Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Mustafa Cilasun

* Mustafa Cilasun Şiirleri *

Recommended Posts

Ruhuna uzansana!

 

 

Vurma ne olur mızrabı

Perdelerde bekleyen hicranı

Güfteyle husule gelen aşkı sevdayı

Sukuta hasredilen manayı, sabır ve kanaati

 

Geçen yıllar neyi anlattı

Kan hiç durdu mu hilkatiyle aktı

Gözler bilmem ki hangi kıvamda baktı

Akıl mutlaktı, mükellef olmakta onunla haktı

 

Neden yalnızlık hicrandır

Yarsız olmak ne kadar sancıdır

Sevda tenlere hasredilen manamıdır

Aşk nerede saklıdır, anmak ne kadar vuslattır

 

Geceler hicrana bir adımdır

Uyumak an için terki diyar mıdır

Zihin niçin vardır merak aranmak mıdır

Mantık, insan kimliğinde ülfete adanmak mıdır

 

Unutma ne yapsan dönecek

Sukut dürülecek, haşyet gelecek

Bizarlık nüksedecek, kalbin titreyecek

Nefsin mahcubiyet içinde umut için bekleyecek

 

İnsansan âdemle anlamlısın

İbrahimi olmak için ne kadar farksın

Şeri şerifte ne bulmaktasın çok mu uzaksın

Korkular için nefes alan can mısın ne yapacaksın

 

Dünü hatırla, günü anla

An için azimetle konuşsana

Hayatı mesnetsiz yaşamakta sanma

Aklınla ayıkla, iradenle rahatla nefsine yaslanma

 

Âlimle cahil insandır Hakla

Vasıf şayet farksa durma sayıkla

Nitelik için nefesleri sakla asla hayıflanma

Kalbini anla, ruhuna uzansana, boşlukta yaşama

 

Emanetin nevinden korkma

Tevdi edilen hasletleri unutma

Nisa kimliğinin zarafetini hassaten anla

Lakin tutukluk yapma, mantığını iaden için zorla

 

Yönetmek nedir bir sorgula

Sabır içinde asla yersiz boğulma

Gayretin neticesini hafife alma rahatla

Kanaati suskunluk sanma, hamdı unutma Hakça

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Solgun soluğum!

 

 

Ses etmeyin ne olur

Heyecanım bitap, yürekten solgunum!

Ses etmem, söz etmem, gölge dahi etmem!

 

Kimseye,

Hiçbir şeye, dahi gölgeye!

Bilinmeyenleri güfteleyen hazin geceye!

 

Sessizliğimde

Anlam bulan, heceye!

Siz aldırmayınız, hiçliğimdeki şu mezeye!

 

Mekân aramam,

Sinende ki aşkı, kimseye soramam!

Aşk mı, sevdamı, istesem meczuplaşamam!

 

Kalbim mi?

Beni sürükleyen anlamam

Divana durdum, densizliğimi görüp kahroldum!

 

Bildiğim,

Enaniyetimle kavruldum!

Haşyet bile kesmedi, müşkülümle mahvoldum!

 

Yürek kimde yok,

Kalp öylemi! Sadece ve hasretle yaratanı arar!

 

Kâinatın sahibi

Ancak orada yerini alır!

Vakıf olmayan, hazzı, aşkı nedense hep karıştırır!

 

Ne olur seslenmeyin,

Yalnızca bir ahenk arıyorum!

Arzı mekânda bulunca, ben halimde kayboluyorum!

 

Bedenim manasız,

Ahvalim biliyorum ki hesapsız!

Bu hayata, manasız bakmak bile, ne kadar anlamsız!

 

Anlamadan,

Bir hayatı solgun yaşadım!

Oysaki zevk aldım, anladığımı sandım çok aldandım!

 

Meşkten habersiz,

Yaşanan bir zevkle salındım!

Betbah ve bühtanlığı yaşamaktı ama şimdi hayıflandım!

 

Olacak ve olmuşlarda,

Mana bulmayanlar nazarlar!

Kuvvetin, gerçek sahibini bilmeyen canlar neyi umarlar!

 

Rahmetin,

Membaını kestiremeyenler!

Mey içse de âşık olsa da kendini avutsa da lakin ne yazar!

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Hasretindir senin ödev!

