Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Mustafa Cilasun

* Mustafa Cilasun Şiirleri *

Recommended Posts

Eyvallah kıymetli kardeşim...

Hamiyetli nazarınız için müteşekkirim...

Bu sessiz sitenin surur bahşeden yüzü olduğunuzu beyan ederim...

En kalbi mukabelemle amin der, esenlik dileklerimle niyaz eylerim efendim...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Bir ah u zar içinde dem alınan hal ve ne izmihlal!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bu öyle bir intizar ki bir şems de olsa

Ne acı bir yara ki amberi aşkın koksa

 

Zevkler ki ruhumu gafletimle kuşatsa

Hicran şarkılar ki âlemi cihanı çınlatsa

 

Bir kahrın demi ki hayatı sil baş yapsa

Hazır un kıdem bassa sine efkâr kussa

 

Kuşlar aşiyanı için kanatlarını çırpmasa

Yapraklar ki dallarında tutuklu kalsa da

 

Yağmur damlaları tenimi unut’a salsa da

Toprak reddi kabul yapsa hali basmasa

 

Geceler arzı kâinat senfonisini haykırsa

Zerreyi hayat ki mütemadiyen ağlasa da

 

Sen halim için mahzun olma kahrım sana

Sevdan yolunda kaybolsam da sen acıma

 

Sen ki bensiz bir hayatı nevi şahsınla yaşa

Kokun ki hecelerle kimseleri dahi kuşatma

 

Sana mahkûm bırakma acılarla da katlama

Hali insanlığından sıyırma divanede yapma

 

Nihayetinde biliyorsun ki o dahi nefeslik can

Ruz-ı aşkın da mahrumiyet ki sendedir o kan

 

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Firkatine ram oldum,umudunla haşroldum!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kimi zaman suskun kaldım

Sadece hasretin yudumuyla yol aldım, kalbime nazar edeni andım

Fecrin kuşatan vecdiyle nasıl ağladım,kalbimin sahibine adandım ve kandım

Yar dedikçe, figanım nüksettikçe,boynum çaresiz büküldükçe malik olana sığındım

 

 

Ne cezbeden halin esiriyim

Ne sevdayı karartan bir mananın hastasıyım,hangi dirilişin niyazındayım

İnşiraha muhtaç bir kalple nasıl vuslatı anayım,ecrin feyziyle aşkına ulaşayım

Nasıl bir aklın,nizama kadir olmayan nefsi hastalıkların ki sadrından kurtulayım

 

 

Arif ne söyler,aşkı tarif eder

Ruhunu yakmayan bir lahzadan nasıl söz eder, ar içinde kime iltica eyler

Mecnun niye boynunu büker, bir lokma ekmeği neyler, o aşk kalbine evet, yeter

Melülleşen hissiyat, çaresiz kalan nefs-i maslahat elhak ruhuna aşkın vecdini eker

 

 

Nasıl taklidin sulbunda yaşayayım

Ruhumu bahşedene, akıl ve irade verene, merak ettiren Hakka imanla varayım

İdrake ulaşmayan,hesabı gale almayan, lahzanın didarında yol almayanı anayım

Bahtın teslimiyetinde,nasibin telakkisinde, tercihin her cümlesinde aşksız kalayım

 

 

Çürümeye amade tenimi ne sanayım

Aldatmayı, insanlıktan çıkmayı, nefsin sefilliğinde solumayı nasıl bırakmalıyım

Benlik kafesinden, tekebbürün kepaze eden illetinden bu ahvalimle nasıl sığınayım

Utanmayı unutmuş, edebi ruhunda yaşatmayı anlamaış bir kalbi ben ne yapayım

 

 

Yar derken, kendimden geçerken

İrademden vazgeçmeyi yeğlerken,lafazan mı olayım,”ne derler”lemi” yol alayım

Hırsın nasıl bir hissiyatın tezahürüdür, asabiyetin neden halinde ki çaresizliğindir

Mütemadiyen yargıç olman, olur olmaz zan içinde bulunmanı ise nasıl anlayayım

 

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Eyvallah kıymetli kardeşim...

Hamiyetli nazarınız için müteşekkirim...

Bu sessiz sitenin surur bahşeden yüzü olduğunuzu beyan ederim...

En kalbi mukabelemle amin der, esenlik dileklerimle niyaz eylerim efendim...

 

 

teşekkür ederim ahiret kardeşim güzel iltifatlarınıza.Bazen dile getirmek istiyorum duygularımı.Saygılar sunarım.

Share this post


Link to post
Share on other sites

İsabetli olur kanaatindeyim...

Yoksa paylaşmanın ne kadar kıymet-i harbiyesi olacak...

Eyvallah.:)

Share this post


Link to post
Share on other sites

Mülkü yaratan,kalbinin firkatiyle ağlayan!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Anlamadan olmuyor

Her doğum sancılı başlıyor,merak o an niye baştan çıkartıyor

Sabır feryad ediyor, kanaaat cefa içinde kıvranıyor, can içinde can ağlıyor

Hangi muştular ki senin ruhuna aşkın nazarıyla haz veriyor ve itminan eyliyor

 

İnanmak kolay mı

Yanmadan nar’ı anlamanın bir imkanı var mı,derdin gammı

Çileler sineni hırpalayan birer tufan mı, sevdanın sahrası kalbin için karar mı

Ecirle yıkanmak, cefa ile uyumam, sabır ile durulmak,rahmeti o haline anlatır mı

 

Sevmekten korkma

Hevesle, emeli bir tutma, nasibin için azmi hiç bırakma

Hayrın kapısından ayrılma, niyetin ruhi ve vecdi olmalı aşktan ari kılma

Her nefesin kaygısıyla, umutsuz sevdanın kuruntusuyla o zarif kalbini de yorma

 

Her gördüğüne sarılma

Dikkat çekmek uğruna, ruhunun derüniliğinden uzaklaşma

Cevbe kapılmayı, nefes nefese kalmayı aşkın feyzi sanma, yanmadan ağlama

Nefsi telakkilerin, mizaci zafiyetleri edebin talimine muhtaçtır, sakın ihmale alma

 

Okunan ezanlar ki yaşa

Sana sesleniyor, etrafına bakınma,keşkelerle bir yol alma

Vaktin nefesine nispetlidir unutma,sonta takatsiz kalıp vah tühle yakınma

Hakkı sevemezsen adil olamazsın,nefisinin kepazeliğinde yol almayı aşk sanma

 

Yılansan hiç korkma

Sırtlanın hırlaması hilkatiyle alakalıdır biraz anla

Hiçbir akılsız mahluk aidiyetini reddetmez,nesneler asileşmez inançtan kaçma

Her kim ne söylüyorsa, taaasübiyet içinde halini yoruyorsa sakın takvadır sanma

 

Aşk, ruha ve kalbe şifadır

Ancak hidayet ve azimle ahalis niyetine muhtaçtır

Yoksa erili,şmeyen ne vardır, vicdan en pak ve leka kabul etmez bir ihsandır

Seni halk eden, her bahşettiği ülfette letafetler vardır, anlamak için idrak şarttır

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Sessizce niye içine çekilkir ve inlersin!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Neden anlaşılmaz oldu halin

Yıllara sari bekleyen umut içinde ki suskunlaşan melalin

Sancı zerkeden, kimi vakit ruhuna hüzün veren,her lahda ibreti önceleyen

Ne zaman yalnız kalsan ve içinden çıkamadığın ezayı saklasan hıçkırıp kalırsın

 

