Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]

onüç

Admin
  • Content Count

    500
  • Joined

  • Last visited

  • Days Won

    8

Posts posted by onüç


  1. 'Avrupa-İslam' panelinde hararetli tartışmalar!

     

    Türkiye'den sadece Vakit Gazetesi'nin davetli olduğu ve BBC World televizyonunda 6-7 Mart tarihlerinde yayınlanacak olan “Avrupa Müslümanlarını ihmal ediyor” konulu panelde hararetli tartışmalar yaşandı. “Avrupa Müslümanlarını ihmal ediyor” tezini destekleyen Prof. Tarık Ramazan ile eski Hollandalı Diplomat Petra Stienen ve bu teze karşı çıkan Peygamberimize hakaret karikatürlerini yayınlayan Danimarka gazetesi Jyllands-Posten Kültür editörü Flemming Rose ile İngiliz Neo-Con'u olarak adlandırılan The Center for Social Cohesion Direktörü Douglas Murray katıldı.

     

     

     

    MEHMET NEDİM ASLAN/LONDRA

     

    İngiltere'nin başkenti Londra'da British Council'in katkılarıyla BBC Televizyonu'nda yayınlanmak üzere düzenlenen “Avrupa, Müslümanlarını ihmal ediyor” konulu panelde ilginç tartışmalar yaşandı. Türk basınından sadece Vakit Gazetesi'nin davetli olduğu ve BBC World televizyonu haber spikeri Zeynep Bedevi'nin başkanlık ettiği panelde, “Avrupa, Müslümanlarını ihmal ediyor” tezini destekleyen Oxford Üniversitesi Öğretim Üyesi Profesör Tarık Ramazan ile eski Hollandalı diplomat Petra Stienen ve bu teze karşı çıkan İngiliz Neo-Con'u olarak adlandırılan Centre for Social Cohesion (Sosyal Uyum/Uzlaşı Merkezi) Direktörü Douglas Murray ile 2005 yılında Peygamberimize hakaret karikatürlerini yayınlayan Danimarka gazetesi Jyllands-Posten Gazetesi'nin Kültür Editörü Flemming Rose karşı karşıya geldi.

     

    “PARAYA GELİNCE MÜSLÜMANLAR İYİ, CAMİYE GELİNCE SORUN”

    6-7 Mart tarihlerinde BBC World kanalında yayınlanacak olan panelde söz alan Prof. Tarık Ramazan, Avrupalıların İslam'ı algılama biçimlerinde bir problem olduğunu belirterek, Müslümanların 'öteki', 'dışarıdan gelmiş' gibi görüldüğünü belirtti. Fransızların yüzde 75'inin İslam'ı şiddetle özdeşleştirdiğine dikkat çeken Ramazan, “Bilim ve medeniyete katkı sağlamış Müslümanlar sanki Müslüman değilmiş gibi söz ediliyor. Sanki bu bilim adamları bilim değil de sadece tercümanlık yapmış gibi muamele görüyor” dedi. “Avrupa, yemek yemeye geldiğinde, para getiren İslami finansa geldiğinde herşeyi iyi görüyor. Ama sıra camiye, kıyafete geldiğinde sorun oluyor” diyen Ramazan, İslam'ın Avrupa'nın dini olduğunu bunun artık kabul edilmesi gerektiğini kaydetti.

     

    “MÜSLÜMANLAR AVRUPA'YI HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATTI”

    “Avrupa, Müslümanlarını ihmal ediyor” tezine karşı çıkan Centre for Social Cohesion Direktörü Douglas Murray, Avrupa'nın değil ancak Müslümanların Avrupa'yı hayal kırıklığına uğrattığını öne sürdü. Murray, Londra'daki trenleri Müslümanların bombaladığını kaydeden ve “Biz Müslümanlara bizden nefret etmeleri için para ödüyoruz” diyen Murray, İslam'ın Avrupa kültürüyle bağdaşmadığını öne sürdü.