 

 

Şimdi,

Sen yoksun yanımda

Ne baharın ve nede hazanın tadı var

 

Yapraklar

Mahzunluk içinde bakar

Selvi yüreğimi dağlar, bülbüller ağlar

 

Semada bulutlar

Hıçkırıklar içinde umutlar

Halin solgunluğunda kalbi daralmalar

 

Bahtıma akar

Damarlarımda şevksiz kanlar

Uykusuz sabahlar ve yarsız yakarışlar

 

Hicranı acılar

Çalıyor hüzzam şarkılar

Gamsız soluklar, sırnaşıklaşan aşklar

 

Anlamsız kelamlar

Boşlukta kalmış mısralar

Yazmak adına sevdalar neyi anlatırlar

 

İnsansan sev

Hasretindir senin ödev

Sevilmeye has, bir gönül yüceliğine er

 

Etme merak yeter

Zanlar içinde kalmak beter

Aşkın serinliğinde ruhi iklimde ser ver

 

Vehmetme,

Külfete, nedamet etme,

Kişiliğin silik duvarlarında kalbini anla

 

Onun ritminde

Vaktin serdedilişinde,

Kul olmak erdemini kuşan, geç kalma

 

Aşk acıda var

Nar, sevdada bir bahar

Cennet, edep ikliminde kul için bir ar

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Gülün bendinde kaybolmak!

 

 

Bilirim…

Kelam etmek haddim değil!

Halin deruniliğinde anlamlaşmak hiç değil!

 

Fakirliğimin…

Ve belagatleşen acizliğimin izi,

Kalbimin kireçlenen çeperleri yeterli değil!

 

Gülü anmak…

Onu anlatmak, renginde solmak,

Hissiyatın titremelerine maruz kalmak uzak!

 

Hasır olmak…

Kilim misali sabırla dokunmak,

Minder olmayı başarmak divanda emin olmak!

 

Haşyeti anmak…

Sürurun saadetine erişmek,

Edebin diyarında muvazene bularak koklamak!

 

Kokusunda,

La mekân olmayı başarmak,

Kalbi ferahlığa ulaşmak, vicdan sancısını anmak!

 

Suhuletle yaklaşmak,

İşaret taşlarında emaneti solumak,

Zarafetinde ülfetle buluşmak zamanı hesaplamak!

 

Haline nüfus eden,

Rüzgârı anmak, toprağı koklamak,

Dikenin hamiyetinde yeksan olmak zannı bırakmak!

 

Kalan nefesleri,

Ömrün sahifelerinde eşsizliğini,

Ruhun ekseninde ki ebediyete muhabbetle uzanmak!

 

Hiddet ve kinin,

Husumetin içindeki zelilliğin,

Sevgiyi kurutan cahilliğin, şefkatsiz alınan her nefesin!

 

Mihenksiz vaktin,

Vuslatı düşlemeyen abdi acizin

Sakıt olmayan ecelin ve ölüm için vaat edilen güzelliğin!

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Kalp yürekten farklıdır!

 

 

Ne dünyanın mayasına

Nede nefsin yaftasına meyletmem

Hicranın deruniliğine icabet ederek hislenmem

 

İstikamet nedir bilinir

Ruhi iklimin bereketi de bellidir

Kalp kimindir hissedilir, rasgelelikte kim içindir

 

Sevda bir bahttır

Ar içinde anlamlaşan hazandır

Kar letafetinde yumuşaktır, aktır kalbi mutlaktır

 

Kalp yürekten farklıdır

Gönlün içinde Ummanlaşan sanattır

Aşk için tahttır, çilenin arkadaşı ve sabrın tadıdır

 

Gözyaşı niye vardır

İnsan için neleri anlatmaktadır

Hissiyat nizam içinde anlam bulan insani ihtiyaçtır

 

Öteler serinliktir

Gelecek adına ya şenlik ya acıdır

Kim neyi anlayacaktır akıl sahibiyle anlamlaşacaktır

 

Bilgi mutlak ihtiyaçtır

Vuslat için şarttır, imanı farktır

Kişiliği ahenge erdiren bahttır cehalet çok karanlıktır

 

Ermek, idrake erişmektir

Vermek, ihsan içinde zarurettir

Tevazu kendini bilmektir kul olmak için ihlâsı adımdır

 

Kelamın hakkı vardır

Konuşmak için sarf etmek mahaldir

Düşünmek kemaliyet içinde anlamlaşan sukutu mutlaktır

 

Kan, kar, yar, ar

Muvazene için muhakkak ki var

Bahşedildiğinin bir hikmeti sebebi var, hesap kim için ar

 

Nefes nereye kadar

Ömür için kadimleşen ne var

Takva şevksiz sohbetler için şekillenen maslahat için var

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

sa Mustafa abi daha dün aklımdan geçtiniz.Tevafuk işte....Uzun zamandır sitede mustafa abiyi de göremiyorum demiştim.....

Hoşgeldin abi.....maşallah bir geldin pir geldin :)

 

SELAM VE DUAYLA..........

Share this post


Link to post
Share on other sites

Kan dikine akınca!