 

Işıklar bir bir sönerken

Nefesin merak içinde derinliğin uzletinde beklerken

Ruhun o an sahibine iltica ederek, muhabbet içinde dertleşip şevk verirken

Ne kadar hürsün, sürur içinde latifliğe kanatlanmış en zarif bir bülbül-ü edepsin

 

 

Sanki duyguların ummandı

İçinde aşkı barındıran ne kadar müthiş bir sultandı

Sahralarda umutla yol alan,şevkini ve mefkuresini Hak rızasında bulan bahardı

Bir bir hayallerin sahile vururken, ufkun medcezir misali kabarırken aşk nakarattı

 

 

Niçin yılların suskunluğu ardı

Vakti saat hangi manada senin kalbini aralayan ve inşirak sunan hardı

Neden içinde hasret her vakit ilkbahar misali ümitle şahlanırdı, sual eden mi vardı

Kuruyan dalların suya kavuştu, içine düştüğün mahus talihin bak aşka adanmıştı

 

 

Artık bulutlarda yatmayacaksın

Taş yastıklarda uymayacaksın,vecdin inhisarında bir yol alacaksın

Her an kapını çalan yeisi bırakacaksın, kaygı ve zanla asla barışık olmayacaksın

Aşka kanacaksın, inanmanın vecdiyle yanacak ve kanaatinle vuslata ulaşacaksın

 

 

Kuruntular halini hırpalar

Sevmek ve iradeden vazgeçmek runun verdiği sözü aşka aralar

Bilmeden, ehliyet sahibi olmadan ve anlamadan aşka yürümek hezeyandır yaralar

Nasılda yutmuşuz bunca yalanı,ruhunu yaralayan dinmeyen hicranı anla ve yakar

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Tercihin, atin için bahtına biçtiğindir!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Öncelikle nedenlerine inmeden

Tahkikin hakkını vermeden, muvazenen için elzem olanı bilmeden

Ruhunun ve kalbinin hesabını hissetmeden,nefesin müddetini hiç düşünmeden

Ömür yumağını bir sanat iştiyakıyla hasredemez ve o hanifliğe neden erişemezsin

 

En kutsalların her nelerse

Haline ikamet eden gailelerin sadece heveslerinin sermayesiyse

Emellerin umudundan beslenmeden, hırsına ve nefsine kapılıp seni tüketiyorsa

Kalbin hüzün içinde inliyor ve ruhunun hicranı dinmek bilmiyorsa,idraki sual eyle

 

Sen ne kadar yakınsan an’a

Vakit içinde ruhuna geçit veren fermana sakın ola uzaklaşma

Yalan ve dolanbaçlı yollardan gitmeyi bir mecara yerine koyma, aklınla yaşa

Fikrin eğer yoksa, sığındığın nefesler aline hidayetin kapısını aralamıyorsa durma

 

Aşk,umutsuz yaşamaz

Sevda narsız olmaz,halin deminde meşke asla ulaşamaz

Mukallit olman, acziyet içinde bakınıp durman, aklını ve azmini kullanamaman

Seni umut ettiğin firkate ulaştırmaz, ehl-i hal olmadıkça amellerinde niyazlaşmaz

 

Sen aslında bir furkansın

Ve fakat ruhunun farkında olmayan bir manidar cansın

Neden merak edip kalbinin ihtiyaç duyduğu aşkı, sana yakın olanı anlayamazsın

Sukutun ecrine kurban olmak için cehd edip, verdiğin sözü yakinen hatırlamalısın

 

Halin ilmine ulaşmalısın

Bilmeden yaşamanın mümkün olamayacağına inanmalısın

Zan içinde asla bir yol almamalısın, kesin delillere ulaşmadan paylaşamazsın

Her söz sahibine aittir ve şahedeti mükkün kılan bitr gerekçedir,katipler seninledir

 

Bedeviye bakıp aldanma

İçinde ki cehaletin ne olduğunu bul ve usanmadan ayıkla

Ayrık otları misali ruhunu kuşatan esareti hiçbir zaman yok sayma ve ağla

Aşk, iradeden vazgeçiren vicdandır,delil-i kat’i olan bir feramandır ve maşukadır

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Derdi peydah eyleme,kalbimle alay etme!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Nefes azizdir, kalp için vazgeçilmezdir

Müddeti içinde sırrı kadim olan bir aşk-ı ülfettir,hakkikat firkatidir

Ancak idrake ulaşan bir ihsan sahibi bu akide içinde vakt-i aşkı beklemektedir

Nasip için umut etmek, sabırla yüzleşmek ,meşke erişmek sevda arını hissetmektir

 

Aşk,ruhun şiarı, kalbin inşirahıdır

Edebin halinde nefeslenmeyen,hilm içinde hesabın ecrine erişmeyene vebaldir

Kal eyleyen, düşünmeden hissiyatını serdeten,hakkın rızasını öteleyen kim vardır

Nardan vazgeçip, korkuyla nefesi tüketmek, aşkın ateşiyle yüzleşmemek ne zandır

 

Şevki ihmale atma, uzanıp yatma

Kalbinin nazargah olduğunu bir an olsun unutma, kitab-ı celili anla

Sakın gülü koparıp atma, mütebessim bir eda ile derinliğinde ki aşkını kokla

Maşuk, ruhunun ram olduğu vecdir, ihlasın perdesinde ki edeptir ki ihmale alma

 

Akortuz sazı dinlemek ezadır

Akılsız soluğa mazruz kalmak cefadır,hakkın yolunda feda olmak aşktır

Kulluk kimliği, akit içinde ki deruniliği mutlaktır,hayatta hesap olan ne vardır

Hareket ve kuvvetin maliki Cenabı Allahtır, ondan gayrı geriye neler kalmaktadır

 

Gönlünü kaptıran nefesi düşün

Gece gündüz merak içindedir o hali, ram olduğu yar söyle kimin

Nasip zora gelmez, bahtın kapıları anlamsızlığa açılmaz,akıl tutulması aşk olmaz

Huzur-u mahşere çıkmaya yüzü olmayan heves kalbi olamaz, nefsinde kurtulamaz

 

Ekmeğe muhtaç can meluldür

Onun tek gayesi midesiyle ilintilidir,aşkın şadıyla yıkansa ecirdedir

Umut etmek, sabırla dirilmek, kanaatle beslenmek ruhun hakikatinde ki meşktir

Anlamadan yaşamak olmaz, hiçbir amel maksadına ulaşamaz, niyet samimiyettir

 

Nisa kime niye mahkumdur

Cahilin hoyratlığı,yargı adına şirretliği bühtandır, azaptır, nardır

Teslim olmuş bir nisa Rabbiyle meşk içinde ki kanaattir, bahtına ram olandır

Anlamaya muktedir olmayan ne müthiş kabahat içinde ki hardır,güya insandır

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Boynun bükülmesin, ruhun ki hüzünlenmesin!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Umut, kalbinin gözyaşlarıdır

Halini meczeden inhisardır, ruhunun ilk adımı ve firkat farkıdır

Ne kadar ihmal etsen ve hatta görmezden gelsen, rahmetdenizi seni bulacaktır

İklimler oysa neler anlatır, her baharın kendine ait bir şarkısı vardır,aşka ramdır

 

 

Sual eylemekten hiç korkma

Ne derlerin sancısıyla bir doğum bekleme,kalbini kirlendirme

Okumak ve öğrenmek için bahanelere sığınma, ne kadar ihmalin varsa direnme

Hakka teslim olmak, aklı ve iradeyi emanete bırakmak anlamına gelmez,gücenme

 