     

    “AVRUPALILAR MÜSLÜMANLAR NEDENİYLE HAKLARINI KULLANAMIYOR”

    Panelde konuşan Danimarka Gazetesi Kültür editörü Flemming Rose, Müslümanlara karşı olmadığını ancak İslam'ı ve Müslümanları eleştirmesinin ifade özgürlüğünün bir parçası olduğunu öne sürerek, Müslümanların ifade ve özgürlüğüne karşı olduğunu ileri sürdü. Rose, Avrupalıların Müslümanlar nedeniyle haklarını kullanamadığını da iddia etti.

     

    “AŞIRI SAĞCILAR İKİ YÜZLÜ DAVRANIYOR”

    “Avrupa, Müslümanlarını ihmal ediyor” tezini Ramazan ile birlikte destekleyen Hollandalı eski Diplomat Petra Stienen ise Avrupa'da Müslümanlara karşı bir önyargı olduğunu söyledi. Ülkesi Hollanda'da aşırı sağcıların İslam'i eleştirirken 'İslam kadına hak vermiyor' propagandası yaptığını kaydeden Stienen, “Nedense Müslüman kadınların hakları için bu kadar çalışan bu politikacılar Hollanda'da bu Müslüman kadınların önemli pozisyonlara gelmesini de istemiyorlar” dedi.

     

    DİNLEYİCİLER İLE PANELİSTLER ARASINDA TARTIŞMA

    Yaklaşık 700 kişinin katıldığı panelde izleyiciler ile panelistler arasında zaman zaman tartışmalar yaşandı. “İslam ve Müslümanlar problemli” diyen Douglas Murray yuhalanırken, söz alan bir dinleyici asıl problemin Murray ve Murray'ın düşünceleri olduğunu belirterek, Murray'ın bu tür konuşmasının başında bulunduğu Sosyal Uyum/Uzlaşı Merkezi'nin adıyla ters olduğunu kaydetti.

     

    MURRAY VE RAMAZAN'IN 'KARDEŞLİK' TARTIŞMASI

    Panelde Tarık Ramazan'a “Burada demokrasi ve haklardan bahsederken, Müslümanlarla konuştuğunuzda kardeşlerim diye konuşuyorsunuz” diyen Murray, bir başka dinleyiciden de tepki gördü. Söz alan dinleyici “Ben Tarık Ramazan'ı hiç tanımıyorum ve hiç görmedim şu ana kadar ama onun benim kardeşim olmasında hiçbir sakınca yok” dedi. Murray'a cevap veren Ramazan ise, “Senin kardeşlik bağıyla ilgili bir sorunun varsa bilemem ama ben buradaki herkes benim kardeşim” ifadelerini kullandı.

     

    MURRAY VE ROSE KAZANDI

    Öte yandan hararetli tartışmaların yaşandığı panel öncesinde “Avrupa, Müslümanlarını ihmal ediyor” tezine 234, bu teze karşı çıkanlar 220, çekimser kalanlar ise 218 kişi oldu. Panelin ardından yapılan oylamada ise Murray ve Rose'un düşüncesine katılıp 'Avrupa Müslümanlarını ihmal ediyor7 tezine karşı çıkanların sayısı 346 olurken, Ramazan ve Stienen'i doğru bulanların sayısı 249 oldu.

     

    VAKİT

     


  2. Örtü yasağı yok gemide mescit var

     

    Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un, liderlik ve profesyonellik konusunda övdüğü İngiliz ordusu, Müslüman personeli için helal yemek çıkarıyor. Habervaktim, Başbuğ'un örnek gösterdiği İngiliz ordusunun, dindar personeline ne tür kolaylıklar sağladığını araştırdı. İngiliz Savunma Bakanlığı, habervaktim'in “İngiliz ordusu, dindar personelinin ve özellikle Müslüman personelinin dini ibadetlerini yerine getirmesine nasıl yardımcı oluyor?” sorusuna, ilginç cevaplar verdi.

     

     

     

    MEHMET NEDİM ASLAN/LONDRA

     

    Cami bombalama, Müslüman olmayan Türkiye vatandaşlarına suikast düzenleyerek dindarların üzerine atma, Kürt iş adamlarına suikast düzenleme gibi korkunç ifadelerin yer aldığı darbe planlarıyla gündemden hiç düşmeyen Genelkurmay, ordu evleri ve birliklerde örtü ve sakal yasağını sürdürürken, övgüyle bahsettiği İngiliz ordusunda dindar personelin dini ibadetlerini yerine getirmesi için her türlü kolaylık sağlanıyor.

