Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]

Kureyşi

Editor
  • Content Count

    700
  • Joined

  • Last visited

  • Days Won

    11

Posts posted by Kureyşi


  1. Alalhümme salli ve sallim ve barik âla seyyidina Muhammedin il fetihi lime uğlige vel ha(kalın-noktalı-)timi lime sebega nasırıl haggi bil haggi vel hedi ila sıradikel mustegimi ve ala alihi ve eshabi hagga kadrihi ve migdarihill az(peltek)imi.

     

     

     

     

    Muhammed El Bekri(kuddise sirruhu) ya ait olan bu salâtı okuyan kişi cehenneme girmez.(Cehenneme girmesi mukadder olana okumak nasip edilmez.)

     

     

     

     

    Pek çok velinin beyanına göre Bu salât Allahu Teala tarafından bir sahife olarak bu zata indirilmiştir. Bu salâtı bir kere okumak 6 Kur'anı Kerim hatmine; bir rivayette on bin başka rivayette altı yüz bin salaâta denktir.

     

     

     

     

    Muhammed el Bekri hazretleri; Abdulkadir-i Geylani hazretlerinden sonra; "Benim ayağım, doğuda ve batıda bütün velilerin boynu üzerindedir." diyebilen ikinci zattır. Bu sözden sonra bütün veliler boynunu bükmüştür.

     

    Bekri hazretleri buyurdular ki; Ömründe bir kere bu salâtı okuyan cehennme girerse; Allahu Tealanın huzurunda beni bulsun, yakama yapışsın."

     

     

     

     

    perşembe, cuma yahut cumartesi geceleri bin defa bu salâtı okumaya devam eden; Rasulullah salalhu aleyhi ve sellem ile uyanık halde buluşur inşaallah..(dört rekatlık bir namaz ardından okunmalı. namazın ilk rekatında 3 kere Kadr suresi; ikinci rekatında 3 kere Zelzele suresi; üçüncü rekatında 3 kere Kafirun suresi ve son rekatında 3 kere muavvizeteyn sureleri okunmalıdır.. Oda da yalnız olunmalıdır. Deneyenler; yeminlerle anlatır ki Rasulullah geliyor diye ses işittik ve buluştuk. Cemaatten birisi o sesten korkup odadan kaçmış; şerefe nail olamamıştır.)

    • Like 1

  2. Hifa kardeşim; Allah niyetinizi makbul kılsın inşaallah..

     

     

     

     

    Lakin; insanlık öyle 1 milyon yıla yaslanan bir geçmişe sahip değildir. Ehli sünnet alimlerinin ittifak ettiği husustur ki; Hazreti Adem aleyhisselam 7 bin yıl öncesinde kadar yaşamıştır. Şöyle böyle en fazla 10 bin yıla kadar gider bu hesap...

     

     

     

     

    Öyle milyonluk bir geçmişi yoktur insanlığın..

     

    Evrim teorisinde yine Yahudi parmağı vardır. Zira O'nlara göre insan oğlu yalnız kendileridir. Diğer insanlar maymundan dönmüşlerdir ve bu yüzden esir olmalıdırlar.. E Yahudi kafası da; insanlığı uyutması için böyle bir cahilliği modern dünyanın bilim alanına sokmaya pek bir müsait...

     

    .......................

     

     

     

     

    Ahmed Hulusi'ye gelince; evinde oturması pek bir münasip olur. Zira; herkes bildiğini anlatır. Ve bu adam bilmekten öte üretmek çabasında. Kaynaksız nakilsiz ürettiklerini anlatıyorsa Avrupa'da Vay o yeni Müslümanların haline...


