Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]

Selmanbey

Üye
  • Content Count

    233
  • Joined

  • Last visited

  • Days Won

    6

Posts posted by Selmanbey


  1. Gecenin iki buçuğu... Dostumla benlik ve egoizma bahsinde veliler etrafında mütala ediyoruz.

    Elimde günlerce sebebsiz yere, ne için taşıdığımı bilmediğim Mümin-Kafir kitabı... Bu kitaba kaç gündür elim neden gidiyor?.. Dostum konuşurken ben kitabı dürüp dürüp sayfalarını karıştırıyorum.

    Selmanbey dedi; bu velilerde benlik mevzuu kafama çok takılıyor! Yahu o mübarek zatlar hiç olmassa ''ne kadar büyük nasip sahibiyiz'' bile demiyorlar mıdır?.. Bu nasıl bir işdir! Akıl çatlıyor!..

    Sessizlik...

    Ya Necip Fazıl dedi; hadi velilerin tavrını geçtim ya bu adam aklından hiç geçirmemiş midir ''Ben koca Necip Fazıl, kitleleri peşinden sürükledim!'' Onu da geçsek, yahu bu kafir nefs hiç mi içinden böyle şeyler geçirtmez! Anlıyorsun değil mi Selmanbey!

    'Evet anlıyorum' dedim.

    O sırada müthiş şeyler olmaya başladı. Dikkat kesilin!

     

    Sayfaları düre düre çevirirken durdum. Daha doğrusu durduruldum!.. Sesli sesli okumaya başladım:

     

    "- Mevzuunu bulamaz ki, ben diyebilsin..."

     

    Şok! Devam... Kapadım kitabı. Tekrar açtım:

     

    İlâhî azamet karşısında insanı öyle bir haşyet sarıyor ki, konuşmak, lâf etmek, düşünmek, uzanmak, dalmak bile O'na baş kaldırmak gibi geliyor. İbadette Allah'ın liyakati alnından, ellerinden, dizlerinden ve ayaklarından yere bağlı olmak, secdeye çivilenmektir.

    Ben kimim, ben, ben, ben?..

    O var, ben yokum!..

    Onunla görüyor, onunla işitiyor, onunla sesleniyor, onunla ayakta durabiliyor ve sonra "Ben" diyebiliyoruz.

    Velîyi "mevzuunu bulamaz ki ben desin!"

    Diye tarif eden Velî'ye kurban olayım!..

     

    Korka korka kitabı kapadım. Gözlerimiz doldu... Tekrar açtım:

     

    Benim elim, benim ayağım, başım, gözüm, kalbim vesaire... Vücudumuzu terkip eden her şeyi "benim" diye sayıp tüketebileceğimize göre ya "ben" nerede?.. O kimin?

     

    Yeter artık!

     

    * * *

     

    Üstad Necip Fazıl hazretlerine ''benlik'' itham eden budalaları böylesi bir nefs muhasebesine davet ediyorum.

     

    Bu yaptığımle nefsime mi yem verdim? Allah'a ısmarladık...

     

    Selametle...


  2. BEN!

     

    * * *

     

    Büyük Velî Abdülhakîm Efendi Hazretlerinin en güzel sözlerinden birisi, ermişlerin benlik haline dair şu görüşü;

     

    "- Mevzuunu bulamaz ki, ben diyebilsin..."

     

    Bizse "ben"den başka mevzuu olmayan biçareleriz.

     

    * * *

     

    İlâhî azamet karşısında insanı öyle bir haşyet sarıyor ki, konuşmak, lâf etmek, düşünmek, uzanmak, dalmak bile O'na baş kaldırmak gibi geliyor. İbadette Allah'ın liyakati alnından, ellerinden, dizlerinden ve ayaklarından yere bağlı olmak, secdeye çivilenmektir.

     

    Ben kimim, ben, ben, ben?..

     

    O var, ben yokum!..

     

    Onunla görüyor, onunla işitiyor, onunla sesleniyor, onunla ayakta durabiliyor ve sonra "Ben" diyebiliyoruz.

     

    Velîyi "mevzuunu bulamaz ki ben desin!"

     

    Diye tarif eden Velî'ye kurban olayım!..

     

    * * *

     

    Benim elim, benim ayağım, başım, gözüm, kalbim vesaire... Vücudumuzu terkip eden her şeyi "benim" diye sayıp tüketebileceğimize göre ya "ben" nerede?.. O kimin?

     

    Vecdimin Penceresinden

×
×
  • Create New...