     

    BAŞBUĞ, İNGİLİZ ORDUSUNU ÖVMÜŞTÜ

    Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un geçtiğimiz hafta bir gazeteye verdiği demeçte 'liderlik' konusunda İngiliz ordusundan övgüyle bahsetmiş ve İngiliz ordusunun liderlik konusunda ilk sırada yer aldığını söylemişti. Başbuğ, İngiliz ordusunun liderlik konusundaki sırrını,ordu bünyesinde bulunan Cadet Force isimli vakfın, 12-18 yaş arasındaki çocuklar için düzenlediği kamplarda verdiği kişisel ve fiziksel gelişime yönelik kurslara bağlamıştı.

     

    İNGİLİZ SAVUNMA BAKANLIĞI'NA SORDUK

    Habervaktim, Başbuğ'un profesyonellik ve liderlik konusunda övdüğü İngiliz ordusunun dindar mensuplarına ne gibi kolaylıklar sağladığını İngiltere Savunma Bakanlığı'na sordu. Savunma Bakanlığı Askeri Personel Departmanı, İngiliz ordusunun dindar ve özellikle Müslüman personelinin ibadet ihtiyacını karşılamasında nasıl yardımcı olduğuna dair sorumuza çarpıcı cevaplar aldı.

     

    ASKERİ PERSONELİN RUHANİ GELİŞİMİNE BÜYÜK ÖNEM VERİYORLAR

    İngiliz ordusununun tüm askeri personelinin ruhani gelişimine büyük önem verdiğinin altı çizilen açıklamada, farklı dinlerden askeri personelin dini ibadetlerini yerine getirebilmelerini de cesaretlendirdiği kaydedildi. Müslüman askerlerin, sağlık ve güvenliklerini tehlikeye düşürmediği sürece namaz kıldıklarını ve diğer ibadetlerini de yerine getirdiği kaydedilen açıklamada, savaş gemileri dahil tüm askeri alanlarda ibadet odaları bulunduğu ifade edildi.

     

    HELAL YEMEK ÇIKARIYORLAR

    İngiliz ordusunun, bünyesinde bulunan Müslüman askerlerin tüm dini ihtiyaçlarını karşılamak için her türlü kolaylığı ve çalışmayı yaptığı belirtilen açıklamada, “Ordudaki Müslümanlar dini bayramlarını kutlarken, namaz ve oruç gibi ibadetlerini de güvenliklerini tehlikeye düşürmediği sürece, rahatça yerine getiriyorlar. Ordu, bu konuda her türlü desteği veriyor. Ordu birliklerinde ayrıca helal yemekler de çıkarılıyor” denildi.

     

    KILIK KIYAFET KISITLAMASI YOK

    Habervaktim, İngiliz ordusunun askeri birlikleri ziyaret eden ailelerin ve özellikle de Müslümanların kılık kıyafetine ilişkin herhangi bir sınırlama olup olmadığına dair sorusuna da, ordu birliklerinde bu tür kısıtlamaların olmadığını, ailelerin çok rahat bir şekilde ordu birliklerine gelebildiğini ve çocuklarını ziyaret ettiği cevabı aldı.

     

    HABERVAKTİM.COM/ÖZEL


  3. İmkansız bir şehirde yaşamak isterdim.. Her ferdinin Allahtan korktuğu, birazcıkta olsa korktuğu, hiç olmadı korkmaya namzet olduğu bir cemiyeti içinde barındıran; yakınlıktan ötürü kaçıp gitmiş yakınlığın kanıtı koca ve bomboş apartmanların yerine, ölçülü uzaklıktaki yakın beraberliklerin kilit noktası, camlarından kızıl biberlerin sarktığı evlerle dolu bir şehir..

