Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]

Achar

Admin
  • Content Count

    1,001
  • Joined

  • Last visited

  • Days Won

    24

Posts posted by Achar


  1. MOSKOF'tan

     

    ALTUN ORDU

    ………………….

    "Altun Ordu" veya "Altun Orda", Türk'ün İslâmiyeti kabûlünden sonra teşkilâtlandırdığı, yolu ve gayesi belirli ideal ordularından biridir ve devletine de aynı ismi vermiştir.

    1237 - 1238 Batı seferi neticesinde Batu Han, Aşağı İdil boyunda Altun Ordu devletini kurdu ve büyük hamlesi olarak, Ortodoks Rusyayı bir baştan öbür başa çiğnedi. Artık bütün Knezlikler onun hâkimiyeti altında birer tebaacık... Batu Han Knezlik sistemini değiştirmedi ve onları Altun Ordu'ya bağlı hizmetkârlar halinde tuttu. Başta Moskova Büyük Knezliği olmak üzere Ruslar 14. Asır sonlarına kadar Türk ve Moğol boyunduruğu altında kaldılar ve nihayet Timurlenk'in Altun Ordu'yu yıkması ve Moskova Knezliğini öbür parçaları ile birleştirici şekilde ihya etmesi üzerine istiklâl ve bütünlüklerine kavuştular. Aynı Asrın ortalarına doğru da din bakımından Bizans'ı bırakıp Ortodoksluğun merkezini Moskova'ya aldılar.

     

     

    TİMURLENK

     

    Timurlenk, koyu zalimliğine rağmen daima müslüman kalmış ve İslâm dâvasını gütmüş olan yüce imparator, en büyük tarihî suçunu, Yıldırım Bayezid'in şahsında genç Osmanlı devletini tökezletmekte değil, Moskof'a hayat sahası açmakta ve onun bir gün İslâmlığa nasıl musallat olacağını kestiremeden bütünleşmesini kolaylaştırmakta göstermiştir.

    Timur'un, Osmanlı ülkesine olduğu gibi Altun Ordu'ya karşı da yıkıcı hareketi, sırf istirkap ve İslâm temsilciliğini nefsine hasretme duygusiyledir. Fakat Yıldırım Bayezid'e gösterdiği yumuşaklık ve anlaşma tavrı ve buna mukabil gördüğü sertlik ve hakaret edasına karşı bir dereceye kadar mazur olan Timur, Altun Ordu mevzuunda sultânî nefsinin hiçbir rakip kabûl etmemesinden başka bir dayanağa sahip değildir. Moskova Büyük Knezliğini Rus birliğinin merkezi haline getirmeye sebep olurken de, salîbe hizmet etmek şuuru yerine, rakip ellerden kurtardığı düşmüşe yardım gururu içindedir. Öyle bir düşmüş ki, o günkü şartlara göre, ne kadar kalkınsa yine ayağa kalkabilmesine ve salîp dâvasını hilâle karşı saldırıya geçirebilmesine imkân yoktur. Zira Timurlenk, şiddetli müslüman, fakat kılıcından başka hiçbir keskin idraki olmayan, kör nefsaniyetli öyle bir hükümdardır ki, yarının keşfine ait en küçük harfi bile heceleyebilmekten âciz ve yıktığının Müslüman, yaptığının ise Hristiyan olduğu muhasebesine bağlı bir sezişten mahrumdur. İlâhî takdir, Timur'a, Haçlı seferlerinden sonra, İslâm dâvasını Bizans ve Cenubî Rusya üzerinden Batıya yöneltme şuurunu vermemiş, onu Doğu Çemberi içinde hapsetmiş ve Hristiyanlık âlemini gözüne pek küçük göstererek, bütün emelini, tek başına efendisi olmak gayretini güttüğü Şark'a bağlamıştır.

    Fatih Sultan Mehmed'in İstanbulu fethinden yarım asır kadar evvel, Çin seferine hazırlanırken ölen Timurlenk, Rus'a Rusya'yı açmakla, Peygamber methinin hedef tuttuğu ve Moskof'un din devşirdiği diyarı fetheden "Osmanlı" isimli yeni İslâm - Türk İmparatorluğuna ne büyük bir belâ musallat ettiğinden gafildir. Onun bu özürsüz gaflet suçu da bağışlanabilir soydan değildir. Hem büyük Müslüman, hem de bilmeden salîbe yardımcı... İlâhî takdir...

