tugra
-
Content Count
185 -
Joined
-
Last visited
Posts posted by tugra
-
-
ben de bir sözünü paylasıyım;
'kundak ile kefen arası kaç adım?'
-
bunlar bir vakit beyler idi, kapıcılar korlar idi.
gel gör şimdi, bilmeyesin bey hangidir ya kulları?
-
HİKAYE
senin dudakların pembe
ellerin beyaz,
al tut ellerimi bebek
tut biraz
benim doğduğum köylerde
ceviz ağaçları yoktu, ben bu yüzden serinliğe hasretim
okşa biraz!
benim doğduğum köylerde
buğday tarlaları yoktu,
dağıt saçlarını bebek
savur biraz
benim doğduğum köyleri
akşam eşkıyalar basardı,
ben bu yüzden yalnızlığı hiç sevmem
konuş biraz!
benim doğduğum köylerde
kuzey rüzgarları eserdi,
hep bu yüzden dudaklarım çatlaktır
öp biraz!
sen TÜRKİYE gibi aydınlık ve güzelsin!
benim doğduğum köyler de güzeldi
sen de anlat doğduğun yerleri,
anlat biraz!
-
bir insan normal boyuyla da büyük adam olabileceği gibi, himalaya boyuyla da küçük adam olabilir
içimizden biri köprü olmaya razı olmazsa, kıyamete kadar bu suyun kıyılarını bekleriz.
-
su içen kuşu her yudumda gagasını göklere kaldırarak şükrettiğini gördüm.
-
zaten bütün aşkların anlamı bu değil mi?
leyla'nın aşkı mecnun' u gerçek aşk' ulaştırmadı mı?
mevlana'nın 'yaradılanı sev, yaradandan ötürü' bu meseleye çıkmıyor mu?
bütün mahlukatı AŞK la sevip, GERÇEK AŞK' a ulaşmak sevdasıyla...
-
öncelikle teşekkür etmek istiyorum; güncel olupta hiç ilgimizi çekmeyen bu konuya 'İSLAM ve diger dinler karşılaştırılması' hatırlattıgınız için. bizler müslümanlar olarak karşı tarafın tarihini, yaşamını ve yeri gelirse kozlarını iyi bilmekle mükellefiz. onların dinlerini ve kendi dinimizi iyi bilip, ona göre çalışmalarımızı sürdürürek hazırlığımıza başlamış olacağız.
İSMET ÖZEL BEYEFENDİ'NİN 'SURAT ASMAK HAKKIMIZ' adlı kitabında yazmış olduklarını ben de bu satırlarda zikretmek istedim.
-müslüman olmak alim-i mutlak vasfının ALLAH'ta olduğu bilmekle gerçekleşir. bu yüzden bir müşrikle bir müslüman arasında bilgi sahibi olma konusunda temelli bir fark vardır. bu ikisinden her birinin dünyadan bekledikleri aynı şey değildir. günlük hayatlarını düzenlerken benzer esaslardan hareket etmezler. bu yüzden zihni kapasiteleri de eşit seviyede değildir.
- mü'minler nazil olan hükümlere herhangi bir sosyal, felsefi veya siyasi dolayımı devreye sokmaksızın itaat eden 'gerçek' insanlardır. münafıklar ise ALLAH'ın koyduğu düzene ancak ve sadece sosyal hayatın gerekleri, siyasi durumların ruhsatı veya felsefi yaklaşımların sağladığı alan içinde uyum gösteren 'sahte' insanlardır.
-
bu meseleyi çözmek için evvela müslümanların uyanmaları lazım!!! bütün şirketler (gıda, giyim, kozmetik...) onların yönetiminde. onların ürettikleri malları almayarak, protesto ederek epey bi çökertecez mali durumlarını fakat bizim akıllı! müslümanlar hala onlara para dökmekle, bu işi başaramayacağımızı baştan söylüyorlar! hani müslümanlar olarak çok zenginizya onlardan!
vakit gazetemiz; şu zamanda onların ürettikleri malları protesto etmek farz! başlığını kullanmıştı.
müslümanlar olarak çabuk bilinçlenmek ve vakit kaybetmeden icraata geçmek!..
-
öyle sermestem ki idrak etmezem dünya nedir?
ben kimim, saki olan kimdir, mey ü sahba nedir?
(aşk ile öyle sarhoş olmuşum ki artık bilmiyorum dünya nedir? ve bilmiyorum ben kimim, bana bu içkiyi sunan da kim; içki ve kadeh nedir?)
FUZULİ
-
her zaman aşıklara varmak derd-i canana güç
arz-ı hal itmek gedalar hazret-i sultana güç
(sevgilinin kapısına varmak herzaman aşıklar için güçtür. çünkü dilencinin sultan hazretlerine dileklerini sunabilmesi güçtür.)
aşıka dünya vü can terk eylemek asan olur
lik canan terkini itmek geliptür cana güç
(aşık için dünyayı ve canı ter etmek güç iş değildir. lakin sevgiliyi terk etmek cana güç gelmektedir.)
- 1
-
erkek olursa melek koyardım (deermişim) neden hep kızlara konulur da erkeklere konulmaz? oysaki meleklerin özelliklerinde erkek-dişi kavramı yoktur.
-
her insan doğuştan 'BEŞİKTAŞ' lıdır. çünkü 8-9 aylık bebekler herşeyi 'SİYAH - BEYAZ' görürler. akıllı olanlar ebevynlerini dinlemeden 'BEŞİKTAŞ' ta karar kılırlar. ama yok akıllarında biraz zorları varsa ebeveynleri sayesinde 'gözü boyayan renkteki ' takıma kayarlar! böylelikle hayatının 'İLK BÜYÜK YANLIŞINI' yapmış olur!!! eyvahlar olsun!!!...