 

Yerellikten kurtulmalısın

Her örfü etrafına taşımamalısın,öncelikle ne olduğunu anlamalısın

Taklit ettiğin neler varsa ve hala ehliyet sahibi olduğunun farkı halinden uzaksa

Elbette ki acziyete sığınmadan her lahzanın bir muştusu var aramaya adanmalısın

 

 

Annene bir bak, hizmetten geri kalır mı

Hamiyeti kimselere bırakırmı, sabır içinde nazar eden baban hiç usanır mı

Alıp götüren anın farkı sinesinin derinliğinden silinir mi, gam halinden gider mi

Neden gözyaşları rahmetin sesi ve nefesidir, şevkat içinde ki en bariz olan ülfetidir

 

 

Ölüm neden seni keder sevk edendir

Nasıl bir vaktin şafağında dirileceğinin nişanesidir,mahşer haşyettir

Cennnet ve cehennem sensizlikte ne kadar muteberlidir, iraden seni götürecektir

Toprağa hasret tohum ona nail olmadan, umut etsede aşk adına filizlenmeyecektir

 

 

Fedret bizzat o halinin içindedir

Med ceziri yaşatan hangi meyildir, sevdası içinde olmasa gözyaşı niyedir

Umut kalbin için en vazgeçilmez sevgisinin dilidir, ancak teslimiyetinle ilintilidir

Her türlü cehalet asabiyetleri halinde hüküm sürdükçe aşk halinde yeşermeyecektir

 

 

Mustafa CİLASUN

 

Ruhum figan eder, kalbim hicranla nazar eyler!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Ne zaman sessizliğin farkını yaşasam

İdrakime naşseden isleri bir bir aralayarak nefesin müddetine uzansam

Yakarış içinde kıvranan sinemin zafiyetlerini esaretinde olduğum ve varsa baksam

Hiç durmadan ağlasam, firkatine ram olduğum aşkın vecdiyle yıkansam, durulsam

 

 

Gönül aşkın payesinde susur içindedir

Nefsin tahammül edemediği bir yükün, sabır ecrinde yakan lefatefetidir

Kanaat ancak teslimiyetinde ki vecdir,aklın dilegeldiği en muteberli bir rehberdir

Ezaya asilik ettirmeyen nasiple olan mukavelendir, sen dilemezsen nar neylecektir

 

 

Rahmet deryası kimler için vardır

Eğer aşk olmayacaksa vucut nasıl sevdasıyla har içinde ağlayacaktır

Ukteler nasıl bir iz bırakacaktır, bahtın sahifeleri dilemesende elhak açılacaktır

Nasıl bir kazanın lahzasında ki fark ruhundan ilzam olan idrakine kavuşacaktır

 

 

Nefes niye zamanlıdır,aşk ile farktır

Ten hizmetine adanmış urbadır,ruhun edebe nail olmadıkça şekliyet boşadır

Tesettürün cezbeden değil, baştan çıkartan ve tahrik eden olmadan yaşanacaktır

Yedidüvel farketsin adına takva halinden uzaklaşacaktır, kalbinin sesi susacaktır

 

 

Zühtühalinde yaşamadan anma

Her kim kapını çalıyorsa öncelikle ne olduğunu anla, rızasız kalma

Kalbini meşgul eden,ruhunu bizar eyleyen ne varsa sakın içinde an be an boğulma

Vaktin sünnetullah olduğunu unutma, iraden ve aklın farketmek içindir oyalanma

 

 

Ümmet olmak, ne müthiş bir ülfettir

Hidayete erişmek elbette ki nasibin, umuduna galebe çalan fevkidir

Tahkik ne kadar değerlidir, vasıf sahibi olmak ihlas içinde aşka uzaman edeptir

Kalp, vucudun namütenahi hazinesidir, akıl, idrak, onun aşka havale edilen ferdir

 

 

Taassubiyet cehaletin şanındandır

Asabiyet içinde nefeslenmek terbiyeye muhtaç bir nefsin sahnesidir

Fikir sahibi olmadan düşünmek fakirliktir,ilme muhtaç olan idrak ve o iradendir

Vuslat neden vaktin ve ahdin gerekçesidir,iman etmek ancak tahkikin güvencesidir

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Ne garip bir aşk-ı avareyim,lahzaya ne derim!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Gelip içime doğuyordu zaman

Ötenin vecdiyle raks ediyordu sanki suskun vizcan ve yaram

Bilmem ki niçin alıp uzaklara götürüyurdu bu gam veren ve üzen hicran

Ah eder can, kal eyler ihsan, bekler umudu zaman,dinmez gözyaşlarım akıyor kan

 

 

Suskun bırakır ar, sinemdedir har

Ey enginliğin ikliminden nazar eden kar,neden içimdedir yakan nar

Nasıl bir sırattan korkar insan, kul olmak için yarışıyor ruhuyla barışık olan

Kalbinin sezgisiyle bir yol alan,vahded-i vusut için azmettiren furkan ve aşk-ı an

 

 

İnsan, fikretmeye tabi olan can

En müstesna bir sena ile yaratılan, umudun içinde anlamlaşan

Bak kim bekliyor ey deruniliği şevk veren vicdan,ölüm içimde yaşayan bir an

Lahzalar açılıyor hiç durmuyor zaman, düşünmek için neden bekliyor ki bu insan

 

 

İnsan, beşerdir, merak içinde ki erktir

Takkik ettiği müddetçe,nazarı bilmem ki kaç hece,tercihi bir bilmece

Hangi ahdin izindesin, vucut dilinin bekleyen gerekçesisin, kalbinle nereye gidersin

İhmal ettiklerinle neden bir gam içindesin, nasıl bir esaret pençesinde inlemektesin

 

 

Sokak çocuğunu sakın hor görme

Onun bahtına açılan her lahzayı kim nasip eder, görmeden geçme

Hikmet nasıl bir imandır, içinde umudu barındıran bir hardır, nara açılan kapıdır

Kimseyle be inanmış bir nefesle alay etme, muhatabı senide yaratan, hesap etsene

 

 

Kuş kanatsız uçamaz unutma

Kul umutsuz yaşayamaz sakın ha yabana atma,kana kana yaşa

Nasıl bir gerekçe ilzam ediyor, nur olması için hangi vakti bekliyor, araştırsana

Kolay olan herşeye heveslenme, hesapsız olan ne varsa sakın dönüpte hiç bakınma

 

 

Ağlayan gönül sahibinden uzaklaşma

O düşen kadreler rahmettir, mağfiret içinde gerekçedir,ihlas adına

Kalp kıran, yaban olmaktan utanmayan, insanı kalbiyle tanımayanı yakınlaşma

Mesnetsiz macera için hissiyatını tatmin etmek nasıl seçim geleceğini unutmasana

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Kalp nezihtir,hınç ve hırs nefsi melaldir!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Mizaç, nefisten neşet eder

İdrak, ruhun suhuletinden ilzam ederek kalbe zerkeder

Keder, aklından ve amelinden zuhur eder,ne kadar gamın varsa kazasını bekler

İradi olmak, vahdetin şadında ihsan içinde yaşamak, kul olmayı başarmayı diler

 

 

Kan,ne kadar içindeyse

Aldığı vazife üzre hiç durmadan, zamanla yarışıyorsa hesabiyledir

Sual eylamak akıl işidir, tahkik etmekten sakınan nefes nasıl bir hesabın içindedir