     

     

    TEZİMİZ

     

    Bizim birkaç kelime içinde hulâsalandırılabilecek ve bütün eserimiz boyunca ispatlandırılacak bir tezimiz var:

    Bugünkü, bütün insanlığın başına belâ Rusya'nın meydana gelmesinde iki Müslüman ve asılları Türk başbuğ tanıyoruz. Bunlardan biri Moskofluğun temel atmasına vesile olmuş, öbürü de, Rusya'ya Büyük Rusya olmak şuuru gelir gelmez bu şuurun liderini eline geçirmişken bırakmak suretiyle son merhaledeki Rus oluşunu sağlamış ve böylece, dolayısiyle ve yine bilmeyerek tarihimizin en korkunç suçlamasına müstahak olmuştur.

    Bunlardan biri 14. Asır sonlarında Timurlenk, öbürü de 18. Asır başlarında Prut ordusu serdarı Baltacı Mehmed Paşadır.Ruslar, bugünkü oluşlarına kadar kendilerine vücut veren saiklerin iki ana remzi halinde, Moskova'nın göbeğine Timurlenk ile Baltacı Mehmed Paşanın heykellerini dikseler yerinde olur…

     

    ALINTI


  2. Şefik Hüsnü Türkiye Gizli Komünist Partisinin Başkanıdır.

     

    1927 de yapılan tevkifler sırasında ele geçmiş ve Doktor Şeşik Hüsnü'nün kendi el yazısıyla yazılmış bir yazıda şöyle deniyordu :

    "Türkiye Komünist Partisi, amelenin en şuurlu fertlerinden mürekkep inkılapçı ve şuurlu bir teşekküldür. Aydınlık grubu ve grubun etrafındaki inkılapçı amele sendikalarının en şuurlu efradiyla Rumlardan mürekkep T.İ.Ü. amele grubu ve Hınçak cemiyetinin sol grubu birleşerek Türkiye Komünist Partisini Teşkil etmişlerdir.

     

    Türkiye Komünist Partisinin Gayesi proletarya diktatörlüğü vasıtası ile sosyalizm kuruluşuna girişmek ve kuruluştan sonra da sınıfsız, planlı kardeş cemiyet olan komöünizme varmaktır."

     

    Görüyormusunuz gayeyi ? Görüyormusunuz bu gaye için kimlerle işbirliği yapıldığını ? Görüyormusunuz büyük memleketçi şair, nadir Türk ve Kurtuluş Savaşımızın kopmaz parçası Nazım Hikmet!in nasıl bir kuruluşun merkez heyeti üyesi olduğunu ? Görüyor musunuz, bugünkü solcuların ne tipte bir vatan hainini göklere çıkarıp kahramanlaştırdıklarını ?

     

     

     

     

    83zk3.jpg 84sh2.jpg

    85aq5.jpg 86cf2.jpg 87th1.jpg 88wp2.jpg


  3. Avrupa bizi neden sevmez hocam?

     

    "istanbul universitesi'nde ogretim uyesi Alman asilli Prof. Naumark ile bir

    kısım talebesi Bogazicinde geziye cikarlar. Talebelerden biri Prof.

    Naumark'a su soruyu sorar:

    Avrupa bizi neden sevmez hocam?

     

    Prof. Naumark su cevabi verir:

    - cok samimi olarak itiraf edeyim ki, Avrupali Turkleri sevmez ve sevmesi de

    mumkun degildir. Asirlardir kilisenin Turk ve islam dusmanligi Hiristiyanlar

    in hucrelerine sinmistir.

    Sebeplerine gelince:

     

    1. Musluman oldugunuz icin sevmez. Ama faraza laik soyle dursun,Hiristiyan

    olsaniz da size dusman olarak bakmaya devam eder.

     

    2. Sizler farkinda degilsiniz ama, onlar su gercegin farkindadirlar: Tarihten Turk cikarilirsa tarih kalmaz. Osmanli arsivi tam olarak ortaya

    cikarsa, bugunku tarihlerin yeniden yazilmasi gerekir.

     

    3. Avrupa'nin pazari idiniz. simdi Avrupa'yi pazar yapmaya basladiniz.

     

    4. En az 400 yil Avrupa'da sirtimizda ve ensemizde at kosturdunuz.

     

    5. Selcuklular Anadolu'yu, Osmanlilar ise orta Avrupa ve Balkanlari Hacli

    ordusuna mezar ettiler.

