de hala hayretler içindeydi ve bunu nasıl yaptığını sordu. Çocuk şu cevabı verdi: - Bana verdiğin haritanın arkasında bir insan vardı. İNSANI DÜZELTTİĞİM ZAMAN DÜNYA KENDİLİĞİNDEN DÜZELMİŞTİ. Quote Share this post Link to post Share on other sites
MÜNZEVİ 202 Report post Posted November 27, 2011 'Herkes yalnızca yüreğini verdiği şeylerin değeri kadar değerlidir.' Marcus Aurelius Quote Share this post Link to post Share on other sites
MÜNZEVİ 202 Report post Posted November 27, 2011 Ki sen.. Bir ezanla çekip gideceksin ey insanoğlu..! Neyin derdindesin..? - Şehzade Efe - 1 Quote Share this post Link to post Share on other sites
mahlas 99 Report post Posted November 29, 2011 'Ben sizin hilelerinizle oyunlarınızla baş edemedim, bu bana dert oldu; ben de size boyun eğmedim, bu da size dert olsun...’ Seyyit Rıza 1 Quote Share this post Link to post Share on other sites
HEZ-EZ 96 Report post Posted November 29, 2011 Hiç kimse sınanmadığı günahın masumu saymasın kendini...(senai demirci) 1 Quote Share this post Link to post Share on other sites
Hudavendigâr 11 Report post Posted November 30, 2011 Ne kadar farklı olursa olsun; sana ait olmayana tenezzül etme, Ve ne kadar basit olursa olsun senin olandan asla vazgeçme.. Che Guevera Quote Share this post Link to post Share on other sites
MÜNZEVİ 202 Report post Posted November 30, 2011 Manen sevdiğin ve alâkadar olduğun ve perişaniyetinden Müteessir olduğun ve ıslah edemediğin şu kâinat, Bir Kadîr-i Rahîm'in mülküdür. Mülkü sahibine teslim et, ona bırak.. cefasını değil, safasını çek. ... O hem Hakîm'dir, Hem Rahîm'dir. Mülkünde istediği gibi tasarruf eder, çevirir. Dehşet aldığın zaman, İbrahim Hakkı gibi Mevlâ görelim neyler, neylerse güzel eyler" de, pencerelerden seyret, içlerine girme. Bediüzzaman Quote Share this post Link to post Share on other sites
vecd_ 166 Report post Posted November 30, 2011 "onlar love derler bizim sevdamıza olsun! lav’dır her iki dilde de aşk! Küçük iskender Quote Share this post Link to post Share on other sites
onüç 89 Report post Posted December 1, 2011 "Dostum siz şemsiye yapın, hep şemsiye yapın, sadece şemsiye yapın." Bir şemsiye tamircisi, yazmış olduğu şiirleri incelemesi için Shakespeare’e gönderdiğinde yazarın verdiği cevap Quote Share this post Link to post Share on other sites
bab_ili 0 Report post Posted December 2, 2011 GEÇMİŞLER GELECEĞE SUYUN SUYA BENZEMESİNDEN DAHA FAZLA BENZER...İBNİ HALDUN Quote Share this post Link to post Share on other sites
MÜNZEVİ 202 Report post Posted December 6, 2011 Geceleyin kapılar kapanıp da lambalar söndüğü vakit odamda yalnızım deme, yine yalnız değilsin. Epictetos 1 Quote Share this post Link to post Share on other sites
mahlas 99 Report post Posted December 8, 2011 ...hiç yalnız olmadın! Quote Share this post Link to post Share on other sites
remz 38 Report post Posted December 9, 2011 "Allah seni yaratır da ne yapacağını bilmez mi?" Abdulhakim Avrasi Hz. 1 Quote Share this post Link to post Share on other sites
MÜNZEVİ 202 Report post Posted December 10, 2011 Fark eylemeyen cevheri sarraf değildir... Nev’î Quote Share this post Link to post Share on other sites
By_X 46 Report post Posted December 10, 2011 Memlekette irtica yok, memlekette, cumhuriyet devri aydınının, kafasını karanlıkla yoğurup madrabazlara sunduğu masum ve samimi insanlar var. Ve Anadolu hep fikir susuzluğu, ideal hasreti içinde. Cemil Meriç 2 Quote Share this post Link to post Share on other sites
MÜNZEVİ 202 Report post Posted December 25, 2011 Kitaptan daha iyi bir arkadaş yoktur. Zaman zaman o insana dert ortaklığı eder. İnsanın gönlünü açar, yüreğine su serper. Gönlünün her muradına onunla erişirsin. Böylesine güzel bir dost görülmemiştir; ne incitir, ne incinir. Kâtip Çelebi Quote Share this post Link to post Share on other sites
HEZ-EZ 96 Report post Posted December 27, 2011 Can, paslı bir bıçak yarasıdır varlığın göğsünde. Tenin beyaz yüzünde bir kardelen hülyasıdır, en canlı yıldızı, yerin en kanlı çiçeğidir. Yarada kabuk bağlayan her neyse, buzda kristal kristal biçimlenen ne ise, gökten yukarıda, yerden aşağıda ne varsa kaynayan, hepsi can yüzünden, hep can gözünden, hep can özünden. Quote Share this post Link to post Share on other sites
gulbeyaz3424 78 Report post Posted December 27, 2011 Aptallara göre insanlar; Irk, cinsiyet, milliyet, yaş, statü, renk, din ve dil başta olmak üzere 8’den fazla kategoriye ayrılırlar. Halbuki olay bu kadar komplike değildir. İnsanlar sadece 2’ye ayrılırlar: İyi insanlar ve kötü insanlar... -Albert Einstein- Quote Share this post Link to post Share on other sites
mahlas 99 Report post Posted December 27, 2011 Eğer şartlar dinamikse ve siz statik duruyorsanız o şartlara intibak edemezsiniz. Sürekli hareket eden bir diplomasiye sahip olmanız lazım. Bunun için ritmik diyorum. Yani hiçbir şey olmuyorsa bile yerinde hareket etmeli ama mutlaka hareket etmeli. Ahmet Davutoğlu Quote Share this post Link to post Share on other sites
HEZ-EZ 96 Report post Posted December 29, 2011 Olur ki, bir şey sizin için hayırlı iken, siz onu hoş görmezsiniz. Yine olur ki, bir şey sizin için kötü iken, siz onu seversiniz. Allah bilir, siz bilmezsiniz. (Bakara/216) 1 Quote Share this post Link to post Share on other sites
MÜNZEVİ 202 Report post Posted December 30, 2011 Gelip geçicidir bu dünya,yoktur onda karar Örümcek ağı gibidir dokunsan hemen kopar Ey rızkını arayan yetişir bir iki lokma Burada durucu değilsin boşa sığınak yapma Hz. Ali.(ra) Quote Share this post Link to post Share on other sites