 

 

Diyorum bazen

Eller ne derse desin

Sevda bahanelere maruz değil

 

Hissiyat

Mağdurlaşıyor çaresiz

Kalp tekliyor ritmi çok yetersiz

 

Hasredilen

Gönül verilen şevksiz

Sancıların rendelerinde kıdemsiz

 

Ölüm gelse

Bedelsiz ve süresiz

Solgun yüreğimde muhabbet eksik

 

Gel kızma

Çok görüp te horlama

Halimin yorgunluğunu bu kez anla

 

Çık artık

Şöyle serpil karşıma

Gönül bahçemde sürurun nazıyla

 

Sevmenin

Bir tarifi var mı

Ruhun ikliminde maraz hazan mı

 

Hissetmeyerek

Kızan çok mu haklımı

Adabın istisnası hiç olmayacak mı

 

Kan dikine akınca

Sukut her yanımı kuşatınca

Sen geliyorsun aklıma, hicranımla

 

Melülleşiyorum

Hüznüme yaslanın kalıyorum

Silik duvarlarda kalanları okuyorum

 

Sevdayı haykırıyorum

Sahi ben kime neyi anlatıyorum

Aşkın eşiğinde hasretine kanıyorum

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Kurak iklimdedir kalbin!

 

 

Eski günlerdeyim yine

Sessizliğimin şahitliğinde

Solgun düşüncelerimin izlerinde

Halimin bedbinliğinde, şevksizliğin hercümerçliğinde

 

Diyorum kendi kendime

Ağla gönül ağla dertlerinle

Toprak saracak bir gün tenini

Muvazeneden yoksun zahirin, kurak iklimdedir kalbin

 

Burukluğum nüksediyor

Gözlerimden yaşlar iniyor

Takatim o anda kesiliyor

Titremeler başlıyor, tüylerim diken diken şahlanıyor

 

Ruhumun seyrinde daralma

Ufkumun genelinde bunalma

Kalbim mütemadiyen hicranda

Âlem kimliğimde buhranın şahitliği nüksediyor sanki

 

Bizlere yön verenleri andım

Maksatlarınca kullandıklarını anladım

Ben kime ne yapmıştım sadece inandım

Sevgiye hasret kaldım, bedevilikle barışmaya başladım

 

Yıllara sâri silkiniş geçiyor sinemden

Artık yeter, yetti artık bin beter

Çaresizliğin adı asla olamaz kader

Samimiyet adeta heder, kimliksizlikte şimdilerde değer

 

Oysa ne han ve ne de hamam

Olmadı bir gün böyle meramım

İhsana hastayım, ihlâsa çok tavım

Takiyyelere yabancıyım, ilmi siyasete de çok davacıyım

 

Sanki mihengimiz değişmişti

Emaneti tevdi eden gül hangi renkti

Refah kim için saadetti çok ötelendi

Saltanat içinde cennet talep edildi ve isimleri öncelendi

 

Hayır hayır ben yokum bu işte

Böyle bir sevdanın sahifelerinde

Hani aşk nerede, şevk hangi iklimde

Teraneler mütemadiyen bizimle, solgunluk nükseder halime

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites
sa Mustafa abi daha dün aklımdan geçtiniz.Tevafuk işte....Uzun zamandır sitede mustafa abiyi de göremiyorum demiştim.....

Hoşgeldin abi.....maşallah bir geldin pir geldin :)

 

SELAM VE DUAYLA..........

 

 

Ve aleyküm selam kıymetli kardeşim...

 

Hatırınıza

gelebilecek kadar

bir kıymetim olduğunu bilmem

Cenabı Hakka hamdetmem için çok yeterli sebebptir.

Nedenlerini çok farklı açılardan izah edebilmeyi dilerken,

sabretmek, halin ikliminde demlenmek ve niyaz eylemeyi benimsiyorum,

tarafınızdan anılmak ve hatırlanmak gerçekten çok hoş ve latif bir mutluluktu.

Selam eğliyorum, muhabetlerimi teslim ediyorum, hürmetlerimle niyazımı ekliyorum kardeşim...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Gecemde hazzımsın!

 

 

Ruhuma nakşeden bir arsın

Kalbime korlaşan bir harsın

Aşk tadında hoş bir kıvamsın

Sen iyi ki varsın, olmasan sancıydın

 

Hasretin tahtında bulunansın

Sevda adına namsın, başkasın

Düşlerimde yastığım olacaksın

Günümde neşem, gecemde hazzımsın

 

Geçte olsa senle güldü bahtım

Şimdilerde sürurumla yolcuyum

Tasadan çok uzaklarda baharım

Rengârenk çiçekler arasında şakıyanım

 

Bülbülün figanında mı çağlarım

Kelebeğin kanatlarında uçanım

Bahtın kıvamında anlamlaşanım

Hazanlaşanlara olsun tüm bu niyazlarım

 

Severek yaşamak aşkı koklamak

Vesilelerde tefekkürle barışmak

Neticeye bakmak sabırda kalmak

Muradın hüviyetinde vuslat için yarışmak

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Aşk tarifini haykırıyor!