İnşirah, kalbin içindir, irfan ruhunun ram olduğu bir payedir,elbette ki gerekçelidir

 

 

Zevk almak uğruna heba olma

Bir lokma ekmeye muktaç canları bir nebze de olsa unutma

Her amel, sahibini bulacak, evet, karşına çıkacak o günden panik içinde kaçınma

Neden fırsat bahşediliyor, her lahzada gizlenen hikmet tercihini bekiliyor, unutma

 

 

Adanmış bir nefes umuttur

Nur olmak için vecdin kapısında bekleyen aşk-ı sadıktır

İbrahim-i bir itikadın sadrından neşet eden dirliktir, vahdet adına azimettir

Sabrın ve kanaatin feyziyle gülşad olan fevktir,muştular sağanağında bir ecirdir

 

 

Rızay-ı bari için nöbettedir

Ehliyetin ne demek olduğun bilinçindedir, emr-i sadıka üzredir

Biat ettikleriyle bereketlidir, hanif bir kul olmak için ne müthiş bir manzumedir

Her lahzada,akıp giden zamanda kayıp değildir ve tahkiki nispetinde idrakiyledir

 

 

Kimin elinden tuttarsa

Nazar ettiği kalbi, nazargah olduğunun farkında oldukça azizdir

Yoksa sadece nefeslenmek adına ve bedensel ihtiyaçları gidermek mahluk içindir

İnsan ahsen-i takvim üzre tanzim edilmiştir, bu bakımdan bahaneleri geçersizdir

 

 

Aşk;ruhun narı, kalbin aynasıdır

Farkı fark ettirecen nispette var olan bir sanatın furkan şarabıdır

Ancak insan için anlamlı ve yaratan Rab için zamanlı olan bir manay-ı sevdadır

Cennet ve cehendemin ziyadesinden ala olarak, rızasıyla haşrolmanın imtihanıdır

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Cezbeden firkatin,ah u zar ettiren hasretin!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Ruhumun özgür olmasını diliyorum

Lamekan ne vakit olacaktır bilemiyorum,sadede içimi hasrediyorum

Yıllara sari ektiğim umutlar, vecdime kaspı aralayan dilekler, huşu veren enler

Feyz yaşatan meşkler, hali mest eden zikirler,deryaya nam olan ecirlerle buluşsun

 

 

Elhak fakirim,varlık adına sefilim

Nefsini nizam edememiş bir kepazeyim,bahaneler içinde debelenirim

Acziyetim, ruhumu bizar eyler, gıpta ettiğim nefesler ne hikmetse görmeden geçer

Hüzün içimde biter,göçüp giden zaman hicranın senasını ruhum için aşikar eyler

 

 

Aşktan söz etmem, hevesimdendir

Lakin cezbeden dirlik ve birlik içinde ki çileler ilmiği içimde sızıdır

Hangi vaktin şafağında diriledceğim, ölümün müşahhas yüzütle bedelleşeceğim

Aklım, izanım nasıl ikna edeceğim, ruhum ve kalbime edeple söz mü söyleyeceğim

 

 

Ne açlığın sancısına talibim

Ne yokluğun kanaat ettiren vecdine ram eyler, sabrı bilirim

Nasıl bir nefesin ve kalbin sahibiyim, ruhumdan ibret almayan bir azadeyim

Ahdini unutan, kimi zaman da ikaz eilerek ayılan bir gamsız bir can ve de kederim

 

 

İlim ehli kal eyler,kalp nazar eder

Ruhumdan dökülen kadreler nasıl niyaz eyler, tabisi olmayı diler

Yolun istikameti için umut bekler, vahdetin vakti için gözyaşı döker ve ister

Kim şahittir bu feryadıma,vakit yeter artık duydu nasıl olsa, sahibine havale eder

 

 

Ey Rabbim, gönlüme serinlik ver

Hakikatin olmayan her melanetin esaret eylediği bu ruhuma fırsat ver

Efendimin hasretini, vecdinde ki ve teslimiyetinde ki hasletinin ihsanını yakın eyle

Talimden yoksun halimi perişan eyleyen nefsimin itminanı için bu azmimi iradi kıl

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Ateşlere salan, çaresiz bırakan ne hicran!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dinlediğim bir kasiden alıp götürtü

Rahmetli Bekir Sıtkı Sezginin manevi iklimi ne kadar bereketli ve latifti

Hal ehli bir mükişinas ve zarif bir vecdin sahibiydi,gayretleri pek muhteremdi

Kur’an tilafeti ve kasideyi serdediş sezgisi ne kadar içliydi,o sevginin nişanesiydi

 

 

Yaptığı besteler,kişiliğinde ki güzellikler

Sukut ettiren ve sanat adına dilegetirilen keşmekeşlikler ruhunu yaralardı

Sanat, bahşeden, gönül lisanıyla muhabbeti zerkeden Hakka ve furkana olmalıydı

Kimi zaman yalnızdı, derin bir sessizliğin içindeydi,her lahzasında fikir muradıydı

 

 

Sine yanmazsa, umut kanatlanmaz

Aşk, buğulamazsa letafeti muhabbet olarak vaktine ulaşmaz

Bana benden daha yakın olan hakka, vaktini işar eylediği zamana ram olamaz

Çile azmettirir, himmet suhuletiyle gönülde bereketlenir, sevda maşuka demektir

 

 

Kalbin solukları inşiraha adaktır

Aşk,narı muhabbetle bedelleştiren, ruhun yangınlığına serinlik veren sadakadır

İhlas ve izan, idrak ve akıl niyetin hülasasında açılacak kapıların bir sahrasıdır

Emeline esir olan,itminan olmuş bir kalbe uzak kalan,ah u zarıyla ağlayan avdır

 

 

Serkeşlik bilabedel olan bühtandır

Velev ki ibreti ihmal ettin,aklını biran yitirdin,iradenden firar ettin, hesaptır

Mukayyet olmak,nedensizlik içinde boğulmamak ihsandır, kulun vicdani kararıdır

Lafazan olmak, afaki manada zaman harçamak, kalbin için en ne derin bir cefadır

 

 

Nasıl diliyorsan peki, öyle ağla

Yalnız her halin ve serdedilen saklı melalin bir bedeli vardır sakın unutma

Sana senden ziyadesiyle yakın olan vefakat tarafından çok anlaşılmayanı unutma

Bir bedel çıkacaktır karşına, işte o vakit keşkelerle yakınıp vakitinide hiç harcama

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Gaflet içinde geçti bu ömrüm,kalmadı gücüm!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Hissiyatım figan ediyor

Her lahza artık duymak istemediklerimi bir bir önüme sürüyor

Ne kadar gam etsem, boynumu büküp sessizliğime çekilsem yine kar etmiyor

Bir ömür sığındığım bahaneler şimdi nerdedir kimse bilmiyor, nefsin haya etmiyor

 

 

Kalp ki, akıl ve irfandır

Farkı fark ettiren ne müthiş fırsattır, niyet hak olmadıkça bühtandır

Sadece kan basan bir et parçasıdır, insan kelamlyetiyle muhatap olan bir sanattır

Ehl-ihal olmadıkça, merakın şubesi olan ilimle iştigal etmedikçe sadece bir zandır

 

 

Korku, bilmeyen için andır

İdrakiyle hem hal olan ve gönlünün sultanıyla var olan furkandır

Kesrette bulur vahdeti, firkatte bulacaktır vuslatı,yeter ki azmetsin niyet farkını