     

     

    6. Sizi silah ile yenemeyenler, sizleri kendilerine benzeterek hakimiyet

    sagladilar. once ahlaki degerlerinizi yipratmaya basladilar. Giyiminizden

    yasantiniza kadar...Sonra kendi icinizde sizi bolmeye basladilar. A-B-C-D

    gibi...

     

    7. Selcuklu ve bilhassa Osmanli, islamiyet ugruna her seyini feda

    etmeseydiler, islamiyet bugun belki sadece Hicaz'da varligini devam

    ettirirdi. Kaldi ki Vehhabiligi kuranlar da, ingiliz Dominyon Bakanligi'nin

    adamlaridir. Bati her yerde islamiyet'i, sapik inanclara kanalize etti. Ama

    Osmanli, Asr-i Saadet'i devam ettirdi.

     

    8. Kilise size kin kusmaktadir. Ve sebepleri yukaridadir.

     

    9. Ben Turkiye'ye geldigimde 2 universiteniz vardi, simdi 119 universite var

    Osmanli zamaninda ise her yerde bir medrese vardi, tarihinize bakin her

    medresede bilim egitimi vardi. ilk denizaltini Osmanlinin yaptigini cogunuz

    bilmiyorsunuzdur belki de ama Avrupa bunu biliyor..

     

    10. Sizler, gercek huviyetinize dondugunuz an Avrupa'nin refahi ve

    medeniyeti yikilir.Ama sizde bunun olmasi bu sartlarda cok zor.

     

    11. Yine sizler, Avrupa'nin tarihi dusmanisiniz ve daima dusman olarak

    kalacaksiniz.

     

    Evet, almasini bilene ders ve ibretlerle dolu bir itirafname...

     

    KaynaK


  4. Ee gün geldi çattı yerleştirme sonuçları açıklandı..

    Varmı buradan :) yerleşen ?

    Bu arada ben yerleşmedim. ( aslında yerleşmek istemedim).

    Yoksa ooo ne okusforud :P lar , ne harvard lar davet ettide icabet etmedim. :P

    Tercih yapmadım, bakalım seneye hayırlısı :P


  5. BAŞIBOŞ

     

     

    Vatanımda sular akar, başıboş;

    Herkes, birbirini kakar, başıboş.

     

     

    Bozkırlardan topal bir tren geçer;

    Çocuk, merkep, öküz bakar, başıboş.

     

     

    Yanmaz da yürekler, güneşe atsan;

    Bir kibrit, bir orman yakar, başıboş.

     

     

    Tarih, kutuplara kaçmış bir fener,

    Buz denizlerinde çakar başıboş.

     

     

    Yirmi dokuz harfte sözde aydınlar,

    Yafta yazar, isim takar, başıboş.

     

     

    Allah’ım sen acı bu saf millete!

    Akşam yatar, sabah kalkar, başıboş...

     

    Necip Fazıl KISAKÜREK

    • Like 1

  6. CHP’li vekilden İsrail'e şaşırtan destek: Fikrimin arkasındayım

     

     

    İsrail’in Filistin ve Lübnan’a yönelik katliamı her kesimden olduğu gibi Meclis’ten de tepki görüyor.

     

    Saldırıları kınayan İsrail Dostluk Grubu üyesi vekiller art arda istifasını açıklarken, CHP Grup Başkan Vekili Koç, tüm üyelerinin gruptan ayrıldığını bildirdi. Ancak parti yönetiminin bu tavrına karşılık Manisa Milletvekili Nuri Çilingir’den şaşırtan bir çıkış geldi. İsrail’in saldırılarını haklı bulduğunu belirten Çilingir, İsrail-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu’ndan da istifa etmeyeceğini açıkladı. “İsrail, BM tarafından kurulmuş bir devlettir. Hamas ve Hizbullah’a karşı kendini savunuyor.” diyen CHP’li vekil, ardından şu ilginç benzetmeyi yaptı: “Aşırıya kaçmış olması İsrail’i suçlu haline mi getirir? Bu sınırötesi bir harekat. Peki Güneydoğu sınırında yabancılar tarafından beslenen 5 bin terörist var mı? Var. Peki biz şehitlerimiz geldikçe ‘buradaki teröristleri temizleyelim’ diye konuşmuyor muyuz? Konuşuyoruz. Pekala biz haklı olacağız da İsrail haksız mı olacak? Bir de olaya böyle bakmamız lazım. Tüm bunları göz önünde bulundurduğumuzda Lübnan ya da başka bir yerde Filistin devleti kurulması, Hizbullah, Hamas gibi terör örgütlerinin ortadan kaldırılması lazım.”