  3. Ahmed Hulusi Beyefendi; kaâle alınabilecek bir şahıs değildir. Hele bu konularda..

     

     

     

     

    Kendisinin, ismini hatırlayamacağım ama bir arkadaşın ricası üzerine bir eserini okudum.. Kendisi; ayetleri hadisleri kafasına göre yorumlayıp durmuş. Hiç bir nakli kabul etmeyen bu şahıs; üstelik mezhepsiz bir sapıktır. Kitabının önsözünde; ne bir tarikata ne de bir mezhebe bağlıyız. Bizim görüşümüz herkesin kendi görüşlerini benimsemesi; bir mezhep imamına bağlanmamasıdır."diye bahsetmişti..

     

     

     

     

    Lütfen okuduğumuz şahısları araştıralım..

    • Like 1

  4. Bu deli saçması konuyu okumadım dahi.. Hızlı hızlı sayfayı aşağı indirirken; insandan maymun olmamıştır diye bir ileti gördüm. Bu yanlış bir ifade diye bu iletiyi yazdım...

     

    Eklentim; bu teoriyi destekleyecek cinsten değildi.. Biraz daha itidalli yaklaşalım konulara..


  5. Mahmud Efendi Hazretleri kaddesallahu sirruh, buyurdular ki:

     

    "Maymundan insan olan yoktur ama; insandan maymun olanlar vardır."

     

    Davut aleyihisselam(tam emin değilim hangi peygamber olduğundan)ın kavmi Cumartesi günü balık avı yasağını ihlal edince; Allahu Teala kavmin yaşlılarını domuza; gençlerini maymuna çevirmiştir.

     

    Ve hadisi şeriften de içkiye başka isimler vererek içenleri; Allahu Tealanın domuz ve maymunlar şeklinde tekrar yaratacağını biliyoruz..


  6. Aslında düşünmemiz lazım.. o denli düşünüyoruz ki; bir velinin buyurduğu gibi, haddini aşan düşünmelerimiz tersine inkılap etti...

     

    Mal için düşünüyoruz.

    Makam için düşünüyoruz.

    Eş için düşünüyoruz.

    Ne derler? diye düşünüyoruz.

    Ne yer, ne içerim diye düşünüyoruz.

     

    Düşünemediğimiz tek şey; hiç düşünmeden İslam'a bağlanma ulviliği..

     

    Evet.. Düşünmemen lazım genç adam! Hem de hiç düşünmemen.... Bir an evvel; giyiminden, yeme içmesine kadar; bütün hayatını Allah resulüne endekslemen lazım..

     

    Yoksa; düşüne düşüne; düşünmemeye mahkum kalmaya doğru yol alıyorsun...

    • Like 2

  7. Trabzon merkeze bağlı Akoluk beldesine bağlı köylerde yaşayan bazı vatandaşlar ile belde esnafı, bir süre önce şeffaf bir poşet içine doldurulan suyun lambanın yanına asılması halinde sineklerin ortamdan uzaklaştığını fark etti.

     

    Karadenizlinin kıvrak zekasının ürünü olarak gösterilen yöntem, işe yaradığını fark eden diğer köylülerin de kullanmaya başlamasıyla yaygınlık kazandı.

     

    Böylece köylüler, sineklerin su dolu poşetten neden uzaklaştıklarını tam olarak çözemeseler de ilaç ve sinek kovucu parası vermekten kurtuldular.

     

    Beldede sineklerden kurtulmak için doğaya zarar verdiği belirtilen ilaçlar, kimyasal spreyler ya da bazı cihazların kullanımı azaldı.

     

    Bu ilginç sineksavarla evlerinde, iş yerlerinde rahat rahat oturma, uyuma imkanı bulduklarını belirten belde sakinleri hallerinden son derece memnun olduklarını dile getirdi.

     

    POŞET ASILAN LAMBAYA SİNEK GELMİYOR

     

    Beldede kahvehanesine kurduğu bu yöntemlerle müşterilerini de memnun eden 25 yıllık kahvehane işletmecisi Hasan Karaahmet, yöntemi, arkadaşının tavsiyesi üzerine kullanarak sinek sorununa son verdiğini vurguladı.