Gözlerinden boşalacaktır rahmet yağmuru, feyzine ram olacaktır kalbin, o inşirahı

 

 

Dua, sığınma ve ilticadır

Her ne kadar sen farkında olmasan da, kim sana senden daha yakındır

An, aşktır, fırsattır,en muteber olan şahitlik eden tanıktır, edebiyle olan sancaktır

Hangi put ruhunu esir etmişse, yılların hüznünü sinene ekmişse kurtulmak aşkıdır

 

 

Hiç oyalanma,etrafına bakıp anla

Hangi afat ruhunda ki var olan ahdini hatırlatmıyorsa, nafile yere haykırma

Tufanın sebebi, tevhit içindir, Rabbini inkar eden saikler içindir,nefesin emanettir

Hareket ve kuvvetin yegane sahibi senin için hala belirsiz midir,sekilerlik niyedir

 

 

Geçmişten kimi düşünürsen düşün

Antikleşen ne varsa senin ruhunun aşinasıdır ve fakat izanın demek ki kapalıdır

İdrakin bahis olmadıkça,irfan kapın kapalıysa muhakeme edebilmen şayet uzaksa

Rahmeti ve mağfireti,ruhunun ve kalbinin sessizliğinden gelen o sesleri yok sayma

 

 

 

Mustafa CİLASUN

 

Fani olan kimdir, nasıl bir hesabın içindedir!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Sustukça gönlüm elvermiyor

Yüreğim sessizlik içinde inliyor,mağfiretin için aşkına iltica ediyor

Gözlerim aksa, ruhum hicranına kansa, hüzün hiç yakamı bırakmasa da ar ediyor

Sığındığı kıyılar,hamiyet beklediği umutlar,hıçkıran figanlar sana gelmeyi diliyor

 

 

Ne söylersem inanma

Ruhumsan ilzam olmayan bir şadımın yakarışlarına da kanma

Yüreğim dağlansa, dudakların susuzluktan çatlasa, bogazım kuruyarak yansa

Halimin vecdine vicdanım şahitlik yapmadıkça dönüpte hiç bakma ve dahi anma

 

 

Gülü seven dikenine katlanır

İnsan hata ve kusuruyla nefes alan bir fırkandır ve candır

Bağışlamak senin sünnettullahın olarak farkındır, rahmetin her nefes için farktır

Müddet, nefese galabe çalan hicrandır, ten neden cazip gelen buhrandır ve gamdır

 

 

Gülerken ağlayanı iyi tanı

Sana senden daha yakın olan haktır ve o gönlünün sultanı

İnsan kamilleştikçe, idraki ziyadeleştikçe, kalbi inşiraha eriştikçe ihsan farkı

Nar niçin korkutur,ar olmazsa sine acziyet içinde somurtur,tahkikindir o merakı

 

 

Azmet,çile içinde hamdet

Nasip olan, bahtına kapı aralayan her ne olursa taltif et

Mukallit zühten anlamaz,icmale ulaşmayan iman elbette ki kalbi olamaz

Akıl ve izan niçin vardır, farkını göremeyen, kalbi, yürekten ayırt etmeyen bilemez

 

 

Varlık adına hiç imrenme

Hamalığa soyunmak için de bilenme, hırs kör eder, kin şer biçer

Hasat bahtının sahnesinde züğürtlük adına haya eder,aşksız bir kahır imha eder

O yar, bekleyen har, ar içinde nefesini hasreden nazar, aşk şadında ki nasibi bekler

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Ağlamak istiyorum!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bazen içinden çıkamıyorum

Her ne kadar düşünsem, derinliğin hicranıyla nefeslensem

An be an hissiyatımı celbeden ne varsa merakıyla hüzün içinde nazar etsem

İçime gam düşüyor, sessizlik ne kadar cazip geliyor, söyleyemediklerim dilleniyor

 

 

Çaresiz boyun büküyorum

Nede bu hal içindeyim diye sual etmeden de duramıyorum

Sakince akan gözyaşlarımı siliyorum,içimi çekerek, etrafımı süzerek ilerliyorum

Gördüğüm mezar taşına dikkat kesiliyorum, yazılanı okuyunca nasıl içleniyorum

 

 

Demek ki yalnız değilmişim

Benzer hissiyatların yazılan sayfalarını aralıyorum, ah ediyorum

Sabır için direniyorum,kanaat için ey hak diyorum,birgün güleceğimi umuyorum

Hasretin sadrında, sukutumun avazı çıktıkça, çığlık çığlığa kendimden geçiyorum

 

 

Neden umuduma ram olamadım

Yıllara sari hicranı sinemden atamadım, bir ömür yalvarıp durdup

Yoksa yakarmanın manasını mı unuttum, galebe çalan duygularda mı boğuldum

Neden bu kadar erken yoruldum, nefesin müddetine doğru ağlayarak, bir yol aldım

 

 

Nedensiz cezbe gelmek olur mu

Sinemi yakan narın dağladığı lahzalar bir an olsun unutulur mu

Solgun düşler,asık çehreler,bezgin nefesler,uyutmayan o sancılı geceler dudur mu

Ölüm, aşkın ve sevginin toprağında,maşukun vicdanında artık bu gönlümü alır mı

 

 

Adsız ve mekansız olmalıyım

Ruhumun sahibiyle, kalbimin banisiyle edeb içinde buluşmalıyım

Ne kadar hicranım varsa, içinde boğulduğum hüzün bırakmasa da varmalıyım

Yeniden uyanmalı,cansuyumu aşkının hikmetinde bulmalıyım ve umutlanmalıyım

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Aşk, asla kör etmez, nefse fırsat vermez!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Elhak ne olduğunu anlamalıyız

Kalbi ve ruhi nazarla temaşa etmekle, bir yakınlık kurmalıyız

Duyguları celbeden saikin kim olduğunu bulmalıyız ve merak ile sorgulamalıyız

Korkuya kapılmadan ve acaba kaçar mı demeden, sebebin hikmetine kavuşmalıyız

 

 

Nasip kalkmışsa hiç durmaz

Umut kabul olmuşsa ki evet, kuşkuyu halinde barındırmaz

Ne derler kaygızı ve zannı hiç birşeye deva olmaz,sahibin kim olduğu unutulmaz

Kul olmak,ehliyet sahibi bulunmak adına akıl ve idrakinle alakası da yadsınamaz

 

 

Körlük, gözün görmemesi değildir

Rahmet ve mağfiretin ihmal edilmesine sebep ve illiyettir

Kalbin nazargah olduğu gerçeği,halin malikine olan firkati aidiyetin gerekçesidir

Sen sadece iradi olmak bakımından, tercihlerin akıl ruhsatından hesap vereceksin

 

 

Ne kadar ihsanın içindeysen

Ruhunun ve bedeninin şehre muhtaç olan lisanını ikmal edersen

Nefsinin nizamı nispetinde hür ve muvahhidsin,vahdet adına vecd içindesin

Maşukun sıratından gidersin,emir ve nehiyleri kalbinin derinliklerinde hissedersin

 

 

Ter marazdır,latif olan ardır

Edebiyle mümeyyiz olan ise gönül sultanıdır, sabır tacıdır

Nar maslahattır, tercihin eşiğinde ki hesaptır,ruhun ve kalbin için bir aşktır

Cennet ve cemalin sevdası lisan-i olmayacak kadar, gönlün vuslat adına senasıdır

 

 