     

    Cinayetlerin, kavgaların, küfürlerin, ahlaksızlıkların, hırsızlıkların, dedikoduların, kıskançlıkların değil de; bir ipe art arda dizilmiş boncuk taneleri gibi bütün güzelliklerin yan yana muhteşem bir bütün oluşturduğu; merkezinden belki de hiçbir seyyahın geçmediği harikulade bir şehir..

     

     

    öyle bir şehir adı şanı çoğrafi konumu iklimi yaşam şartları nasıl olursa olsun gözüme gelmez billahi

    hatta ne şehri ilçe kasaba köy

    yahu 10-15 dairelik bir apartman bile olur


  4. Aziz Okuyucu !...

    Lozan; muazzam bir imparatorluk mirasının han-ı yağmasıdır...

    Türkün şahsına islamdan intikam alınarak, bütün bir islam dünyasının başsız bırakılmasıdır!...

    Lozan'ın getirdiği, adalarla yunan stratejik çemberine alınmış iktisadi kaynaklardan mahrum, her türlü ünvan ve sıfatı yolunmuş gayrı tabii hudutların çizdiği küçük bir Türkiyedir.

     

     

    Kadir Mısıroğlu ("lozan zafer mi hezimetmi" kitabının arka kısmındaki yazı)

    SEBİL YAYINEVİ


  5. KARA DEĞİL Mİ?

     

     

    Bana kara diyen dilber

    Gözlerin kara değil mi

    Yüzünü sevdiren gelin

    Kaşların kara değil mi

     

    Güzel, ben seni isterim

    Seni koynumda beslerim

    Yüzünü, güzel, göreyim

    Zülüfün kara değil mi

     

    Boyun uzun, belin ince

    Yanakların olmuş gonca

    Salıverirsin kolunca

    Beliğin kara değil mi

     

    Utanırım akar terim

    Güzellikte yok benzerin

    En sevgili makbul yerin

    Saçların kara değil mi

     

    Beni kara diye yerme

    Mevlâ'm yaratmış, hor görme

    Ala göze siyah sürme

    Çekilir, kara değil mi

     

    Hind'den, Yemen'den çekilir

    İner Bağdad'a dökülür

    Türlü taama ekilir

    Biber de kara değil mi

     

    Göllerde kuğular olur

    Göğüs ak, kara benlidir

    Mısır'da çok zengin vardır

    Kölesi kara değil mi

     

    Pınara konan kuğunun

    Kanadı beyaz çoğunun

    Çöldeki Arab beyinin

    Çadırı kara değil mi

     

    İller de konup göçerler

    Lâle sünbülü biçerler

    Ağalar, beyler içerler

    Kahve de kara değil mi

     

    Evlerinde sular akar

    Güzelleri göze bakar

    Hublar yanağına sokar

    Sünbül de kara değil mi

     

    Karac'oğlan der, inşallah

    Görenler desin maşallah

    Kara donlu Beytullah

    Örtüsü kara değil mi


  6. sizin gibi değilim

     

    Yeter bu kısır döngü

    Sizin gibi degilim

    Farklı zihnimin rengi

    Sizin gibi değilim

     

    Boşa çamur atmayın

    Konustukca batmayın

    Bos yere dayatmayın

    Sizin gibi değilim

     

    Farklıdır huyum suyum

    Farklı işler beş duyum

    Assanızda ben buyum

    Sizin gibi değilim

     

    Ben bilmem sağı solu

    Yaşarım dolu dolu

    Yüreğim Anadolu

    Sizin gibi değilim

     

    Düsüncem duygum vardır

    Zorbadan kaygım vardır

    İnanca saygim vardır

    Sizin gibi degilim

     

    Diş bileyip dişlemem

    Ayrımcılık düşlemem

    Yaftalamam fişlemem

    Sizin gibi değilim

     

    Kıymet verip her cana

    Severim kana kana

    Hamdolsun Yaradan’a

    Sizin gibi değilim


  7. Yağmurlar Islanmasın

     

    Ben türkü saplarım aşkın bağrına

    Taki derinlerden yansın diye

    Haykırsan kulak vermem çağrına

    İsmimi yürekten anasın diye.....

     

    Anasın anasın diye,

    Sorma nasıl ve diye,

    Sana en son hediye,

    Gidiyorum...