     

    Sineklerin, ışığın suda yansımasıyla gözlerinin kamaştığını, dolayısıyla ortamdan uzaklaşmış olabileceklerini düşündüğünü belirten Karaahmet, şunları söyledi:

     

    ''Yaz sezonu olduğu için müşterilerimiz genelde salona gimeyip kahvehanenin önünde oturuyor, sinek fazla olduğu için de rahatsız oluyorlar.

     

    Bir arkadaş bu yöntemi tavsiye etti, ben de denedim. Bayağı da faydası oldu. Sineklerin ortamdan ışığın suda yansımasıyla mı, yoksa başka nedenle mi uzaklaştığını bilmiyorum.

     

    Yanında su dolu poşet bulunan lambaya sinek gelmezken, diğer lambaya sinek gelebiliyor. Yöntemi her lamba için uygulamak en faydalısı. Hiçbir maliyeti de yok.''

     

    'KIRILAN ÜZÜM BAĞINA, YARA BANDIYLA ÇÖZÜM'

     

    Müşteri Kadir Uzunismail de ilginç sineksavarı ilk gördüklerinde çok güldüklerini ifade ederek, şunları söyledi:

     

    ''Hasan ağabey sürekli bu tür icatlar yapar, sineksavarı gördüğümüzde güldük ama fazla da yadırgamadık.

     

    Hasan ağabeyin daha önce kırılmış üzüm asmasını yeniden kaynaması için yara bandı ile sardığını bile görmüştük. İşe de yaramıştı. Bu yöntemin de onlardan biri olduğunu düşündük. Gerçekten de işe yaradı'' dedi.

     

    Kahvehanenin bazı müşterileri de ilginç sineksavara, ''telefondan sonra en büyük icat'' benzetmesi yaptılar.

     

    Öte yandan, kahvehanedeki lambanın yanına poşet asıldığını gören bazı muzip müşterilerin toplu iğne ile poşeti delip suyun masada oturan arkadaşlarını ıslatmasıyla eğlendikleri öğrenildi.

     

    Beldede aynı yöntemi kullanıp sinek sorunundan kurtulan bazı esnaf ve köylüler de yöntemden memnun olduklarını anlattılar.

     

    star


  8. Sizinde bahsini yaptığınız gibi; beşerden önce dünya cinlerin yaşam alanı idi.

     

    Azgınlığa yeltendiklerinde Allahu Teala; Cebrail aleyhisselamın komutan olduğu bir melek ordusunu üzerlerine gönderdi. Lakin bu ordu muvaffakiyet elde edemeyince Allahu Teala meleklerin kürsü hocası İblis'i komutan yaptı.

    Allahu Teala ikinci ordunun eliyle cinleri helak edip, hayatta kalanlarını da itaat altına alıp dağlara sürdü.

     

    Ve İblis'in kalbine kibr ilk kez burada düştü...


  9. Bunlar sizleri şaşırtmasın. Vehabi zihniyetinin ötesinde de bir ilahi emir var ki; Vehabiler bunu yerine getiriyor.

     

     

     

     

    Allah Teala'nın adetlerinden birisi de zelil ettiğini şerefli kılması; şerefli kıldığını zelil etmesidir.

     

    Hadis-i şeriflerden öğrendiğimiz kadarı ile; Mehdi aleyhisselam döneminde Mekke ve Medine harap olacak. Güzelim Medine sokakları vahşi hayvanların meskeni olacak. Kabe'nin dahi yıkılacağını biliyoruz. Nitekim Allah Resulü şöyle buyurdu.

     

    "Muhakkak ki Kabe yıkılacaktır. Habeşli bir siyahinin O'nun taşlarını tek tek söktüğünü görüyorum."