Furkanı anlamadan yaşanmaz

Aşk, sevdanın firkatleşmediği ve çileyle ziyadeleşmediği an yakınlaşmaz

Hizmet, muhabbetin gereğidir, inayet etmek vecdinin geçit verdiği ardır,korkutmaz

Kendini bildiğin ve çözdüğün anlamda emin ve itibarlısın,yoksa nefes alan cansın

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

İdrakinle arsın, aşka bahis bir zamansın!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Hissettiğin nispette muhatapsın

Dert edindiğin müşkilatın sevdasında yol alan bir vicdansın

Muhakeme ettikçe varsın, şuura eriştikçe aklıyla hesap eden bir manasın

Merak etmedikçe, ilimden nasiplenmedikçe, aşk şadıyla nefeslenmedikçe hazansın

 

 

Mezarlar halini korkutmasın

Tenha olan mekanlar yeter ki sinen içinde bir anlam bulmasın

Kanasın yüreğin, dağlansın dertlerin,nefsini esir ettikçe mürebbisin ve hürsün

Ruhun ezelin şahikasına ramdır, kalbin umudun pervasında ağlayan bir nazardır

 

 

Edep sahibi olursan ihsandır

Pişkinlik hiçbir derde şifa sunmayan mübalağa zannıdır

Günü kurtarmak kime ne faydalıdır, ahirin ve akıbetin zaten hesabın içindedir

Lahzalar içinde bir hikmet vardır, azmettiğin ve niyet-i halisliğinle vahdet şiardır

 

 

Din tacirliği edenler sıkılmazlar

Nefsi anlamda şana adaylar, gamı içinde barındıran canlar

Bir paha karşılığında aidiyetinden vazgeçen heyecanlar ve ne kadar zavalılılar

Biat ettikleri, saltanat adına bilendikleri, aldatmak muradıyla yol alır bu insanlar

 

 

Aşk, halin bir demidir unutma

Sukut ettiren zamanların hicranıyla sakın yeise kapılma

Umut halise solmaz, bir kenarda kuruyan yaprak misaki hüznü anlatmaz, anla

Ne kadar samimiysen,inşirah içinde kalbinin seyrinde nefeslenirsen sevdadır yaşa

 

 

Korktuğun kadar sanıksın unutma

Önyargıların ruhunu boğmak için sinende hayat bulursa, ağla

Yakarmak için bir bahaneye sığınma, ne derler fakirliğine saplanıp hiç boyanma

Seni senden daha yakın seven bir sahibin var, ihmal edip aldanma ve aklınla yaşa

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Dağ vecdini sessizce, narıyla serdediyor!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Gönül,insan sülbünün deryasıdır

Lamekan olan bir zamandan sudur eden, aşk-ı vuslatın şiarıdır

Kimi zaman hicran ve bazende hüzünle yol alan bir seyr-i devranın iştiyakıdır

Ne kadar ihlasa erişirse, hal’ini kal’iyle müsavileştirirse nazargah olan makamdır

 

 

İnsan, kul olmaya azmetmelidir

Ruhunun ve kalbinin sahibine iltica ederek, suluka ermelidir

Nefsine esir olmayı,anlamadan zanlar içinde boğulmayı bertaraf etmelidir

Vicdanın sesiyle dirilmeryi, nefesin müddetine sabırla bilenmeyi de hak etmelidir

 

 

Bahtın kazası ki sünnetullahtır

Haline vuran zaman, aklın ve tercihinle ilintili olan furkandır

İnsan, kul olmak noktay-ı nazarından tevdi edilmiş bir hülasat-ül beyandır

Aklıyla muhataptır, kalbiyle umut adına kanatlanandır,maşuku adına fermandır

 

 

Her anne, şefkatin baharındadır

Babalar ise umut içinde heyacan duyan, sabrın rüknüyle yol alandır

Mükellet olmak niye vardır, ehliyet sahibi neden hesaba konu edilen bir insandır

Mahlukattan farkıyla,ihsan ve inşirak akıyla, azim ve umut cenahıyla yaşayandır

 

 

Evladın, senin için her ne değerse

Ruhuna aşina olan mücerret ahdin, kalbinin o sahifesinde diriyse

Mizan, gönlünün sahrasında ümiylenmene vesile olan vecdinse, aşk halindeyse

Korkuyla nefeslenme, hizmet etmekten aslam çekinme, vaktin hala tükenmemişse

 

 

Deryanın vecdine nazar eyle

Hıçkıran dağların feryadına meylet ve ibret içinde hamdeyle

Bir yudum suya hasret sabinin mahzunluğunu ruhunun derinliğinde dert eyle

Sessizleşen nisanın,umudunu saklayan hicranın o nefesine hasassiyetinle ar eyle

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Taşmıdır ki kalbin imdadıma gelmedin!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bir ömür sessizliğin renginde bekledim

Bilsen ne kadar umut ettim,kimi vakit kendi kendimi teselli ettim

Sabrın devranında gözyaşlarımı derledim,nasip olmasını ne kadar diledim

Kalbimdeydi sanki o naif nefesin hissiyatımı kuşatan engin edebin ve temennilerin

 

 

Ne hicrandı firkatin,sukut ettiren halin

Hicran içinde nefes nefese kaldığım melalin,dinmiyordu hasretin

Kimseye söz edemedim, her lahzasında boyun büküp melülleştim, nerdeydin

Nasıl bir umudun vecdinde vaktini beklerdin, taş mı kesilmişti ki o zarif yüreğin

 

 

Niçin hiç merak etmedin ve gelmedin

Bir an bile olsun gönlüme bir ferahlık hissettirmedin ve kederdin

Bu kadar mı sefildim, cezbinle bir ömür inledim,toprağa hasreti andıkça sevdim

Neydi derdim,neden sinemin senasıyla vakit geçirdim bedelsiz umuun içine girdim

 

 

Ne zaman ki o kelebekleri görsem

Umutlarının vecdinde halinin derinliğini hissetsem ve ölsem

Edebinin sahifelerinde bu ömrümü hasretsem, nail olmak için sabırda erisem

Ruhumun figanıyla yüzleşsem,uykuya hasret gözlerimi sonsuzluğuna terk etsem

 

 

Ne kalmışsa geriye seni anlatan

Satırlarında kaybulduğum hicran ahının kitabını yazsam

Başucumda sakladığım ve bir vesileyle yazdığın namenin sancısını duysam

Akan zamana sorsam, sukut ettiren ahu gamımı satırlara son nefese kadar yazsam

 

 

Hıçkırıklarımı biran olsun duymasan

Halime malum olan hasretini şahit olduğum ayette bulsam

Kalbimin sahibine yakarsam, ruhumun hicran damlalarını bir bir anlatsam

Ağlasam, sessizliğin halinde kaybolsam,ruhumu cezbeden furkanın şadına kansan

 

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Dili ayrı can olsa, rahmet ederdi feryadıma!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Alıp götüren zamanı mı şikayet edeyim

Halimin dinmeyen hasretini nasıl bir şifa ile söyle dindireyim

Kime gideyim,nasıl bir umudun vecdine gireyim, buruk kalbimi sakinleştireyim

Derin suların sessizliğini ruhumda hissederim, sabır içinde ki o nasibimi beklerim

 

 

Tohum, topraktayken, ağaç halini bilmez

İdraki bu badirede ona geçit vermez,kendi ahvalinin ötesini göremez

Bulunduğu hal üzre itiraz etmeyi hilkatine sindiremez,sahibine karşı asileşemez

Şahit olduğu ve içinde bulunduğu mecrayı birgün terk edebileceğini de elan bilemez

 