 

 

Çok geç olmadan

Teslim etmem gerekiyor

Belki bu fırsatı ve takati

Bir daha bulamamanın hicranıyla

Benim için ne ifade ettiğini söylemeliyim

 

Bir zamanlar yalnız yaşıyordum

Solgunluğun adımlarında

Yılgınlığın arsızlığıyla

Merakın harmanıyla

Ve bomboş düşlerin girdabını soluyordum

 

Ne rahat bir uykum vardı

Kalbim hiçbir an hicransız olmadı

Ruhum ne kadar anlamlıydı

Hayat bir boşluk içinde geçirilen

Badirelerin safhası olmaktan başka neydi ki

 

Ne topraktan ve nede hasattan

Bereketi terennüm etmekten uzaksan

Zamanı idrak etmeden yaşarsan

Sağlığın ne demek olduğunu anlamadan

Beyhudeliği kuşansan adam olmaktan uzaksan

 

Hedefler mücerretleşmeden

Mefkûre azimle hissedilmeden

Kul olmanın ne olduğu bilinmeden

Aklın bahşedildiği idrak edilmeden

Nöbeti müddet için nefesleri de serdetmeden

 

Seni tanımak şahsım adına fırsattı

Bu sayede hislerin nizamı anlaşıldı

Şefkate ulaşıldı ve suhulet tanındı

Hizmetin ne demek olduğu aşikârdı

Lakin nefesin, sesin, sezgin dingin hislerin vardı

 

Halimi kuşatıyor ve çekiyordun

Kendimi alamıyordum, gülü tanıyordum

Ötelerin ne demek olduğunu anlıyordum

Ölmekten çok korkanken, umuda soyundum

Seninle ruhumu tanıdım, kalbimle başkalaşmıştım

 

Nezaketin, zarafetin başkaydı

Başka diyarların izlerini taşıyordu

Kanaatin ne kadar zenginlik olduğunu

Sabrın içinde açan çiçeklerin sunumu

O kadar harükülada ve o kadar eşsizdi ki anlatamam

 

Edebi seninle terennüm ettim

Sukut etmenin ne olduğunu hissettim

Kendi içimde yeşillendim ve renklendim

Aşkın tarifini ibret içinde keşfettim

İnsan kimliğine eriştim ve beşerliği azade etmiştim

 

Bu safhaların ne demek olduğunu

Bağnazlık içinde daralma korkusu

Baktığı halde göremeyen solgunu

Hissiyatın muvazeneden yoksun oluşu

Duyduğu halde işitemeyenin silik duvarların kalınlığı

 

İçime düşen ve sonradan alevlenen

Düşünce ikliminde zenginliği bilinen

Kelamın erdemiyle edebe bürünen

Hayânın ne demek olduğu idrak ettiren

Nisa kimliğini iğne oyası misali zarifçe işleyen aşktın

 

Sen kadınlar içinde anlamlaşan farktın

Nedameti dışladın bir gün ağzına almadın

Halini yalnızca kalbinin sahibine anlattın

Kitabı celili okurken mütemadiyen ağlardın

Aşkı yaşayan yekpare bir adamdın, hastın vefalıydın

 

Hala anlayamadığım hasletin vardı

Müşkülata kendini adeta hazla adardın

Varlığını kar’ın beyazlığında arardın

Çileyle çok barışıktın, yılgınlığı tanımazdın

Sen bereket adına yağmurun tadıydın, sağanaklaştın

 

Şimdilerde halime hüzün yaklaşıyor

Nefesin durmadan daralıyor, hal kalmıyor

Hiç eksilmeyen tebessümünün gülistan oluyor

İnsan olmanı farkı bu kadar sarih anlaşılıyor

Kul olmanın erdemi hatırlanıyor, aşk tarifini haykırıyor

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Boş sokakları anıyorum!

 

Umuda açılan yollar

Mütemadiyen kapanıyordu

Şaşkınlık halimi kuşatıyor bir telaş başlıyordu

 

Etrafıma bakınınca

Gören gözlerime ilişen

Deva adına belirginleşen bir şey görünmüyordu

 

O an halime

Çaresizlik sökün ediyordu

Dilim düğümleniyor ve başım önüme eğiliyordu

 

İşitmek adına

Hissetmek kıvamında

Kalbi serzenişler bir yana, ruh bizar baştanbaşa

 

Gariplik geliyor aklıma

Yetim olmak böyleymiş diyorum

Taş yastık toprak yatak boş sokakları anıyorum

 

Nefesin muhabbetsiz kalışı

Ve nefsin nizamsızlığını algılıyorum

Niyazın fakirliğine yanıyor, iyiliğimi bulamıyorum

 

Vesileler hani nerede

Muhtaçlığa amade hasletler serde

Tedbirsiz akıl danelik keyfi terennümler her yerde

 