     

    İsrail’in masum sivil insanları öldürdüğünün hatırlatılması üzerine Nuri Çilingir, “Onlar bizim söylemlerimiz. Bu konuda İsrail’de kimi dinledik bugüne kadar.” karşılığını verdikten sonra İsrail’in yaptığı savunmaya dikkat çekti. “Hizbullah militanları”nın sivil halkın içinde saklandığını kaydeden Çilingir, “Hizbullah 20’şerli, 30’arlı gruplar şeklinde masum sivil halkın içinde saklanıyorsa adam onu bombalar. Hangi devlet olsa bombalar. İsrailli çocuklar deniz kenarında Hizbullah’ın füzeleriyle öldü. O zaman niye sesini çıkarmadılar? İsrail öldürünce sesini çıkaracaksın, Arap öldürünce sesini çıkarmayacaksın. Böyle bir anlayış olamaz. İsrail’in karşısında bir devlet, askeri güç yok. Ama çocukluktan beri anlık yetiştirilmiş, asker haline getirilmiş militanlar var. Bunlar da toplumun içerisine yayılmış. Lübnan hükümetinin içerisinde de Hizbullah’ı temsil eden iki bakan var. Dolayısıyla İsrail’in kendini savunma hakkı vardır.” diye konuştu.

     

    CHP’li vekil, Türkiye’nin tutumu hakkında da ilginç fikirler öne sürdü. Fotoğrafın son karesine bakıp duygusal tavır almanın doğru olmadığını savunan Nuri Çilingir, “Türkiye, Ortadoğu’nun en önemli güç dengesi. Bizim Filistinlilerin peşinden koşacak halimiz yok. Arapların da zaten Filistinlilerin peşinden koştuğu falan yok. Araplar da Filistin halkına hiçbir zaman destek çıkmadı. Biraz para yardımı yaptılar o kadar. Ne olacak biz de gönderiyoruz para, yiyecek. Böyle devlet mi kurulur?” ifadelerini kullandı.


  7. CHP Milletvekili’nden İsrail’e destek

    Lübnan'da 20 günde 800'e yakın sivili katleden İsrail'e tepkiler artarken CHP Manisa milletvekili Nuri Çilingir, İsrail'in saldırılarını haklı bulduğunu söyledi.

     

    İsrail-Türkiye Parlamentolar Arası Dostluk Grubu üyesi olduğu belirtilen ve gruptan istifa edip etmeyeceği yönünde, Salihli'de günlük yayınlanan mahalli bir gazetenin sorularını cevaplayan milletvekili Çilingir, "İsrail'i haklı buluyorum." dedi. İsrail'in kendini teröre karşı savunma hakkı olduğunu belirten CHP milletvekili, "Terör örgütlerine karşı mücadele edilmeli. İsrail de bir devlettir. Bu konuda İsrail'i haklı buluyorum. İsrail'in tavrı doğru ama uyguladığı yöntem yanlış. Filistin ve Lübnan'a Araplar bile destek olmuyor." şeklinde konuştu.

     

     

     

    --------------------------------------------------------------------------------

     

    Türkiye-İsrail Dostluk Grubu'ndaki 39 üye istifa etti

     

    Türkiye-İsrail Parlementolararası Dostluk Grubu'nda yer alan AK Parti ve CHP'li tüm milletvekilleri çekildiklerini açıkladı.

     

    Türkiye-İsrail Dostluk Grubu'ndan CHP'li milletvekillerinin tümü ile içlerinde AK Parti ve Anavatan Partisi milletvekillerinin de bulunduğu 39 milletvekili istifa etti.

     

    Türkiye-İsrail Dostluk Grubu'ndan 1 Ağustos tarihi itibariyle AK Parti, CHP ve ANAVATAN Partisi'nden çok sayıda milletvekilinin istifa ettiği açıklandı. CHP'li milletvekillerinin tümünün istifa ettiği belirtilirken, AK Parti ve Anavatan Partisi'nden de istifa eden milletvekillerinin olduğu öğrenildi.

     

    Kaynak: www.zaman.com.tr

×
×
  • Create New...