     

     

     

     

    Bir zamanlar içi ve çevresi şen olan Mescid-i Aksa'yı düşünün. Şimdi nasıl perişan. Sızlıyor, yalvarıyor saf saf cemaatler görebilmek için. Sarıklı Müslümanların ayaklarını özlüyor. Mehdi aleyhisselam döneminde de yeniden şereflenecektir inşaallah..

     

     

     

     

    Rabbim bizi şeref vermek için kullandığı kullarından eylesin. Amin


  10. Bahettiğin Mutezile ve Şia; ehli sünnet dışı akımlardır ki efendimiz aleyhisselam bu fırkaların yerinin neresi olduğunu bildirdi.

    Madem ehli sünnetim diyorsun(inkar ettiğin onca ayet, hadis görüş varken nasıl oluyorsan artık. e birde ameli mezhebini de sormak lazım. Hanefi, Şafii, Hanbeli ve Maliki'de hiç biri Zeydiliğe yakın değildir de) ehli bidat görüşleri ile amel etmeye kalkışmayı nasıl açıklayacaksın....

     

    Şu an ne büyük bir tehditle karşı karşıya olduğunun farkında mısın? Şefaat hakkından mahrumsun.. Üstelik; Allah'u Tealanın ayetlerde "Onlardan rzıyım" dediği sahabelere, Allah'ın razı olmadığı işleri yaptı diyorsun.. Bu düzeyde nasıl imanını korumayı bekliyorsun?


  11. "Ya Rabbi! Bunlar benim ashabımdandır

    ümmetim olmasın o ibare... Yahu gerektiğinde ayeti inkar edersiniz. Ama hadislerde işinize geleni alırsınız..

     

    Saydığın sahabelerden Allah razı olsun. Beni de onların şefaatine nail etsin inşaallah. Yezide gelince; umulru ki tevbe etmiştir. Gerisi bizi ilgilendirmez...

     

    Senin ehli sünnet dışı bir sapık olduğun belli zaten. Bu durumda Alalh resulünün "Bidat ehlinin namazı dahil hiç ibadeti kabul olmaz." hadisi şerifine muhatap bir zelilsin..

     

    Allah seni hidayete erdirsin...


  12. Bahsettiğin zekat olayında Hazreti Ebu Bekr Halid ibni Velid'e hesap sorduğunda, o yüce komutan;

    "Sen Allah Resulü'nün benim için seyfullah dediğini duydun mu?" dedi.

    Hazreti Ebu Bekr "Evet." dedi.

    "Allah'ın kılıcı kafirden başkasını keser mi?" buyurdu ve nebilerden sonraki en büyük insan hak verdi ve masum buldu Halid bin Velid'i.

     

    Sen kim oluyorsun da; Muaviye radıyallahu anhüma konusuna değinmeye kalkıyorsun. Allah resulünün onu övmesini; halife geleceğini müjdelediğini duymadın mı?Gerçi senin zihniyetindekiler o hadis sahih değildir, zayıftır yok ilgili ayetler temsilidir, onu kast etmemiştir diyerek inkara yüz tutarsınız...

     

    "ila cehenneme zümera..." sahabeye dil uzatanın akıbeti işte bundan başkası değildir...


  13. Bir önceki başlıkta hadisleri inkardan sizin imanınızın 5 paralık olduğu belli idi..

    Çok ilginç görüşleri olan bir alimdir hatta. Benimde katıldığım bir görüşü, cehennem azabının birgün son bulacağına dair olan görüşüdür. Açıkçası akla uyuyor. Allah neden sonsuza kadar azap etsin ki?

    Şu mantık kunkumanızda onlarca ayeti inkar ettiğinden küfrünüzü alnınız mnühür olarak vurdunuz vesselam.. gayrı işiniz kalamdı sitede


  14. Selamun aleykum, arkadaşlar "sahabenin hangisine uyarsanız doğru yolu bulursunuz" diye bilinen hadis zayıftır diye biliyorum. Çünkü sahabe içerisinde fasık olanlar vardır. Zina, içki gibi günahları işleyenler olmuştur. Bu günahlar adaleti ortadan kaldırır. Halid b. Velid, Muaviye gibi sahabi! ler adil değildir. İmamı Ali -radıyallahü anh- ile Muaviyenin ikiside aynı anda haklı olamaz değil mi?