 

Batında ki can,umuda koşan furkandır

Ruhundan tebarüz eden senada o an için çıkandır,kıyama durandır

Fark ettikçe ardır, geçirdiği vaktin muhatabıdır, emr-i bil maruf için var olandır

Yaratmak kalbin sutanının fermanıdır,yaratılan imtihan içinde yaşayan hicrandır

 

 

Ölüm,doğumun ve ahirin mizanıdır

İnsan, yaratılış ve akıl muvacehesince muhatap olan senadır

İrade ve ihlas şumulunde ki heyecandır, tercihleri nispetinde hak kazanandır

Her neyi diliyor ve onun için azmediyorsa, fırsatı tanınan en şanslı mahlukattır

 

 

Nail olmadığı,vakıf olmadığıdır

Vukufiyet ruhun ve kalbin lisanından neşet eden bir farktır

İnsan kemale erdikçe, sabır ve çile içinde demlenmeyi içine sindirdikçe aktır

Karalara bürünmek, nefes nefese laı güzarlık peşine düşmek ne büyük betbahlıktır

 

 

Seni senden alan bir an var unutma

İhmal ettiğin vicdan, nebilerin payesidir, sakın uzaklaşma

Aşk,hak ve hakikatin şiarından tebarüz eden vuslattır, nafile yere avunma

Nefsine itibar edip, esaretini hergeçen zamanın hicranını artırarak boşyere ağlama

 

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

İçimden geldiği nispette melalimi yazdım!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Gözlerimden yaş boşalıyordu

Oysaki bu konuda pek alışkanlığım yoktu

Halin fakirliğinde, kalbin sevgiye hasret iklimiyle nefesleniyordum

 

 

Yapraksız bir dal misaliydim

Şevksizliğe gark olan hicranı abideydim

Ne gülmeyi bilirdim ve ne de tebessüm için yüreğimi hasredendim

 

 

Bilmek için erdemden azadeydim

Düşünmek için bilmeyi, idrakle hissetmeyi özümseyemezdim

Hoyratlığın kadrindeydi takatsiz nefesim ve çok fakirdi bildiklerim

 

 

Tekâmül adına, sevda babında

Aşksız kurak ayazlarda, poyrazın hırçınlığında

Kan çanağına dönen gözler ve hissiz nefesler lahuti şiirler dinler

 

 

Alp götüren bir zaman dilimine

Kahraman Tazeoğlunun sesinden arazını dinliyorum

Yüreğin burkulduğunu, dilin kuruduğunu, gözler boşalınca hissettim

 

 

Şiir adına her ne yazılsa az dedim

Sarsılan hislerimle titremeye başladı tüm bedenim

Ben ne kadar sefilim, kalbi hissedişleri ben nereden bilirim dedim

 

 

Avuçladığım toprağı öylece sıktım

Ve gözlerimden akan yaşlarla onu nemlendirdim

Kokusunu içime hasretle çektim ve iklimlerin seren camına kilitlendim

 

 

Hissetmek adına kalbi olmak dedim

Ruhun insicamından uzaklığımı bir bir gözden geçirdim

Hilkatin muvacehesince, aklın mücerretliğinde nefsimi güncellemiştim

 

 

Hasreti ve özlemi yeniden anladım

Sevda adına yanmayı, aşk babında kanmayı tanımladım

Ötelerin hazzıyla, vuslatın kalan sayfalarında, gül kokusuna yaslandım

 

 

Çaresizliğimle el açıp yakardım

Nefesin kalanlarıyla, ömrün devranında hardım

Tek başıma kala kaldım, arkama dahi bakmadan suskunluğa uzanmıştım

 

 

 

Mustafa CİLASUN

 

Lahza ki ne düğüm,ölüm sırrında ki düğündür!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dört harflik ve iki hecelik aşktan korkma

Sırr-ı sanatın içinde gizlediği hikmetleri bir an olsun ihmale alma

Tedbirsizliğin acziyetiyle yolda şaşkınlık yaşayan bir nefes misali soluma

Her neyi maksat eyliyorsan, halinin lisanıyla anla, yaban olmak fakirliktir anla

 

 

 

Aşk,halin deminden neşet eden yakarıştır

Cennet ve hurileri gaye edinmek, nefsin sofrasından kalkmayıştır

İhsan, ihlastan ilzam olan bir kavrayıştır,Hakkın rızasında yok olmak yanıştır

Aşkın narı ruhunun firkatidir, edebi nezaketi inşirahtır,tahkik etmeyen akıl acıdır

 

 

 

Akıbet, senin niyetin nispetinde ki vakittir

Ah etmek fakirliktir, acziyete girmek sefilliktir, mukadder olan aşk ve sevgidir

Muhabbet bunun için hasredilmeli, hilmin latifliğinde nefes müddetine erişmelidir

Zemherinin çehresi halini ürkütmemelidir, her cefada bir hikmet varlığı hakikattir

 

 

 

Mezar ki, bedenin o cezbesini aşikar eyler

Toprak olan her ten çürümenin vaktini bekler, ruhun firkatte ki yerini bekler

Nafile yere ağlamak kim için bir keder, akıl ve izan kime verilmiş bir aşk-ı ekber

Bir bekleyenin var olduğu, müddet-i nefesle haline arz olunduğu en yüce bir bedel

 

 

 

Seni kimse ateşlere salmaz, unutmayasın

Seni yaratan aşkın ve vicdanın ülfetinde tanzim etmiştir,ayette okuyasın

Furkanın vecdinden uzaklaşmayasın, seni halk edenin lisanına yaban kalmayasın

Deryanın suhuletinden gelen nazarı, düşen yaprağın teslimiyetinde ki oaşkı anasın

 

 

 

Kızının adına, anası niye çeyiz hazırlar

Bir ömür umudun halinde doğar, sabrın sahrasında gözlerini ovalar

Bitap düştüğü vakitler durmazi silkinip yeniden kalkar, ruhunda ki aşkla yanar

Utanmak onun halini boğar,şefkatin ve cefanın manasında ki ecirle o haline bakar

 

 

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Vakit ötenin furkanı, ruhun inşirah sevdasıdır!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Akıl, haline teslim edilen farktır

Kalbin sahibinin nazargahı, ruhunun işaret eylediği senadır

Ne kadar kendindeysen, viran olmamış bir halin sahibi değilsen umudun niyazdır

Azmettiğin nispette ve vecdine haiz olduğun demde aşk, ruhuna muhatap olacaktır

 

 

Mavera deyipte es geçme

Vakıf olduğun ne varsa, benliğin içinde narı bekleyen bedeli seçme

İradeden vazgeçiren vakti asla terk etme, gönül kapın açılacaktır, sabırla bekle

Hidayet vakitlidir, ruhun dirliği ve feysi için vazgeçilmeyendi ki,feda olmayı yeğle

 

 

Hakkın rızası ruhundadır

Lakin iradene tevdi edilen bir maceradır, akıl ve idrak bunun için vardır

Lafazan olmak, afak,ilik içinde nefesi bırakmak,hüsrana uğramak adına ne acıdır

Düşünmek insana yakışır, ihsan, ihlasla yol almak, kula nasip olacak bir sevdadır

 

 

Düşünmeden kelam eyleme

Ne hasredeceğini öncelikle halinin sahrasında, aklınla bir derle

Neye delalat edecektir, nasıl bir maksada hizmet için sunulacaktır, dikkat eyle

Bir cezbe kapılmak için gönlünü perişan etme, gördüğün keramet olsada meyletme

 