     

    Ağlama, ağlama gözyaşın yanmasın

    Ağlama, ağlama yağmurlar ıslanmasın!!

     

    Tariften mahrumdur, bendeki çile

    Her çile yol almaz hasret ile

    Tebessum ederim ölüme bile,

    Azrail sevdamı sınasın diye

     

    Sınasın sınasın diye,

    Sorma nasıl ve diye,

    Sana en son hediye,

    Gidiyorum...

     

    Ağlama, ağlama gözyasın yanmasın

    Ağlama, ağlama yagmurlar ıslanmasın!!

     

    "Aşk ki aşktır varsa sonunda ziyan

    İstemem vuslatı olsa da ayan

    Sevdamı tarihe eyledim beyan;

    Mecnunu Leyla'yı kınasın diye...",

     

    Kınasın kınasın diye,

    Sorma nasıl ve diye,

    Sana en son hediye,

    Gidiyorum...�


  8. BEZMİŞİM

     

    Bu gidişle aram yok bundan böyle

    Hedefi olmayan yoldan bezmişim

    Korkarım felaket hak bundan böyle

    İblisle dost olan kuldan bezmişim

     

    Nasıl mutlu olam viran halimden

    Mazlum yoksul sille yerken zalimden

    Sahtekar beylerden sahte alimden

    Riyakar konuşan dilden bezmişim

     

    Şarlatanlar işgal etti meydanı

    Kanımıza girdi soysuzun kanı

    Sırıtan kırıtan sardı dört yanı

    Baldırdan bacaktan belden bezmişim

     

    Mutlu azınlığa şanak tutulur

    Anadolum lokma lokma yutulur

    Bu pazarda şeref namus satılır

    Arsızdan hırsızdan elden bezmişim

     

    Özünden habersiz nesil perişan

    Suratlar maskeli asıl perişan

    Türküler yapmacık usül perişan

    Şinanaylar çalan telden bezmişim

     

     

    Gördüğüm manzara yakar sinemi

    Yokmu hesap soran batıyor gemi

    Adamlık yoluna koydum kellemi

    Bu rezil kefaze halden bezmişim


  9. sadece Abdülhamid han'ın kendi şahsına olan ait satın almış olduğu toprakları israil ideresinden kurtarmış onlara(hanedan) arka çıkmış yada en azından yok saymamaış olsaydı belki o vakit bir anlam ifade edebilirdi bu nesir.

    yani şu an için BOŞ bir yazı


  10. Selamun aleyküm verahmetullah

    değerli kardeşlerim sormak istediğim

    "İBNU'L KAYYİM EL-CEVZİYYE" kimdir ehli sünnetmidir nasıl biridir?

    tabi olunabilecek görüşlere sahipmidir.

    görüşleri içerisinde sapık olanı varmıdır?

    tanıyan bilen tüm kardeşlerimden fikirlerini esirgemelerini rica ediyorum

     

    ALLAH'a emanet olun


  11. CHP ve MHP birleşmeli

    Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan şüpheli ve sanıklara verdiği destekle tanınan emekli Albay Erdal Sarızeybek, AK Parti iktidarına muhalif olanlara ilginç öneride bulundu..

     

     

     

    KAHRAMANMARAŞ'ta yerel bir televizyon kanalına konuşan bölücü terör örgütü PKK ile uyuşturucu işi yaptığı iddiasıyla Ankara Adliye Sarayı'na gelerek savcıya ifade veren Emekli Albay Erdal Sarızeybek, AK Parti iktidarına muhalif olanların CHP ve MHP etrafında birleşmesi gerektiğini söyledi.

     

    Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Kahramanmaraş Şubesi'nce düzenlenen ‘Demokrasi, terör ve çözüm' konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Erdal Sarızeybek, ardından da kentte yerel yayın yapan bir televizyon kanalında programa katıldı.

     

    Ulusal yayın yapan televizyonların artık kendisini konuşmacı olarak davet etmediğini ileri süren Sarızeybek, Türkiye'nin tehlikeli bir süreçten geçtiğini söyledi. Yeni partiler kurularak kaybedilecek zaman olmadığını ve erken seçime gidilmesi gerektiğini kaydeden Erdal Sarızeybek, “İşte görüyorsunuz, şu an AKP siyasetinin dışında iki büyük parti var.