Annem olsa bile

Kendi başının çaresinde hazanda

Babam yorgunluğun solgunluğunda bizar halinde

 

Dost ve ahbaplar

Hamiyetsiz soluklar bakınca

Vefanın kalanıyla, gülün hasret kokusuyla hayrola

 

Lekelerim geliyor aklıma

Ruhum sancılarıyla nazar ediyor bana

Kalbim boşluğun kenarında sahibinden uzak olunca

 

Aklım var nede olsa

İradem yozluğa galebe çalınca

Dirayetim olmayınca, ayrık otları her yanımı sarınca

 

Nefsim başıma bela

Ezelde bir sözümü hatırlasam da

Çaresizlik sökün ediyor halime hicranla böyle bir anda

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Hacet kapısı!

 

 

Gecelerin

Mağrur sessizliğinde,

İleri geri gezerken,

 

Kasvetin

Sardığı benliğimde,

Bir ah çeker dalar giderim…

 

İrkilirim!

Yalnızlığımın…

Sis çeperlerinde…

Dayanamam…

 

Üflerim

Neyi, naz ile…

 

Kendimi,

Nağmelerde ararım.

 

Ahengin

Meşkine, gark olurum.

Deva ararım.

 

Yâri sevmenin,

Gönül vermenin,

Şerde

Direnmenin

 

Ve

Yalnızca

Ona

Yalvarmanın,

Gururu

Bulunmaz…

 

O

Hacet kapısıdır…

 

Seni

Dinlemekten,

Kat’a yorulmaz…

 

Ne yaptığını,

Neden yaptığını,

Zorunda kaldığını,

Pişman olduğunu,

Gönül sesinden,

Hiç üşenmeden,

Acaba demeden,

Ona anlatmalısın…

 

Öyle

Bir kapı ki

 

Seni,

Senden

Daha iyi bilen.

 

Sana

Hayat veren.

Yakin olan, takip eden

 

Ve

Bir mühlet veren,

 

O Zamana kadar,

Rızkı

Eksilmeyen,

 

Seni

İradene yönelten,

Yalnız bırakan,

 

Tercih

Hakkı veren,

Cezayı erteleyen,

Hatanı gizleyen,

Teklifsiz veren,

 

Bire on

Teklif eden,

Mesaj gönderen,

Zulümden kurtaran

 

Ve

İmkân veren,

Böyle müthiş bir kapı…

 

Dünyada yaşamak,

Elbet yetmez,

Çünkü ahiri var,

 

Ahirden

Bihaber olmak,

Bizatihi zahirleşmektir…

 

Hayatı

Anlamlı kılan,

Bir dünyayı tanımamak!

Mekanikleşmektir…

 

Manaya

Bigane kalanlar,

Maddede buharlaşan,

Beşeri Biçarelerdir…

 

Biliyoruz ki

Nimetin,

Kahrını külfet çeker…

 

Kişi

Ektiğini biçer,

Hak ne vakit tecelli,

Eder elbet bekleyeceğiz…

 

Gecenin

Sessizliğinde,

Kozmik bir âlemde,

Gezegenler süzülürken

 

Ve

Herkes uyurken,

Sen

Secdeye kapanan,

 

Seccadesi

Islanan ol,

Sabret, hamdet…

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Hazanı yaşatacaksın!

 

 

Yoksun işte

Ne kadar acı çeksem de

Hicranımla demlensem de yine olmayacaksın

 

Hayatın

Anlamsız kaldığını

Sancıyla yaşatarak kalbi hıçkırıklara salacaksın

 

Ömür boyu

Hazanı yaşatacaksın

Bahara özlemle baktıracaksın ve kokmayacaksın

 

Sevdayı

Sayfalara yazdıracaksın

Aşkımı mısralara hüzün yaşlarımla aktaracaksın

 

Nereye baksam

Kime yaklaşsam sen olacaksın

Halimi takatsiz bırakıp, sokaktan soyutlayacaksın

 

Dört duvar arasında

Yalnızlığın soğuk rüzgârında

Hayatın eksik kalan zaman halkasında ağlatacaksın

 

Çiçekleri mahzun

Renkleri fevkalade solgun bıraktın

Bülbülün feryadıyla, aşiyanın boşluğunu hatırlattın

 

Bereket olsa da

Rahmet kuşatsa da sen olmayınca

Halimin sofrasında, sürurun hazzında solduracaksın

 

Sukutun ikliminde

Sevdanı hüzzam nağmelerinde

Mütemadiyen haykıracaksın hali çaresiz bırakacaksın

 

Nakşeden olarak

Kalbime daralmaları yaşatarak

Hayatımı şevksiz solgunluğa mahkûm mu bırakacaksın

 

Sevildiğini

Hasretin için katlanılan çileyi

Aşkın için anlamlaşan besteyi merak etmeyecek misin

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

aralar pek iyi olmuyo mustafa abi ama gelişin sultanlara yaraşır oldu yüreğinden süzülen kelamlar üzerimizden güzel bir hava bırakıyor Allah razı olsun emeklerinize sağlık

Share this post


Link to post
Share on other sites

Haklısınız biliyorum,

yalnız bazen yalnızlaşıyorum,

dostlar için vesilelere sığınıyorum,

niyaz için gayret ediyor ve selamlıyorum... Çok teşekkürler ediyorum kardeşim, muhabbetlerimle:)

Share this post


Link to post
Share on other sites

Sevda manasından kopunca!