     

    Bir tane daha geldi. Ne zamandır forumda hadisi, sahabeyi inkar eden dingiller yoktu elhamdulillah diyordum..

     

    Halid bin Velid ne zaman müslüman oldu? Mekke'nin fethinden önce. İlgili ayeti düşün..


  15. Örneğin Deccal'i herkes tanırsa onun hiçbir önemi kalmaz, imtihan sırrı ortadan kalkar. O yüzden bize düşen dikkatli olmak ve her ihtimali göz önünde bulundurarak ihtiyatlı davranmaktır.

     

    Bu görüşünüze katılamayacağım. Zira hadisi şeriflerde Deccal'in alnındaki "kefere"yazısını herkesin okuyacağını biliyoruz. Herkes okursa Deccal'den uzak durur demeyin.

     

    Ebu Cehl ayın ikiye yarıldığını gördüğü anda iman etmedi. Yani küfreden, ne olursa olsun küfre düşmekten alıkonamıyor.

     

    Yine gökten bir elin "Bu Mehdi aleyhisselamdır. buna uyun." diyeceğini ve bunu herkesin duyacağını da biliyoruz..

     

    ........

     

    Şunu yazmak istedim. Bizler neyimize güvenerek bir hadisi şerifin kaynağını sorabiliyoruz. Avamın yapması gereken büyük İslam Alimlerinin kitaplarında aldığı hadislere iman etmektir.

     

    İmam-ı Gazali zayıf hadisleri de alırdı diye eleştirenler bilmiyor ki; Efendimiz aleyhisselam mana aleminde İmamı Gazali ile diğer ümmetlere övündü. Musa aleyhisselama varmı senin ümmetinde böyle bir alim diye sordu.

     

    Böyle bir alim, alalh Resulünün ağzından çıkmayan bir sözü nasıl eserine alır?

     

     

     

     

    Yine Ebu Nuaym hazretleri. "Çarşamba ve pazar günü hacamat yapmayın." hadisini bildiği halde; zayıf kaynaklı diyerek çarşamba günü hacamt yaptırdı ve kan dinmedi. Kan kaybından baygınlık geçirdiğinde Efendimiz aleyhisselamı gördü. Efendimiz O'na " Ben size çarşamba günü hacamat yapmayın demedim mi?" diye azarladı.

     

    "Ya Resulallah o hadis zayıf diye amel etmedim" dedi. "allah resulü, benim hadislerime nasıl itibar etmezsin dedi ve eliyle başını ovaladı.

     

    Ebu Nuaym ayıldı ve kan dinmişti. o günden sonra hiç bir hadisi zayıf diye ameli plana almamazlık etmedim buyurdu.

     

    .....

     

    Bir alimin eserinde gördüğünüz hadislere iman ediniz.. Hadisin kaynağını araştırmak sizin benim gbi cahillerin değil, alimlerin işidir.


  16. Yine buyuruldu ki; Adem aleyhisselamın kalan toprağından Allah Teala hurmayı yarattı.

     

    İbrahim Hakkı Efendi Hazretleri Marifetname adlı eserinde; tabiattaki özün derecelerini artıra artıa varacağı son nokta hurmadır. ki bu insandan önceki son varlıktır demiştir.

     

    Modern tıpta da -pek takip etmediğim için kesin konuşamayacağım- insana en yakın genlerin hurmada olduğu bulunmuştur.

     

    Yine Arap dilinde hurmanın kökünden türüyen iki kelime vardır. Âğmi (emmi-amca-) Êmi(hala) demektir. Büyükler hurma sizin halanızdır buyurdu.

×
×
  • Create New...