     

    MHP ve CHP. Diyeceksiniz ki, öbür siyasi partiler yok mu? Ama tarih bize diyor ki, bunların yüzde 10 barajını aşma şansı yok. MHP ve CHP etrafında severiz, sevmeyiz önemli değil, bu siyaseti değiştirmemiz lazım. Tehlikeden kurtulmak için. Derhal, MHP ve CHP'yi, onlar istese de istemese de seçeceğiz, iktidar yapacağız. Yani şöyle söyleyeyim, sağda, solda hangisi seviyorsa orada birleşin” dedi.

     

    Hiçbir siyasi parti ve dernek üyesi olmadığını belirten Sarızeybek, birleşme adına, kabul edilirse Atatürkçü Düşünce Derneği ile Ülkü Ocakları'na üye olabileceğini söyledi.

     

    habervaktim


  12. Önce Namaz... 1 milyon 750 Bin satan bir kitap

     

    Zaman zaman yaptığım gibi, bugün de “gündemin dışı”na çıkmak, daha doğrusu “gerçek gündemimiz”e girmek istiyorum... Bugün, “Balyoz” adlı “darbe girişimi”ni de, 2003 tarihli “Çarşaf” ve “Sakal” kod adlı “eylem plânları”yla “Fatih ve Beyazıt camilerinin bombalanması”nın düşünüldüğünü de teğet geçmek istiyorum... Bugün, “örtülü ödenek paraları”yla, “Başbakan” ve “bakan”ların dinlenmesi için “telekulak cihazları” alındığını da görmezden geleceğim... Bugün “Ağca muamması”na da değinmek istemiyorum, Susurluk, Danıştay, Ergenekon ve PKK bilmecelerine de... Bugün, “eksen kayması” iddialarına cevap veren Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, “Ne yani; Hıristiyan diye Haiti’ye yardım etmeyelim mi?” sözlerine de şöyle bir değinip geçeceğim...

    Kısacası, bugün; “Türkiye’yi sarsan” olaylardan değil, “bizi sarsması” gereken bir konudan bahsetmek istiyorum.

    O konu, “namaz”dır!..

     

    NAMAZ YOKSA, İNSAN DA YOK!

    Hani, “imandan sonra en büyük hakikat” var ya, işte o!..

    Hani, “Kişinin Rabbiyle buluşması ve O’na en yakın olduğu an” var ya, işte o!..

    Hani, “Kur’an-ı Kerim’de 70 defa emredilen ibadet” var ya, işte o!..

    Hani Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed (sav)’in, “dinin direği, gözümüzün nuru, mü’minin miracı” dediği “namaz” var ya, işte o!..

    Evet, bugün, Allah (c.c.)’ın evi Kâbe’de yapılan “tavaf”ı bile kesen, “en vazgeçilmez ibadet” olan ama hep “vazgeçilen”, hep “ertelenen”, hep “ıskalanan” ve hep “kaza”ya bırakılan “namaz”dan söz etmek istiyorum...

    Diğer söyleyeceklerime geçmeden önce, “bir tek söz” söylemek istiyorum;

    “Namaz yoksa, insan da yok!”

    Çünkü namaz, “tüm programlarımızın anası, direği ve varlık sebebi”dir!..

    “İnsanın varlık sebebi” de “namaz”dır!..

    Namaz, “Yaradılışın sebebi ve gayesi”dir!..

    Tüm “Müslümanım” diyenler bilir ki;

    Bedir Savaşı esnasında bile vazgeçilmedi “namaz”dan... Askerler, “birer rekât bile olsa” kıldılar namazlarını!..

    Namaz, “o kadar vazgeçilmez” ki;

    Hz. Ömer (r.a.) yarasından kanlar akarken bile ihmal etmedi namazını... Ve Hz. Ali (r.a.)... Topuğuna saplanmış “ok”un çıkarılması için “namaz”a durdu!..