 

 

Neler etmedim

Neleri terk etmedim ki

Kendimden mi geçmedim

Mekânı mı bırakıp ta gitmedim

 

Yıllara niye küstüm

An’a hiç ses vermedim

Halime rasgeleliği seçtim

Sineme çekildim öyle demlendim

 

Çaresiz nefestim

Kime ne diyebilirdim

Kendi halinde seven biriydim

Aşk için divaneydim ve bir fakirdim

 

Çileyi seçmiştim

Çünkü seven bendim

Sevildiğimden habersizdim

Üzmek ve üzülmek istemedim eridim

 

Ne diyebilirdim

Haliyle müsavi değildim

Seslensem, nazar etsem çekindim

Sefilliğimle şenlendim, hederliği seçtim

 

Olsun yinede ben

Sevmeyi öğrenmiştim

Hissiyatın renginde nefeslendim

Asla reddedilmeyi düşünmedim, acizdim

 

Sevmem yetmiyordu

Vaat etmek ne ifade ediyordu

Hüsranı yaşatmak çok ağır geliyordu

Yokluğun neler yaptıracağı korkutuyordu

 

İki gönül bir olsa da

İmtihan her vakit olacaksa

Kalbim ruhun nizamında olmayınca

Hışımla alacağım nefesler çok yakınımda

 

Selvi boylum solunca

Muhabbetimiz zail olacaksa

Sevda manasından uzaklaşacaksa

Aşk, anılık olarak anlaşılacaksa hazanım işte

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Aşk aşama için sancaktır!

 

 

Ah kara talihim ah

Onca nedamet sayfasına vah vah

Biliyorum ki mücerrettir nasip olacak inşallah

 

Sormayın bana hicranı

Sineme nakşeden onca acıları

Kalbimin yakarışları, gözlerim sağanak olunca

 

İçimi dağlayan hüzün

Sevda adına yüreğim güzün

Yalnızlık yaşamam mı olacak sözüm ne fakirim

 

Halim hasrete muhtaçsa

Ruhum insicamında solgun kalacaksa

Kalbim boşluğa doğru uzanacaksa can sancıysa

 

Sözün özü tesirde

Kelamın haznesi kendi ahenginde

Sukut mütemadiyen benimle, dil düğümlenince

 

Hisleniyorum işte

Sessizliğim kederi körleyince

Gözlerim boşalıyor narince kimse fark etmese de

 

Yârin cazibesi tende mi?

Edebe mugayir zahire tevessül mü?

Zevk için hicranı yaşamak mümkün mü lazım değil

 

Sevmek hasretmektir

Fedayı can etmeyi becermektir

Hizmetin himmetinde nefesleri aşk ile tüketmektir

 

Sabırla örülmektir

Kanaatin serinliğinde hazdır

Onun uğruna niyaz ihsandır, kul için vuslattır şarttır

 

Aşk aşama için sancaktır

İnkişaf için muhakkak ki sadakat haktır

Vefa niye sorgulanmaktadır, sevda yar için bayraktır

 

Bir tevessülde ihsan yoksa

İhlâs uzaklarda kalıyorsa aşk olmaz

Kalb sahibine vasıl olmayınca sevdalar çok anlamsızdır

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Ne demiştim!

 

 

Ben, suyumu

Kazandım da sabırla içtim

Ekmeğimi helal olsun diye azmetmiştim

 

Kime ne söyledim

Harama meyletmedim

Ruhun ikliminde nefisle mücadele ettim

 

Varlıkta hazanı

Önceledim, eneyi bildim

Yanlışların üzerinde, bereket görmedim

 

Kime ne dediysem,

Kendimde meylettim

Yaşamadığım bir şeyi tavsiyede etmedim

 

Efradın halinde

Edep olmazsa, acı dedim

Doğacak sancıları bir bir terennüm ettim

 

Ayıpladığını

Yaşamadıkça ölmezsin dedim

Ben ecdada tevessül ettim ve benimsedim

 

Çekilen ağrıyı

Nimet bil, hayıflanma dedim

Vaktinde, vesilelere itibar etmeyen sendin

 

Hayra acele et

Vesveseye ram etme istedim

Senin tercihinde iradeni gözledim ve eridim

 

Duyduğun her şeye

İtibar etme düşün dedim

Hissetmediğine meyletme sabrı tavsiye ettim

 

Kalben işitmeyi,

Ruhi görmeyi sana tarif ettim

Kalbine tevessül et nefsine itibar etme dedim

 

Sevgi bahşedilendir

O hak edeni bilir demiştim

Cazibelerde gizlenen mefkûreyi öncele istedim

 

Mütemadiyen

Şekliyet için nefeslenmeye gidişin

Serzenişler içinde hayatı anlamsızlığa gark ettin

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Kalbim bizarlığında soluyunca!