-
düşünsenize, üniversiteli bir ALLAH DOSTU!
-
daha öncede belirtmiştim ama biçok konu olduğundan bütün konuları bir anda okumak mümkün deil. bu şahıs 'ABİDE ŞAHSİYETLERDEN, AŞERE-İ MÜBEŞŞEREDEN, 4 BÜYÜK HALİFE... dedigimiz HZ. OSMAN hakkında hiç uygun olmayan yazılar yazmış. ama burda diger arkadaşlarımızın da gerekli açıklamayı yapmasına ragmen hala inanmamakta ısrar eden ardaşlar var! ya hu inanmıyorsan EL - GIFARİ HZ. ni anlatan kitabını al, oku. madem söylenenlerle mutmain olmuyorsun. oku, ondan sonra yorumunu yap! ve ülkemizde nice önemli şaheser kitaplar varken niye dipten kuyudan çıkarıp bu şahsı okumakta karar kıldınız anlam veremiyorum.
-
kitab - ı aşk
şimdiki gençler galiba gizli kalması gerekeni açık ettikleri (ne ayıp!..) ve sevgililerinin adlarını dillendirmekle kalmayıp, aradaki macerayı da başkalarıyla paylaştıkları için aşkın gülümseyişlerini ve zenginligini ıskalıyorlar... çünkü sırlara hükmetmek ayrıcalık ve olgunluktur!..
-
ah - mine'l - aşk
Osmanlı'da toplumda söze değer verilir, sözün güzel olması, uluorta harcanmaması gerektiği her fırsatta vurgulanırdı. 'insanda dil bir, kulak ikidir' sözünü uyduranlar da, bundan 'bir söyle, iki dinle' kuralını çıkaranlar da onlardır. onlara göre söz, nötr kabul edilir; üst derecesine (vahiy, söylev); alt derecesine de laf (değersiz, boş lakırdı) denilirdi.
-
arkadaşlar!
herkesin kitaplığında illaki bulundurması gereken kitapları paylaşalım
KUR'AN-I KERİM (muhakkak)
TEFSİR (çeşidi isteğe bağlı)
KÜTÜBİ SİTTE
ÜSTAD'IN SERİSİ
MEHMET AKİF ERSOY
İSMET ÖZEL
MEHMED NİYAZİ
HÜSEYİN ÜZMEZ
TOLSTOY
İSKENDER PALA ... vs... vs...
-
walla çok orjinal olmuş ya!.. bu da mizah icadı olsa gerek :rolleyes:
-
eywallah kardeş çok makbule geçti! benim de aklımda OSMANLI hakkında bildiklerimizi paylaşma fikri vardı, sen başlatmış oldun.
ben de birkaç bilgi paylaşıyım;
- kapılarına bir büyük, bir küçük vurma aleti (adı gelmedi aklıma) yaparlar, erkek gelince büyüğe, kadın gelince küçüğe vururmuş. ev sahibi ona göre kapıya çıkarmış.
- dış kapıya hafif bi çıkıntı yaparlar, gelen misafiri güneşten, yagmurdan korumak için.
- kalabalıkta temiz, beyaz elbiselerinden OSMANLI oldugunu diger millet insanları anlarmış.
- kapılarına bir büyük, bir küçük vurma aleti (adı gelmedi aklıma) yaparlar, erkek gelince büyüğe, kadın gelince küçüğe vururmuş. ev sahibi ona göre kapıya çıkarmış.
-
kırk hırsız bir çıplagı soyamamış :rolleyes:
-
tesettür kelime olarak örtmek gizlemek manalarına gelir. bunu güzel bi şekilde açıklamışlar. ama nedense hep bayanların tesettürü akla geliyor. ayette 'GÖZLERİNİ HARAMDAN SAKINSINLAR' olarak geçmiyor mu? erkeklerin de gözlerine tesettürü uygulamaları gerekiyor. ayette 2si birlikte zikredilmiş ama sadece kadınların kısmı aktarılıyor. inşaallah daha dikkatli oluruz bu konuda
-
şimdiden hayırlı ramazanlar diliyorum herkese. 18 ve 19 kalmış onları da ben alıyorum
-
ali şeriati nin ebu zer el-gıfari hakkında yazmış oldugu kitabı okudun mu? o kitabı okuyunca ben şok oldum hz.osman hakkında hiç hoş olmayan o büyük zata yakışmayan açıklamalar yapmış kendince. ki o büyük zat; 4 büyük halife, aşere-i mübeşşere, efendimizin damadı gibi olağanüstü sıfatlara sahip biri. gerisi size kalmış
-
74) orucu su veya hurma ile açmak 75)yolda giderken ayagımıza takılabilecek şeyleri kenara çekmek 76) banyo veya tuvalete tükürmemek 77) hasta ve yaşlıları ziyaret etmek 78) yemek yerken başkalarının yedigine bakmamak 79) insanları yüzüne karşı övmemek 80) soframızda yeşillik veya sirke bulundurmak
Mevlana Celaleddin Rumi
in Diğer Şairler
Posted · Report reply
ben de çeşitli sözlerini paylaşmak istedim
mezarlığa git de,
orada bir müddet otur ve,
susmuş söyleyenleri dinle.
.....
taş yeşermez, geçmiş olsa da nevbahar.
toprak ol da bak, nasıl güller açar.
taş gibiydin, çok kalpler kırdın yeter!
toprak ol, üstünde hoş güller biter!
.....
gönlünü yıkayıp, arıtmamışsan habire,
abdest alıp durmaktan fayda bekleme!