     

    DEĞİŞMEYEN TEK GÜNDEM, NAMAZ

    Hani, “Allahüekber” deyip, iki elimizi kulak memelerine getiririz ya; malûm, bu hareketin anlamı, “dünyayı geride bıraktığını” ve sadece “Allah’la baş başa” olduğunu ilân etmektir!..

    İşte ben de, bugün “Allahüekber” deyip, bütün “dünya”yı, bütün “dünya meseleleri”ni geride bırakıp, “namaz”ı yazmaya durdum...

    Aslında, gecikmiş bir yazı...

    Evet, “kaza”ya bırakılmış bir yazı.

    Bu yazıyı, taa 5 yıl önce, yani “Namaz Gönüllüleri Platformu” kurulup, “panel”ler düzenlendiği, “konferans”lar verildiği, “radyo ve TV programları” yapılmaya başlandığı günlerde yazmaya niyet etmiştim.

    Çünkü; amacı insanlara sadece namaz kılmanın güzelliği ve bilincini vermek olan bu platform; son beş yıldır konferanslar ve toplantılar düzenleyerek insanlara Allah’ın bu güzel buyruğunu hatırlattı. Çünkü onlar; “namaz için namaz hareketi” olarak bir araya gelen, namazın içsel boyutu kadar sosyal boyutunu da insanlara tanıtan, ortak amaçları namaz sevgisi olan bir platform... Sadece yurt içinde değil Kıbrıs ve Almanya gibi yerlerden de platformun gelerek kendilerine konferans vermelerini istiyorlar.

    O kadar ki; böylesine yoğun bir ilgi ve destekten dahi şaşırmış durumda.

    Şöyle bir tespitte bulunuyorlar:

    “Temiz topluma giden ilk adım namazın bilincine varmaktan geçer.”

    Gelin, görün ki;

    “Sürekli değişen gündemler”le boğuşmaktan, “değişmeyen tek gündemimiz”e eğilmeye fırsat bulamadım.

    Bu yazıyı yazmama vesile olduğu için; sayıları düzineleri bulan “Namaz Gönüllüleri Platformu”nun çok değerli mensuplarına, özellikle de; 2000 yılında yazdığı “Ömür Boyu Aşk” ve 2002’de yazdığı “Sabah Namazına Nasıl Kalkılır?” adlı kitaplarıyla gündeme oturan Cemil Tokpınar kardeşime teşekkür ediyor; bıkmadan, usanmadan, yılmadan ve Türkiye’nin her yanını karış karış dolaşıp, “Namaz!.. İllâ da Namaz” demeye devam ettikleri için kendilerini tebrik ediyorum...

    Allah (c.c.) kendilerinden razı olsun!..

     

    BİR KİTAP Kİ, 2 MİLYONA YAKLAŞTI!

    Önceki gün öğleyin, Cemil Tokpınar’la buluşup, hem yemek yedik, hem de uzun uzun sohbet ettik... Konumuz, hem “Namaz Gönüllüleri Platformu” üyelerinin “Namazla Diriliş” etkinlikleriydi, hem de, “Sabah Namazına Nasıl Kalkılır?” kitabının, “tam 1 milyon 750 bin adet” satmasıydı!..

    Düşünebiliyor musunuz;

    Öyle bir kitap ki, “1 milyon 750 bin adet satıyor” ama bu “Türkiye rekoru” ile ilgili ne televizyonlarda bir haber var, ne gazetelerde!..

    Hadi, “kartel medyası”nı boşver!..

    Ne acı ki, “bizler”de de yok!..

    Oysa, “Şu Çılgın Türkler” kitabı, o da “askerlere zorla sattırıldığı” halde, “Sabah Namazına Nasıl Kalkılır”ın ancak “yarısı kadar” sattığı halde, nasıl pompalanmıştı, biliyorsunuz...

    Hep böyle olmamış mıdır;

    Üstad Necip Fazıl Kısakürek’in deyimiyle; bir kısrak bir tay doğurur gıkı çıkmaz ve dolayısıyla kimseler duymaz ama tavuk; alt tarafı bir yumurta yumurtlar, bütün mahalleyi ayağa kaldırır!..