 

 

Seherin ilk ışıklarında

Hiddetli bir sarsılmayla uyanmıştım

Kalktığımda ağzım ve boğazım tamamen kurumuştu

 

Ne kadar zorlasam da

Yalnızlığın kadrinde bir medet umsam da

Çaresizliğim her an başımda, sessiz duvarlar karşımda

 

Gecenin sabahında

Sabahın ilk ışıklarında dilerim hayrola

Nasip olacak nede olsa sırada şayet nefesimiz kaldıysa

 

Ölüm kendi yolunda

Eğer aşk yoksa korku başlıyor o anda

Haşyet çıkıyor karşıma, titremeler başlıyor her nasılsa

 

Bir su alsaydım ağzıma

Düşünmek bu raddede nasip olacaksa

Zihnim tarumar olsa da, kalbim bizarlığında acı solusa

 

Hicran başlıyor nede olsa

Yaşamak acizliğe kapı aralıyorsa

Kul olmak nasip olmayacaksa, aşk kime vuslat olacaksa

 

Edepsizliğim karşımda

Beyhude geçirdiğim zamanlar hazansa

Dinlediğim şarkılarda her ne kadar acemaşiran olduysa

 

Hüzün doluyor işte

Hicran dile geldiği kadar anlaşılmayınca

Gözyaşları durulmayınca, çile yoğrulmayınca aşk uzaksa

 

Vaktim her ne kadarsa

Ömür ferahlığı hiç olmayacaksa

Yaşamak adına nitelik ve nicelik bir farksa çok uzaklarda

 

Kalan takatim olsa

Gözlerimin feri fevkalade azalınca

Kalbim dirliğinden olunca, ruhumda kendi serencamında

 

An kapıyı çalınca

Yar çok uzaklarda bensiz soluyunca

Aşk umutları solunca, son kalan tohumları da kuruyunca

 

Hıçkırıklarım yanımda

Ne kadar yalnız kalsam da umudum Hakta

Vesileler sıralanınca, hezeyanım olsa da niyetim ihsana

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites
yüreğinize sağlık şiirleriniz harika Rabbim sizden razı olsun inşAllah...

 

 

 

Çok teşekkürler ediyorum,

sağlık ve afiyetler diliyorum,

cümlemizden razı olmasını temenni ediyorum kıymetli kardeşim...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Sukuta çekilmek!

 

 

Halin ikliminde

Nefeslenmeye devam ederken,

Yazmak adına

Bazen sukuta çekilmeyi yeğliyorum.

 

Devran eden zamanda,

Kalbi hicranımla

Her ne kadar

Konuları bahsi mevzuu yapsam da,

 

Anlaşılır

Olamamanın

Sancısını yaşamışımdır.

 

Serzenişler

Nüksederken,

Mısra ve satırlarda

Kullanılan kelimelerin

 

Çok

Eskiliğinden

Söz ediyor olmaları

Çok hazin geliyor halime!

 

İşte o vakit

Hüznüm artıyor,

Kalbim buruklaşıyor,

 

Ruhum daralıyor,

Şevkim kalmıyor,

Ve nefesim azalıyor.

 

Mazi ve Milet,

Fetret içinde azimet,

Nefeslerin ecriyle anlamlaşırken

 

Reddi miras

Niye? Diyorum,

Ve bu manada içerliyorum.

 

Kelimelerin

Yabancılığından dem vuranlar,

 

Kelimelerin

Dilinden, aidiyetinden

Ne kadar anlıyorlar

Diyerek nefesleniyorum.

 

Yaşarken,

Meramımı anlatırken,

Hayatımı kazanırken

Kullandığım kelimelerdi hepsi oysaki!

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Kalb vesayet altındadır!

 

 

Hiç zannetmiyorum,

Ben sadece hissettiğimi söylüyorum,

Elbette ki kalbimi dinliyorum ve düşünüyorum.

 

Mütemadiyen söylenmek,

Düşünmeyi öteleyerek fevrilik etmek,

Kanaati hiçleyerek sabrı bir kenara atıp dürmek,

 

Feveran ederek nefeslenmek,

Katiyen bir çözüme ulaştırmaz, kalbide olmaz,

Ruhi iklimde anlaşılmaz, sevgi izleri de bulunmaz,

 

İnsan kimliğinde,

Anlaşılır olmak için niyet asıldır,

Hürriyet bu manada vardır, erdem insan için vardır.