 

Kur’anı dinlerken şehret

Ruhuna zerkedilen en kudsiyet adına ve aşkla tevdi edilenlere dikkat et

Nefsin hergeleliğinde ikamet eyleme, nizam edilmeyen hissiyatı marifet eddetme

Tenini cazip hale getirmek için vaktini heba eyleme, çürüten o vakte karşıda gelme

 

 

Kabir ne söyler, sessizce dinle

Ruhuna malum olan ne varsa, o an ve akan zaman içinde görmeden geçme

Hissettiğin nispette varsın ve adanmışsın, tekebbür edip, ahirini de viran eyleme

Annenin suskun halini dinle,babanın boynu bükükken çığlığını hisset ve çok görme

 

 

 

 

Mustafa CİLASUN

 

Ruhunda çiçek açsın, o kalbin burkulmasın!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Sen ağladıkça içim acıyor

Halini teskin etmek için elimden bir şey gelmiyor, yüreğim sızlıyor

Çare adına kime baksam ve ne aradığımı bilene matlup olsam, sabır diliyor

Nasıl bir hikmetin esrarı ruhunu celbediyor, şehrine melik olamadığım ah ettiriyor

 

 

Biliyorum umut içindesin

Her kapanan günün hicranıyla bedelleşip, kanaatle serinlersin

Sabır değirmeninde vaktini bekleyen mürebbiyenin edebiyle hemhal içindesin

Lakin yinede evet, kederlisin, hangi ümidin hazan vaktine şahit olan bir nefessin

 

 

Bana derdini söyleme

Halinin deminde derlenen umutlarını ayan etme ve bekle

Kısmetin kalkma vaktini, niyetin ruhunla müşterekliğini,ihlas vecdini

İman çıplaktır,elbisesi takvadır, süsü ardır,vicdanın sadrında ki umulan aşktır

 

 

Fikreden nefes vakıftır

Fıkhıyla amelini derleyen ehliyete sahiptir,murat etmek vakitlidir

Nerde kayboldun,hazanı resmeden melal misali soldun,dirlik evet, tedbir işidir

Her ses ve haline tesir eden nefes nasıl bir ahval içindeysen umudun beklentisididir

 

 

Kudretin nispetinde arzet

Hasrettiğin her nefesin kadrine muhtaç olduğunu düşün ve hakka iltica et

Ne kadar hevesin kalmışsa, hakikatin şiarından nasipsiz olan zanlarsa evet,azlet

Gördüğün düşünü yadsıma içinden çıkamadığın ne varsa, o vakitte ayan olur, anla

 

 

Ruhun kime muhtaçtır

Nasıl bir devranın çarkından geçmiş vuslattır,hiç yaban kalma

Kalbin ummandır,her niyetinde bir mana saklıdır, nefsin çalımlarınıda unutma

Bir nefes ve vesileler çıkacaktır karşına,öncelikle açılacak o kapıları hiç kapatma

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Gönül neylesin, akıl kimi bilsin, kul olmak için inleyesin!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

İçim alev, alev yanıyor, açamıyorum

Sanki öyle bir yükü, niye kaçamıyorum

Deniyorum, dertleniyorum, saçamıyorum

Yoruldum inan, artık ar edip bakamıyorum

 

 

 

Beni ben yapan faktörler hala ayakta

Beni benliğimden uzaklaştıranlar bir odakta

Meçhuldeyim sanki yaşadığım her mekânda

Bilinmeyenler neredesin yapış artık yakama

 

 

 

Dostluklar artık menfaate dayanıyor

Yoksa gücün niye hala içim yanıyor

Dermanın tükenip halsizlik kimi arıyor

İhmal ettiklerim her an beni kuşatıyor

 

 

 

Aklım, mantığım, azmim elbette var

Yoksa mesnetli bilgi söyle neye yarar

Manasızca devamlı koşmak evet yorar

Mihengim neredesin gel beni artık sar

 

 

 

Dava diye bağlanarak bir yol aldığımız

Her şeye o gözle bakarak yanıldığımız

Ön yargıdan beslenip,tebliğ sandığımız

Neredesiniz şimdi söyleyin kandıklarımız

 

 

 

Biz her zaman inandık ve teslim olduk

Neticesinde yalnızca niye bizler solduk

Dağıldık, şevksiz denize daldık,bocaladık

Öğrenmeyi öteleyip evet, yılana sarıldık

 

 

 

Her zaman mı bir kurtarıcı bekleyeceğiz

Kolayı ve rahatı ne zaman terk edeceğiz

Kendin olmaya çalış yeter artık diyeceğiz

Aklın,mantığın,senin için bir azık,bileceğiz

 

 

 

Rabbim derken, açziyetini ve sükûnetini

Hakikat derken zulümden uzak adaletini

Peygamber derken, sabır ve metanetini

İkmal et sanki bir hava gibi,akan su gibi

 

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Boynumu büküp,kalbimden seslenmeliyim!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bilmem ki nasıl inşiraha erişeceğim

Dinmeyen şaşkınlığımla, hangi vecdin inhisarında inleyeceğim

İhmal ettiklerim aklıma düştükçe, söyle şimdi ben nereye gizleneceğim

Ruhumu teskin etmek için onun lisanını şehretmeyi, nefsime talim ettireceğim

 

 

 

Ey Hak dedim ve fakat habersizdim

Niyetin samimiyetinden, benliğimde yer eden lekelerden bezgindim

Kim ne yapıyorsa, ben de yapmayı arzu ettim, hangi hesaba dikkat etmedim

Ağlarken, umutlarım kanatlanırken ne kadar hafiftim, neden farkını fark etmedim

 

 

 

Sanki nefsimin elinde bir esirdim

Evet, aklım ve fikrim var diye kimi vakit öğünmeyi becerirdim

Etrafımdakilere nazar ederdim, daha güçlü olmak adına nasıl ter dökerdim

Fakat yanıldığımı an eb an gün geçtikçe ve ömür yumağı nihayete gelince inledim

 

 

 

Niçin ben bu kadar habersizdim

Hangi bedelin esaretinde, verilen bir ömür sermayesini tükettim

Ne camiye gittim ve ne de secdenin feyziyle kendimden geçtim, nerdeydim

Sanki kaobolan bir sabi gibiydim, çaresizlik ikliminde zemheriye ah edip yenildim

 

 

 

Ruhum ne kadar kasfetin eşiğinde

Kalbim hangi hevesin bekleyen lahzanın çehresinde ki nöbette

Dökülen kanlar, hakir görülen yaratılanlar, talan edilen masum insanlar nerde

Neden dertleriyle hemhal olmadım, kendi nefsimle bir ömür oyalandım ve kandım

 

 

 

Yarabbi sen bilirsin, sahibimsin

El açtıran, ruhumun yanıklığını duyan sensin, mağfiret edensin

Rahmetinle her vakit bizimlesin, ne kadar nankör olsak ta sen yine affedersin

Kapına geldik, mahcubiyetimizle seslendik, senin kulun olarak kimlere giderdik

 

 

 

 

Mustafa CİLASUN

 

 

 

(Her nefesin...

Kul olabilmek için dikkat eden o halin...

Farkı fark edecek kadar ihsan sahibi olan kanın...

Masumiyetini korumayı gaye edinen bir hicranın...

Mahzun nefeslerin felaha erişmeleri için niyaz ediyor...

Vesile olması adına gecenizi kutluyor ve esenlikler diliyorum efendim.M.C)

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...

×
×
  • Create New...