    Cemil Tokpınar da öyle!..

    Bir kitap yazıyor, o kitap 1 Milyon 750 Bin satıyor ama, gündeme bile gelmiyor, getirilmiyor!.. “Sol”dan biri olsaydı var ya; evinde, yağacak “ödül”leri koyacak yer bulamazdı!..

     

    O KİTAP, ŞİMDİ SADECE 1 LİRA!

    Gerçi, onun derdi “şöhret” değil!..

    “Para” da değil!..

    Eğer “şöhret ve para” peşinde koşsaydı, “tanesi 5 lira”dan satılan kitaptan köşeyi dönmeye, han-hamam sahibi olmaya bakardı...

    Ama, o ne yapıyor;

    “Nesil Yayınları”na ricada bulunuyor...

    “5 Lira” olan fiyatı, “herkes okusun” diye “sadece 1 lira”ya indirtiyor...

    Dahasını da yapıyor;

    “Okuma-yazma bilmeyenler” için, kitabı “kaset”e okutturuyor... Onunla da yetinmiyor, “herkes yararlansın” diye “internet sitesi”ne koyuyor!..

    Eğer “şöhret” ve “para” peşinde koşsaydı, herhalde bunları yapmazdı.

    Ne yalan söyleyeyim;

    Çok etkilendim... Hem de çok.

    İşte bu yüzdendir ki; sizlere de “tavsiye” ediyorum... “Sadece 1 Lira” olan kitaptan sizler de alın, eşinize-dostunuza, arkadaşınıza-akrabanıza hediye edin, “namazla diriltin” onları!..

    Açın Moral Kitap’a bir telefon,

    Çevirin, 0212 – 444 24 14’ü...

    İsteyin, ayağınıza gelsin kitap!..

    Yalnız, “en az 25 adet” isteyin... Malûm, 25 adetten aşağısı, onlara da zarar!..

    Cemil Tokpınar, “Niye Sabah Namazı?” sorusuna şu cevabı veriyor:

    “Sabah namazı; birçok bakımdan özel nitelikler taşıdığı için, maalesef en çok kazaya bırakılan namazdır...

    Uyku, yorgunluk, televizyon, diziler ve filmler, vaktinin dar oluşu gibi sebepler, sabah namazına özel bir önem verilmesi gerektiğini gösteriyor...

    Bu açıdan bakıldığında;

    Bir kimse sabah namazını kılabiliyorsa, inşallah vakit namazlarını da kılabilir diye düşünüyoruz...

    Çünkü;

    En zoru başaran, diğerlerini de başarır!”

     

    HAYATIN AMACI KULLUK

    Amacı, sadece ve sadece, namaza, “hak ettiği yer”in verilmesini sağlamak... Öyle inanıyorum ki; bu kitabı okuduktan sonra; namazdan “haz” duyacak, “namazla dirilecek”siniz!.. Birçoklarının dirildiği gibi!..

    Zaten, “hayatın amacı kulluk, kulluğun aracı da namaz” değil mi?..

    Malûm;

    “Sahip olduğumuz her şey, bizim için bir imtihan sebebi... Bu imkânlarımızı nerede, nasıl ve hangi niyetlerle değerlendirdiğimiz konusunda sorumluyuz.

    Sağlık, servet, çocuk, ilim ve özel yeteneklerimizi Allah (c.c.)’ı razı edecek yönde kullanmamız, boşa harcamadan, heba etmeden hakkını vermemiz dünyada intizam, ahirette ise mükâfat olarak sonuçlarını bizlere gösterecek.”

    O halde;

    Haydin Namaz’a... Haydin Felâh’a...

    Haydin, “namazla dirilme”ye!..

    En başta dedik ya;

    “Namaz yoksa, insan da yok!”

    Nerede “insan” varsa;

    Orada “namaz” da olmalıdır!..

    Ve katiyen “vazgeçilmemeli”dir!..

    Lütfen;

    “Namaz öncelikli bir hayat” sürelim!..

    Ne mutlu, “önce namaz” diyenlere...

     

     

     

     

    hasan karakaya

×
×
  • Create New...