 

Hamaset kim için,

Bir kurtuluşun anahtarı olmuştur,

Gönül için zinhar karanlıktır, kalb vesayet altındadır,

 

Aldanma anlık nefeslere,

Hissiz teranelere, şevksiz yüzsüzlüklere,

Hamiyetsiz olan, suhuleti bulunmayan nar-ı rehbere,

 

Akıl her insanda var,

Farkı anlaşılacaksa kul olmaktadır iftihar,

Takva şartı kimler için ar, neme lazımcılık nefsi har,

 

İlkbahar, neyi anlatır yar,

Aşk için taze tomurcuklar nasibine akar,

Tefekkür bilgiyle var, idrak kalp için kar, iraden var,

 

Heveslerin zenginliği,

Zevklerin rengârenk olan güzelliği,

İnsan kimliğinde ki hususiyeti, vasviyet içinde azameti,

 

Edebin letafeti,

Tevazuunun en nadide özelliği,

Hoş görü ikliminin bereketi gecenin suhuleti anlaşılırsa,

 

Hak kelam kalple barışıksa,

Şimdi bir düşün nedamet kimin umurunda,

Zaman aktıkça, kalp ritminde attıkça, ruh halden olunca,

 

Aşk, nur için olunca,

Gayretler, hizmete ram olacaksa,

Kim durabilir senin karşında, ihsan ve ihlâs yanı başında…

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Benden esirgeme!

 

 

Neyleyim ki

Hicranı aşkının

Hakikatiyle yansam

Bu manada serabı ansam

 

Güneşin

Haşmetiyle

Kavrularak yıkılsam

Çöl fırtınasında susuz kalsam

 

Orada

Yoğrulsam kaybolsam

Yinede bir gam olmayacaktır

 

Sen

Kelamı kadimini

Her kiminle diliyorsan ona bahşet

 

Ve senin

Engin yüreğinde

Payeyi-i aşkı yeşertemiyorsam

 

Bu uğurda

Naçar kalıyorsam

Meçhulün sevdasını yaşıyorsam

 

Bedbinlik içinde

Nefes alıyorsam

Ve seninle konuşmaktan

Alıkoyulup unutuluyorsam

 

Dert değil

Yeter ki üzülmeyesin

Kalbi hüzne meyletmeyesin

 

Olsun

Bir kelam vermeyesin

Bir selamı esirgeyen halinlesin

 

Bir haz

Yaşasaydın

Aşkın uzanan mahur kollarında

 

Öylece

Nefes almayı tatsaydın

Ona mecbur kalsaydın o vakit anlardın

 

Suhuleti

Mesruru yeti aşk ile

Terennüme ederek yaşasaydın

 

Sen

Aşkın kokusunda kalsaydın

Sevda Meşkini haz ile yudumlasaydın

 

Hayatı

Muhakkak ki

Daha iyi ve gerekleri içinde anlardın

 

Anı

Felsefeye boğmaz

Hezeyana kaçmaz

Hissettiğin Manada yaşar ve kalırdın

 

Aşk

Hissedilendir

O en güzide olan bir değeri hazinedir

 

Mümbit

Gönüllerde filizlenen

Hazzı yeşerten kevserin haz rengidir

 

Maslahat

Her zaman vuzuh bulan

Bir ölçü değildir, gaybı bir güzelliktir

 

Bazen

Mantıksal doğruları hiçleyen

Ve hatta umursamayıp geçen bir süreçtir

 

Şelale misali

Çok yücedir, şevktir

Nasibi muvacehesince vakti bir enginliktir

 

Mananın

Ahengi meşkinde demidir

O Güftenin de seyir hecesidir

 

Yüreğin

En vazgeçilmezi

Cihanın serveti mübadelesidir

 

Halin yitiği

Dertlerin mübelliğidir

O bir güzellik içinde güzelliktir

 

Sen

Yinede

Gönlün elverdiği müddetçe

Kal kalmak istediklerinle kal yine

 

Sana asla

Bir müdahale edemem

Zira hicranı takatin asla el vermez

 

Seni

Bu uğurda

Zorlayamam

 

Hissettiğim aşkın

Yüceliğini bir an olsun

Mısralarımla sana kat’a anlatamam

 

Ve bu haliyle

Senin gönlünde yaşatamam

Yüreğini açıp ta ben içine konamam

 

O bakımdan

Seni Koklayamam

Uzaklardan Hiç bakamam

 

Merhaban

Olmadan da

Artık ben artık asla bir aşkı yazamam

 

 

 

Mustafa CİLASUN

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...

×
×
  • Create New...